Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Bisiklet genel bakım ve temizliği nasıl yapılır?

@Spartiat @Can Çelik çok teşekkürler. çocuğun bisikleti farklıydı zaten. içten vitesli vs. lastikleri de bayağı kalındı. bana şey diyodu. tayland'a kadar giderim birşey olmaz, adamım lüleburgaz'a gidince kayış yalan olmuş. çok sağolun tekrardan

Uzun süre dayanır diye kayış tercih ediyorlar. Vites mekanizmalı göbekler de bakım gerektirmeyen kapalı kutular olduğu için tercih ediliyor. Belli bir kilometreyi geçince içindeki yağı değiştiriyorlar sadece. Bu konuda çok youtube videosu izledim :)

Esasında kağıt üzerinde doğru tercih gibi gözüküyor ama bu sefer tutmamış. Yukarıda diğer arkadaşlar da yazmış, uzun yol gitsem daha standart parçalar tercih ederdim sanırım.
 
  • Beğen
Tepkiler: -Deniz-
Scudo
@MutluGezgin Aslında ülkeler arası yolculuk gibi uzun turlar için en mantıklısı. Ama yedek kayış taşımalıydı. Oradan yemiş golü.
 
  • Hahaha
Tepkiler: TeamO2.cc
Bisiklet kayışlarının ortası dişsiz oluyor, buna "centertrack" deniyor, kayışın dişli üzerinde sağa sola kaymadan durması için. Ben bu oluğa sahip sanayi tipi kayış görmedim.

Yine bir teknik terim bulup yapıştırdın.
 
@MutluGezgin Aslında ülkeler arası yolculuk gibi uzun turlar için en mantıklısı. Ama yedek kayış taşımalıydı. Oradan yemiş golü.
çocuğa sordum. tayland'a kadar zincirin tekrardan koparsa ne yapacaksın diye. yedek zincir de alacağım bu sefer dedi. bakalım ne yapacak 😅 😅
 
arkadaşlar şöyle bir zincir çeşidi biliyor musunuz acaba ? warmshowers'te misafir ettiğim bisikletçinin zinciri kırılımış. istanbul'da tamir edebilecek bir bisikletçi var mı diye bana sordu.


323435 dosyayı görüntüle
Bizde çok yaygın olmasa da güzel ve temiz sistem. Diğer yorumlarda yazdığı üzere ortası boş tip olduğu için sanayide bulunabilecek bir kayış türü değil diyebiliriz. İstanbul'da büyük bisiklet mağaza veya servisleri var. Şuan adı aklıma gelmedi ama özellikle yabancı turcuların çok ziyaret ettiği bir mağaza vardı. En kötü ihtimalle Soulrider veya Brelis'ten yardımcı olmaları istenebilir adamlar dünya kadar iş yapıyor illa ki ne nereden bulunur biliyorlardır. Forumdan bildiğim kadarı ile @five abimin Tito 'su kayışlı sistem kullanıyor. Umarım yakın zamanda bulur ve turuna devam eder. Genelde bu tarz turcuların yanında yedekte bulunur.

(link)
(link)
 
Zincir gibi bakım gerektirmiyor olsa da hepsinin ömrü var. Ort. 5 yıl. Bu ömrü kısaltan etkenler, çok sık veya devamlı kullanım, UV ışınları (güneşe uzun süre maruz kalma), aşırı soğuk-sıcakta kalma (termal şoklar), hiç kullanmama (durduğu yerde çatlama, kayışı bir arada tutan hamurun bozulması), mekanik hasarlar (çizilme, sıyrılma, çentik veya yırtık oluşumu, tel kırılması, ani gerilimler).
Aslında bu kayışları da özel yağlayıcısı ile yağlamak gerekiyor:

(link)
 
İstanbul Kadıköy rasimpaşa mahallesinde (yeldeğirmeni) filispit var, oraya sadece yabancılar uğruyor galiba ancak kayışlı sistem görmedim fotograflarda.

(link)
 
Bizde çok yaygın olmasa da güzel ve temiz sistem. Diğer yorumlarda yazdığı üzere ortası boş tip olduğu için sanayide bulunabilecek bir kayış türü değil diyebiliriz. İstanbul'da büyük bisiklet mağaza veya servisleri var. Şuan adı aklıma gelmedi ama özellikle yabancı turcuların çok ziyaret ettiği bir mağaza vardı. En kötü ihtimalle Soulrider veya Brelis'ten yardımcı olmaları istenebilir adamlar dünya kadar iş yapıyor illa ki ne nereden bulunur biliyorlardır. Forumdan bildiğim kadarı ile @five abimin Tito 'su kayışlı sistem kullanıyor. Umarım yakın zamanda bulur ve turuna devam eder. Genelde bu tarz turcuların yanında yedekte bulunur.

(link)
(link)
@MakRo çocuk almanya'ya gidecek galiba yeni zincir almaya 😅 yedek de alacakmış yanına artık tayland'a kadar.
 
Aslında bu kayışları da özel yağlayıcısı ile yağlamak gerekiyor:

(link)
Merhaba,

Gates karbon kayıs kullanıyorum ama hiç duymamıştım yağlanması gerektiğini. "Lubricant" dese de amaç sanırım yağlamak değil de su ve kirden korumak için. Bilgi için teşekkürler.

five
 
  • Beğen
Tepkiler: MakRo
İstanbul Kadıköy rasimpaşa mahallesinde (yeldeğirmeni) filispit var, oraya sadece yabancılar uğruyor galiba ancak kayışlı sistem görmedim fotograflarda.

(link)
Aynen dediğim dükkan burasıydı. Takipten nedense çıkmışım yeniden ekledim.
(link)
 
  • Beğen
Tepkiler: BloodBela
Eminönü'nde Pedal Bisiklet Bülent abi var onu bir arayıp sorsun, belki onda vardır ya da yoksa bile nerede bulacağınızı söyler size.
 
Merhaba,

Gates karbon kayıs kullanıyorum ama hiç duymamıştım yağlanması gerektiğini. "Lubricant" dese de amaç sanırım yağlamak değil de su ve kirden korumak için. Bilgi için teşekkürler.

five

Genel olarak bakım gerektirmiyor. Çoğu durumda bisikletin ekonomik ömründen daha uzun dayanıyor zaten. Fotoğraftaki ürün haricinde bakım amaçlı kullanılabilecek bir ürüne denk gelmedim. Hanımın bisikleti kayışlı onun rahatlığını gördükten sonra açıkçası insan zincirin eziyetini sorguluyor bazen. Benim gördüğüm tek olumsuz yanı lastik patlağı gibi durumlarda yolda kayışlı bisiklette arka lastiği sökmek bile başlı başına iş.IMG_6374.jpeg
 
  • Beğen
Tepkiler: five ve MakRo
Afedersin, burada "ekonomik ömür" ile kastettiğin nedir?
Bir sabit varlığın kendisine atfedilen işlevi veya hizmeti istenilen düzeyde yapabildiği zaman dilimine verilen addır.
Bisiklette ömür boyu kadro garantisi gibi konularda bolca tartışıldı bu konu. Ben de biliyorum gerekli bakımları ve aşınan parçalar değiştirildiği sürece bisiklet çok uzun süreler hizmet etmeye devam eder.
Amacım polemik değil 7-10 sene arası gibi bir süre makul km’ler yapıldığı sürece bu kayışa genelde birşey olmuyor. Onun üzerindeki süreleri de bu sistemi alan dert etmiyor. Zaten sistemdeki diğer parçalarda eskimiş ve değiştirilmesi epey maliyetli olunca bisikletin yenisini almak bazen daha ekonomik oluyor.
 
  • Beğen
Tepkiler: gurkan ve five
@krank Polemik olarak adlandırır mısın adlandırmaz mısın bilemeyeceğim, ama gördüğüm yanlışı söylemek durumundayım. "Bisiklet ömrü" ile kadro ömrünü alıyorum çünkü diğer bileşenler tabii ki kullanıma bağlı olarak eskiyecek, bir nevi sarf malzemesi onlar. Bir kadro, hele içten göbek kullanılan sınıfta bir bisikletin (yani mtb değil) kadrosu, 100 yılı garanti götürür. Yani kayışın ömrü, iskeletin ömründen uzun olamaz.

Bir göbekten vitesli bisikletin en pahalı bileşeni arka göbeği, ve diyelim göbek bozuldu. Yeni bisiklet almak göbeği yenilemeye kıyasla hiç bir zaman ekonomik olamaz.
 
  • Beğen
Tepkiler: Umur Bora
@krank Polemik olarak adlandırır mısın adlandırmaz mısın bilemeyeceğim, ama gördüğüm yanlışı söylemek durumundayım. "Bisiklet ömrü" ile kadro ömrünü alıyorum çünkü diğer bileşenler tabii ki kullanıma bağlı olarak eskiyecek, bir nevi sarf malzemesi onlar. Bir kadro, hele içten göbek kullanılan sınıfta bir bisikletin (yani mtb değil) kadrosu, 100 yılı garanti götürür. Yani kayışın ömrü, iskeletin ömründen uzun olamaz.

Bir göbekten vitesli bisikletin en pahalı bileşeni arka göbeği, ve diyelim göbek bozuldu. Yeni bisiklet almak göbeği yenilemeye kıyasla hiç bir zaman ekonomik olamaz.
100yil anca bisiklet fabrikadan cikip direk müzeye konulursa görür. Kullanilan bisikletin 100yillik bir ömrü olamaz. Metal bu sonucta oksitlenmesse bile belli bir kullanimdan sobra formunu yitirecektir.
 
@krank Polemik olarak adlandırır mısın adlandırmaz mısın bilemeyeceğim, ama gördüğüm yanlışı söylemek durumundayım. "Bisiklet ömrü" ile kadro ömrünü alıyorum çünkü diğer bileşenler tabii ki kullanıma bağlı olarak eskiyecek, bir nevi sarf malzemesi onlar. Bir kadro, hele içten göbek kullanılan sınıfta bir bisikletin (yani mtb değil) kadrosu, 100 yılı garanti götürür. Yani kayışın ömrü, iskeletin ömründen uzun olamaz.

Bir göbekten vitesli bisikletin en pahalı bileşeni arka göbeği, ve diyelim göbek bozuldu. Yeni bisiklet almak göbeği yenilemeye kıyasla hiç bir zaman ekonomik olamaz.
Kayış kopunca hemen bisikleti atalım demiyorum ben.

İkimizin iddiasında ‘yanlış’ olarak nitelemeyeyim de bakış açısı olarak farklılık var diyeyim. Ortalama bir kişi sizin gibi bisiklete dair tüm onarım ve değişimleri kendisi yapamaz ve bu da işçilik maliyeti demek. İşte bu eskiyip değişecek parçaların malzeme+ işçilik maliyeti bazen eskiyen bisikleti satıp yenisini almaktan pahalıya gelebiliyor. Benim ekonomik ömürden kastım bu.

İskelet ömrü uzun gibi gözükse de sık kullanılan, dışarıda kilitlenen bisikletler bir süre sonra gerçekten boya anlamında çok kötü gözükebiliyor. Bunun boyanması da öyle ucuz ve kolay iş değil. Değişimler sırasında da yalama olan dişler gibi sebeplerle kadro hırpalanıyor bazen kullanılamaz hale gelebiliyor. Kayış değiştirirken de kadroda çeki demiri gibi bölgede iki civatayı söküp kadroyu esnetip kayışı buradan sokmak gerekiyor. Bunu bir kaç defa tekrarlayınca ne olur bilmiyorum.

Benim ömrüm yetmedikten sonra da iskelet 100 yıl dayansa bana bir şey ifade etmiyor.

Ben sadece kullanıcı ya da en azından bakımını yapan biri olarak kayışlı bisikletin avantaj dezavantajından bahsetmek istedim.
 
Son düzenleme:
Sohbetinize dalmış gibi olmayayım ama her bisikletin ekonomik ömrü vardır. Ben öğrenciyken bir dağ bisikletim vardı. Bugün üstüne para verseler ben o bisiklete binmem. Sitemizin bisiklet parkı aynı şekilde, bisikletlerin yarısının ekonomik değeri sıfır.

Ekonomik değer deyince, ürünün "işlevini yerine getirmesi özelliği" yanında, o üründen alınan haz ve zevk da önemli. Sonuçta işlev dediğimiz bize verdiği zevktir. Eski hantal bisikletler için pek de ekonomik değerini koruyor diyemeyiz. (bugün şehirlerde kaç kişi eski araba kullanıyor?)

Bir kadro, hele içten göbek kullanılan sınıfta bir bisikletin (yani mtb değil) kadrosu, 100 yılı garanti götürür. Yani kayışın ömrü, iskeletin ömründen uzun olamaz.

Daha önce çelik kadro kırmış birisi olarak bu cümle bana hiç birşey ifade etmiyor... Çocukken çelik kadrolu bisikletim vardı, çocuk olarak tabi ki o bisikletle her yere girdim ve çıktım ama kadro bana dayanamadı. 40 yıl öncesinin çelik kadrolarını düşünün...

Günümüz kadroları daha sağlam, decathlon gibi markalar özellikle kadroda ömür boyu garanti veriyor ama kullanılan bir bisiklet her türlü yıpranıyor. Kadro çok özel bir kadro olmadığı sürece, eskiyen bisikleti doğrudan değiştirmek daha mantıklı olabilir.
 
  • Beğen
Tepkiler: erhan erhan
Metale bişey olmaz da; onu nasıl işlediğiniz, nasıl bir ısıl işleme tabi tuttuğunuz, ne çeşit dinamik ve statik yüklere maruz bıraktığınız, ne şekilde bağlantılar kullandığınız ve nasıl bir işçilik yaptığınıza göre ömrü değişkenlik gösteriyor. Aslında yine metalin ömrü değil, bitmiş ürünün ömrü burda mevzu bahis. YouTube’ta falan bu restorasyon videolarını izlemeye bayılıyorum mesela. Adam 100 yıllık çelik hançer restore ediyor, dersin ölmüş bitmiş bununla uğraşılır mı, ama bi pas giderme bi kumlama bi taşlama yapıyor alttan şıkır şıkır çelik merhaba diyor :) O yüzden komple bir bisikletin ekonomik ömründen bahsediyorsak ben kendi adıma bisikletine çok iyi bakmayan biri olarak harcama yapmadan kullanabildiğim veya canımı sıkacak harcamalar yapmaya başlayana kadar geçen süreyi baz alırdım. Ekonomik durumum daha iyi olsa daha sık bakım yapar daha yüksek meblağlar harcar yine de rahatsız olmazdım, haliyle benim için ekonomik ömrü daha uzun olmuş olurdu.

Yani demek istediğim bir üretici, bu işle ilgili bir mühendis, vs. olmadıktan sonra ekonomik ömrün literatüre göre ne anlam ifade ettiği çok da mühim olmasa gerek, zira aynı ekipmanın farklı kişiler için ve hatta aynı kişinin farklı zamanlardaki finansal refahına göre bile değişkenlik gösterdiğini düşünüyorum.
 
Geri