five
Part time turcu
- Kayıt
- 29 Temmuz 2005
- Mesaj
- 1.482
- Tepki
- 4.028
- Yaş
- 53
- Şehir
- İstanbul-Bostancı
- Başlangıç
- 1995—96
- Bisiklet
- Diğer
- Bisiklet türü
- Şehir - Tur
16/09/2013 – 3. Gün Xanthi (İskeçe) - Kavala
Hep erken kalkalım erken yola çıkalım desek de yola çıkışımız yine 10:30’a kalmıştı. Hava da epeyce kapalıydı ama yağmur yoktu. A2 otobanına paralel uzanan şehirlerarası yolda Nestos Nehri’nin üzerinde durup fotoğraf çektik. Yol kenarındaki levha Nestos Nehri’nin menderesini ve bu bölgedeki tabiat parkını işaret ediyordu. Köprünün altından hızla akan suyun sesi şiddetliydi. Yol denizden epeyce uzaktaydı ve yolda, deniz istikametinde, göller ve tabiat parkları olduğunu belirten çok sayıda levha bulunuyordu.
Yol kenarında bulunan levhalar bizim Yunanca yazıları okumamıza (anlamamıza diyemiyorum yer isimlerini anlayabiliyorduk ama diğer kelimeleri anlamamız pek mümkün değildi ) yardımcı oluyordu. Şöyle ki, yolda önce yer isimlerini Yunanca yazan levha, ardından 50 m. sonra aynı levhanın Latin alfabesi ile yazılan hali (bazı durumlarda İngilizcesi) vardı. Bütün yol boyunca da böyleydi. Bisiklet üzerinde önce Yunan alfabesi sonra da Latin alfabesi ile yazılan levhaları okuya okuya yazıları çözer olmuştuk. Zaten matematik dersinde Yunan alfabesinin yarısını öğrenmişiz. Alfa, Beta, Gama, Delta, Lambda, Omega, Sigma, Fi, Teta… (A,b,g,d,l,o,f,t) Hepsi ilk harfi ile okunuyordu. Anlamasak da okumaya çalışıp eğleniyorduk.
Denize yaklaşmaya başladığımızda, uzaktan Thasos adasını görmeye başlamıştık. Semadirek adasına göre kıyıya çok daha yakındı ve çok heybetli görünüyordu. Yaklaştığımızda Thasos adasına kalkan feribotlar için liman ayrımını geçtik. Yol genel olarak oldukça düzdü. Kavala’ya yaklaştığımızda, yolun sağında sırt çantalarıyla yürüyen 2 kişi gördük. Hemen durum merhabalaştık. Yürüyerek seyahat eden 2 İsviçreli’ydi. Selanik’e uçakla gelmiş ve Türkiye’ye doğru yürümeye başlamışlar. Hedefleri Kıbrıs üzerinden İsrail’e gitmekmiş. Hedefledikleri süre de 4 ay. Tabi bu kadar süreyi bu tür bir aktiviteye ayırabilmeleri bizi çok imrendirmişti. 4 ayda yapabileceğimiz turları hayal ettik. Sadece 2 hafta iznimiz olduğundan ve turu buna göre planladığımızdan bahsettik. Vedalaşıp ayrıldık. Ve fark ettik ki onlara da isimlerini sormamışız.
Kavala’ya geldiğimizde hava iyice kapatmıştı. Oldukça erken varmıştık ama ertesi gün direkt Selanik’e varamayacağımız ve arada başka bir yerde konaklamamız gerekeceği için burada kalmaya karar verdik. Kavala’nın girişinde, solda, üzerinde Kıbrıs Adası şekli olan büyükçe bir levha vardı. Ada’nın Türk kesimi, kan damlaması şeklinde tasvir edilmişti. Kıbrıs’ı unutmadık minvalinde bir yazı vardı. Şu ana kadar ve bundan sonrasında da görüp göreceğimiz Türk düşmanlığı içeren tek şey bu levha olacaktı.
Kavala’ya yaklaşırken çok sayıda “Kavala kurabiyesi” yazısı görmüştük, ayrıca yine Türkçe “taze balık” yazıları da çoktu. Anlaşılan epeyce Türk turist geliyordu buralara
Kavala merkezine gelirken çok büyük bir su kemerinin altından geçip fotoğraf çektik. Şehrin kıyısından devam eden yol inişli çıkışlıydı. Merkezde yemek yiyebileceğimiz bir yer bulup oturduk. Gelen garsonla İngilizce anlaşmaya çalışırken Türkiye’den geldiğimiz söyledik. Siparişlerimizi verdik. Kısa bir süre sonra, restoran sahibi olduğunu anladığımız yaşlıca bir amca yanımıza yaklaştı ve bizimle Türkçe konuşmaya başladı. Türkçe’yi Almanya’da öğrendiğini söyledi. Kısa bir sohbetle nereleri gezebileceğimizi ve neler yiyebileceğimiz öğrendik. Uğur’la birlikte birisiyle Türkçe sohbet etmek çok güzel oldu.
Yemek sonrası kalacak bir yer aramaya koyulduk. Ana yol üzerinde bulduğumuz bir otele yerleştik. Bir odaya çıktıktan kısa bir süre sonra da hava patladı ve bardaktan boşanırcasına bir yağmur yağmaya başladı. Bize odada kalmaktan başka bir şey kalmamıştı. Bize bu süreyi dinlenerek (haydi söyleyelim uyuyarak ) geçirdik. Akşam 20:00 civarında otelden çıkıp dolaşmaya başladık. Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın evi, heykeli, imaret ve kale gibi görülmesi gereken yerleri, dışından da olsa, görmek istiyorduk. Kale, limanın hemen üstünde yer alıyordu. Biz de liman tarafında gidip oradan yukarı çıkmayı düşündük. Yağmur sonrası hem her yer ıslak hem de oldukça tenhaydı. Biz de, iki turist, liman bölgesinde yalnız başımıza yürüyorduk. Aslında bu pek akıl işi değildi ama geri dönmek yerine ileriye doğru gitmek işimize geliyordu. Nihayet yukarı çıkan bir merdiven bulduk. Kaleye kadar tırmandık. Doğal olarak her yer kapalıydı. Önce Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın heykelini ve hemen yanındaki doğduğu evi gördük. Daha sonra Halil Bey Cami ve Kale’ye yürüdük. En sonunda da İmaret’i gördük. Burada Kavalalı Mehmet Ali Paşa modern Mısır’ın kurucusu sayılıyor. İmaret de onun doğduğu topraklara bir şükran ifadesi taşıyor. Kapıdan girince gördüğümüz levhada İmaret binasının Mısır hükümetinin yönetiminde olduğu bilgisi vardı. Dar sokaklardan aşağıya indiğimizde, günün ortasında fotoğraf çektiğimiz su kemerinin yanına tekrar geldik. Bu sefer gece fotoğrafladık su kemerini.
Artık yemek zamanı gelmişti ve yine ne yiyelim düşüncesi almıştı bizi. Orası mı burası mı derken her yer kapanmaya başladı. Biz de bulduğumuz küçük bir yerde ayaküstü bir şeyler yemeye karar verdik. Tabi domuz yemeyelim diye de mekan sahibine soru soruyorduk. Ama anladık ki mekan sahibi abimiz de İngilizce bilmiyor. Çap pat seviyesinde. Fakat iletişim sadece kelimelerle sağlanmıyor. Tezgahındaki etlerin kaynağını anlatırken, kuzu eti için meee’lemesi yetti bize. Hazırladığı sandviçleri yediğimiz sırada ve sonrasında da abimizle sohbet devam etti. Kendisi, Kavala futbol takımının başkanı olduğundan, Galatasaray-Manchester United maçı için İstanbul’a geldiğinden bahsetti ve bize panoya astığı biletini gösterdi. Sohbet sonunda teşekkür edip ayrıldık.
Kavala’ya gelmişken Kavala Kurabiyesi yemeden olmaz diye düşünüp açık olan bir yerden bir kutu aldık. Yanına da bir büfeden aldığımız sütü ekledik. Otelimize dönüp balkonda süt eşliğinde Kavala Kurabiyesi partisi yaptık. (Merak edenler varsa Kavala Kurabiyesi’nin bademli un kurabiyesine benzediğini söyleyebilirim. )
Çıkış : 10:30
Varış : 14:30
Mesafe : 55,93 km
Sürüş Süresi : 02:45 saat
Ortalama hız : 20,33 km/s
Max. Hız : 43,59 km/s
Ortalama Eğim Çıkış : %2
Max Eğim Çıkış : %8
Ortalama Eğim İniş : %-2
Max Eğim İniş : %-7
.
.
http://www.mapmyride.com/gr/xanthi-east-macedonia-and-thrace/xanthi-kavala-route-301330327
.
http://s5.postimg.org/95a9b0lev/3_Xanthi_Kavala.png
.
.
Nestos Nehri köprüsü üzerinde
http://s5.postimg.org/5cm5hjgiv/IMG_0090_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/7ei1i1p47/IMG_0092_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/qibcye1yf/IMG_0095_800x600.jpg
.
.
Nestos Nehri’nin menderesi (flickr’dan)
http://www.flickr.com/photos/visitgreecegr/5427799882/
.
Uğur yol kenarındaki böğürtlenlere dalıyor.
http://s5.postimg.org/yle4ngbxj/IMG_0099_800x600.jpg
.
Kavala’ya doğru yol
http://s5.postimg.org/ku9nl8mzr/IMG_0103_600x800.jpg
.
Türkiye’ye doğru yürüyen 2 İsviçreli
http://s5.postimg.org/ixcxgnwbr/IMG_0110_800x600.jpg
Thasos adası yakınımızda
http://s5.postimg.org/uxydhe3qf/IMG_0112_800x600.jpg
.
Kavala’ya geldik
http://s5.postimg.org/vq11gl7xj/IMG_0113_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/lv9wad3zb/IMG_0117_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/vjncdhysn/IMG_0123_600x800.jpg
.
http://s5.postimg.org/fk4oty2qv/IMG_0125_800x600.jpg
.
Yemek yediğimiz restoranın sahibi Türkçe biliyordu. Sohbeti çok güzeldi.
http://s5.postimg.org/3xpmpxlrb/IMG_0129_600x800.jpg
.
Yemek keyfi
http://s5.postimg.org/af8j9fw4n/IMG_0130_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/j55maadlz/IMG_0132_800x600.jpg
.
Gece Kavala manzarası
http://s5.postimg.org/hfwj27xwn/IMG_0145_800x600.jpg
.
Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın heykeli
http://s5.postimg.org/g5ypn644n/IMG_0150_800x600.jpg
…ve evi
http://s5.postimg.org/ldjsrmkpz/IMG_0151_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/pp8egmrmv/IMG_0154_600x800.jpg
.
http://s5.postimg.org/kvonbrv53/IMG_0155_800x600.jpg
.
Halil Bey Cami
http://s5.postimg.org/g8ila07s7/IMG_0162_800x600.jpg
.
Kale kapısı
http://s5.postimg.org/5uqy891t3/IMG_0170_600x800.jpg
.
Kavala gece manzaraları
http://s5.postimg.org/blcj88kfb/IMG_0186_600x800.jpg
.
http://s5.postimg.org/v75li6c87/IMG_0187_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/8whqi7exz/IMG_0188_800x600.jpg
.
Uğur’un telefonundan
.
Kavala’da yağmur zamanı
http://s5.postimg.org/873307muf/20130916_162129_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/rxvb62wkn/20130916_165033_800x600.jpg
.
Uyku öncesi Kavala kurabiyesi ve süt
http://s5.postimg.org/8z5qzer1j/20130916_222354_800x600.jpg
Hep erken kalkalım erken yola çıkalım desek de yola çıkışımız yine 10:30’a kalmıştı. Hava da epeyce kapalıydı ama yağmur yoktu. A2 otobanına paralel uzanan şehirlerarası yolda Nestos Nehri’nin üzerinde durup fotoğraf çektik. Yol kenarındaki levha Nestos Nehri’nin menderesini ve bu bölgedeki tabiat parkını işaret ediyordu. Köprünün altından hızla akan suyun sesi şiddetliydi. Yol denizden epeyce uzaktaydı ve yolda, deniz istikametinde, göller ve tabiat parkları olduğunu belirten çok sayıda levha bulunuyordu.
Yol kenarında bulunan levhalar bizim Yunanca yazıları okumamıza (anlamamıza diyemiyorum yer isimlerini anlayabiliyorduk ama diğer kelimeleri anlamamız pek mümkün değildi ) yardımcı oluyordu. Şöyle ki, yolda önce yer isimlerini Yunanca yazan levha, ardından 50 m. sonra aynı levhanın Latin alfabesi ile yazılan hali (bazı durumlarda İngilizcesi) vardı. Bütün yol boyunca da böyleydi. Bisiklet üzerinde önce Yunan alfabesi sonra da Latin alfabesi ile yazılan levhaları okuya okuya yazıları çözer olmuştuk. Zaten matematik dersinde Yunan alfabesinin yarısını öğrenmişiz. Alfa, Beta, Gama, Delta, Lambda, Omega, Sigma, Fi, Teta… (A,b,g,d,l,o,f,t) Hepsi ilk harfi ile okunuyordu. Anlamasak da okumaya çalışıp eğleniyorduk.
Denize yaklaşmaya başladığımızda, uzaktan Thasos adasını görmeye başlamıştık. Semadirek adasına göre kıyıya çok daha yakındı ve çok heybetli görünüyordu. Yaklaştığımızda Thasos adasına kalkan feribotlar için liman ayrımını geçtik. Yol genel olarak oldukça düzdü. Kavala’ya yaklaştığımızda, yolun sağında sırt çantalarıyla yürüyen 2 kişi gördük. Hemen durum merhabalaştık. Yürüyerek seyahat eden 2 İsviçreli’ydi. Selanik’e uçakla gelmiş ve Türkiye’ye doğru yürümeye başlamışlar. Hedefleri Kıbrıs üzerinden İsrail’e gitmekmiş. Hedefledikleri süre de 4 ay. Tabi bu kadar süreyi bu tür bir aktiviteye ayırabilmeleri bizi çok imrendirmişti. 4 ayda yapabileceğimiz turları hayal ettik. Sadece 2 hafta iznimiz olduğundan ve turu buna göre planladığımızdan bahsettik. Vedalaşıp ayrıldık. Ve fark ettik ki onlara da isimlerini sormamışız.
Kavala’ya geldiğimizde hava iyice kapatmıştı. Oldukça erken varmıştık ama ertesi gün direkt Selanik’e varamayacağımız ve arada başka bir yerde konaklamamız gerekeceği için burada kalmaya karar verdik. Kavala’nın girişinde, solda, üzerinde Kıbrıs Adası şekli olan büyükçe bir levha vardı. Ada’nın Türk kesimi, kan damlaması şeklinde tasvir edilmişti. Kıbrıs’ı unutmadık minvalinde bir yazı vardı. Şu ana kadar ve bundan sonrasında da görüp göreceğimiz Türk düşmanlığı içeren tek şey bu levha olacaktı.
Kavala’ya yaklaşırken çok sayıda “Kavala kurabiyesi” yazısı görmüştük, ayrıca yine Türkçe “taze balık” yazıları da çoktu. Anlaşılan epeyce Türk turist geliyordu buralara
Kavala merkezine gelirken çok büyük bir su kemerinin altından geçip fotoğraf çektik. Şehrin kıyısından devam eden yol inişli çıkışlıydı. Merkezde yemek yiyebileceğimiz bir yer bulup oturduk. Gelen garsonla İngilizce anlaşmaya çalışırken Türkiye’den geldiğimiz söyledik. Siparişlerimizi verdik. Kısa bir süre sonra, restoran sahibi olduğunu anladığımız yaşlıca bir amca yanımıza yaklaştı ve bizimle Türkçe konuşmaya başladı. Türkçe’yi Almanya’da öğrendiğini söyledi. Kısa bir sohbetle nereleri gezebileceğimizi ve neler yiyebileceğimiz öğrendik. Uğur’la birlikte birisiyle Türkçe sohbet etmek çok güzel oldu.
Yemek sonrası kalacak bir yer aramaya koyulduk. Ana yol üzerinde bulduğumuz bir otele yerleştik. Bir odaya çıktıktan kısa bir süre sonra da hava patladı ve bardaktan boşanırcasına bir yağmur yağmaya başladı. Bize odada kalmaktan başka bir şey kalmamıştı. Bize bu süreyi dinlenerek (haydi söyleyelim uyuyarak ) geçirdik. Akşam 20:00 civarında otelden çıkıp dolaşmaya başladık. Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın evi, heykeli, imaret ve kale gibi görülmesi gereken yerleri, dışından da olsa, görmek istiyorduk. Kale, limanın hemen üstünde yer alıyordu. Biz de liman tarafında gidip oradan yukarı çıkmayı düşündük. Yağmur sonrası hem her yer ıslak hem de oldukça tenhaydı. Biz de, iki turist, liman bölgesinde yalnız başımıza yürüyorduk. Aslında bu pek akıl işi değildi ama geri dönmek yerine ileriye doğru gitmek işimize geliyordu. Nihayet yukarı çıkan bir merdiven bulduk. Kaleye kadar tırmandık. Doğal olarak her yer kapalıydı. Önce Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın heykelini ve hemen yanındaki doğduğu evi gördük. Daha sonra Halil Bey Cami ve Kale’ye yürüdük. En sonunda da İmaret’i gördük. Burada Kavalalı Mehmet Ali Paşa modern Mısır’ın kurucusu sayılıyor. İmaret de onun doğduğu topraklara bir şükran ifadesi taşıyor. Kapıdan girince gördüğümüz levhada İmaret binasının Mısır hükümetinin yönetiminde olduğu bilgisi vardı. Dar sokaklardan aşağıya indiğimizde, günün ortasında fotoğraf çektiğimiz su kemerinin yanına tekrar geldik. Bu sefer gece fotoğrafladık su kemerini.
Artık yemek zamanı gelmişti ve yine ne yiyelim düşüncesi almıştı bizi. Orası mı burası mı derken her yer kapanmaya başladı. Biz de bulduğumuz küçük bir yerde ayaküstü bir şeyler yemeye karar verdik. Tabi domuz yemeyelim diye de mekan sahibine soru soruyorduk. Ama anladık ki mekan sahibi abimiz de İngilizce bilmiyor. Çap pat seviyesinde. Fakat iletişim sadece kelimelerle sağlanmıyor. Tezgahındaki etlerin kaynağını anlatırken, kuzu eti için meee’lemesi yetti bize. Hazırladığı sandviçleri yediğimiz sırada ve sonrasında da abimizle sohbet devam etti. Kendisi, Kavala futbol takımının başkanı olduğundan, Galatasaray-Manchester United maçı için İstanbul’a geldiğinden bahsetti ve bize panoya astığı biletini gösterdi. Sohbet sonunda teşekkür edip ayrıldık.
Kavala’ya gelmişken Kavala Kurabiyesi yemeden olmaz diye düşünüp açık olan bir yerden bir kutu aldık. Yanına da bir büfeden aldığımız sütü ekledik. Otelimize dönüp balkonda süt eşliğinde Kavala Kurabiyesi partisi yaptık. (Merak edenler varsa Kavala Kurabiyesi’nin bademli un kurabiyesine benzediğini söyleyebilirim. )
Çıkış : 10:30
Varış : 14:30
Mesafe : 55,93 km
Sürüş Süresi : 02:45 saat
Ortalama hız : 20,33 km/s
Max. Hız : 43,59 km/s
Ortalama Eğim Çıkış : %2
Max Eğim Çıkış : %8
Ortalama Eğim İniş : %-2
Max Eğim İniş : %-7
.
.
http://www.mapmyride.com/gr/xanthi-east-macedonia-and-thrace/xanthi-kavala-route-301330327
.
http://s5.postimg.org/95a9b0lev/3_Xanthi_Kavala.png
.
.
Nestos Nehri köprüsü üzerinde
http://s5.postimg.org/5cm5hjgiv/IMG_0090_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/7ei1i1p47/IMG_0092_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/qibcye1yf/IMG_0095_800x600.jpg
.
.
Nestos Nehri’nin menderesi (flickr’dan)
http://www.flickr.com/photos/visitgreecegr/5427799882/
.
Uğur yol kenarındaki böğürtlenlere dalıyor.
http://s5.postimg.org/yle4ngbxj/IMG_0099_800x600.jpg
.
Kavala’ya doğru yol
http://s5.postimg.org/ku9nl8mzr/IMG_0103_600x800.jpg
.
Türkiye’ye doğru yürüyen 2 İsviçreli
http://s5.postimg.org/ixcxgnwbr/IMG_0110_800x600.jpg
Thasos adası yakınımızda
http://s5.postimg.org/uxydhe3qf/IMG_0112_800x600.jpg
.
Kavala’ya geldik
http://s5.postimg.org/vq11gl7xj/IMG_0113_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/lv9wad3zb/IMG_0117_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/vjncdhysn/IMG_0123_600x800.jpg
.
http://s5.postimg.org/fk4oty2qv/IMG_0125_800x600.jpg
.
Yemek yediğimiz restoranın sahibi Türkçe biliyordu. Sohbeti çok güzeldi.
http://s5.postimg.org/3xpmpxlrb/IMG_0129_600x800.jpg
.
Yemek keyfi
http://s5.postimg.org/af8j9fw4n/IMG_0130_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/j55maadlz/IMG_0132_800x600.jpg
.
Gece Kavala manzarası
http://s5.postimg.org/hfwj27xwn/IMG_0145_800x600.jpg
.
Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın heykeli
http://s5.postimg.org/g5ypn644n/IMG_0150_800x600.jpg
…ve evi
http://s5.postimg.org/ldjsrmkpz/IMG_0151_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/pp8egmrmv/IMG_0154_600x800.jpg
.
http://s5.postimg.org/kvonbrv53/IMG_0155_800x600.jpg
.
Halil Bey Cami
http://s5.postimg.org/g8ila07s7/IMG_0162_800x600.jpg
.
Kale kapısı
http://s5.postimg.org/5uqy891t3/IMG_0170_600x800.jpg
.
Kavala gece manzaraları
http://s5.postimg.org/blcj88kfb/IMG_0186_600x800.jpg
.
http://s5.postimg.org/v75li6c87/IMG_0187_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/8whqi7exz/IMG_0188_800x600.jpg
.
Uğur’un telefonundan
.
Kavala’da yağmur zamanı
http://s5.postimg.org/873307muf/20130916_162129_800x600.jpg
.
http://s5.postimg.org/rxvb62wkn/20130916_165033_800x600.jpg
.
Uyku öncesi Kavala kurabiyesi ve süt
http://s5.postimg.org/8z5qzer1j/20130916_222354_800x600.jpg