Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

triahlonda bisiklet ağırlığı

Fırat Dizman

Forum Bağımlısı
Kayıt
13 Temmuz 2008
Mesaj
1.995
Tepki
987
Şehir
BABAESKİ
Bisiklet
Cube
Sizce bir olimpik ve sprint triahtlon yarışında ,tek sürüş(grup içinde olmadan) için bir bisikletin ağırlığının sonuca ,yani bisiklet derecesine ne etkisi olur.Burada kişinin kilosu tabiki önemli ,ama bunu eşit sayarsak yani boy -kilo oranı açısından eşit ortam olduğu düşünülerek cevaplanırsa sonuç nasıl olur: aynı kişi ,aynı şartlarda iki farklı ağırlıkta örn 9kg-7kg lık bisikletler ile bir test yaparsa zaman olarak sonuca nasıl yansır?kısaca bu tür yarışlarda bisiklet ağırlığı ile zaman arasındaki bağlantı ne olur
saygılarımla
 
Scudo
Olimpik mesafede 1-2dk farkedebilir 2kg büyük fark çünkü...
mesala haftasonu olan parkurda da yokuşlu olduğu için farketmiştir diye düşünüyorum
Özellikle karbon olanlar hem darbe emişi hem hafiflik açıısndan avantajlılardı
 
peki ayni sekilde kendi vucut agirligimizin bizi nasil etkiledigini bilen var mi, mesela ayni sekilde ben de duz yol antremaninda 40km'ye cikmama ragmen haftasonu olan yarista ilk 1-2 turda tam isinana kadar cok zorlandim. en dusuk vitesi kullanmama ragmen, yokusta sonra da zorlanmaya devam ettim ve oldukca merak ettim nedir diye bu kadar zorlayan. sonra agirlik olabilir diye dusundum, benim 90 kg ustu olmam kesin bir faktordur diye dusunuyorum. duz yolda ciddi dezavantaj olmayan agirlik, saniyorum yokusta bayagi etkileyebiliyor. bitirdigime sukrediyorum :)
 
Eğer yolda bir eğim mevcut değil ise ve tek başınıza çeviriyorsanız bisikletin 2kg hafif yada ağır olması zaman açısından büyük bir fark yaratmaz. Hatta bisikletin biraz daha ağır olması sürücünün avantajına olabilir. Çünki ağır bisikleti hızlandırdığınızda ve pedal çevirmeyi bıraktığınızda hafif bisiklete göre daha uzun sürede yavaşlayacaktır. Buna keza hafif bisikleti hızlandırmak daha kolay olacaktır. Fakat hafif bisiklet belli bir sürat baz alındığında pedal çevirme bırakıldığında ağır bisiklete göre daha çabuk yavaşlar.


Fakat parkur yokuşlu ise zaten hafif bisikletin avantajı çok büyük.



Kendi ağırlığımıza gelince

x kişisi 50 kg olsun bisikleti 8 kg olsun toplam ağırlık 58 kg olur

y kişisi 48 kg olsun bisikleti ise 10 kg olsun toplam ağırlık yine 58 kg.


Ağırlıklar ne kadar eşit gibi gözüksede x kişisi y kişisine göre oldukça avantajlıdır.

Hem kilo olarak güç bakımından y kişisinden güçlüdür hemde bisikleti 2 kg hafiftir.

(kg başına pedal basma gücü eşit alındığında geçerlidir)
 
bu soruyu sormamdaki amaç kimseden bilgi koparmak değil.kendimde kendime kadar mevcut .nedeni:insanlardaki bu hafiflik çılgınlığı neden? tabiki yokuş parkurlarda 9 ile 7 kg bisikletin taşıma farkı ama y üzerindekilerin ağırlık farkı ne olacak özdenin dediği gibi .zaten Türkiyede olimpik mesafe bu aralar en fazla 2 defa ve düz parkurda oluyor değermi acaba buna.Tabiki bu maddi güç işi aynı zamanda parası olana niye alıyorsun diyecek durumda değiliz ama !.örn cep telefonları gibi mesaj çekip ,konuşmaktan başka bir özelliğini kullanamayan birisi gprs,wap,internet vs .vs özellikli telefon alıp boşa par vermesine benzetiyorum.ve karşıt görüşlü arkadaşladan ikna edici bilgi içeren mesajlar bekliyorum.Yada Triahtlonda durace ile 105 arasında illa durace olsun diye alan var nedenini ,farkı oda bilmiyormu acaba veya hafiflik dışında farkı varmı örneğin
saygılarımla
 
  • Beğen
Tepkiler: sonEr´´
105 ten dur ace e kadar her komponenti kullanmış biri olarak söylüyorum arasındaki farklar hafiflik, dur ace in göbeklerinin daha iyi dönmesi ve vites geçişlerinin daha kolay ve daha hızlı olması.

Dur ace gibi üst düzey komponentler ciddi yarışlar için yapılmış gruplardır.

Triathlon için ultegra oldukça yeterli bir gruptur.

Yurt dışındaki çoğu sporcu triathlonlarda ultegra ve seviyesinde grupları kullanıyorlar.

Çok üst düzey sporcular ise tabiki sponsorlarının da yardımı ile en üst seviye grupları kullanıyorlar. Ama aynı adamlar 105 ile yarışsın derecelerinde hiçbr fark olmaz. Ama işlerini şansa bırakmıyorlar işte...


Bir örnek daha Ünlü italyan bisikletçi Gilberto Simoni geçen senelerde italya turunda sram rival kullanıyordu ki bu ultegranın seviyesinde bir grup. Rivalin üstüne force ve red var. Çok problem edilecek şeyler değil.

Maddiyata bakar...
 
@Oksal Özdöl

evet, eger kg basina pedal basma gucu ayniysa hafif bisikletle yarisip kendimizin agir olmasi avantaj, ama saniyorum bu bende ayni degildi, ayni bacak gucune sahip bir insandan 10 kilo agirsam buyuk bir dezavantaj olmus oluyor bu. zaten bu yokus parkurda da bu ortaya cikti.

o zaman bildiginiz kg basina guc oranimi artiracak ve bunu hizli yapabilecegim yokus antremani var mi (tabi en yakin yokusa cikmaktan baska, mesela su kadar tekrar, soyle interval yap vs gibi)

tesekkurler
 
  • Beğen
Tepkiler: tuninger_haa
@Ozden Ozturan

Öncelikle sizin fazla tabir ettiğiniz kilolarınızdan kurtulmanız gerek bunun için


%60-%70 nabız atımı ile uzun süreli egzersiz yapmanız gerekiyor.

Uzun süreliden kastım 1 saat ve üstü çalışmalar.

45-50 dakikalık koşular da yağ yakımında oldukça etkilidir. Bisiklet için ise mutlak surette 1 saat üstü hatta yapabiliyorsanız 2 saat ve üstü antremanlar sizin için çok çok yararlı olacaktır.

Bisiklette kuvveti geliştirecek bir çok interval mevcut. Bunlar düz yol da yapılanlar ve yokuş ta yapılanlar olmak üzere temelde 2 ye ayrılabilir.

Bisikleti geliştiren en önemli interveller yokuş intervalleridir. Bunlarında birçok değişik yüklenme süresi vardır.

Ama şu bir gerçektirki yokuş antremanını nasıl yaparsanız yapın bisikletiniz kesinlikle gelişecektir. (%55-%60 tan fazla bir kalp atım sayısı ile tabiki)
 
  • Beğen
Tepkiler: Ozden Ozturan
Slmlar,

Agirlik konusu acilmisken, fikrimi soyleyeyim.

Bir deney dusunelim, 5 kiloluk iki tane agirlik alip sirayla denemeler yapacagiz:
Once agirliklari sirt cantamiza koyup bir yokusu tirmanalim. Sonra agirliklari ayaklarimiza (veya pedallara) baglayip ayni yolu deneyelim. Sonra bisikletin arkasina bir heybe icine koyarak deneyelim. En son olarak da, jantlarin icine beton dokerek teker setini agirlastiralim ve o sekilde deneyelim. Aslinda bisikletle beraber tartiya ciksak her seferinde ayni agirlikta olacagiz, ama gercekte hangisi daha agir olacak??

Tabi ki tasidigimiz agirliga hareket kazandirdikca, bizi zorlama miktari daha artacaktir. Bu acidan bakinca, sirtimizda (veya gobegimizde) tasidigimiz 10kg bize performans olarak en az etkiyi yaparken, ayaklarimiza baglanan 10kg bizi kisa surede bitirir. Ayni sekilde, agir ve surtunmesi fazla bir tekerlek seti de tahmininizden daha yorucu olabilir.

Bu nedenle, toplam agirlik kadar neresi agirmis ona da bakmak gerekiyor.

Hafif bisiklet yokuslarda cok farkediyor, bir de hizlanmalarda. Biraz yavasladiktan sonra tekrar ayni hiza cikmak icin harcadiginiz enerji hafif bisiklette cok daha az.
 
  • Beğen
Tepkiler: SametAksuoğlu
Evet levent haklı...
ben geçen seneki uni dünya şampiyonasında elit sporcuların bisikletlerini inceleme fırsatı buldum...
çoğu hafif kadrolar, süper jantlar ama 105 gibi orta kaliye kompenant kullanıyorlardı..
jantların hafifliği özellikle göbeklerin kalitesi çok önemli...
söylenildiği üzere sporcunun fazla kilosunun olmaması lazım, tabii ki 90kg lık sporcu 70kg lığa göre daha kuvvetlidir ama bi o kadar da fazla güç harcar...
kiloyla ilgili vücut standartları içersinde bulunmanız düşük yağ oranına sahip olmanız yeterlidir...
benim bisikletim 9kg ortalama bir bisiklet, 6-7kg civarında yol bisikletleri mevcut tabii ama bizim bütçemiz de buna yetti :D
bundan sonra öncelikli işim jant setimi değiştirmek olacaktır, üstündeki 105-ultegra karısımı setten oldukca memnunum...
su ana kadar 3 triatlon yarısına katıldım 2si oldukca yokuslu bir parkurdaydı onun için bisikletin ve sizin hafif olmanız türkiye de oldukça önemli :D
 
:):):) aman allahım, arkadaşlar bu okuduklarım beni çok güldürüyor. Ben her zaman derim, eger bacaklarınız Dura-Ace ise bisikletinizin ne olduğunun yada ağırlığının bir önemi yok. Arkadaşlar, topu topu yarışta 40km bisiklete biniyoruz. O yüzden de eger bisikletin yürüyen aksaamı çok iyiyse, gerisinin bi önemi yok ( birde bisikletin sizin ölçülerinize göre olması lazım ). Birçok uluslarası yarışta, özellikle rusların kullandığı bisikletler beni çok korkuturdu, bunların arkasına bile girmeye çekinirdim, cunki hepsi demir yığınıydı, ayarı bozuk tekerlekleri, ve hepsinden öte koşu ayakkabısıyla bisiklete binenleri vardı ama çok sıkı gidiyolardı, içimden hep derdim aha şimdi cocugun tekeri çıktı çıkacak ayada bisiklet ikiye ayrılmak üzere ama valla çok sıkı gidiyolardı :):)
Bu arada arkadaşlar yoldan alınan vibration ı en iyi titanyum emer ve sürücüye enaz hissettiren metaldir. Fakat, günümüzde karbon frame kullanılması tamamen ticaridir. Bizler hızlı tüketmeliyiz ki üreticiler yeni bisikletler üretip satabilsin. Karbon bisikletle 1 sefer düştükden sonra heryerini iyice kontrol etmeniz lazım, çünki en ufak bir çatlakta atın çöpe gitsin ama titanyumlarda verilen frame garanti süreleri lifelong dur. Frame ağırlığı peki diyeceksiniz !!! bu konuda da karbon bisikletlere çok yakın ağırlıkta ve hatda bazılarından haifif bile diyebilirim.
 
"Layfım boyunca vibrationdan kaçınmak için long long carbon bike kullanmayı düşünüyorum" bu cümle nasıl?
Burası dünyanın en büyük Türkçe bisiklet forumu değil mi?Aynı görüşler Türkçe anlatılabilse bir şey diyesim yoktu ama dayanamadım..
 
  • Beğen
Tepkiler: Ozzgurr
vibration: titreşim
frame: kadro
lifelong: ömürboyu
hatda: hatta şeklinde değiştirilebilir:)
 
triatlon konusunda bu kadar deneyimli bir kişi güzel yorumlarda bulunmuş siz gidip yazdığı 2-3 kelimeye takılmışsınız...
kendinize daha uygun meşgaleler bulun arkadaşlar...

evet eren abi haklısın...
son eğirdir yarışında ukraynalı nın bisikleti titanyumdu, kadro o kadar kötü gözüküyordu ki kaynaklı falan ama adam 1. oldu tabii ki...
 
Türkçenin doğru kullanılmasına duyarlılık göstermekten daha uygun bir meşgale göremiyorum, hele ki konu en büyük Türkçe bisiklet forumunda işleniyorsa.Araya yabancı kelimeler sokuşturunca daha etkili ve bilgili olmuyoruz .Yine de her yazıdan birşeyler öğrendiğimi söyleyebilirim onları eleştirsem de .
Karbon kadro konusuna gelince, olası bir kaza ya da düşme durumunda karbon kadroların kromoly veya aluminyum kadrolardan daha fazla etkileneceklerine dair bir yazı ya da görüş okumadım.Titanyum mükemmel olabilir ama kaç kişi bu kadrolara yada bisikletlere sahip olabilir .
Şu an karbon kadroların yaygın olduğu dönemdir ve 10-15 yıl gelişerek sürecektir,ayrıca her dönemde üreticiler ticari bakmışlardır adamların işi bu.
Bir de gerçekten titanyumla karbonun titreşimi emmesini farkedebilen var mıdır?bunu merak ediyorum..
 
@eros3
tamam Türkçe tabiki doğru kullanılmalı ,sadece ,konuyu uzatmanın anlamı yok,siz düşüncenizi söylediniz ve gerekli mesaj alındı,karbon kadro tabiki diğer kadrolardan daha kolay kırılıyor,zaten esnemeyen şey kırılır,tabi para kazanma sisteminin sonucu,öyle yada böyle,örn vitamin hapları,aminolar,tozlar üreticiler hep fazla kullanım şekli sunar,çok kullanılsın,tüketilsin ki çok satılıp para kazanılsın
 
karbon kadrolar rijit oldupu kadar darbe emişi de kuvvetli yapılardır...
eren abi daha iyi bilebilir tabii ki...
ama darbe emişi olarak karşılaştırılmasına hiç bakmadım...
eğer iyi bir kadro alıyorsanız onun zaten ömür boyu garantisini arayın derim, ama downhill falan yapmadıkça çok ekstrem durumlarda anca kadroya ciddi zararlar gelebilir...
 
Tamamdır, biraz sert bir uslubum olabilir kimse alınmasın ;karbon kadroların kalitesi ve üreticisi de önemli herhalde hepsi aynı kefeye konamaz sanırım.Ancak karbon kadroların esnemediği de söylenemez istenen bölgeyi güçlendirmek ya da esnemesini sağlamak mümkün bildiğim kadarıyla.
 
bilidiğim tabi doğru olmayabilir yol bisikletlerinde kadro olarak en az esneyen bisiklet makbul sanırım,çünkü nekadar çok esnerse enerji okdar emilir,ve boşa gider ,çift amorsitrlü bisikletle ayakta ve bayır yukarı ,tempo ile çıktığınız düşünün,sadece esnemeyi abartılı olarak anlamak açısından
 
Geri