Artık şaşıramıyorum bile...

isosel demiş ki:

aman dikkat küfre girmeyin derim ya varsa işte o zaman anlarsınız.

Olay hakikaten çok can sıkıcı bu adam değil miydi 31500 tl maaş alan? İyice paranoyak oldum kime güveneceğiz. Ya da kimseye güvenmeyip her şeyin arkasını arayacağız.

Hepsini görüntüle...

Hocam din tartışması yapmak için yazmıyorum. Varsa da beni yargılayacak doneleri verdiğim koskoca bir ömür yaşadım, yaşıyorum, o ne yapacağını bilir ama ben hayatımı bu ihtimal üzerine şekillendirmek istemiyorum.

Değinmek istediğim nokta, insanların vicdanlarını yaralamamak adına bu dünyada yapılanın bu dünyada cezalandırılması. Bunun toplumsal sonuçları da var ama onlardan bahsedebilecek kadar ne donanımlıyım, ne edebi yönüm kuvvetli. Sorunların "öbür taraf"a iteklenmesi inançlı insanları bir nebze de olsa rahatlatıyor muhtemelen, ama benim içimdeki adaletsizlik hissine hiç faydası yok. Demokrasinin ve hatta laikliğin gereği, cezanın infaz edilmesidir.

Ya masalsa? Ya yapanın yanına kar kalıyorsa? Yaşadığımız dünyada Tanrı'nın adaletinden bahsetmek bu kadar güçken, öbür taraf fikrine bel bağlayamıyorum.

''Her firavunun bir Musası vardır''
''Nemrut'un hayatını bolluk bereket içinde hatta başağrısız yaşaması ama ölmeden hemen önceki kafasına sinek girmesi ile çektiği inanılmaz acılar.''Sadece bu kıssa bile Allah'ın adaletinin bir zaman bir şekilde tecelli edeceğinin bir göstergesidir.Biz bilemiyor olsak da kudret sahibi muhakkak biliyor.
Hem bir peygamber hem de en zengin hükümdarlıkla şereflendirilen Süleyman Aleyhisselam'ın defnedilmeden önce elinin kefeninden sarkması(Yani bu dünyadan elim boş ağrılıyorum mesajı)Dünya Sultan Süleyman'a (Hz Süleyman) a bile kalmaz.Bu ve bunun gibi anlatılar , anlayana anlamak isteyene ders çıkarsın diye anlatılan kıssalar.

Diyeceğim odur ki Allah kimsenin yanında bırakmaz ama bu dünyada ama ebedi diğer dünyada.

çelikyürekli demiş ki:

Hocam din tartışması yapmak için yazmıyorum. Varsa da beni yargılayacak doneleri verdiğim koskoca bir ömür yaşadım, yaşıyorum, o ne yapacağını bilir ama ben hayatımı bu ihtimal üzerine şekillendirmek istemiyorum.

Değinmek istediğim nokta, insanların vicdanlarını yaralamamak adına bu dünyada yapılanın bu dünyada cezalandırılması. Bunun toplumsal sonuçları da var ama onlardan bahsedebilecek kadar ne donanımlıyım, ne edebi yönüm kuvvetli. Sorunların "öbür taraf"a iteklenmesi inançlı insanları bir nebze de olsa rahatlatıyor muhtemelen, ama benim içimdeki adaletsizlik hissine hiç faydası yok. Demokrasinin ve hatta laikliğin gereği, cezanın infaz edilmesidir.

Ya masalsa? Ya yapanın yanına kar kalıyorsa? Yaşadığımız dünyada Tanrı'nın adaletinden bahsetmek bu kadar güçken, öbür taraf fikrine bel bağlayamıyorum.

Hepsini görüntüle...

Çok iyi alıyorum demek istediğinizi ama şöyle bir not düşeyim:
enbiya 47 de diyor ki : ' Biz, kıyamet günü için adalet terazileri kurarız; artık kimseye hiçbir şekilde haksızlık edilmez. Yapılan, bir hardal tanesi kadar dahi olsa, onu getirir ortaya koyarız. Hesap görücü olarak biz yeteriz.'
tefsiri de şu şekilde : '
İnsanlar umumiyetle bu dünyada adaletin her zaman kusursuz işlemediğini; sık sık zalimlerin haklı, mazlumların haksız yerine konulduğunu görmekte ve yaşamaktadırlar. Âyette bu adaletsizliğin âhirette mutlaka telâfi edileceği veciz bir dille ifade edilerek, özelde Mekke putperestlerine, genelde de benzer zihniyet ve yaşayışa sahip olan bütün insanlara asla dikkatten uzak tutulmaması gereken bir uyarıda bulunulmaktadır (âhiret mahkemesinde amellerin ölçülüp tartılması konusunda bk. A‘râf 7/8-9).'
Adaletsizliği yapan insanlardır. İnsan suçludur ama kimsenin hakkı kimse de kalmayacaktır. Çoğumuz çok eksik yaşıyoruz hırslarımıza kurban olabiliyoruz. Ve adalet sağlayıcı olamadığımız için elimizden de birşey gelmiyor. Konuşuyoruz yazıyoruz ama olmuyor işte. Burada asıl sorumluluk yöneticilere düşüyor bunları ortaya çıkarmak ve ellerinden geldiğince adaletli hükmetmek.
Konuyu dağıtmayayım eden bulacaktır böyle umuyorum. Kendi adımca konuşuyorum ama elimden başka birşey gelmiyor.
Bu arada tekrar bir not düşeyim -saygı çerçevesinde olduğu- sürece herkesin görüşüne saygım var.

Duyduguma göre kizilay Lubnan'li bir stratejiste 10.000 euro da maas bağlamis. Neyin stratejisi bu diye soran çıkmaz mi bu kuzu postuna bürünmüş akbabalara?

her şeyi devletten idarecilerden beklememek lazım .

Hiç mümkün müdür ki, bir saltanat, bâhusus böyle muhteşem bir saltanat, hüsn-ü hizmet eden mutîlere mükâfatı ve isyan edenlere mücâzâtı bulunmasın. Burada yok hükmündedir.
Demek, başka yerde bir mahkeme-i kübrâ vardır.

Bu gidişâta, icraata bak! Nasıl en fakir, en zayıftan tut, tâ herkese mükemmel, mükellef erzak veriliyor, kimsesiz hastalara çok güzel bakılıyor. Hem, gayet kıymettar ve şâhâne taamlar, kaplar, murassâ nişanlar, müzeyyen elbiseler, muhteşem ziyâfetler vardır. Bak, senin gibi sersemlerden başka herkes vazifesine gayet dikkat eder, kimse zerrece haddinden tecavüz etmez. En büyük şahıs, en büyük bir itaatle, mütevâziâne bir havf ve heybet altında hizmet eder. Demek, şu saltanat sahibinin pek büyük bir keremi, pek geniş bir merhameti var; hem, pek büyük izzeti, pek celâlli bir haysiyeti, nâmusu vardır. Halbuki, kerem ise in'âm etmek ister, merhamet ise ihsansız olamaz, izzet ise gayret ister, haysiyet ve nâmus ise edebsizlerin tedibini ister. Halbuki, şu memlekette o merhamet, o nâmusa lâyık binden biri yapılmıyor; zâlim izzetinde, mazlum zilletinde kalıp, buradan göçüp gidiyorlar.



Demek bir mahkeme-i kübrâya bırakılıyor.

@hamlet2006 herşeyi Allah a havale ve ihale edeceksek bu dünya ne için ?

Zor durumda olana "Allah yardımcısı olsun ",
kötü birine "Allah cezasını versin" ...........
Ben mi ocakta yemeğim var.

Bu dünyada görülmesi gereken hesapları, aranması gereken hakkı-hukuku, tesis edilmesi gereken adaleti öteki tarafa bıraka bıraka, adaletsizliğin ve zulmün sistematik hale gelmesine göz yumduğunuzun, olan bitene sessiz kaldığınızın farkında mısınız?

"İlahi adalet", züğürt tesellisidir, acizin avuntusundur.

Peygamberin halefine "Allah yolundan saparsan seni kılıcımla hizaya getiririm" diye meydan okuyabilen bir nesilden, "Aman boşver, nasıl olsa hesabı öte tarafta sorulur" diyen bir nesle ulaşmışız. Yazık...

Çağdaş78 demiş ki:

@hamlet2006 herşeyi Allah a havale ve ihale edeceksek bu dünya ne için ?

Hepsini görüntüle...

@Mehmet Altuğ
Günümüz mahkemeleri işini yapmasın toplumsal düzeni, adaleti sağlamaya çalışmasın, boş verelim mi dedik.Ama şunu diyebilirim, öyle bir mahkeme kurulacak ki ; işte burada modern mahkemeler tarafından dahi sağlanması mümkün olmayan mutlak adalet orada en adil şekilde el Adl sıfatıyla Allah tarafından sağlanacak
Bu bir züğürt tesellesi ,acizlik değil, bilakis tam anlamıyla mutlak adalete olan bağlılıktır.

@hamlet2006 hocam , o mahkeme bizi de yardim ve yatakciliktan yargılar gibime geliyor. " Siz napıyordunuz ? "diye.

Çağdaş78 demiş ki:

@hamlet2006 hocam , o mahkeme bizi de yardim ve yatakciliktan yargılar gibime geliyor. " Siz napıyordunuz ? "diye.

Hepsini görüntüle...

Asıl şenlik orada başlayacak zaten .
''Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır''

@çelikyürekli Hocam madem din tartışması niyetinde değilsiniz, ben de başka yerden yaklaşayım o zaman olaya.

Öncelikle şunu sormak istiyorum, Dinde şöyle bir şey mi var?Yani din insanlara şunu mu diyor; Ey insanlar içinizden kötülük yapanlara asla dokunmayın, onlara ilişmeyin, onlara ceza vermeyin.Onlar bu dünyada istediklerini yapsınlar.Onlar cezasını sadece ahirette çekecekler.Böyle mi diyor din?Yani bir insanın bir zalime karşı bu işin ahireti de var demesi, o zalime bu dünyada ceza verilmesine engel mi?

Hayır bence engel değil.Ama maalesef, Allah ın adaletinde değil de insanların adaletinde problem olduğundan zalim insanlar eğer ki bir de güçlü ise bu dünyada istediklerini yapabiliyorlar ve onlara gereken cezayı verecek kimse de yok mlsf.(Maalesef bu dünyada olan bu. Güçlü olan haklıdır felsefesi hakim.Ama Allah ın adaletinde HAKLI OLAN GÜÇLÜDÜR.)

Şimdi ben mesela inanan bir insan olarak, bu dünyadaki yaşanan adaletsizlikleri, haksızlığı,hırsızlığı ne kadar önleyebilirim?Şu başlık buraya açılmasa haberim bile olmayacak olaydan.İnsanların çoğu maalesef evine ekmek götürebilme derdinde.

Hakkımın alınacağı bir güne, hakkımı alacak adaletli, kudretli bir ALLAH a inanan birisi olarak ben, tüm bu haksızlıklar karşısında kendimce bir teselli, bir dayanak buluyorum, rahatlıyorum.Fakat inanmayan birisi olarak sizin bu adaletsizlikler karşısındaki durumunuz gerçekten de çok zor.Aslında sizdeki bu adalet duygusu, adalet isteği bile ahirete bir delil bence.Son olarak bir ayet meali yazayım,

"Size böyle nimet eden bir Zât, sizi başıboş bırakmaz ki, kabre girip kalkmamak üzere yatasınız."

Çağdaş78 demiş ki:

@hamlet2006 herşeyi Allah a havale ve ihale edeceksek bu dünya ne için ?

Zor durumda olana "Allah yardımcısı olsun ",
kötü birine "Allah cezasını versin" ...........
Ben mi ocakta yemeğim var.

Hepsini görüntüle...

Dunya imtahan yeridir. Sinavin ortasinda not verilmez. Verilse adaletli olmaz. Eger tum kotuluklerin cezasi dunyada verilseydi kimse kotuluk yapmazdi.
Sinav zordur. Kimse kolaylik beklemesin.

@hamlet2006 Hak sadece mahkemede aranmaz.

İçimdekileri maalesef tam manasıyla yazıya dökemesem de, en yumuşak tabirle dünyevi adaletin sağlanması gerektiğine inanıyorum.

Mehmet Altuğ demiş ki:

@hamlet2006 Hak sadece mahkemede aranmaz.

Hepsini görüntüle...

Belki ben de bu başlığı açarak birşeyleri dilim döndüğümce dile getirmeye çalışıyorumdur.

Murat B. demiş ki:

Bir gün çok zengin olursam "bu para ile boğazda villa alıp benim kullanımıma tahsis edeceksiniz" şartı ile Kızılay'a bağış yapacağım.

Hepsini görüntüle...

Vayyyy uyanık seni. Kimlerden öğrendin bakayım böyle cinlikleri sen.

bir de bu dünya da verilecek en büyük ceza nedir ? Bence öldürmek yaşam hakkını elinden almaktır insanın. Ama bu da adil değildir. Düşünün Hitler 6 milyon yahudiyi sabun yaptı, yaktı. En fazla ne olabilir di adamın canı alınırdı ama 6 milyon nere 1 can nere. Yani her ne hüküm verilirse verilsin yetersiz kalacaktır.

Şirket devlete ödemesi gereken vergiyi Kızılay'a bağış şeklinde aktarmış. Kızılay'a yapılan bağışlar %100 vergiden düşülüyor. Böylece şirket vergiden yırtmış. Sonra Kızılay şirket ile yaptığı mutabakat doğrultusunda parayı küçük bir komisyon alarak Ensar Vakfı'na aktarmış. Ensar Vakfı payını almış ve Türgev'e aktarmış. Türgev parayı Amerika'ya(!) yollamış ve orada yurt yaptırdığını iddia etmiş.

Her şey doğru olsa bile; devlete verilip halka hizmette kullanılması gereken vergi Amerika'ya harcanmış. Ha doğru değilse güzel bir zincir kurulmuş ve birileri vergi kaçırmış, birileri komisyonunu almış. Paralarda ülke dışına çıkarılmış. Kızılay'a son 6 yılda yapılan bağışlarda inanılmaz bir artış olduğu konuşuluyor.

Ülkenin bu hale gelmesi çok üzücü. İddialar doğru ise devlet kurumunun paravan olarak kullanılması inanılmaz üzücü... İktidar değiştiğinde bu işler yüce divana taşınır muhtemelen. Birçok yönetici de yurt dışında yaşamaya başlar.

hamlet2006 demiş ki:

''Her firavunun bir Musası vardır''
''Nemrut'un hayatını bolluk bereket içinde hatta başağrısız yaşaması ama ölmeden hemen önceki kafasına sinek girmesi ile çektiği inanılmaz acılar.''Sadece bu kıssa bile Allah'ın adaletinin bir zaman bir şekilde tecelli edeceğinin bir göstergesidir.Biz bilemiyor olsak da kudret sahibi muhakkak biliyor.
Hem bir peygamber hem de en zengin hükümdarlıkla şereflendirilen Süleyman Aleyhisselam'ın defnedilmeden önce elinin kefeninden sarkması(Yani bu dünyadan elim boş ağrılıyorum mesajı)Dünya Sultan Süleyman'a (Hz Süleyman) a bile kalmaz.Bu ve bunun gibi anlatılar , anlayana anlamak isteyene ders çıkarsın diye anlatılan kıssalar.

Diyeceğim odur ki Allah kimsenin yanında bırakmaz ama bu dünyada ama ebedi diğer dünyada.

Hepsini görüntüle...

Her vakit iyiliği ve iyileri himaye, fenalığı ve fenaları izale ve semâvî tokatlarla zalimleri ve yalancıları imha etmek cihetiyle, hakkaniyet ve adaletini göstermek isteyen perde arkasında birisi var.