2. Bölüm. 6 Komik adam
Birinci bölümü yorgun argın, zorlukla tamamladım. Ama fotoğraf sırasının müze kısmına gelince, beni gene bir gülme tuttu. Hadi bu gülme varken, gel de devam et. Bende sakin kafa daha iyi yazılır bu gırgır diye, Müze bölümünü bu güne bıraktım.
Gezi bölümünde Karain mağarası hakkında, netten aldığım ,bilgileri yazmıştım. Aynı bilgileri buraya da atıyorum. Aşağıda göreceğiniz gibi , bu mağara, Yontma taş devrine kadar izleri barındırıyor. Müzede bu mağaradan çıkan bulgular , sergileniyor.
Karain Mağarası, Antalya’nın 30 km. kadar kuzey batısında, Yeniköy yerleşim birimine ait Yağcı Köyü’ndedir. Prehistorik (tarih öncesi) bir mağaradır. Batı Toros kalker kuşağının, traverten ova ile teşkil ettiği sınırda, yamacın 80 m. kadar üstünde, denizden 370 m. kadar yükseklikte bulunmaktadır. Karain Mağarası, 1946 yılından itibaren 1973 yılına kadar sistematik bir şekilde Ankara Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi Prehistoriya Profesörü İ. Kılıç KÖKTEN tarafından incelenmeye başlandı ve mağara girişindeki kalın dolgu tabakasında kazılar yapıldı. Kazılar halen devam etmektedir. Ortaya çıkan bulgulardan, Karain Mağarası’nın Orta Paleolitik (Yontma Taş Devri) çağlarında sürekli iskan edildiği anlaşılmıştır. Klasik çağlarda da bu iskanın devam ettiğini ve mağaranın kutsal bir adak ve tapınma yeri olarak kullanıldığını dış duvarlar üzerindeki kitabe ve monogramlardan anlamak mümkündür.
Karain Mağarası’ndaki kültür katları arasında, çakmak taşından yapılmış el baltaları, çeşitli kazıyıcılar, süs takıları ve ok uçları; ayrıca, su aygırı, gergedan, fil gibi hayvan kemikleri ile ; orta paleolitik çağı insanı homo sapiens’e ait fosil kemik parçaları bulunmuştur. Karain Mağarası’ndan çıkarılan buluntuların çoğu yamaçla ova sınırında bulunan küçük müzede ve bir kısmı da Antalya Müzesi’nin Prehistorya Salonunda sergilenmektedir.
Sizlerinde okuduğunuz üzere tarihi değeri olan bir müze. Biz görmeyen, arkadaşlar olarak müze ücretini verip içeri girdik. Aramızda sanıyorum sadece Ertan daha öncede gezmiş. Çünkü 2 senedir iskeleler mağarada aynen duruyor abi demişti. 6 komik adam müzeden içeri girdik. İçerisi genişçe bir oda, camekanlar içinde tarihi bulgular yer alıyor, insan ve hayvan kemikleri, o devirlerde kullanılan, basit aletler filan. Köşede bir kafatası gibi bir şey, altında lütfen el sürmeyiniz, diye bir ibare, un cinsi şeyleri öğütmek için dibek taşı, bu müzede en yakın tarihten olan 2 tane dağ keçisi boynuzu, bunlar sanırım dekor olsun diye konmuş.
Tamam, da komiklik nerede diyeceksiniz. Her müze buna benzer. Komiklik müzede değil ki. 6 komik adamda.
Müze görevlileri bize, siz gezin, gezmeniz bitince de şu kapıdan çıkın, 80 metre yukarda ki mağarayı gezmeye gidersiniz, mağaranın ışıklarını da açtık dediler. Ve yemeğe mi ne arka tarafta bir odaya geçtiler.
Kaldık mı? 6 komik adam tarih öncesi devirlerden kalan eşyaların arasında. Bende kendimi çok güler sanırdım. Meğerse herkes benim gibi gülermiş. Yapılan o olaydan sonra biz koptuk, gülme krizine tutulduk. En son mağarayı gezip indiğimizde dışarıda bekleyen 10 arkadaşımız, müzede gülünecek ne vardı ya, yıktınız ortalığı demezler mi ??
Biz içerde kopmuş gülerken, bir müddet sonra görevliler koşarak geldiler. Şaşkın bakışlar altında bizi incelemeye, orda gülünecek ne gördük ki ,diye düşünüp, güldüğümüze bakıp kaldılar. Adamlar nerdeyse ‘’ ya , kardeşim neye güldünüz bize de söyleyin de, senelerce burada nöbet tuttuk, hiç gülünecek bir şey göremedik’’ diyeceklerdi de, bizim gözlerden yaşlar geldiği için , biz hemen müzeyi orda bırakıp dağa, mağaraya tırmanmak için düştük yollara.
Halbuki bu eski çağlarda yapılmış aletleri tek, tek inceleyecektim. Allahtan resimlerini çektikte, artık onlardan, büyütüp, büyütüp, inceler bilgi sahibi oluruz.
Şimdi resimleri atmaya ve arada yorumlarımı yazmaya devam edeyim.
Müzeden resimler. Ha birde, ben , kaskımla bir uyum içinde olmuşum.Çantalarımızı dışarıda arkadaşlarımıza bıraktık. Herkes kaskını da bırakmış. Ben müzeye bir girdim, ya abi kaskı niye çıkarmadın demezler mi. Ben bırakır mıyım kaskımı hiç. Geçen gün alış veriş merkezine de kaskla girdim kapıdan kaskı bize emanete bırakın demezler mi, ben de girmem o zaman dedim. Ve doğru müdüre şikayete gittim. Kapıdaki adam nerdeyse kovuluyordu. Zor engel oldum. Sen kardeşim benim kaskıma ne karışıyorsun ki. O benim , bisiklet oldumu ayrılmaz parçam.
Her neyse müzeden fotoğraflara başlayayım.
http://img141.imageshack.us/img141/3648/3aralik2006karanmaarasitc9.jpg
Bu adam kafasının altında kesinlikle el sürülmesin diye yazıyor.
http://img201.imageshack.us/img201/6493/3aralik2006karanmaarasihc3.jpg
http://img201.imageshack.us/img201/503/3aralik2006karanmaarasiyb0.jpg
http://img201.imageshack.us/img201/3554/3aralik2006karanmaarasiof9.jpg
Bunlar normal müze görüntüleri. Bir anormallik yok.
http://img201.imageshack.us/img201/3814/3aralik2006karanmaarasivv7.jpg
http://img201.imageshack.us/img201/8056/3aralik2006karanmaarasixw7.jpg
http://img201.imageshack.us/img201/2615/3aralik2006karanmaarasibh1.jpg
Bu gördüğünüz buğday cinsi tahılları dövüp un haline getiren araç Sanıyorum dibek taşı deniyordu.
http://img201.imageshack.us/img201/4442/3aralik2006karanmaarasipo7.jpg
6 Komik adamın kopmasına neden olan şeylerden ikincisi, birincisi adam kafasıydı. Bu, dağ keçisi boynuzu, her şeyin başlangıcı. Duvarda sakince duruyordu.
http://img201.imageshack.us/img201/3589/3aralik2006karanmaarasinc8.jpg
İşte bu resimden sonra, her şey çığrından çıktı. Önce ben geçtim bu boynuzun altına. Ama sonra evli olduğum aklıma geldi, resim çekmeden kaçtım. Ertan Nasılsa bekar o hemen geçti ve patlattık flaşları. Aynı anda da , gülmekten kırılmalar başladı.
http://img95.imageshack.us/img95/111/3aralik2006karanmaarasiow8.jpg
Şimdi benim kask yanımdaydı ya, Ersin atlayıp benim kaskı elimden almaz mı. Ne yapacak derken , ellemenin bile yasak olduğu adamın kafasına koymaz mı?? Benim kaskı!! Buyurun kopulan ana. Artık kırılıyoruz. Görevliler gelip yakalayacak diye, korkuyoruz. Ama dinleyen kim.
Mesut’ cum lütfen sen şu konuda bir yorum yap. Bu kask hangi gruba girer. Kek gibi, karpuz gibi, yumurta gibi ve daha diğerleri. Çünkü sen bu konuda bayağı bir yorum alıp verdin. Bak bakalım bu resimdeki duruma.
http://img175.imageshack.us/img175/7176/3aralik2006karanmaarasile6.jpg
Ersin , olmaz ben bir hatıra fotoğrafı da çektirecem, demez mi. Ölür müsün, öldürür müsün.
http://img206.imageshack.us/img206/6480/3aralik2006karanmaarasifr5.jpg
Bu müzedeki son resim. Görevliler, bizim haykırış ve gülüşleri duyunca, tarih öncesindeki kemikler mi canlandı acaba deyip, koşturarak yanımıza geldiler. Durur muyuz artık orda. Tam gaz arka kapıdan , yukarı mağaraya kaçtık. Görevlilerin şaşkın bakışlarını , hiç unutamayacağım.
Sanırım adamlar uzun bir süre, ‘’ yaaa , buraya bir bisikletli grup geldi, içeri girince ne gördüler de, böyle haykırarak gülüyorlardı, bize de söyleseler de, bizim de günlerimiz gülerek geçse’’ diye, arkamızdan halen konuşuyorlardır.
Artık yukarı, 80 metre dimdik yamaçtan tırmanıyoruz.. Daha doğrusu, görevlilerden kaçıyoruz.
http://img83.imageshack.us/img83/6046/3aralik2006karanmaarasirr8.jpg
Çıktıkça manzara muhteşem ufka bakmaya başlıyor.
http://img436.imageshack.us/img436/4136/3aralik2006karanmaarasipz8.jpg
http://img297.imageshack.us/img297/6200/3aralik2006karanmaarasisy4.jpg
http://img150.imageshack.us/img150/8765/3aralik2006karanmaarasiyk2.jpg
Nihayet, bayağı bir tırmanma sonucu mağaraya yaklaştık. Gitti beni spd ayakkabılarım. Bir dahaya, böyle dağ tırmanışı yapacaksak yanımda yedek spor ayakkabı getirecem yaaa
http://img83.imageshack.us/img83/5682/3aralik2006karanmaarasika3.jpg
Girişteki açıklayıcı bilgi tabelası
http://img270.imageshack.us/img270/8754/3aralik2006karanmaarasioj0.jpg
http://img244.imageshack.us/img244/6784/3aralik2006karanmaarasipd1.jpg
http://img83.imageshack.us/img83/4294/3aralik2006karanmaarasiag8.jpg
http://img83.imageshack.us/img83/4306/3aralik2006karanmaarasidn9.jpg
http://img266.imageshack.us/img266/4670/3aralik2006karanmaarasien9.jpg
http://img266.imageshack.us/img266/7719/3aralik2006karanmaarasirj7.jpg
http://img83.imageshack.us/img83/8192/3aralik2006karanmaarasiqp4.jpg
http://img266.imageshack.us/img266/4548/3aralik2006karanmaarasigx7.jpg
http://img83.imageshack.us/img83/8003/3aralik2006karanmaarasijb3.jpg
http://img83.imageshack.us/img83/5281/3aralik2006karanmaarasijv5.jpg
http://img244.imageshack.us/img244/5582/3aralik2006karanmaarasiwm6.jpg
http://img278.imageshack.us/img278/5821/3aralik2006karanmaarasisg6.jpg
Bu mağaranın içi çok ilginç. Tüneller ve odalar olarak genişleyip gidiyor. İçerde, temiz bir hava var sıkıcı değil. Halen kazı çalışmaları yapıyorlar herhalde, ama uzunca bir süredir, kazma vurulmamış. Kaderine terk edilmiş.
Bu güne ait, mağaradan daha çok resim var, Mağara resimleri, manzaralar, köylerden geçişlerimiz ve geri dönüş yolumuz. Sıkılmadıysanız ve isterseniz 3. bölüm olarak sonra devam edeyim. Şimdilik 2. bölüm, benden bu kadar.
Herkesin, günlerinin bizimkiler gibi, neşe içinde, dostça, arkadaşça, geçmesi dileğimle.
Sevgiler ve selamlar gönderirim.
Hoşçakalın.