Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Bir bardak kolanın dakika dakika zararları!...

YazdiĞini KeŞke BÜtÜn TÜrkİye'ye Okutabİlsek .paylaŞim İÇİn TeŞekÜrler .
 
Scudo
Off off benım konum açılmış buraya :(

Günde 1 kutu kola içmessem krize giriyorum :( bagımlılık yaptı galıba kurtulamıyorum :(

Bazen dayanamayıp 2.5 lıtre alıp 1 gunde tek basıma ıcıyorum :(
Bir arada kola içme yarışması yapılmışdı tarsus cafe'de ve 14 litre içip birinci gelmişdim ve kazandıgım 250 mılyon'u gece hastene de bitirmişdim :S

Keşke bırakabılsem doktor da bırak kıloların bunun yuzunden dedı ama bırakılmıyor her ıstendıgınde :(
 
@zekixx

Benim bildiğime göre kolaya siyah rengi veren ülkemizde bolca bulunan özellikle 'Urfa ve G.Antep'te' meyan köküdür.
 
mide içindeki sıvının ph değeri 2 olarak gösterilmiş.midemiz boşkende ph değeri 7 dir. kolanın ph değeri ise 3,4. yani kolayı aç karnına içmediğimiz sürece midemize herherhangi bir zarar gelmez.

kilo konusuna gelince yatıp kalkıp kola içer ve en azından yürüyüş yapmazsak tabiiki kilo alırız.bu sadece kola için değil bir çok besin için geçerlidir. düzenli sporumuzu yapıyorsak kola ne zarar veriri ne de kilo aldırır.

birde saçma deneylerle uğraşmayın. yok bi parça eti yok kırık dişi kolanın içine atın eridiğini göreceksiniz.bu zaten olması gereken bişey o eti yediğimizde o midede mi kalacak ? yoo midedeki enzimler ve asitlerle ayrıştırılacak. ne fark etti. o zaman mide öz suyumuzda zararlı. o suyuda salgılamayalım bakalım kaç saat yaşıyoruz !!!
 
İnternette konuyla ılgılı bılgıye bakınırken bunu buldum bir çok şeyi açıklıyor kola konusunda sanırım !
-
Coca cola ilk defa 1886'da eczacı John S. Pemberton tarafından formülünde
kokain adlı uyuşturucu maddeninde olduğu bir şurup şeklinde üretilen cola
John S.Pembertonun ölümü ile Asa Candler coca colanın haklarını 2 bin 300
dolara satın aldı ve 1892 yılında the coca cola company adlı firma
kuruldu.Reklam adı altındaki görsel kitlesel telkinlerle insanların
zihinlerine ''buz gibi,nefis serinletici,hayatın tadı'' gibi tamamen gerçek
dışı sunumlarla sunuldu iç yapısı ise anlatılmayıp saklandı üzerinde
araştırma yapmak isteyen doktor yada başka kimlikli araştırmacılara bu izin
verilmedi ve coca colanın gerçek yüzü saklanarak yaldızlı sunumlarla
zihinlere işlenmeye devam edildi.


Gerçekte coca cola bilinenin aksine içeriğindeki zararlı bileşimler
sebebiyle her açıdan Mutlak Manada zararlı bir içecektir.Gerçek şu ki coca
cola içeriği itibari ile ilk üretim tarihinde içerisinde kokain adlı
uyuşturucu maddeninde konulması ile başlamıştır. Bir litre kolalı içecek
yaklaşık 400 kalori eşdeğeri şeker, 0,15 gram kafein, değişik miktarlarda
renk veren maddeler, orijinal tadı sağlayan kola özü ve fosforik asit
içerir.Burada kola özü diye sunulan uydurma isim içeriğindeki uyuşturucu
maddeler için gizleyici bir çatıdır. kola başlı başına bir kimyevi madde
değildir ki onun ona ait birde özü olsun.Dikkat edilirse yüksek oranda
şeker,kafein,boya maddeleri,fosforik asit ve benzeri bütün içeriği sağlık
için tamamen zararlı bileşimlerdir.Kısaca sıralanacak olursa coca cola ve
benzeri gazlı içeceklerin içerisindeki bazı katkılar ve sebep oldukları
zararlar şöyledir ;



1-Fosforik asit: E338

Ancak sağlık üzerindeki etkileri tartışılmaktadır. Keskin bir tad sağlar ve
diğer doğal benzer tad vericilere nazaran büyük miktarlarda ve ucuzca elde
edilebildiği için üreticiler tarafından tercih edilmektedir.

Genç kadınlarda, kemik gelişiminde gıda eksikliği ile ortaya çıkan
osteoporoz hastalığı riskini artırmaktadır. Fosfor fazlalığı, zayıf kemik
yoğunluğuna yol açabilmektedir. Beslenme uzmanları, vücudun kandaki
fosfor-kalsiyum iyonları arasındaki dengeyi sürdürmeye çalıştığını
belirtmektedirler. Fosfor fazlalığı oluşunca vücudun kimyasal balans
mekanizması bu dengeyi sürdürebilmek için kemikteki kalsiyumun dışarı
çıkarılmasına yol açar. Neticede fosfor-kalsiyum fazlası vücuttan dışarıya
atılır ve geride gözenekli ve gittikçe zayıflayan bir kemik yapısı meydana
gelir.Böylece kemik kırılmaları olarak bilinen olaylar yaşanmaktadır.


Kafein:

Kafeinli maddelerin kullanımının sonucunda karakteristik etkiler,
huzursuzluk, sinirlilik, heyecan, uykusuzluk, yüz kızarıklılığı, fazla idrar
ve sindirim şikâyetleri gibi rahatsızlıklardır. Bu semptomlar bazı
insanlarda, günlük 250 mgr 'dan daha küçük dozajlarda tezahür edebilir.
Diğer bazılarında ise daha yüksek dozlarda oluşur. Günlük 1gr 'lık dozlara
çıkılması halinde ise, kas seyirmesi, düşünce ve konuşmanın düzensiz akması,
yorgunluk duymama ve fizikomotor acitasyonu oluşabilir. Daha büyük dozlarda
hafif duyumsal rahatsızlıklar, kulak çınlaması, ışığın parlaması gibi
rahatsızlıklar rapor edilmiştir. Kafeinin 10 gr'ı geçen dozu ile, ani
krizler, nefes alma güçlüğü ve ölümle sonuçlanmalar oluşabilir. Alınan
maddelerle girebilecek kafein miktarının kabaca hesabını şöyle yapabiliriz.
Bir bardak kahve yaklaşık 100-150 mgr kafein ihtiva eder, bir bardak çay
yarısı kadar, bir bardak kola ise 1/3 'ü kadar kafein ihtiva eder. Bir
bardak enerji içeceğinde ise yaklaşık 100 mgr kafein alınmış olur. Reçete
ile satılan kafeinli ilaçlar bir bardak kahvenin ihtiva ettiği kafeinin bir
tam üçte biri ile bir buçuk arasında değişmektedir. İstisna olarak migren
hastalığı için kullanılan tabletlerin her biri 100 mgr kafein ihtiva
ederler.

Kafein, sindirim sistemi ve kalp rahatsızlıklarının gelişmesine ve
ağırlaşmasına neden olabilir. Üst karın ağrıları, bazen peptik ülser ve
kanamalar oluşabilir. Ekstrem yüksek dozlarda ise ritim bozukluğu
eklenebilir, tansiyon düşer ve kan dolaşımı durabilir.

Diğer farklı Teşhisler: Manik olaylar, panik rahatsızlıklar, genel anksiety
rahatsızlıkları klinik raporlarda açıklanmıştır.



Boya Maddesi Karamel (E150):

Şekerin yavaş şartlarda 170 C dereceye kadar ısıtılması sonucunda elde
edilir. Başta kola olmak üzere çeşitli meşrubat, şekerleme, kek ve bazı
hamur işlerinde boya maddesi olarak kullanılır.

Avustralya Hiperaktiv Çocukları Koruma Teşkilatı(HACSG)'na göre alerjik
bünyeli insanların kaçınmaları gerektiği ifade edilmektedir.



CO2 Gazı: E290 (Karbondioksit)

Sağlığa zararlı bir gazdır. Meşrubatlarla aşırı miktarlarda alınması halinde
çeşitli rahatsızlıklara neden olur.kola ile beraber yüksek miktarlarda
alınan co2 gazı ani ölümlere sebep olur.



Karmin: E120

Renklendirici; böceklerden elde edilir; kozmetiklerde, şampoanlarda, kırmızı
elma sularında, şekerlemelerde ve diğer gıdalarda kullanılır; hassas ve
asmatik bünyelerde alerjik reaksiyonlara sebeb olabilir. Ayrıca bir Müslüman
için kesinlikle haramdır.


Sünî Tatlandırıcılar: Aspartam E951, Asesülfan E950, Sakarin E954

Toz ve sıvı diğer bazı içeceklerdede kullanılır.Bu ürünler'de; Aspartam,
asesülfam ve sakarinin kombinasyonu kullanılmaktadır. Şeker hastalarının
kullanımı oldukça düşük olması ve kullanan insanların yaş seviyelerinin
yüksek olmasına rağmen alzaymer riski oluşturduğu bildirilmektedir. Fakat
içeceklerde kullanımı, özellikle aspartamın içinde bulunan fenil alalin
isimli amino asitin çocukların zeka gelişimlerini olumsuz etkilediği klinik
deneylerle kanıtlanmıştır.

Türkiyede gazozlar 'Gazlı alkolsüz içecek' (gazoz) adlı, Türk Standartları
Enstitüsü'nün Ekim 1992'de yürürlüğe giren TS4080 No.'lu standardına göre
üretilir. Bu standart 20 sayfa olup isteyen her vatandaş, bedeli mukabilinde
Türk Standartları Enstitüsü Merkezi'nden veya bürolarından temin edebilir.
Bu standardın 2. sayfasında 'Gazoz Sınıfları ve Spesifik Maddeleri', 3.
sayfasında da 'Gazozun Genel Özellikleri' tablo halinde verilmiştir. İkinci
tablo 'Kimyasal Özellikler'in 3. satırında, gazoz cinslerinin litrede 5 gr.
kadar etil alkol (bütün alkollü içeceklerde sarhoşluk verici)
bulunabileceğinin belirtilmesi dikkati çekiyor.



Sade gazozlar da dahil, bütün gazozlarda tat veya koku verici esanslar
kullanılar. Bu esanslar, yağ cinsinden maddeler olup suda çözünmezler.
Bunları suda çözünür hale getirmek için hem su ile hem de yağlarla tam
karışabilen (çözünebilen) ara çözücülere ihtiyaç olur. Bu hususta en bol, en
ucuz ve en yaygın olarak kullanılan ara çözücü de etil alkoldür. Etil alkol
bunun için gazozların terkibine girer. Kimya bilimi açısından bunun biraz
daha açıklaması şöyledir: Kimyada, 'benzer olanlar, birbiri içinde çözünür'
kuralı vardır. En mühim ve en çok kullanılan çözücü de su olduğundan suyun
dışındaki bütün çözücülerde hidrofil (suyu seven, su ile tam karışan) ve
hidrofob (suyu sevmeyen su ile tam olarak karışmayan) olarak ikiye ayrılır.
Moleküllerinde hidrofil bulunduran maddeler su ile hidrofil assosiasyon
yaparak berrak bir çözelti verebilir. Yağ cinsi maddeler, bu sebeple benzin,
eter, toluen gibi çözücülerde çözünür. Etil alkol ise molekülünde hem
hidrofil hem de hidrofob grub bulundurduğundan hidrofil grubu ile hidrofil
assosiasyon, hidrofob grubu ile de hidrofob assosiasyon yaparak ara çözücü
vazifesi görür.

Karmaşık gibi görünen bu olayı, aslında herkes çok basit bir deneme yaparak
kolayca anlayabilir. Bir iki damla yağ cinsi madde (zeytinyağı, çiçek yağı
veya diğer sıvı yağ ve esanslar) bir şişe suya ilave edilse, ne kadar
şiddetle ve uzun müddet çalkalansa berrak bir çözelti vermez. Bu bir iki
damla yağ-bulunursa, biraz etil alkolde kolayca çözülebilir. Etil alkol
bulunamazsa, tuvalet ispirtosu veya kolonya da %75-80 etil alkol ihtiva
ettiğinden, bunların az bir miktarları da yağ cinsinden bir iki damla
maddeyi kolayca çözerek berrak bir çözelti verir. Bu berrak çözelti şimdi
bir şişe suya ilave edilirse, suyun berraklığı bozulmaz.

İşte gazozlarda tat ve koku verici yağ cinsi maddelerin berrak bir
çözelti.Gerçekte içinde küçücük miktarda alkol olan bir içecek hiç
tereddütsüz olarak Müslüman tarafından terk edilmeli kullanılmamalıdır.



Kısaca yazılan içerikte görülür ki her şeyden önce coca cola cola özütü adı
altında ne kadar gizlenirse gizlensin kokain içermekte hiç gizlenmeden
açıkça görüldüğü üzerede yüzde beş oranında alkol içermektedir.Ki bu iki
içerik zaten başlı başına ''Ben Müslüman'ım'' diyen herkesin tereddütsüz
kaçınması gereken maddelerdir.Aslında hiç şüphesiz coca cola,pepsi,diyet
içecekler adı altında sunulanlar bütün insanların kaçınması gereken
içeceklerdir.Öyle ya;


İçeriğinde alkol gibi istisnasız herkesin zararlarını inkâr edemeyeceği bir
madde varken açıkça bir uyuşturucu madde olan kullanımı suç dahi kabul
edilen kokain temel taş olarak kullanılıyorken,mide duvarında tahrişlere
sebep olduğu araştırmalarla ortada iken,obezite gibi hastalıklara sebep
olduğu açıkça görüldüğü için ilk üretim yerleri olan amerika gibi ülkelerde
yasaklanırken,sağlık bakanlığı belirgin zararlarından dolayı; '' "Asitli ve
gazlı içecekler yerine süt, ayran, taze sıkılmış meyve suları, bitki ve
meyve çayları tercih edilmelidir.'' Şeklinde açıklamalarla dolaylı olarakta
olsa zararlı olduğunu açıklamak zorunda kalırken,böbreklerden kalsiyum
atılımını hızlandırdıkları, mide mukoza hücre döngüsünü bozduğu, diş
çürüklerini belirgin bir şekilde arttırdığı, aşırı içilmesinin kas
hastalığına (hipokalemik miyopati) neden olduğu raporlanırken,okul çağındaki
460 kız çocuğu üzerinde yapılan ve "gazlı içecekler kemik kırılmaları ile
yakından ilişkili" sonucuna ulaşılan araştırmayı "Pediatri ve Adölesan
Tıbbı" dergisi Haziran 2000'de sunup, kemiklerde kırılmalara sebep olduğu
sağlık birimleri tarafından itiraf edilirken,dişlerin çürümesine eriyerek
yok olmasına sebep olurken,abd nin New Orleans kentinde yapılan konferansta
sindirim sisteminde ortaya çıkan kanserlerle gazlı içecekler arasındaki
ilişkilerden söz edilirken, hastalık hallerinde kendileri ile yakın temas
haline girilen doktorlar "Gazlı içecekler kemikler için çok zararlı. Zaten
Türkiye'de süt tüketme alışkanlığı yoktu, üzerine bir de gazlı içecekler
gibi zararlı bir etken geldiği için kemiklerin oluşumunda bile sorun
yaşanıyor. Süt ve süt ürünlerinin tüketimi yaygınlaştırılmalı" (Prof.Dr.
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Tümay Sözen) şeklinde açıklamalar yapmak durumunda
kalırken,bir bardak gazlı içeceğin dahi diş çürümesine katkıda bulunduğu
anlaşılırken ve tüm zararlarının aksine kesinlikle ve hiçbir şekilde Mutlak
Manada tek bir faydası dahi bulunmazken hala Mutlak Gerçeğe gözleri kapayıp
içmeye devam etmek şüphesiz hiç olmaması gereken bir davranıştır.

O halde kişi içinde ne kadar istek olursa olsun tüm bu zararları göz önüne
getirerek coca cola-pepsi - enerji içeceği veya benzeri hiçbir gazlı maddeyi
kullanmamalı.Yalnızca kendisi kullanmamakla kalmayıp en yakınından
başlayarak kırmadan ve üzmeden zararlarını belgelerle göstererek uyarmaya
çalışmalı.Şüphesiz hem kendisi hem ailesi ve yakınlarını kullanmaktan vaz
geçirmek için kendi çapında çalışma yapan istisnasız herkes hem kendi
üzerinde hem çevresinde daha sağlıklı bir hayat ve ortamla
karşılaşacaktır

bardak kolanın içinde 32 küp şeker olduğunu
biliyor muydunuz?
İnsanlar hala çaya yarım şeker az atıp zayıflayacaklarını zannediyorlar.
Bunun yanında kolaların rengini meyan kökü denen bir bitkiden sağlıyorlar.
Meyan kökünü de fareler çok sever ve en çok bu tarlada bulabilirsiniz fareleri.
Araştırmaya göre meyan tarlalarındaki tarım araçları bitkiyle birlikte fareleri de tarladan
toplamaktadır!
Makinelerin depoları kan gölüne dönmekte, fare parçaları ve bitkiyle dolmaktadır.
Makinelerin deposunda işlenmek üzere fabrikalara götürülür.
Yani içtiğimiz kola, ASİTLİ FARE SUYU.
Bunun üzerine davalar açıldı ama firmalar kazandı.
Dezenfekte ediliyormuş güya...
Ayrıca bir bardak kola içine bir kemik parçası atın ve 3-4 gün bekletin. Kemiğin lastik gibi olduğunu göreceksiniz.
Bir de kolanın tuvalet ve banyoda ne kadar iyi bir temizleyici ve
parlatıcı olduğunu bilmeyen yoktur...
 
Yeni bir şehirde, yeni bir işle beraber eski alışkanlıklarımı geride bıraktım.alkolden olmasa da sigaradan vazgeçtim, 2 aydır da kola içmiyorum.başlık çok yararlı olmuş.yapılan açıklamalar bizim gibi doğa bilimlerinden zerre kadar anlamayan sözel dimağlara fazla gelse de:( kararımın yerindeliğini teyit etmiş oldu.acaba meyve suyu olarak içtiğimiz şeker katkılı nektarlar da (kola kadar olmasa da) zararlı mıdır?
 
Konuyu açan arkadaşın kola ile ilgili yazısına dikket ederseniz, anahtar bir kelime var orada "şeker". Yazı zaten %90 oranında şekerin zararı üzerine yazılmış. Şeker sadece kolanın içinde yoktur. Muz, karpuz, üzüm gibi doğal gıdaların içinde de kola içindeki formasyonunu pek aratmayacak derecede bulunmaktadır. Patates, havuç, mısır, beyaz unlu mamüller gibi gıdalar da glükoz kadar etkili olmasa da şeker sınıfına giren gıdalardır.
 
Milram ya da Lampre gibi takımların sporcuları yarış sonrasında daha bisikletten inmeden kola içiyor. Bana göre kola zararlıdır, fakat oturup 1lt kolayı tek seferde içmedikçe.

Bu arada bir küp şeker yaklaşık 20 kaloriye sahiptir. 32 adet küp şeker bu durumda basit hesapla 640 kalori eder. Yukarıda yapılan bir alıntıda bir bardakta 32 küp şeker olduğunu söylüyor yani bir bardak kolanın 640 kalori olması gerekir fakat değil. Aynı yazı içinde 1 lt kolanın 400küsür kalori olduğu söylenmiş. Bu nedenle verilen bilginin yanıltıcı olduğunu düşünüyorum.
 
  • Beğen
Tepkiler: Mustafa Özkara
@mcanb
dedğiniz doğru kolanın içindeki şekeri heaspladım kalori kısmı uzaktan ve yakından bir alakası yok .Hesap tutmuyor açıkçası.,tabi yararlı demiyorum ama herşeyi abarmayalım.Bir arkadaşta ismi hatırlamıyoru meyve içindeki şekerlerden bahsediyor aynı şey değil onlar üretilmeleri ,kullanım şekli ve etkileri farklı temelde hepsi karbonhidrat gibi ama farkları var.Örn kolada glikoz şurubuda var mısırdan üretiliyor hatırladığım kadarı ile
saygılarımla
 
@tria

Tabiki aynı şey değil, lütfen yazımı dikkatli okuyunuz. Bazı meyvelerin içindeki yüksek miktardaki şekerin "FRUKTOZ" glükozu aratmayacak tarzda kan şekerini yüksettiğini söyledim ben. İlla şimdi fruktoz diye yazmam mı lazım. Bunu bilmeyen var mı ?

@mcanb

Bak kendin ne güzel demişşsin "yarış sonrasında" diye. Orada yüksek efor sonrası kan şekerinin ciddi derecede düşmesi söz konusu ve şekerli bir gıda alınması gerekiyor !!! Şekerli bir gıdayı tıpkı o sporcular gibi yoğun antreman/müsabaka sonunda tüketiyorsan kimsenin bir lafı yok ama, birkaç yudum kolayı veya 1 küp kesme şekeri bile durduk yere tüketiyorsan işte tüm bu yazılanları dikkate alman lazım.

Aşağıda zamanında bazı kitaplardan derlediğim gıdalar ve kan şekerini yükseltme indeksleri var. Besinler için sağlıklı olarak kabul edilen indeks değeri 50 ve altıdır. Dikkat ederseniz, patates, bal, beyaz ekmek, mısır ve havuç gibi besinlerin aslında ne kadar tehlikeli besinler olduğunu görürsünüz.

Bunu özellikle bu konuya eklemek istiyorum çünki kolaya getireceğiniz yasağı aşadaki besinlere de azami ölçüde getirmediğiniz sürece yaptığınız işin pek bir anlamı olmayacaktır.


Maltoz - 110
Glükoz - 100

Kızarmış Patates - 95
Tam Beyaz Ekmek - 95
Patates Püresi - 90
Bal - 90
Kızarmış Havuç - 85
Mısır Gevrekleri - 85
Şekerlemeler - 75
Beyaz Ekmek - 70
Şekerli Rafine Tahıllar - 70
Çikolata - 70
Haşlanmış Patates - 70
Bisküvi - 70
Mısır - 70
Pancar - 65
Muz - 60
Reçel - 55
Pastalar - 55
 
Biliyorsunuz kola meyan kökünden yapılıyor... İlkönce meyan kökleri toplanıyor, sonra paketleniyor,ve bekletiliyor... bu bekletilme sırasında fare arkadaşlar,bu meyan köklerinin arasına giriyor. Kola fabrikalarında ise bu paketler direkt pres makinasına atılıyor. Tabi bu hayvanlar da arada kaynıyor... gerisini siz düşünün...
hatta bir kutu kolanın içinden fare de çıkmıştır...
 
herseyin azı karar fazlası zarar ;) canım cektigi zaman 1 bardak içerim ama oturup da hergün 2,5 litre 1,5 litre kola içilmez veya yarısmaya girip 8 litre 10 litre kola içilmez hastanelik olur insan:D
 
  • Beğen
Tepkiler: Erdem Atasagun
herseyin azı karar fazlası zarar canım cektigi zaman 1 bardak içerim ama oturup da hergün 2,5 litre 1,5 litre kola içilmez veya yarısmaya girip 8 litre 10 litre kola içilmez hastanelik olur insan

:D

Bu banaydı sanırım :D

Ya bılmıyorum işte sanki içmeden duramıyormuşm gibime geliyor :( Bu yazıları okudukdan sonra 2-3 gundur kola ıcmıyorum ınsallah devam eder ;)
 
ne sigara ne alkol tüketiyorum ve çok mutluyum.Ama kolayı 3-4 günde bir bardak oda futbol antrenmanından gelince içiyorum inanılmaz güzel geliyor.ama artık haftada bire düşürürüm okuduklarım benide korkuttu.
Ayrıca bir arkadaşım var sadece okulda bir gün içinde en azından bir kutu kola içiyor dediğine göre haftada bir pc başında 2.5 litre kola tüketiyormuş (bir oturuşta) uyarıyorum çocuğu ama yinede içiyor yazık olacak çocuğa.
abim küçükken sabahları hep kola içermiş şimdilerde ise mide hapı almadan yemek yiyemiyor.(kolayı ağzına sürmüyor).
 
Bende çok seviyorum asrın icadı olarak düşünüyorum ama en fazla 1 bardak tüketiyorum 1 günde veya 2 günde.
 
asrın icadı değil adeta etnik biyolojik silah.hem yabancılar cebimizden paramızı hemde vücudumuzdan sağlığımızı alıyor .içmeyelim ve içirtmeyelim
 
  • Beğen
Tepkiler: tasso
payaşım için tşkr çok güzel bilgiler bunlar şu ötv olayını ilk kez duydum şimdi şahsen küçüklükten beri kolaya alışamadım sevmedim zaten alışmakta istemiyorum :) zararlarını sonradan öğrendim kola içmemekle çok iyi etmişim yaşasın ben:D
 
öncelikle iyi birşey değil ama daha öncede söyledik herşey hakkıyla kalori bombası patladı denildiği gibi değil hele günde bol bol çay ve kahve içen arkadaşların yanında hiç bile İkinci bir araştırma yaptım kimyager vb grupta çalışan arkadaşlardan bilgi bekliyoruz ama malesef maden suları içinede co2 konuluyor soğuk için deniyor çünkü bu gazlar soğukta sıvı halde bulunuyor sıcakta ise herkes bilir gaz haline döndüğü için patlıyor yani teorik olalarak kola türü sıvıları içerek co2 zehirlenme olayı bana göre bu bilgiler ışığında biraz abartı ötesi nekadarı gaz haline dönerek emilir nekadarı sıvı halde kalarak emilir bilemiyorum zaten sıvı olarak co2 değil karbonik asit olarak bulunuyormuş ama aldğımız hava içinden bile co2 alıyoruz %70 de azot .Sonuç olarak : kaloriden sonra co2 de biraz bomba olduğu kanısındayım .Benim hiçbir şirket veya bu tür bir yerle bağlantım olmadığını hatırlatayım daha içeriğinin oranları hakkında fikre bile sahip değiliz .bazen efsaneleşek olaylar ortaya çıkıyor hrep aynı şeyler yazılıyor .meyan kökü ,fareler bilemiyorum olabilir herşey mümkün fakat koladan bütün farenin çıkması teknik olarak imkansız gibi geliyor bana ha koliden çıkmıştır olabilir farenin girmediği yermi var en temiz evler bile ulaşıyor ama dışarıda olunca farklı olur bazen yemeğinize böcek düşer veya sinek ama bu lokantada olunca aman tanrım! birazda kendimize bakalım evde olunca genel olarak alır atar ve yeriz bilemem ben yerim.
neyse konu dışına çıkmayalım.araştırmaya devam edip sizlerle paylaşıcam bilenlerden duyanlardan değil sadece bilenlerden bilgi bekliyorum.
 
Kola içmiyorum ayran içmeyorum.Dondurmam gaymak filminde su,şeker,gıda boyası deniliyordu aynen öyle bunlar .İlla asitimsi birşey içileceksede meyveli maden sularını tavsiye ederim.bahar yorgunluklarına,sıcak havalarda sıvı ve mineral eksikliğine bağlı halsizliklerdede faydalıdır üstelik.
 
lanet olsun kolanın o formülünü bulan erife..
gerçekten zararlı olduğunu bile bile içiyorum..
 
Geri