Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Bisiklet genel bakım ve temizliği nasıl yapılır?

100yil anca bisiklet fabrikadan cikip direk müzeye konulursa görür. Kullanilan bisikletin 100yillik bir ömrü olamaz. Metal bu sonucta oksitlenmesse bile belli bir kullanimdan sobra formunu yitirecektir.
@EmreCavusoglu Bir sürü çelik yol bisikleti var halen aktif, efendi efendi kullanıldıktan sonra hiç bişey olmaz. Niye formunu yitirecekmiş kullanım sınırları içinde kullandıktan sonra? @Murat Cömez abinin çok eski ve faal çelik bisiklet görmüşlüğü kesin vardır. Sadece alüminyum iskeletlerde, çok az bir miktar esneme oluşur zamanla. Görece yumuşak bir metal olmasından kaynaklı. Ama boruları falan yamulmaz, kullanıcı yanlış bişey yapıp yamultmadıktan sonra.

İşte bu eskiyip değişecek parçaların malzeme+ işçilik maliyeti bazen eskiyen bisikleti satıp yenisini almaktan pahalıya gelebiliyor.
@krank Gelemez. Bisikletçinin emeğine verilen ücret ile bile, yine de hesaplı gelir yeni bisiklet almaktan.

İskelet ömrü uzun gibi gözükse de sık kullanılan, dışarıda kilitlenen bisikletler bir süre sonra gerçekten boya anlamında çok kötü gözükebiliyor.
Boyasına düşkün kişi bisikletini dışarıda bırakmaz zaten. Zaten çelik dönemi bittikten sonra, rutubet kaynaklı boya atması, paslanma sorunu kalkmış oldu. (Alü bisikletlerde boyasız olmasının da hiç bir mahzuru yok mesela. İsterse metal tamamen çıplak olsun, çelikteki veya karbondaki gibi materyale bir zararı olmuyor). Yalama olan diş gibi şeylerden bisiklet emekli edilmez. Kaldı ki işi bilen kişi yalama yapmaz. Yani yanlış/eksik bilgiden dolayı yaşanan senaryolardan argüman yaratmaya çalışmayalım.

Kayış değiştirirken de kadroda çeki demiri gibi bölgede iki civatayı söküp kadroyu esnetip kayışı buradan sokmak gerekiyor. Bunu bir kaç defa tekrarlayınca ne olur bilmiyorum.
Yol yordam bilinirse bişey olmuyor. Esnetip dediğin, zaten arka sütunların uçları (ing. seatstay) sağa sola 1 cm kadar rahat oynuyor. Onlardan yanal rijitlik beklentimiz yok. Burkulmasınlar (ing. buckling) yeter. Kayışın geçtiği açıklığı açan civatalarda dikkat edilmesi gereken şey, alyan yuvalı civata kullanmamak lazım, yuvanın yalama olması senaryosuyla karşılaşmamak için.

Benim ömrüm yetmedikten sonra da iskelet 100 yıl dayansa bana bir şey ifade etmiyor.
Konu iskelet ömrünün kayış ömrü ile karşılaştırılması. İnsan ömrü buna göre kısa mıdır uzun mudur bu konu dışı.

Ekonomik değer deyince, ürünün "işlevini yerine getirmesi özelliği" yanında, o üründen alınan haz ve zevk da önemli. Sonuçta işlev dediğimiz bize verdiği zevktir. Eski hantal bisikletler için pek de ekonomik değerini koruyor diyemeyiz. (bugün şehirlerde kaç kişi eski araba kullanıyor?)
@MutluGezgin Sen de ileride kullanmayacağın bisikleti alma? Veya da bir bisiklet aldın, ama sonra bıktın değiştirmek istiyorsun. Çöpe atmıyorsun sonuçta değil mi? Birine satıyorsun? Veya hayrına veriyorsun birine. Yani o bisiklet kullanılmaya devam ediyor. 70'lerden 80'lerden bir sürü çelik bisiklet şu an single olarak hayatına devam ediyor.

Daha önce çelik kadro kırmış birisi olarak bu cümle bana hiç birşey ifade etmiyor... Çocukken çelik kadrolu bisikletim vardı, çocuk olarak tabi ki o bisikletle her yere girdim ve çıktım ama kadro bana dayanamadı. 40 yıl öncesinin çelik kadrolarını düşünün...
Sen de kırmasaydın? Hayret bişey. Öyle bi yazıyosun ki sanki "her kadro bi gün kırılıyor, yapacak bişey yok" gibisinden.
 
  • Beğen
Tepkiler: Umur Bora
Scudo
Yeğenime carraro sportive 225 modelinde bir bisiklet aldık. Detaylı temizliğin yapılması sonbahar ve ilkbahar için uygun mu?
 
@MutluGezgin 70'lerden 80'lerden bir sürü çelik bisiklet şu an single olarak hayatına devam ediyor.

"Bir sürü" olgusunu nasıl tanımladığını merak ediyorum. Bir sayı yada oran var mı? Tahmin ettiğin oran ne? Sen oranın yüksek olduğunu düşünüyorsun sanırım? Ben de tam tersi 70lerde ve 80lerde satılan toplam bisiklet sayısından günümüze kalan bisiklet oranının düşük olduğunu düşünüyorum, google'a baktım ama herhangi bir rakam bulamadım.

Ben gerçek hayatta restore edilmiş fixie sadece 1 defa gördüm, onu da yurt dışında gördüm, oğluma da özellikle gösterdim. Senin bahsettiğin olguyu ben kendi gözlerimle Türkiye'de maalesef göremiyorum. Senin çevrende seninle aynı hobiyi paylaşan 4-5 kişi "bir sürü" olarak sayılır mı??

Benim çocukluğumdan kalan bisikletlerden etrafta göremiyorum maalesef.

@krank Gelemez. Bisikletçinin emeğine verilen ücret ile bile, yine de hesaplı gelir yeni bisiklet almaktan.

Çok özel bir kadro olmadığı sürece, yeni bisiklet almak gerçekten daha ucuza gelebilir. Eski bir bisikleti "modern" bir bisiklet haline getireceksin. jantlar, göbekler, vitesler, vs değişecek. Özetle kadro haricinde herşey değişecek gibi birşey, parça fiyatlarını az çok biliyorsundur? Ki yeni kadrolar daha hafif ve daha kaliteli olduğundan, doğrudan yeni bisiklet almak daha mantıklı gelecektir.

Sen de kırmasaydın? Hayret bişey. Öyle bi yazıyosun ki sanki "her kadro bi gün kırılıyor, yapacak bişey yok" gibisinden.

Bisiklet kullanmayalım o zaman :) küçükken ben bisikletlerle oynamayı çok severdim. Tek teker gitmek, rapmadan zıplamak, hız yapmak, vs bütün limitleri zorlardım (benim yeğen şimdi aynı yoldan devam ediyor, bir defa kolu kırıldı bile). Tek vitesle hayat geçmez.
 
70lerde ve 80lerde satılan toplam bisiklet sayısından günümüze kalan bisiklet oranının düşük olduğunu düşünüyorum, google'a baktım ama herhangi bir rakam bulamadım.
Oranı düşük çünkü çoğu iyi bakılmadı, paslanmadan dolayı boruları inceldi, hatta delikler oluştu. Zamanla dayanımsızlaşıp bi yerlerinden kırıldıklarından falan değil. (Ha, kırarsan kırılır tabi, o başka). Ayrıca, çelik, tamire en yatkın materyal türü. Tamiri işinin ehli bir usta yaparsa hayatına aynen devam edebilir çelik kadro. Eski çelik bisikletleri artık görmeme sebebin, çoğu insanın "eski bu, ağır, paslanmış da, hurdacıya ver gitsin" kafasında olması. Çoğu hurdaya verildi demir parasına.

Eski bir bisikleti "modern" bir bisiklet haline getireceksin. jantlar, göbekler, vitesler, vs değişecek. Özetle kadro haricinde herşey değişecek gibi birşey, parça fiyatlarını az çok biliyorsundur? Ki yeni kadrolar daha hafif ve daha kaliteli olduğundan, doğrudan yeni bisiklet almak daha mantıklı gelecektir.
Eski bir bisikleti tamamen güncel donanımla güncellemek diye bir şeyden bahsetmemiştik. Sırf kayışı koptu diye yeni bisiklet almanın saçmalığıydı konu. Eğip bükmenin alemi yok. Element uydurma yani.

küçükken ben bisikletlerle oynamayı çok severdim. Tek teker gitmek, rapmadan zıplamak, hız yapmak, vs bütün limitleri zorlardım (benim yeğen şimdi aynı yoldan devam ediyor, bir defa kolu kırıldı bile). Tek vitesle hayat geçmez.
Kıracak şeyler yaptıktan sonra da "aaa bak kırılıyor" demek komik. Yol bisikletini yol bisikleti gibi kullanırsan bir insanı rahat rahat gömer. Mtb'ler de aynı şekilde. Atlama zıplama yapmak için tasarlanmış off-road bisikletleri var, onların arka maşasına kolay kolay zarar veremezsin. Bunun üstüne "eski çelik mtb'ler (mesela Peugeot Mosaique) kırılıyordu" diyeceksin. O bisikletler tek teker ile 1 metre yüksekten düşünce bişey olmayacağının garantisini vermiyordu. Toprak yolda kullanmak içindi onlar. Konu bisikletlerin dayanımıydı, vitesli-vitessiz konusuna niye girdin? Ne alaka?
 
  • Beğen
Tepkiler: Murat Cömez
Temizlik Ekibi
1000132775.jpg
 
Son düzenleme:
BİSİKLET TEMİZLİK EKİBİM NASİ AMA
323542 dosyayı görüntüle
Müthis, daha böylesi görülmedi.

Yalniz yazinizi kücük harflerle yazarsaniz ceza vs almasiniz aksi taktirde yöneticiler silebilir.
Simdi forum kurallarini okudunuzmu diye sorsam ayip olacak, cünkü okumadiginizi ve okumayacaginizi düsünüyorum.
 
Oranı düşük çünkü çoğu iyi bakılmadı, paslanmadan dolayı boruları inceldi, hatta delikler oluştu. Zamanla dayanımsızlaşıp bi yerlerinden kırıldıklarından falan değil. (Ha, kırarsan kırılır tabi, o başka). Ayrıca, çelik, tamire en yatkın materyal türü. Tamiri işinin ehli bir usta yaparsa hayatına aynen devam edebilir çelik kadro. Eski çelik bisikletleri artık görmeme sebebin, çoğu insanın "eski bu, ağır, paslanmış da, hurdacıya ver gitsin" kafasında olması. Çoğu hurdaya verildi demir parasına.


Eski bir bisikleti tamamen güncel donanımla güncellemek diye bir şeyden bahsetmemiştik. Sırf kayışı koptu diye yeni bisiklet almanın saçmalığıydı konu. Eğip bükmenin alemi yok. Element uydurma yani.


Kıracak şeyler yaptıktan sonra da "aaa bak kırılıyor" demek komik. Yol bisikletini yol bisikleti gibi kullanırsan bir insanı rahat rahat gömer. Mtb'ler de aynı şekilde. Atlama zıplama yapmak için tasarlanmış off-road bisikletleri var, onların arka maşasına kolay kolay zarar veremezsin. Bunun üstüne "eski çelik mtb'ler (mesela Peugeot Mosaique) kırılıyordu" diyeceksin. O bisikletler tek teker ile 1 metre yüksekten düşünce bişey olmayacağının garantisini vermiyordu. Toprak yolda kullanmak içindi onlar. Konu bisikletlerin dayanımıydı, vitesli-vitessiz konusuna niye girdin? Ne alaka?
Sırf konuyu uzatmayım diye yazmıyordum dayanamadım. Kim kayışı koptu diye gidip yeni bisiklet al yazdı da böyle düzeltme ihtiyacı hissettin. Yazılanları okuyup anlayabilirsen böyle bir anlam çıkmadığını göreceksin. Ekonomik ömrü kadroya nerden indirdin?

Polemik yaratmaya çalışmıyorum bir bilgi paylaştım ve benim bakış açıma göre doğruydu. Sen de kendi bakış açını paylaştın. İnsanlar okur kendine göre çıkarımda bulunur. Forumun amacı bu.

100 yıl dayanan kadro gibi hiç bir kanıta bilimselliğe dayanmayan sayıları nerden çıkardın. Neden 90 değil 110 değil de 100 yıl. Yola çıkarılan, hava koşullarından etkilenen, üstünde sayısız aşınan parça olan ve değişim ve bakım gerektiren bir eşyanın başına o kadar yıl bir şey gelmeden dayanabilmesi için gerçekten pamuklara sarman gerek. Çok özel bir kadro olmadıkça benim ve çoğu insanın uğraşacağını sanmam. Buna bu masrafı yaptığıma değmez dediğin noktan yok mu senin. Her şeyi ömürlük mü kullanıyorsun.
 
Son düzenleme:
  • Beğen
Tepkiler: MutluGezgin
Kim kayışı koptu diye gidip yeni bisiklet al yazdı da böyle düzeltme ihtiyacı hissettin.
Zaten sistemdeki diğer parçalarda eskimiş ve değiştirilmesi epey maliyetli olunca bisikletin yenisini almak bazen daha ekonomik oluyor.
Kayışın ömrünün uzun olduğunu anlatırken alttakini yazmıştın, açıkçası halen saçma geliyor. Diğer parçalar da eskimiş derken, ne mesela? Zincir uzar, yenisi takılır. Dişliler eskir, yenisi takılır. Ender olarak, jant tel deliğinden yırtılır, çöpe çıkar. Bunlar bisiklet denen vasıtanın doğasında olan şeyler. Sarf malzemesi yani. Hepsi aynı anda, 1 gecede "eskimiş" sınıfına giriyo da, "hepsi çok tutar, biraz daha fazla verip yeni bisiklet alayım" gibi bir durum olmuyor ki.

Ekonomik ömrü kadroya nerden indirdin?
Bisiklet denilen vasıtanın temel taşı da ondan. Kadro gittiyse üstündeki sağlam bileşenlerin bi anlamı olmuyor haliyle.

100 yıl dayanan kadro gibi hiç bir kanıta bilimselliğe dayanmayan sayıları nerden çıkardın. Neden 90 değil 110 değil de 100 yıl. Yola çıkarılan, üstünde sayısız aşınan parça olan ve değişim ve bakım gerektiren bir eşyanın başına o kadar yıl bir şey gelmeden dayanabilmesi için gerçekten özel önem vermen gerek. Bisiklet bu bisiklet.
100 yılı garanti çıkarır dedim. Sınıfının sınırları içinde kullanılan bir bisikletin "iskeletinden" bahsediyorum. "Düzgün kullanırsan bir zincir 100 yıl bile gider" falan dediğimi düşünmedin umarım? Yoksa buna ihtimal mi verdin? Algısı ne seviyede insanlara laf anlatmaya çalışıyorum kardeşim burda ya.

Özetle, mantıksız bir laf sarfettin. Halen de devam ediyorsun.
 
Kayışın ömrünün uzun olduğunu anlatırken alttakini yazmıştın, açıkçası halen saçma geliyor. Diğer parçalar da eskimiş derken, ne mesela? Zincir uzar, yenisi takılır. Dişliler eskir, yenisi takılır. Ender olarak, jant tel deliğinden yırtılır, çöpe çıkar. Bunlar bisiklet denen vasıtanın doğasında olan şeyler. Sarf malzemesi yani. Hepsi aynı anda, 1 gecede "eskimiş" sınıfına giriyo da, "hepsi çok tutar, biraz daha fazla verip yeni bisiklet alayım" gibi bir durum olmuyor ki.


Bisiklet denilen vasıtanın temel taşı da ondan. Kadro gittiyse üstündeki sağlam bileşenlerin bi anlamı olmuyor haliyle.


100 yılı garanti çıkarır dedim. Sınıfının sınırları içinde kullanılan bir bisikletin "iskeletinden" bahsediyorum. "Düzgün kullanırsan bir zincir 100 yıl bile gider" falan dediğimi düşünmedin umarım? Yoksa buna ihtimal mi verdin? Algısı ne seviyede insanlara laf anlatmaya çalışıyorum kardeşim burda ya.

Özetle, mantıksız bir laf sarfettin. Halen de devam ediyorsun.
Senin 100 yılı garanti çıkarır lafından daha saçma bir laf etmediğime göre bana göre yazdıklarım çok daha mantık çerçevesinde.

Hiç bir yazdığımda ben ekonomik ömrü kadroya indirgemedim. Konunun içinde zincir bile yokken benim algı seviyemle senin algı seviye farkın da ortaya çıkıyor. Kayış kopunca bisikleti değiştirelim dediğimi algılayabilmen de ayrı seviye.

Bisikleti sistem olarak ele alıyorum ben. Aşınan değişen bakım gerektiren şeylerin toplamı bir noktada buna bu masrafı yapmaya değmez noktasına geldiğinde ekonomik ömrü bitmiştir bana ve bir çoklarına göre. Ortada bir yanlış yok bakış açısı var ve bunu yanlış gibi sunup düzelttiğini düşünmek de ayrı bir psikolojik seviye. Sadece bir doğru yok her konuda.

Sırf polemik yapmaktan besleniyorsun diye yazmayım dedim ama saçamalamak gibi kelimeler hoş olmadı dayanamadım.
 
Aşınan değişen bakım gerektiren şeylerin toplamı bir noktada buna bu masrafı yapmaya değmez noktasına geldiğinde ekonomik ömrü bitmiştir bana ve bir çoklarına göre.
Olay da bunun bir noktada, bir anda olmaması. Zincir uzayınca yenisini alınıyor, ruble eskiyince yenisi takılıyor, ama bunlar zamana yayılı oluyor. Misal, "bisiklet alındıktan sonra 3 yıl faal kullanılmış, ve bileşenlerin hepsi iyi durumda, ama 1 gün sonra jantlar çöp, dişliler çöp, zincir çöp, attırıcı çöp" gibi bir durum olmuyor. Çok eski otomobillerde olur mesela dediğin durum. Usta "bu motorun bundan sonra beli doğrulmaz, çok benzin yer" der, işte "ekonomik ömrü doldurma" durumu bu. Bisiklet fiziken az bileşenden oluşan görece ilkel bir vasıta ve "yapacağın harcamaya değmez" diye bir seviye oluşmaz, komple pahalı bir grupsete geçme durumu falan olmadıkça (pahalı grupset alıp taktıracağına bisikleti o halde satıp o grupsetli bir bisiklet almak çok daha mantıklıdır o da var). Polemiğe gelirsek, doğru 1 tanedir. Birisinin yazdığında mantıksızlık varsa belirtirim. Bunun adına polemik mi dersin ne dersin bilemem.
 
Olay da bunun bir noktada, bir anda olmaması. Zincir uzayınca yenisini alınıyor, ruble eskiyince yenisi takılıyor, ama bunlar zamana yayılı oluyor. Misal, "bisiklet alındıktan sonra 3 yıl faal kullanılmış, ve bileşenlerin hepsi iyi durumda, ama 1 gün sonra jantlar çöp, dişliler çöp, zincir çöp, attırıcı çöp" gibi bir durum olmuyor. Çok eski otomobillerde olur mesela dediğin durum. Usta "bu motorun bundan sonra beli doğrulmaz, çok benzin yer" der, işte "ekonomik ömrü doldurma" durumu bu. Bisiklet fiziken az bileşenden oluşan görece ilkel bir vasıta ve "yapacağın harcamaya değmez" diye bir seviye oluşmaz, komple pahalı bir grupsete geçme durumu falan olmadıkça (pahalı grupset alıp taktıracağına bisikleti o halde satıp o grupsetli bir bisiklet almak çok daha mantıklıdır o da var). Polemiğe gelirsek, doğru 1 tanedir. Birisinin yazdığında mantıksızlık varsa belirtirim. Bunun adına polemik mi dersin ne dersin

Benim görüş belirttiğim konuda doğru bir tane değil. “Duruma” koşullara ve kişiye göre değişir bu.

Mantıksızlık ve saçmalık arayacaksan bisiklet iskeleti garanti 100 yılı çıkartır önermende ara.

Ne yazarsan yaz benim bu son mesajım. “Kayış kopmuş” kişilerle vakit harcayamam.
 
  • Beğen
Tepkiler: mcanerg
Geri