Bisiklet sporu lüks müdür?

Bisiklet sporuna başlayalı bilinçli olarak iki yıl kadar oldu.Tabi çocukluğumdan beri bisiklet sürmek hobimdi.İki tane klasik bir tane çift amatisörlü bir tanede yeni olmak üzere dört tane bisikletim var.Sürekli internetin başında yeni malzemeler arıyorum satın alıyorum ama bir müddet sonra onuda beğenmiyor bir başkasına bakıyorum.Ve halada istediğim gibi olmadı.Parçaları takıp çıkarmak turlara çıkmak çok keyifli ama maddi olarakta bayağı külfet doğuruyor.Bu durumlar her bisiklet kullanıcısında varmı? merak ediyorum.

Spor yapmayı dene bisiklet toplamak ayrı bir meslek.

Bence sıfır sağlam bir bisiklet alırsanız uzun yıllar gider böyle bir durum da yaşamazsınız.

@ERDEM ÖZDEMİR

Bisiklet sporu, eger parasi cebinizden cikiyorsa, tabii ki biraz masrafli, ama ne yaptigimiza veya ne yapmak istediginize bagli biraz! Önce kendim icin konusayim. Ayni anda bir kac bisiklet kullaniyorum. Bazilarinin malzemeleri (lastik, zincir, fren papucu.... gibi) bir kac sene gidiyor. Cünkü senenin belirli aylarinda kullaniyorum. Esas bütün bahardan son bahara kadar kullandigim yol bisikletimin her sene zincir, 2 cift dis lastik ve fren pabuclari gibi masraflari var. Bunun yaninda salt bisiklete binmek amaciyla baharda 1-2 hafta sicak ülke seyahati var. Hani biraz antrenman kampi gibi, Arada sirada forma, tight, ic lastik, CO2 tüpü, WD40, temizleme ilaci, yag, ... gibi ufak tefek masraflari da oluyor. Kaba olarak sürekli olan masraflar bunlar. Ama arada jant yamultup yeni jant almak, veya aynakolu degistirmek ...gibi biraz daha yüklü masraflar da olabilir.
Ama sizin gibi sürekli bisiklet toplayip, orasini burasini degistirmeye kalkarsaniz, altindan kalkilmaz bir durum ortaya cikabilir. Böyle insanlarin varligindan forumda herkesin haberi var. Hani Ferrari 328 e binip, 348 isteyenler gibi... Size tavsiyem, elinizdeki bisikletlere gözünüz gibi bakip onlari kullanin. Degistirdiginiz parcalarin getirisi götürüsü, kullanma zevkinin yaninda devede kulak kalir. Eger bu zevke varamiyorsaniz, zaten yapilacak bir sey yoktur. Kendimden güncel örnek vereyim. Simdi evden cikip yarim saat alisverise gidecegim. Yagmur yagmasina ragmen ardindan 21 yasindaki Scottuma binecegim ve ormanda camurlara batacagim. Bunu yapamiyorsaniz, tam internette parca arayacak bir hava zaten! Bahanesi de var yani! Umarim biraz olsun ima edebildim neyi kastettigimi!

Teşekkür ederim biskletlerime arabamdan daha iyi bakıyorum.Hatta insanlar bisikletlerimi yıkayıp silmemi kınıyorlar ama aldırmıyorum.Dükkanda boş otururken bisiklete binip gezmek için bahaneler bulup kendimi dışarı atıyorum.Sürekli parça değiştirme hastalığından kurtulup kendimi doğaya spora vermek istiyorum.

Klasik ve koleksiyonuna dair uğraşa çevirmedikçe pahalı ve zor olacağını düşünmüyorum. Aksi halde, nikelajcısı, dericisi, metalcisi, boyacısı derken baktınız olmuyor ufak ufak bu malzemelere ek olarak ufak bir atölye ve ekipman toplamaya da başlıyorsunuz. Yetmiyor yerli dışında özellikle yabancı kaynakları takip ediyor, çeşitli parçaları mecburiyetten taslak olarak, başka bir deyişle kobay olarak kullanmaya başlıyorsunuz. Parçalar deseniz rare, rarely to rare olmaya başlıyor, başlıyor... Şuan inanır mısınız balkonumda hidroklorik asit banyosu oluşturdum ve 1 aydır bununla uğraşmaktayım.

Sizi takip ediyorum gerçekten işinizin ehlisiniz.İşe yaramaz diye baktığımız bisiklet veya malzemelerini kusursuz hale getiriyorsunuz.Ayrıca tebrik ediyorum.

Aslında hobi olayında ne kadar pahalı olup olmayacağı kullanıcıya bağlı. Eski 80-90 lı yıllara ait bisikletleri 200-400 TL ye alınabiliyor ve sporunu yapabilirsin. Ama profesyonel yarışlara katılacam birinci olacak isen o zaman fiyatlar uçuyor. Herşey amaca bakıyor bence. Sanırım bisiklet konusunda en şansız sınıf cyclocross direk 1000$ den başlıyor bisikletler.

https://www.bisikletforum.com/showthread.php?t=129570&p=1610373#post1610373

Lüks kelimesini ihtiyaç dışı, aşırı, fazla anlamlarında kullandığınızı farzedersek kişiden kişiye değişir. Çünkü ihtiyaç ve maddiyat subjektif değerlerdir. Sizin için gerekli olan malzeme, bana göre gereksiz, sizin için ucuz olan malzeme benim için çok pahalı olabilir. Hal böyle olunca konu başlığındaki sorunun soru kalıbın uygun olarak cevaplanması(evet veya hayır ile başlayan) mümkün değildir ne yazık ki. Bu şekilde cevaplanırsa da o kişi kendisine göre cevaplamıştır. Şimdi buradaki yorumları okuyarak bir genelleme yapabilir veya kendinize en yakın mantığı çekip alabilirsiniz. Bir kişi de çıkıp kendisine göre bazen lüks bazen lüks olmadığını söyleyebilir. İnsan hep daha iyisini ister derler. Bu büyük bir yanılgı ve hastalıktır. Daha iyisini istemenin bir sonu yoktur; çünkü gelecek bilinmez bir gerçekliktir. İhtiyar ağabeyimizin dedikleri bu açıdan önem taşır. Kafanızdaki asıl amacı değiştirmedikçe hep zarar eden konumunda olma ihtimaliniz bulunmaktadır. Asıl amaç sağlık ve spor olmalıdır. Eğlence, rahatlık ve gösteriş hep ikinci planda tutulmalıdır. Kazasız pedallar...

Bisiklet kullanıcılarını takip ettiğimizde çoğunluğunun yarışçı olma gibi bir niyeti yok.Hepimizde profesyonellerin kullandığı gibi bir bisiklete sahip olma arzusu var.Yada çoğunluk böyle düşünüyor

Bende Erdem abiye katılıyorum biraz ego tatmini ve saçmalık derecesinde üst seviye bisiklete binmek istiyorum.
Devamlı yenisi yenisi daha üstü ve dahasını istiyorum bence bu insanoğlunun doyumsuzluğundan ve kusursuz olmayı istemesinden kaynaklanıyor olabilir.
Benim ihtiyacım olan basit 800-1000 tl lik bisiklet iken ben daha fazlasını alıyorum gereksiz bencede ama engel olamıyoruz işte.

Bisiklet luks bir spor degil. Bisiklete luks spor diyorsak benzer outdoor sporlari (kayak, skuba, dagcilik vb) nasil tanimlariz bilemiyorum. Ultra luks HerseyDahil falan sanirim

Su de facto gercegi kabul edelim, ekipman kullanilan sporlar elbette biraz pahalidir. Cunku bu spor ozelinde uretilen ve satilan ekipmanlarin katma degerleri benzerlerine gore yuksektir, gene benzerlerine gore daha pahalidir, az pahalidan baslar, cok cok pahaliya kadar gider. Bu tip sporlarin dogasi geregi, bu boyledir.

Ornegin is kayak sporunu ele alalim. Luks bir spor mudur? Evet. Cunku kayak yapmanizi saglayan, sadece yilin belli zamaninda kullanabileceginiz ama bunla birlikte pahali ekipmanlar olan kayak ekipmanlari (kayaklar, batonlar, baglamalar) yetmez, mutlaka bu spora uygun kiyafete gerek vardir (cunku dis kosullar normal kiyafetlerinizi kullanmaniza olanak vermez) ve guvenlik ekipmanlarina mutlaka ihtiyaciniz vardir (cunku riski bol spordur, gozluksuz, basliksiz gene kayarsiniz ama riskli olur).. Hadi bunlari bir sekilde hallettiniz, gene bitmez. Kayak sporu ancak uygun tesislerin bulundugu yerlerde yapilabilir, konaklama, tesis ucretleri (pist kullanimi, teleski vs) ucretleri vs devasa tutarlarda olacaktir.

Bisiklet ise oyle degil. Cok basit bir bisiklet alarak bu spora baslayabilirsiniz. Ozel kiyafet "olsa iyi olur"dur, elzem degildir, guvenlik malzemesi sadece bir kask kadardir, tek ihtiyaciniz olan ekipman bisikletin kendisidir ve hemen hemen 4 mevsim kullanilabilir, ustelik heryerde kullanabilirsiniz, yollar bedavadir.

Elbette kisisel olarak bu hobinizi daha luks bir hale getirebilirsiniz, bu size kalmis, orasini gelistireyim, surasi soyle olsun, vitesiydi, jantiydi, en guzel formayi ben giyeyim, kaskim en iyisi olsun derseniz, bu spor/hobi icin odeyeceginiz tutarlar artacaktir. Ama bu tum sporlar/hobiler icin gecerlidir.

Zannimca zevk icin otomobile binmek ne kadar "luks" bir eylemse, bisiklete binmek ondan cok cok daha az luks bir spordur, hobidir.

Bisiklet sporu aslında kişinin uğraş şekline göre değişir.Yani herkesin 4 tane bisikleti olamaz bu devirde.Zaruri ihtiyaçların dışında(iç lastik,yama takımı,pabuç, vs.vs.) bisiklete aksesuar takmak, parça değiştirmek gereksizdir bence.Tabii bu kullanım alanına göre değişmekte.Kendimden örnek verecek olursam sadece bir takım turlara katılmakla kalmıyorum şehirden uzaklaşıp bisikletimle kamp yapmaya bile gidiyorum.Ve dolayısıyla ihtiyaçlar artıyor, böylelikle bisiklet konusu aşırı zevk işine dönüşebiliyor.Diyeceğim o ki biz ne kadar çabalasak da elimizdekilerle yetinmeyip bir yenisini aksak da bunun ardı kesilmez mesela bugün en iyi 30 vitesli bisiklete bindiğimizi düşünsek de yarın 35 vitesli bisiklet çıkartırlar.

Pazarda eli yüzü paslı lastikler patlak 50_100 liraya bir klasik bulsanız onu bırakmaya gönlünüz el vermez.Zaten ondan sonrası önemli.Masraflar başlar.

@Halil EROĞLU
Her kelimesinin altına imza atmamak mümkün değil. Anahtar cümle de sanırım "amaç belirlenmediği taktirde zarar görme olasılığı".
Bisiklet sporu asla lüks olmaz. Spor en azından sağlığınıza yatırım olur. Ama Bisiklet eğer hobiniz ise orada biraz durup düşünmek gerek. Zira, tüm hobiler çok zaman ve çok para isterler. Olay bisiklet kolleksiyonerliğine kadar gidebilir.
Her ne kadar sanal ortamda zarar etmemek üzerine bilgi sahibi olmak olanaklı gibi görünse de gerçek birliktelikler, turlar çok daha eğitici hatta "tatminkar" olurlar, sınırlarınızı öğrenirsiniz.
Eğitim şart

@ihtiyar

Bastan sona her kelimesine katiliyorum. Kendimden de bir örnek vereyim nacizane:

Önce bisikletimin calinmasi, ardindan yeni bisikleti alana kadar gecen süre, son bir aydaki hava sartlari ve yakin zaman önce yaptigim kazadan ötürü hatiri sayilir bir süredir bisiklet süremedim dogru dürüst. Bu zaman araliginda da bu forumu kesfettim. O günden beridir sürekli aklimda "bisiklete ne alsam" fikri var. Tekerlekleri incelteyim, hiz göstergesi iyi olurdu, kislik giyimim yok, acaba aynakolu büyütsem ne olur, seleyi mi degistirsem, vs... Simdi ihtiyar agabeyin yazisini okuyunca düsündüm de, önceki iki sene boyunca hic böyle dertlerim yoktu. Cahillik mutluluktur diye bosuna dememisler. 10 santim kar üzerinde, üzerimize kaban giyip -20 derecede araziye cikardik gecenin bir yarisi. Detaylara cok bogulmamak gerekliymis demek ki. Ben bir turlamaya cikayim iyisi mi...

Bisiklet sporu lükstür diyemeyiz.
Fakat, ekipman sporlarının hepsi pahalıdır.

@ERDEM ÖZDEMİR

Bisiklet dostlarına selamlar.Bisiklet bizleri sanal ortamda olduğu gibi yollarda da birleştirebilen ve binerken de kendimizi iyi hissetmemizi sağlayıp aynı güzel duyguları bu vesile ile paylaşmamıza olanak sağlayan bir spor.Bisiklet sürerken özgürlüğün başka boyutlarını pedalla keşfetmek , ruhumun dinlendiğini hissedebilmek bu sporu yapmamın nekadar doğru bir karar olduğunu herdaim ve her pedalda bana hissettiriyor.Bisiklet için harcanan para amacının dışında olmamak kaydı ile fazla olmaz bence.Klasik bisiklet toplama merakı olan bir kişi ile benim gibi bir bisiklet binicisinin harcayacağı para tabiki bir olmayacaktır.İmkanım ölçüsünde aldığım bisikletime binerken bisikletin bana hisstettirdiği duyguların para ile ölçülemeyeceğini düşünüyorum ve bisikleti,formayı vs. alırken harcadığım parayı kendime ve hissettiklerime yaptığım yatırım olarak değerlendiriyorum.Buna değer.

Bisikletinizi 100 gram hafifletmek için 500 lira vermeyecekseniz lüks değil

@ERDEM ÖZDEMİR

erdem bey
sene 1976 ,
altıma bi adet pejo yol bisikleti aldım tempolu sürüş artı kısa mola hobim idi ve bu hobim ise asla bitmedi ,
bi kere prolar araç eşliğinde çalışırlar ve asla pedal kesmezler 100 km de tabi ,
prolar 100 km pedal kesmeden antreman serilerini hafta 3 gün yaparlar ,ve altlarında tabiki yol bisikleti olur ya 53 olur ya da 50 diş ,iki yaprak sistemi,ve eğimlerde tabi ayakta çıkarlar kilitli pedalları vardır ,70 lerden bu yana çok büyük bir değişim söz konusu ,teknolojik açıdan tabi,70 lerde ben pek bi şey görmedim zati,
benim tarzım kesin olarak asfalttan stabilizeye girmek ve oradan düz toprak zeminlerde sürat yapmaktır ,
tarzım budur benim ,
ama bi türlü istediğim bisiklete kavuşamadım ,yıllarca,
sonunda salcano getirdi ve cyclo cross bisikletin ne olduğunu gördük evet 28 jant ve de 32 teker 46 diş standart da ,isteyen 50 diş yapar ve isteyen tabi 23 hacim teker takarda tabi paris-rube de yarışan adamlar gibi tecrübeli olmak lazım 23 hacim teker ile düz toprak zeminde ve de arnavut kaldırımda gitmek ciddi beceri ister üstelik sürat yapacaksınız ,

bi kere bisiklet sporuna ben amatörce eğildim hiç bir zaman bir pro anlayışında olmadım ve de buna gerekte duymadım ,
lisansım yok benim ve bisiklet takımlarında yarışada girmedim,
tamamı ile amatör bisiklet sporu anlayışı benimki,
ama kuralları kendime acımasızca uyguladım
ne sigara ne içki bağımlılığı oluştu bende,
ve erken yatıp kalkmak ve de doğru beslenme şekli ve bunuda kendi üzerimde deneyleyerek gördüm ,tur öncesi 5 tabak kıymalı makarna yerim ve de yoğurt ile yüzde 70 karbonhidratları doldururum ,yağ ve protein oranları az olur ,aç karnına asla antremana çıkmam bi saat öncesinden kahvaltı olur ve yeşil çay ve lor ile tek yumurtayı çırparım omlet yaparım yeşil zeytin
ayrıca kullandığım energel beni fişeklemiştir mataraya koyarım su ile karıştırırım
bu ara gnc mağazalarında bulamadım ,antreman sonuna doğru bir adet süt beni fişeklemiştir
ve ayrıca maden suyu ile ayranı karıştırırım o da iyi gelir ,antreman esnasında et yemem kana 1 saat sonra karışır ve et üstüne asla tempo olmaz bi kere ,antreman sonunda yenmesi bence doğrudur ,

evet scale scott 30 large kadro karbon bisikleti 2008 in mart sonunda aldım kadro 50.000 km yi çoktan geçti ve sapa sağlam
ama 2008 de cyclo cross yok idi 2012 de geldi ve ben sonunda elimdeki bisikleti cyclo'a dönüştürmek için masrafa soyunduk ,yapabilidiğim kadar oldu mtb idi bisiklet large kadro olduğu için 28 jant 700 x 32 teker arkadan uydu ,öne aliminyum çatal takıldı ön v-break fren oldu ,arkada çıkıntı olmadığı için v -break olmadı arka mekanik disk frende kaldı ,
gidon mtb gidonu olarak kaldı yol gidonu malesef olamıyor tabi frenler başka yol gidonunda ,evet bunları zamanında yuro 3 lira olmadan yaptık ,şimdi çok memnun kaldığım maxxis over driver tekerler 80 lira sadece bu teker masrafı olacak bana bir de ayna kolda
slx ayna kol olduğu için yaprak yaprak değiştirme şansım var
tabi ruble sram 9 lu olacak gene zincir keza değişecek tabi zamanla ,arka aktarıcı shimano xt hala çalışmakta ve ön lx aktarıcıda öyle her antreman sonrası en ince ayrıntısına kadar bisikletin bakımı benim tarafımdan yapılmıştır ,bakmaz iseniz dağ olur bakarsınız bağ olur misali.