ayhanakbuga
Daimi Üye
- Kayıt
- 28 Mart 2012
- Mesaj
- 305
- Tepki
- 541
- Şehir
- Erzurum
- Bisiklet
- Scott
2019 Yaz tatilimiz geçen yıllara göre geç başladı. Ben köyümden döndükten sonra, hanım gidelim mi Ayhan diyince ve şartlarımız gitmeye uygun olunca hazırlığımızı bir öğleden sonra yapıp ertesi gün çıktık yola. Aklımızdaki plan gideceğimiz yer olarak Rize sahil ve Çamlıhemşin'den gidilen Ayder Kaplıcalarıydı.
1. Gün: Rize'ye Erzurum'un ilçesi İspir'den geçerek gitmek istedik. Yayla havası iyi gelir diye Ovit Dağı'nda geceledik. İkizdere tarafından İspir tarafına sürekli bir sis akışı olur diye biliyordum.Decathlon'dan alıp bir gün kullandığımız Arpenaz Base M çadırımızı açtık. Rakım 2900 olduğu için hava soğuktu ve biz de hazırlıklıydık. Gece çadır kurduğumuz alanın biraz aşağısına gelen bir araç oldu ve ateş etmeye başladı. Kesilir diye düşündük ama öyle olmadı. Küçük oğlumuz Yahya bu gürültüye uyanıp ağlayınca Yeter diye bağırdım, herhalde çocuk sesinden dolayı da gittiler. Çok uzaklaşmadılar ki farklı bir yönden silah sesleri duyuldu. Yabansavar diye internetten aldığım karanlık olunca çalışan ışıldaklar yanmaya başlayınca belki jandarma olduğumuzu düşünüp tamamen gittiler. Uyuduk, uyandığımızda çadırın içi nemliydi ama ıslanmadık çünkü nem çadırın iç duvarlarındaydı sadece üzerimize yağmur gibi yağmamıştı. Kahvaltıdan sonra toparlandık ve yaklaşık 500 mt ötemizdeki buzul gölüne gittik. Oradaya da ateş edenler geldi. Kamyonetle geldiler 3 kadın 1 erkek ve kamyonetten masa ve 4 sandalye indirdiler. Sırayla hepsi ateş etti. Masaya oturup okey oynadılar güneşin alnında. 2. Gün: İyidere'ye indik. Hanımla internetten sadece kadınların girebildiği kadın plajı aradık. İkindi zamanı da bulduk. Geceyi de orada çadırlı geçirmek için izin aldı hanım, işletmecisinden. Çok nemli ve sıcaktı sahil.
3. Gün: Ertesi gün farklı ve daha güzel bir yer buluruz diye yolumuzun üzerindeki Ardeşen'e gittik araştırdık ve Belediyenin çalıştırdığı çocuk parkı ve kadın plajı olan güzel bir işletme bulduk. Etrafı araştırdık. Balıkçı barınağı yapılmak üzere temel betonu atılan bir yere çadırımızı kurduk. Hanım ve çocuklar kadın plajına gittiler ben de etrafı dolaştım.
4. Gün: Bu günümüz de Ardeşen kadın plajında geçti. Çünkü çocuklar denizde yüzmek istediler hava durumu da müsait olunca. Ben yaylaseverim ama onların gönlü olsun diye peki dedim.
5. Gün: Güne kahvaltı ve gideceğimiz yere yiyecek alışverişiyle başladığımız için Ayder yolu kalablıktır diye önceden de kullandığımız kamp yerine gitmek için yola çıktık. Zilkale yolu görece kalabalıktı. Palovit Şelalesine gitmek istedik ama yolu biraz daha dar olduğu ve aracın da beygiri yetersiz kalınca dik bir yerden geri döndük. Kamp yerine gittik çadırımızı açtık. Geceyi şimşir ormanlarının hemen kenarında geçirdik. Ertesi sabah tur araçları geldi biz toparlanamadan çok yüksek sesli müzikleriyle kulaklarımıza ateş ettiler. Rica etsek de işe yaramadı.
6. Gün: Öğlen Ayder'e gitmek için yola revan olduk. Ayder yolu beklediğim kadar kalabalık değildi. Ayder'i trafiğin müsade ettiği hızla geçerek Galer düzü'ne vardık. Yol yapılmış biz gitmeyeli ve çadır açmayı düşündüğümüz yere boğa güreşleri arenası yapılmış. Etrafı keşfe çıktık. Güzel bir yer bulduk kendimizce Galer Düzü'nün hemen yukarısında ve Çaymakçur yolu üzerinde. Sakindi, rahatsız edilmedik. Gecemiz güzel geçti.
7. Gün: Ayder kaplıcalarına gitmek için toparlandık. Ayder'den geçerken bayağı kalabalık olduğunu gördük. Ayder'in herkesçe bilinen yeşil alanı masalar güneşlikler salıncaklar ve insan kalabalığyla kaplıydı. Hanım ve küçük oğlum kaplıcalara gittiler. Onlar çıkınca, geceyi Ardeşen kadın plajı'nda geçirme kararı aldık. Geri dönüş yolu özellikle Çamlıhemşin'den Ardeşen'e kadar araç kuyruğu ile kaplıydı. O kadar aracı kaldırmaz buralar diye düşünüp biraz da üzüldük hallerine yoldakilerin. Çadır yerimize vardığımızda çadır yerimizin çöple dolu olduğunu görüp kızdık bunu yapanlara. Sahiplendik orayı sanki bizim de Aslında her yere bizim gözüyle baksak çevremiz daha temiz olurdu diye düşündüm şimdi.
8. Gün: Kahvaltıdan öğlene kadar hanım ve çocuklar denize gittiler. Dönüşte eve dönme kararı aldık. Özledik gerçekten de evimizi ve rahatlığını. Dönüş yolunda Borçka-Artvin yolu üzerinde yeni yapılan süper bir yerin farkına vardık; çadırlık Yusufeli döneri yedik Arzet'de. Geceyi Öşvank yolu üzerinde güzel suyu olan ağaçlık bir alanda çadırlı geçirdik. Bu alanı tavsiye ederim. Kamp için bence çok uygun. Ertesi gün çok özlediğimiz Erzurum'umuza geri döndük ikindiye doğru...
1. Gün: Rize'ye Erzurum'un ilçesi İspir'den geçerek gitmek istedik. Yayla havası iyi gelir diye Ovit Dağı'nda geceledik. İkizdere tarafından İspir tarafına sürekli bir sis akışı olur diye biliyordum.Decathlon'dan alıp bir gün kullandığımız Arpenaz Base M çadırımızı açtık. Rakım 2900 olduğu için hava soğuktu ve biz de hazırlıklıydık. Gece çadır kurduğumuz alanın biraz aşağısına gelen bir araç oldu ve ateş etmeye başladı. Kesilir diye düşündük ama öyle olmadı. Küçük oğlumuz Yahya bu gürültüye uyanıp ağlayınca Yeter diye bağırdım, herhalde çocuk sesinden dolayı da gittiler. Çok uzaklaşmadılar ki farklı bir yönden silah sesleri duyuldu. Yabansavar diye internetten aldığım karanlık olunca çalışan ışıldaklar yanmaya başlayınca belki jandarma olduğumuzu düşünüp tamamen gittiler. Uyuduk, uyandığımızda çadırın içi nemliydi ama ıslanmadık çünkü nem çadırın iç duvarlarındaydı sadece üzerimize yağmur gibi yağmamıştı. Kahvaltıdan sonra toparlandık ve yaklaşık 500 mt ötemizdeki buzul gölüne gittik. Oradaya da ateş edenler geldi. Kamyonetle geldiler 3 kadın 1 erkek ve kamyonetten masa ve 4 sandalye indirdiler. Sırayla hepsi ateş etti. Masaya oturup okey oynadılar güneşin alnında. 2. Gün: İyidere'ye indik. Hanımla internetten sadece kadınların girebildiği kadın plajı aradık. İkindi zamanı da bulduk. Geceyi de orada çadırlı geçirmek için izin aldı hanım, işletmecisinden. Çok nemli ve sıcaktı sahil.
3. Gün: Ertesi gün farklı ve daha güzel bir yer buluruz diye yolumuzun üzerindeki Ardeşen'e gittik araştırdık ve Belediyenin çalıştırdığı çocuk parkı ve kadın plajı olan güzel bir işletme bulduk. Etrafı araştırdık. Balıkçı barınağı yapılmak üzere temel betonu atılan bir yere çadırımızı kurduk. Hanım ve çocuklar kadın plajına gittiler ben de etrafı dolaştım.
4. Gün: Bu günümüz de Ardeşen kadın plajında geçti. Çünkü çocuklar denizde yüzmek istediler hava durumu da müsait olunca. Ben yaylaseverim ama onların gönlü olsun diye peki dedim.
5. Gün: Güne kahvaltı ve gideceğimiz yere yiyecek alışverişiyle başladığımız için Ayder yolu kalablıktır diye önceden de kullandığımız kamp yerine gitmek için yola çıktık. Zilkale yolu görece kalabalıktı. Palovit Şelalesine gitmek istedik ama yolu biraz daha dar olduğu ve aracın da beygiri yetersiz kalınca dik bir yerden geri döndük. Kamp yerine gittik çadırımızı açtık. Geceyi şimşir ormanlarının hemen kenarında geçirdik. Ertesi sabah tur araçları geldi biz toparlanamadan çok yüksek sesli müzikleriyle kulaklarımıza ateş ettiler. Rica etsek de işe yaramadı.
6. Gün: Öğlen Ayder'e gitmek için yola revan olduk. Ayder yolu beklediğim kadar kalabalık değildi. Ayder'i trafiğin müsade ettiği hızla geçerek Galer düzü'ne vardık. Yol yapılmış biz gitmeyeli ve çadır açmayı düşündüğümüz yere boğa güreşleri arenası yapılmış. Etrafı keşfe çıktık. Güzel bir yer bulduk kendimizce Galer Düzü'nün hemen yukarısında ve Çaymakçur yolu üzerinde. Sakindi, rahatsız edilmedik. Gecemiz güzel geçti.
7. Gün: Ayder kaplıcalarına gitmek için toparlandık. Ayder'den geçerken bayağı kalabalık olduğunu gördük. Ayder'in herkesçe bilinen yeşil alanı masalar güneşlikler salıncaklar ve insan kalabalığyla kaplıydı. Hanım ve küçük oğlum kaplıcalara gittiler. Onlar çıkınca, geceyi Ardeşen kadın plajı'nda geçirme kararı aldık. Geri dönüş yolu özellikle Çamlıhemşin'den Ardeşen'e kadar araç kuyruğu ile kaplıydı. O kadar aracı kaldırmaz buralar diye düşünüp biraz da üzüldük hallerine yoldakilerin. Çadır yerimize vardığımızda çadır yerimizin çöple dolu olduğunu görüp kızdık bunu yapanlara. Sahiplendik orayı sanki bizim de Aslında her yere bizim gözüyle baksak çevremiz daha temiz olurdu diye düşündüm şimdi.
8. Gün: Kahvaltıdan öğlene kadar hanım ve çocuklar denize gittiler. Dönüşte eve dönme kararı aldık. Özledik gerçekten de evimizi ve rahatlığını. Dönüş yolunda Borçka-Artvin yolu üzerinde yeni yapılan süper bir yerin farkına vardık; çadırlık Yusufeli döneri yedik Arzet'de. Geceyi Öşvank yolu üzerinde güzel suyu olan ağaçlık bir alanda çadırlı geçirdik. Bu alanı tavsiye ederim. Kamp için bence çok uygun. Ertesi gün çok özlediğimiz Erzurum'umuza geri döndük ikindiye doğru...