Altur ile yazışma

16.08.2009 tarihinde yaptığımız gezi dönüşünde bir minibüsle yaşadığımız sorun Altur firmasının konuya duyarlı yaklaşımı sonucu çözüldü. Altur’a gösterdiği ilgiden dolayı teşekkür ederim.

Olay şu şekilde gelişti: Kurtdoğmuş gezisi dönüşü bizi zor duruma sokan minibüsün Altur firmasına ait olduğunu görünce plakasını alıp Altur’a şikayet ettim. E-postama bir yanıt gelmeyince telefonla arayıp müşteri ilişkileri müdüresi ile görüşüp nedenini sordum. Konuyla ilgileneceğini ve bana geri döneceğini söyledi. Birkaç gün sonra arandığında araç şöförü hakkında daha önce de şikayetler gelmesi üzerine işine son verildiğini açıkladı. Yazılı olarak da bilgi vermesini rica ettim. Ancak daha sonra araç sahibi tarafından garip postalar almaya başladım. Şehir dışında bulunduğumdan dönüşümde ona da gereken yanıtı verip (araç sahibi de sonra özür diledi) konunun tamamını şirket sahibine de haberi olması için ilettim. Eksik olmasınlar aradan geçen kısa bir süre sonra kendisi beni arayıp olanlardan dolayı üzüntü duyduğunu, konuya duyarlı olmaları için gerekli birimlerin uyarıldığını iletti.


Buradan yazışmaları okuyabilirsiniz:

Tebrik ederim. İyi yapmışsınız. Sonuna kadar haklı olduğunuz bir konuda hakkınızı aramanız son derece doğal bir davranış. Böylelerine pabuç bırakmamak gerekiyor.

"Kamyondan kaçmak yerine sinek gibi ezseydim" ne demek yaa!! Bu minibüslerin frenleri yokmudur arkadaş! sen onlarca canı emanet alan bir şoförsün ve uzaktan gelen bir kamyonla yolun sağından ilerlemeye çalışan bisikletlileri fark edip hızını azaltıp kamyon güvenli bir şekilde geçtikten sonra hafiften sola çıkıp bisikletlileri rahatsız etmeden geçsene!.. Bu tür insanlığa zararlı insanları anlayamıyorum gerçekten.. Madem 2 çocuğun var o işe mecbursun, neden saygılı olup işini yapmıyorsun.. Olay için gerçekten çok üzüldüm.. Çok geçmiş olsun. Gerçekten çok profesyonelce hareket etmişsiniz..

(link)


insanlık, merhamet, saygı, terbiye, allah korkusu, soğukkanlılık, var mıdır böyle insanlarda? Yoksa bu meslek (mesleği aşağılamıyorum benim ailemde de, yakınlarımda da kuşak kuşak her çeşit şöförlük yapanlar oldu, herkesin de mutlaka vardır) hiçbir baltaya sap olamayıp da ancak bu işi yapabilenlerin eline mi kaldı? Bu insanların arasında hiç mi çoluk çocuk sahibi, aile reisi, kamu hizmeti görmenin verdiği sorumluluğa haiz, buna bağlı olarak insanlara ve hak hukuka saygılı olma lüzumu hisseden insan yok be kardeşim? ama ne yapacaksına abi? bizim ordaki dörtyol ağzında trafik ışıklarının altında eşek kadar u yapılmaz tabelası var, o tabelanın önünden her sabah kamyonlar tırlar hemen arkalarından da polis otoları u yapıp duruyor.

bir de

(link)

ama hep bunlar hep taksiciler, halk otobüsü ve minibüs şöförleri....
mecbur kalmadıkça binmiyorum, binmemeye özen gösteriyorum.... toplu taşımayı özel şahısların keyfiyetine terkeden türk belediyecilik imkan ve anlayışına lanet okuyorum. onların ne kadar ihlal hakları varsa benim de o kadar bisikletli ihlal hakkım vardır, atıyorum otobana girer çıkarım, önce polis kendini düzeltsin, size dediğim olayların teker taker resimlerini çekip buraya koyacağım....