ebayusuff
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 18 Mart 2015
- Mesaj
- 619
- Tepki
- 375
- Yaş
- 45
- Şehir
- Çanakkale
- İsim
- Mehmet
- Bisiklet
- Lapierre
Amazon.co.uk sitesşnden ara ara yabancı kitap alırım. Alışverişteki titizliğimi bildiğim için bir defasında 3 adet kargoyla birlikte yaklsşık120/130 liralık kitap almış, kitapçıya da tembihlemiştim. Güzel paketleyin, kırışık buruşuk kitap istemem diye. İnce bir kartona koyup göndermişler. 2 hafta içinde kitaplar elime gelince çoğu kişinin farkına bile varmayacağı biçimde kitapların kenarı kırışmış. Belki de raflarda olmuştu. Ancak daha önceki gönderilerinde ne denir bilmiyorum, pat pat patlatan ambalaj poşetlerine koyuyorlardı. Bu kez koymamışlar. Kitapları aldıktan sonra bu rahatsızlığımı maille bildirdim. Güzelce paketleyip göndeseydiniz dedim. Tamam. Kusura bakmayın. Biz hemen yenilerini gönderiyoruz dediler. Elimdekileri gönderirim geri size o halde dedim. Yok gerek yok dediler. Yeniden gönderdiler. Ben de teşekkür ettim. Ne demek her zaman bekleriz dediler. Konu kapandı. Kitap ihtiyacı olduğunda oradan alışveriş yaparım hala.
Diyeceğim o ki elin yüzünü görmediğimiz sesfimi duymadığımız yabancısı altı üstü 40 50 liralık bir kitapta buju yaparken, bizimkilerle aynı dili konuşuyor, tanışıyor, muhabbet ediyor olmamıza rağmen, iş alışverişe gelince öyle asz buz değil yüzlerce dolarlık alışveriş yapıyor olsak da , rahatsız edici bir durumla karşılaşınca hiç tanışmamış oluveriyor hatta düşman kesiliyoruz.
İşte bu kafayla anca avrupalının kuyruğu olursun. Ardından ağzın açık bakar kalırsın hayran hayran. Niye? Çünkü onun kadar samimi değilsin, işine, müşterine önem vermiyor, saygı duymuyorsun. Cebine para gireceğini bildiğin zaman kırk takla atıyor, bin dereden su getiriyor, demedik yalan bırakmıyorsun. Sonra alışveriş kafanda patlayınca duymadım görmedim tanımıyorum ayağına yatıyorsun. Kafanız anca üç kağıtçılığa çalışır sizin.
Diyeceğim o ki elin yüzünü görmediğimiz sesfimi duymadığımız yabancısı altı üstü 40 50 liralık bir kitapta buju yaparken, bizimkilerle aynı dili konuşuyor, tanışıyor, muhabbet ediyor olmamıza rağmen, iş alışverişe gelince öyle asz buz değil yüzlerce dolarlık alışveriş yapıyor olsak da , rahatsız edici bir durumla karşılaşınca hiç tanışmamış oluveriyor hatta düşman kesiliyoruz.
İşte bu kafayla anca avrupalının kuyruğu olursun. Ardından ağzın açık bakar kalırsın hayran hayran. Niye? Çünkü onun kadar samimi değilsin, işine, müşterine önem vermiyor, saygı duymuyorsun. Cebine para gireceğini bildiğin zaman kırk takla atıyor, bin dereden su getiriyor, demedik yalan bırakmıyorsun. Sonra alışveriş kafanda patlayınca duymadım görmedim tanımıyorum ayağına yatıyorsun. Kafanız anca üç kağıtçılığa çalışır sizin.