Airolg Single Speed projesi

Merhaba. Uzun yıllar MTB kullanmama rağmen klasik bisikletlerin estetiğinden aldığım hazzı hiçbir bisikletten almıyordum. Nitekim, karar verdim ve klasik bir yarış bisikleti almaya karar verdim, birkaç aylık araştıma sonrasında aradığım bisikleti buldum. Sonrasında forum da gördüğüm fixed ve single speed projelerinden sonra bu bisiklet ile ne yapacağıma da karar vermiştim. Bisikleti internet üzerinden Ankara'dan buldum. Sadece bir resim olmasından dolayı biraz riskliydi ama AIROLG markasını görebildiğim için uygun fiyatlı olması dolayısı ile satın aldım. Klasik bisikletlerin tarihi ve hikayelerini pek araştırmadım ama AIROLG markasının kime neye ait olduğunu merak ettim ve başladım italyan forumlarında dolaşmaya, çeviriler sayesinde öğrendim ki AIROLG zamanın faşist rejiminden korunmak amacıyla , 1922 yılında Alfredo Focessi tarafından kurulmuş AMF GLORIA bisiklet markasının bir alt markasıymış. Sonradan baktım ki (ilk başta hiç dikkatimi çekmedi) markaların isimlerini yanyana koyunca,burada bir ANAGRAM kullanılmış. AIROLG GLORIA'nın tersten yazılmış hali. Tüyleriniz diken diken oldu mu? Ben ilk farkettiğimde oldu, ve bu hikaye beni çok etkiledi, bisiklete daha çok bağladı. Ne yazık ki AMF GLORIA şirketi 1955 yılında batmış. Bu da bisikleti büyük bir ihtimalle 1922-1955 yılları arasında bir model yapar.

Forumdan edindiğim bilgiler doğrultusunda maşa ve kadronun boya sökümü işlemine başladım, maşada ki yamukluğu giderdim fakat en büyük problem olan kadro da ki vurukları nasıl çözeceğimi bilmiyorum. Gerçekten çok yazık edilmiş, sanırım hurdalıkta beklemekten hafif bir içe bükülme olmuş onu düzeltmek için çekiçle vurmuşlar.Bir de sonradan arka tarafa metal oturak konmuş. Fikirlerinizi bekliyorum..Umarım kısa zamanda toplayıp huzurlarınıza sunacağım. Bu da internette bulduğum bu bisikletin kırmızı rengi. AIRLOG MISURA olarak geçiyor.

Herkese İyi Çalışmalar,
Enes Mahmut Türk

Enes selam, fotografları hatalı paylaşmışsın sanırım kırık linklerden açıldıklarında dahi thumb şekilde ufak açılıyorlar. Şimdilik projende başarılar dilemeden önce de araştırmana en başından başla derim bu bisiklet değil 1920'lerden 1950'ler aralığından bile değil çünkü o yıllarda böyle bir drop-out hiç bir bisiklette yoktu. Benim tahminim üzerindeki decaller seni aldatmış olabilir o yüzden bu kadro zor ihtimal olsa bile erken 80'ler dönemine bile ait olmayabilir.
Sevgiler.

Doğan Bey merhaba, klasik bisikletler hakkında çok fazla bilgim yok, siz de bu forum da bu konu hakkında en bilgili kişilerdensiniz takip ettiğim kadarıyla. Bu bisikletle gerekli tecrübeyi kazanıp, bu restorasyon işini ciddi anlamda devam ettirmek istiyorum. Kadrodaki boyayı sökmek için kumlama prosesini araştırdım, eskiden silisyumla kumlama adı altında yapılan işlem en etkili ve zararsız sistemmiş, fakat insan sağlığına zararlı olduğundan Sağlık bakanlığı tarafından onay verilmemiş, şimdilerde ise çelik bilye ile kumlama yapılıyormuş ama bu işlemde kadrolara zarar verebilir dedi konuştuğum bütün kumlamacılar. Fiyat olarak 50 TL diyorlar, ama kesin bir garantisi olmamakla beraber, getirirseniz kadroyu bir köşesine tutarız bakarsınız diyorlar. Ben bu yüzden, metal boya sökücü ile kadroyu boya işlemine hazırlıyorum.

Boya sökücü ve sonrasında zımpara en mantıklısı oluyor, çelik bilya ile kumlama kazanlarında belli ısıya maruz kalan kadrolar durumuna göre deforme dahi olabilmekte olduğu gibi yüzeyde tamamen portakal kabuğu dediğimiz yüzeyde oluyor ve bu statik boya sonrasında bile dalgalanmalara sebebiyet verebiliyor. Parçalara gelince de gördüğüm kadarıyla göbeklerden bir tanesi Campagnolo Gran Sport şeklinde, kıymetini bilin derim.

gerçekten kolay gelsin!

yanlış mı gördüm, yoksa kadro ve maşa biraz yamuk mu?

Mansur Bey, maşa da ki yamukluk çözüldü ama kadro da ki kısım biraz can sıkıcı, ona da bir formül düşüneceğim.

Bu bisikleti almayı ben de düşündüm ama fırsat bulup satıldığı yere gidemedim. Kısmet sizeymiş. Maşadaki eğikliği düzeltmeniz iyi. Kadrodaki eğikliği biraz ısıtıp, kendi hazırlayacağınız tahtadan yapılmış bir düzenekle giderebilirsiniz diye tahmin ediyorum. Belki dikkatli olmak kaydıyla tahta desteğiyle kriko da kullanabilirsiniz sanırım. Eğikliği bir şekilde düzeltebilirsiniz ama asıl kötü olan çekiçle vurulmuş olması bence.

Aşağıdaki sayfada tahta ile yapılmış basit bir uygulama var. Farklı bir uygulama için yapılmış ama en azından fikir verebilir diye tahmin ediyorum.

(link)