@Jsonur
Foruma hoşgeldin. Ve şu güzel yorumun için teşekkür ederim.
Bana da içimi dökme şansı tanıdığın için.
"insan işin içine girmeden ilk duyduğu ve meşhur olan markaları en iyisi sanıyor"....
Kafan çok rahat olsun bisikletçi arkadaşım.
Çünkü işin içine girmiş olan insanlar da "ÇOK duyduğu ve meşhur olan markalaları ve her köşede gördüğü markaları" en iyisi sanıyor.
Bir arkadaşla yazışmıştık ve bana sormuştu :" Neden herkes ......
istiyor?" diye...
Ben de ona yanıtımda şunları öne çıkarmıştım.
Sanayileşmeyi henüz tamamlayamayan toplumlarda belirgin olarak "SÜRÜ psikolojisi" daha ön plandadır.
Şu anda bisiklette ciddi olarak Türkiye de satılan markalar a baktığında..
Kadro da 1.5 marka, ön maşa da 2 marka v.s., v.s. var olduğunu düşünebilirsin...
Bu sadece bisiklette böyle değildir.
Bakınız otomotive...Seçim listesi çıkarınız...
Türk tüketicisi KAMPANYA ister....Dış aynaların içten ısıtmalı olup olmadığını bilmek ister...Koltuklar arasında içecek bırakacak hazneler olup olmadığını belki oturduğu koltuğun ısıtılır cinsten olup olmadığını bilmek ister ve çok kişi aynı aracı kullanıyormu acaba diye yanılmamak için toplumsal dayanışma ister v.s.
Orta Avrupalı bir tüketici aracın cW değerine bakar, fren sisteminin tek devrelimi,çift devreli mi olduğuna bakar,fren disklerinin çapına ve içten soğutmalı olup olmadığına ve emisyon değerlerini bilmek ister v.s.,v.s...
İmalatçı firmalar da bu tercihleri çok iyi bildikleri için genelde global bir reklam kampanyası yerine ülkelerin seçimlerine göre bilgi içeren reklam kampanyaları yapmaktadırlar....
Başın rahat olsun...bisikletinin keyfini çıkar...antenlerin açık olsun...her yönden ve her kanaldan bilgi toplamaya devam et...
ileride de şu hatayı yapma:
Arkadaşlar ben bir bisiklet almaya karar verdim..Hangisi olsun ?
diye bir konu ile o güne kadar aklına yatan kadro seçimlerini 1.5 ğa ve maşa seçimlerini 2 ye v.s.,v.s. indirmeye zorlatma kendini.
Tüm yazdıklarım tamamen kişisel görüşüm olup %100 yanlış olabilir.
