Scudo Sports

Artık bisikletler çürük

Anonim

Silinmiş hesap
Kayıt
27 Nisan 2005
Mesaj
0
Tepki
0
Burada neredeyse her 1.000 kilometrede zincir, aynakol, ruble, göbek vs. değiştirilmesi gerektiğini yazanlar çoğunlukta. "Zinciri en çok 2.000 km. kullanabilirsin. Ruble en fazla 3.000 km. gider. Göbekler 4.000 km. dayanmaz." Bu nedir yahu? Bisikletler ne kadar dayanıksız üretilmeye başlamışlar. Kontrola kesinlikle karşı değilim. Mesela zincir kontrol edilebilir, uzadıysa ruble ve aynakola zarar vermemesi için değiştirilebilir. Ancak; vites geçişlerinde bir sorun yoksa, bisikletin akıcılığı yerindeyse, kısaca herhangi bir sorun yoksa neredeyse en pahalı parçaları kafadan değiştirmek doğru mu? Yaklaşık 20 yıllık belki de daha eski bir dağ bisikletimiz var, sanırım bu kadar hor kullanılmış bir bisiklet daha yoktur. Bizim ailenin tüm fertlerince kullanılmıştır. Şimdiye kadar ön jant göbek bilyeleri dışında değişeni yok. Lastik, fren pabucu gibi şeyler doğal olarak değiştirildi o kadar. Hiçbir zaman adam gibi bir bakıma sokulmadı. Uzun süredir jant teli kırık. Tüm bunlara karşın işimizi görmeye devam ediyor. Son bisikletimi de 8.000 km.dir kullanıyorum. Nihayet geçenlerde jant göbekleri ile orta göbeğin bakımlarını yapabildim. Ön jant göbeğinde çok az yağ kalması dışında hiçbir sorun yoktu. Vites sisteminde hiçbir sorun yok. Şimdi benim en azından zinciri, rubleyi ve aynakolu değiştirmem mi gerekiyor? Bu konudaki tecrübelerinizi paylaşır mısınız? Kimler sorgusuz sualsiz km. doldu diyerek parça değiştiriyor? Ben zinciri değiştirmedim ruble ve aynakol bitti, olayını yaşayan var mı? Ben 20.000 km. bindim hiçbir olumsuzluk yaşamadım, diyen var mı? Ya da hiç kimsenin başına gelmedik şeyleri yaşadığını, söyleyen var mı?

Kafama yatmayan şeylerden birisi de her bisikletçiye ücretsiz olarak verilmesi gereken "Zincir Ölçme Aleti"nin fahiş fiyatlara satılması. Oysa herkeste bu aletten olsa müthiş bir zincir alım-satımı olmaz mı? Bu işten zincir üreticileri ve bisikletçiler karlı çıkmazlar mı? Öyleyse bu küçücük alet neden bu kadar pahalı?
 
Scudo
bu ayni seye benziyor simdi benim bianchi bisikletimdeki tourney setin 8 yil boyunca bozulmadan calismasi ve hala hala calismasi.Aldigim yeni bisiklette de tourney setin olmasina ben pek takilmazken bu foruma geldigim zaman kırılıyor,kötü,yavas gibi ürünü kötüleyen yorumlara denk gelmemle setten soğumama neden oluyor.yurtdışında bakıyorsun normal hayatta kullanilan bisikletlere hepsi sanki xt,deore setmis gibi geliyor ama baksan normal bir bisikleti var milletin.bizim millet olarak sikintimiz var diye düşünüyorum.
 
@Özgürpedal

Bu sayıları söyleyen kişiler 3000 5000 watt basıyolardır ortalama o yüzden yazık sürekli değiştirmek zorundalar. :snzdglsn:
 
Şu kilometrede şu değişir diye bir şey yok esasen. Mesela 1000 km yokuş ile 1000 kilometre düz yolda zincir aynı derecede eskimez. Kişinin gösterdiği özen, kullanılan ortam, parçanın kalitesi gibi şeylere bağlı.

Parça kalitesini şöyle anlatayım; Örneğin eski ön aktarıcım, vites kolum, aynakolum tourney idi. Şimdi aynakol slx, aktarıcı ile kol xt. Şimdi bir hamlede geçen zincir tak diye aynakola oturuyor. Önceden zincir hemen oturmuyordu, hem aynakol hem zincir zarar görmüş oluyordu. Bu yüzden kaliteli parça = uzun ömür
 
" En iyi tamir, bakımdır " sözünden hareketle quando gibi dandik göbeklerimi tam otuz bin km dir kullanıyorum. Her ay tamamen söküp, dağıtıp bakım yaparım, gresleyip ayarını yapar yerine takarım. Orta göbek zaten kapalı olduğundan bakım gerektirmiyor ve oda aynı km de. Zinciri 25.000 km de değiştirdim. Ayna kol dişlilerini 10.000 km de, rubleyi de aynı km de değiştirdim. Kasetin takıldığı freewheel'ı kış ve yaz bitimlerinde tamamen söküp mazotla temizledikten sonra yeniden gresle tek tek bilyalarını dizip toplarım. En çok su ve çamurun biriktiği yer orasıdır. Bisikletimin hiç bir yerine asla basınçlı su tutmam. Fren ve vites tellerini iki ayda bir söker ve greslerim, sele borusunu, gidon boğazını ve gidonu demonte edip güzelce temizleyerek geri toplarım. Bu şartlarda sürülürse daha kaliteli olan üst gruplar çok daha uzun süreler dayanır...:)
 
Bende 2005 yılıda aldığım ilk bisikletim BİSAN. APENNİN. var kesinlikle abartmıyorum aldıktan sonra bu güne kadar bir yada iki sefer yağlanmıştır zinciri hele vites ayarı falan hak getire hiç tornavida değmedi ben o zaman bir hevesle aldım bisikleti ben bir yaz kullandım ondan sonra attım binanın sığınağına 2 sene bekledi sonra benim büyük oğlum kullandı (o zaman daha 12 yaşında) zaten mahallenin çocuklarının ortak malıydı bizim bisiklet, yağmurda kaldı günlerce mahallenin çocuklarının altında gezdi hele o vitesler hiç düzgün kullanılmadı gelişi güzel çapraz kullanmama ya falan hiç kimse dikkat etmedi taki bir ay öncesine kadar ben hiç elimi değmedim o bisiklete bir ay önce bi bakıyım dedim şöyle; zincirinde gram yağ yok zincir ışıl ışıl olmuş yağsızlıktan birde sadece en büyük dişliye geçmiyodu onun haricinde hiç bir şey yok bisiklette benim şahsi kanaatim yeni bisikletler eskiler kadar sağlam değil şimdi ben bu bisiklete ufak ayar çekip oğlumla uzun yol yapmayı düşünüyorum ne zincir değiştirecem ne başka bişey bu şekilde çıkacak inşallah tura...
 
Zincir, aynakolun orta dişlisine sarmaya başlayınca işlerin sarpa sardığını anladım yakın zamanda.
Sonuç zincir, orta aynakol yaprağı ve ruble.

Zincirin sıklıkla kontrolü ve değişimi önemli.
 
Önceleri, "endüstriyel ömür" kavramı bu kadar etkili degildi. Yani bir urun uretilirken dayaniklilik ön plandaydı.
Tüketim kulturunun, kapitalizmin temel besin kaynagi haline gelmesi surecinde, tuketicinin satin aldiklari dayanikli tuketim urunlerine bir kullanim omru bicildi ve ayni urunden ikinci sefer alacaklari zaman belirlenerek dayaniklilik buna gore planlandi. Genelde de ufak yanilma paylari ile bu bozulmalar gerceklesiyor ve tekrar satin alinmalar yasaniyor.
Bir de ne kadar teknoloji, o kadar urun hassasiyeti demek. Bi duraace aktarici ile tourneyi bir tutamazsin. Bir detaysiz, kaba, agir, hantal fakat saglam iken, digeri hafif, zarif, kirilgan, hassas, ancak hizli reaksiyon veren yapidadir.
Bu nedenle, tuketicinin fonksiyonel urunlere yonelmesi, bir sonraki satinalma surecinin hizlanmasi anlamina gelmektedir. Fonksiyon ve detaylar bu nedenle ön plana cikartilir ve bunlar da para demektir. Tuketici icin maliyet, uretici icin ise kardir.
Minimalist yasam bu duruma tepki olarak dogmustur. Ama tuketim kulturu mu, yoksa minimalizm mi kazanacak, hep birlikte gorecegiz.
 
@Kuzey Ege ben tourney seti değiştirmeyi düşünmüyorum bozulursa gider 30 tl ye yenisini alır takarım ama bozulacağını pek düşünmüyorum ayarları yapılık,yağlı zinicr,yumuşak kullanım ile uzun süre dayanacağını düşünüyorum.Ben de sevmiyorum bu düzene sürekli harcamaya bir şeyler almaya itiyor
 
Kapitalist düzene hoş geldiniz. Bugünkü teknoloji ile emin olun değil 20bin, 200bin kilometre gidecek bisikleti makul fiyata üretmek mümkündür. Ticari açıdan bu mümkün müdür peki ? Buyrunuz cevap :

 
ne kadar ekmek o kadar köfte sanayideki bisikletciden aldıgım maya zincir 3000km de uzarken kmc 5-6000km de uzuyor meghna dıs lastik 6000km de slick gibi olurken rubena stu asınma az on arka degişsemmi diye düşündürüyor
 
@antika

Videonun özü:

Bu sorunun çok net bir cevabı var. (link). Bu bir endüstriyel tasarım konsepti. Ama bu kelimeler kulağa pek hoş gelmediği için “ürün yaşam döngüsü” deniyor. Üreticilerin planlı eskitme yerine kullanmayı tercih ettiği tanım bu. Bir ürün geliştirilirken onun tüm hayatı tasarlanıyor. Ve tabi ölümü de… Yani buna bir ürünün hayatını tasarlamak değil de hatasını tasarlamak demek daha doğru olur. Öyle bir ürün yapalım ki şu kadar kullanımdan, şu kadar aydan sonra işe yaramaz hale gelsin.

Kullandığınız cep telefonunun yeni bir modeli çıktığı zaman sizin eski modelin biraz yavaşlamaya başladığını, artık daha çok takıldığını hissettiniz mi hiç? Sonra yok canım tamamen psikolojik bu, herhalde yenisini almak istediğim için öyle düşünüyorum dediniz mi? Dediniz. Aslında tamamen psikolojik değil. Telefonunuz üretilirken ona biçilen ömrün sonuna geldiği için gerçekten yavaşlamaya başlıyor. Apple bu konuda özür dilemek ve geri adım atmak zorunda kaldı. Çünkü iPhone 6’nın CPU’su ilk alındığında 1400 MHz hızında çalışırken 3 yıl geçtikten sonra 600 MHz’e düşürülüyormuş. Yani en az iki kat daha yavaş hale getiriliyor.
 
Hangi parçanın ne kadar gittiğini tam olarak sayısını ve km sini hesaplamadım bilmiyorum.Şöyle sıkıntılarım oldu ;bu kullanımlar yoğun yük çalışma şartları altında olduğunu söyleyebilrim
1 )deore nin seri dışı arka göbeği: Aks koni yatağı aşındığından farklı bir mil yatağını kullanmak durumunda kaldım.Göbeğin sızdırmaz kapağı bu yatağa uymadığından bilyeler açıkta kaldı.Daha sonra arka göbeği güven vermediği için değiştirmek durumunda kaldım.Aks koni yatağını shimano satıyor ve diyor ki; 40 bin km de bunu yenilemeli sin ben satıyorum bu kısımı.Ama ülkemizde bu ara parça yok ve sadece ebay da gördüm o sıra paypal ülkeden çıkmıştıalamadım.
2 )Arka hazne sram pg830 du .Bir süre sonra zang zap atmaya başladı .Bunu yapınca dişliyi değiştirebilirsin diyor sram.Ama karmaşık bu sistemden anlayan bir bisikletci bulamamıştım onuda yenisi ile değiştirdim.
3 )Zincir ben kmc zincir kullanırım genellikle zinciri tek başına değiştirip rubleyi sabit tutmayı denediğimde diş sıyırdı ve ya atladı. buda demek oluyor ki sadece zincir değiştirmede olmuyor eğer rublen çok eskidi ise.
4) frenler .Bisikletimde kadro itibari ile v fren bağlantı yeri bulunmuyor.Hidrolik frenler hem çok pahalı hemde bunu kullanmak için bir sürü ek değişiklik para harcamam gerektiğinden bunu yapmadım.Ayrıca olur ya şansızlık bir yerde bir şekilde beni bulur tamir edemeyince ortada kalabilirim.Mekanik disk frenlerim var öncesinde promaks dsk 400 vardı önde ve arkada.bunlarla ilgili sıkıntım pedlerin küçük olmasıydı az yüzey alanı yüzünden o kadar yüke dayanmayıp çabuk bitiyor.Lakin üzerinde gelen pedler istisna.Bir ped almak ona 23 liraydı.sünger gibi kalitesi olduğundan bunların yahu ben neden 43 lira verip kaliper almıyorum dedim.Antalya saklıkent ve Ardahan dan inerken balatalar diske kaynayınca bir kere aldım tabi.Bu arada bulursam shimano mekanik disk alacağım.İlk zamanlar satılmıyordu.
Bunların dışında mesela vites telini 68 bindeyim sanırım anca değiştirdim oda değişsin artık dediğimden sağlam sayılırdı.orta vites teli aşırı gerilmeden zaten bir kaç kere sıyrılmıştı.
Hatırı sayılır üst seviye komponentler çabuk aşınır bu yüzden evet sıklıkla değiştirmek gerekir ama bazı ürünlerde uzun kullanım süresi göz önüne alınarak üretilir.Diye biliyorum
 
Salcano 240 2012 (24 Vites Sram X4) model Bisikletimde 11000 km den bıraz fazla kmc zincir shimano ruble kullandım sonra uzun yol yaptığım için haftasonu kopar tehlikesi ile ruble ile birlikte değiştirdim bundan once 7 8 bın km de ıkı kere daha değiştirmiştim ruble lerdrn biri Sram Dı.... hemen hemen aynı parçalar yalnızda 9 lu versiyonunu 20 bın km uzerınde uzun turlarda kullanan tanıdıklarım vardı. hafta sonu turları 150 km nin altına düşmeyen bir abimin kendi deyimiyle Sram x7 sistemli mtb si 5 yıllık kullanımında çok rahat bir şekilde 50bin km gittiğini zincir ruble hariç sadece makaranın kırıldığını anlatmıştı . Bir kere xt set vardı 2x10 yanlış hatırlamıyorsam 3500 km de değiştirmiştim şuan yıne aynı sistem var bisiklet 5 bın km de 1000 km si Sram 1x11 Gx ile yaptım ve bisiklet 20 bın km olmadan yada başka set geçmezsem değiştirmeyi düşünmüyorum... Sonuçta bellı bir muhendıslık ürünü düzgün kullanırsan gider birde km yapmadan sadece hoplayıp zıplayarak ani pedal basıp iki yılda slx zincir ruble Aynakol değiştiren arkadaşım da var...
 
  • Beğen
Tepkiler: Mustafa Zeybek
ben 4 yıldır aynı telefonu kullanıyorum, bir önceki telefonum çipine has "ani ölüm sendromu"na tutulmasaydı onu kullanmaya devam ederdim (6 yıl olurdu), bu süre içerisinde çevremdeki herkes en az 3 kez telefon değiştirdi "güncelleme almadığında çöp abi bunlar yeaaa" diyerek.. 1000 km zincir değişir mi? değişir normal kullanama göre daha ağır durumlar yaşanmıştır değişir, öyle ekstrem bir durum yaşanır ki 10 kmde kadro da değişebilir, lak diye bir kayaya oturursunuz kadro çöpe gider:) kazandığım her bir kuruş için kendi ömrümden veriyorum, o yüzden "desinler, dediler" diye değişim yapmadım yapmam yapmayacağım.. ezcümle "tüket, tüket, tüket, tüket" diye dayatı çemberi içerisinde kafası karışan çok, haliyle canını taşıdığı bisiklette de bu dayatım nedeniyle korkuyordur insan, lakin hissedersiniz, değişim zamanı geldiğinde bilirsiniz, dünyanın en basit mekanizması:) hissetmediğim sürece değiştirmem...
 
tamamen ticari hesaplarla üretiliyor parçalar. amaç sürekli yenisini satmak. gerek yedek parça gerek komple, herşey daha fazla tüketim için. dişçi abim var, isviçre malı makineler kullanıyor. hatta bazılarını ikinci el almış, 30-35 yıllık makineler. kendi yorumu, şimdiki isviçre malı dişçi ekipmanlarının bile 3-5 yıl kadar ömürlü üretildikleri yönünde. tüm dünya bu şekilde tüketim üzerine kurulu şu anda. malesef öyle....
 
Net olan bir sey var ;Yıl geriye gittikce saglamlık artiyor. Yıl yenilendikce 3 beş gram agirliktan kazanilmis, performans amacli arge yapilmis urunler geliyor. Iki secenek var , zamana karsi performans yapan bir sporcuysaniz yeni nesil kullanmak zorundasin. Ama hobici isen ya 2..el alcaksin yada saglam olan eskilere yoneleceksin. Daha bugun yeniden yollara dondurecegim 1996 model kona mtb nin tum parcalarini benzine yatirdim. Parcalarda 1996 yilindan gelmeler :)
2018-03-06_04-15-47_HDR.jpg

2018-03-06_04-10-05_HDR.jpg
 
Geri