Öncelikle ufak bir şaka: Dostum ben mi gideyim?
Görüşlerini değerli buluyorum. Ben de senin gibi düşünen bir insanım, hatta senden daha radikalim. Hani "aşırı uç" diyorlar ya, öyleyim biraz. Askerdeyken eğitim birliğindeki arkadaşlarla din de tartıştım, siyaset de tartıştım. Mesela Çatalcalı Müslüman bir arkadaş vardı, benim dinsiz olduğumu öğrendikten sonra sürekli beni izlemeye başladı. Hep benle sohbet etmeye, İslâm'a ikna etmeye çalıştı. Sohbetlerimiz öyle bir hal almıştı ki, az kalsın ben onu dinsizliğe ikna edecektim
Hâlâ da iyi arkadaşızdır, artık pek görüşemesek de bilirim ki bir telefon yeter görüşmemiz için. Bir başka örnek: Trabzonlu Türk milliyetçisi ve muhafazakâr bir arkadaşla Gezi Direnişi'ni tartışmıştık. Bu arkadaş bir seferinde o kadar sinirlenmişti ki; bir gün atışa giderken yine sessizce tartışıyorduk yürüyüş esnasında, 330 tane silahlı asker... Sesini kontrol edemeyip, "O zaman sen PKK'lısın, teröristsin," diye bağırmıştı. Duyanlar dönüp öyle bir baktı ki linç edilmem an meselesiydi
Neyse ki eğitim birliğindeki herkes kısa dönemdi ve çoğunun aklı başındaydı. Orada adım "komünist"e çıkmıştı. Hararetli tartışmalar ve kısa süreli öfke nöbeti geçiren arkadaşlar hariç hiçbir sorun yaşamadım.
Kısa dönemlerle bu tarz sohbetlere girebilirsin, çok kasma kendini. Güvendiğin 3-5 kişi belirle, onlarla konuş. Ama uzun dönem askerlerle bunları konuşmanı asla önermem. Hemen hepsi 20 yaşındalar, eğitimsizler ve çoğunluğu Anadolu'da küçük bir kasabada yaşayıp bu tarz sohbetlerde hiç bulunmamış insanlar. Aşırı tepkiler gösterebilir ve başına bela olabilirler.
Askerlik insana angarya gibi geliyor ama bittikten sonra neşeyle anıyorsun o günleri. Ben anti-militaristim ancak buna rağmen ben bile özlüyorum o günleri bazen.
Güle güle git, güle güle gel..