bisiklet yolları hakkında çok güzel bir yazı

‘Bisiklet Yolları İstiyoruz!
18 Mart 2008 Salı

Şimdi!

Bununla da yetinmeyip bisiklet parkları, bisikletler için trafik ışıkları, bisiklet askılı toplu taşıma araçları ve bisiklete saygılı sürücüler istiyoruz.
“Türkiye"de hayal bunlar” demeyin. Olmadığını biliyoruz.
“Para yok” demeyin. Bir tek viyadüğe harcanan paralarla kilometrelerce bisiklet yolu yapılabileceğinin farkındayız.
“Tehlikeli” demeyin. Gerekli altyapı sağlandığında bisiklet, arabadan daha güvenli bir araç.
Mazeretleri biliyoruz. Ve hepsini cevaplıyoruz.
Mazeret : Bisiklete Binmek Tehlikelidir!
Gerçekler: Türkiye"nin dünyada en çok ölümlü trafik kazası rakamlarına sahip ülkelerden biri olduğunu göz önünde bulundurduğumuzda bisikletten değil, arabaya binmekten korkuyor olmamız gerekiyor. Üstelik Ulaşım Araçlarının Karşılaştırılması tablosunda görüldüğü gibi, gerekli altyapı sağlandığında bisiklet arabadan daha güvenlidir.
Mazeret : Engebeli Bir Şehirde Bisiklet Yolu Yapılamaz
Gerçekler: Bisikletin çok kullanıldığı Avrupa şehirlerinin birçoğunda engebeli arazi sorun teşkil etmiyor. İstanbul"un ne gibi bir istisnai durumu var? Örnek: Yolların %7 dikliğe ulaştığı İsviçre"nin Bern şehrinde, toplam ulaşımın %15"i bisikletle yapılıyor. *
Mazeret : Türkiye"nin Büyük Şehirlerinde Yollarda Bisiklete Ayıracak Yer Yok!
Gerçekler: Bir şehrin bisiklet dostu olabilmesi için her caddeye, sokağa bisiklet yolu yapılması şart değil. Sadece bisiklet yollarının var olan ulaşım ağına entegre edilmesi gerekiyor.
Örnek uygulama: Motorlu araçların sebep olduğu hava kirliliğinin hem insanlara hem de kentin tarihi dokusuna zarar verdiğini gören Fransa, son yıllarda tam bir bisiklet seferberliği başlattı. Ana arterlerde şeritler yeniden düzenlenerek, gerektiğinde daraltılarak bisiklet yolları yapıldı. Bazı yollar tamamen araç trafiğine kapatılarak bisiklete ayrıldı.
Şehir merkezindeki otopark ücretlerine büyük zam yapıldı. İlk haftalarda trafiğin sıkıştığı görüldü, şikayetler oldu. Dört ay sonra insanlar yeni düzenlemeye alıştılar. Trafik, ses ve hava kirliliği azaldı. Artık Paris bisiklet dostu bir şehir olmanın haklı gururunu yaşıyor.
Mazeret: Türkiye"de Kış Şartları Zor, Hava Soğuk ve Yağışlı
Gerçekler: Türkiye"de, kışları Avrupa"nın pek çok şehrinden daha ılıman ve kuru geçiriyor.
Örnek: Avrupa"nın en soğuk ülkelerinden biri olan İsveç"in Vasteras şehrinde ulaşımın %33"ü bisikletle yapılıyor. Yağmurun yıl boyu hemen hemen hiç durmadığı İngiltere"nin Cambridge şehrinde ise ulaşımın %27"si bisikletle yapılıyor. "

http://www.dengegazetesi.com.tr/images/author/16_b.jpg

Ö.Faruk Sönmez yazmış

Arama yaptım ama bulamadım daha önce paylaşılmamıştır umarım

Valla Ben De Arabaya Binmekten Ehliyet Almaktan Korkuyorum.geçtim Istanbul'u Samsun Da Bile Trafik çok Tehlikeli çok Güzel Bi Paylaşım Olmuş Teşekkürler

Kesinlikle büyütülüp bütün sokaklara afişlenecek manifesto değerinde bir yazı eline sağlık

Herhalde bu başlık uygun olur Paris'te Seine nehri boyunca yapılan yeni bisiklet yolunu paylaşmak istedim. Biz de örnek alırız umarım...

@saglam.serdar Nisanda gittiğimde hemen her yerde bisiklet yolları mevcuttu. belki yenileri de eklenmiştir. İşten çıkmış, topuklu ayakkabıları ile evine bisikletle giden mi dersin, takım elbisesi ile pedallayanı mı kiralanabilir bisiklet (senelik abonelik ile) ve bisiklet park yerlerinden geçilmeyen cadde/sokakları mı dersin. Üstelik 14 adet metro hattına sahipken (ve yenileri de eklenecekti galiba), Bizdeki gibi de (bknz:Ankara) değil hani metro hatları sürekli kesişiyor illa ki bir yerden aktarma yapmak zorunda değilsiniz. Tabi bisiklet tekerlerini yerinde bulamaya bilme gibi ihtimalinde kuvvetli olduğu bir şehir. İlginç şekilde bu kadar metro hattı ve bisiklet yollarına rağmen trafik sorunları ve çevre kirliliği sorunları devam ediyor birde bizdeki gibi toplu ulaşımda raylı sistemin çok az yer aldığı her bireyin işine evine bencil bir şekilde tek başına arabasıyla yolculuk yapsa ne durumda olurlardı bilemiyorum. Başka olumsuzlukları da vardı olabilir de sorun burada kendimize gömüp elin oğluna bak demek değil.
Şunu anlamıyorum ben; örnek vermek gerekirse yaklaşık 80 kilo olan bir bireyi 10-15 kiloluk bisiklet A noktasından B noktasına gayet güvenli, karbondioksit yaymadan, çevreye zarar vermeden gürültü kirliliği oluşturmadan, gayet mutluluk hormonu salgılayarak sağlıklı bir şekilde işine/gününe daha iyi motive ederek başlayabilecekken bu minik yolların yapılması yerine, yine ortalama 80 kiloluk bir bireyin ortalama 1300 kg'lık bir kompak sedanla ( ama bebek arabası sığıyo, ama markete gitmek gerek ama hafta sonu ailecek kayınçolarla mangal yakacağuduk ama ama ama tek başıma işe gidip geliyorum (( ) sırf konforlu, güvenli diye koskoca şehri gürültüden kirlilikten stresten geçilmez hale getirip yetmezmiş gibi 100 km'de 5-10 lt yakıt tüketimi ile dış ticaret açığına katkılarını sunarken bu vatandaşlar için sırf kırmızı ışığa takılmasınlar diye koskoca viyadükler, alt-üst geçitler, yollar köprüler yapılması hemde şehrin göbeğinde (!). Ankara için hiç bir trafik kuralı bisiklet veya yayadan yana değil, bütün kurallar neredeyse motorlu araçlar için şimdi düşünüyorum bir araç mı yoksa bir insan mı daha değerli. Kesinlikle bizde şu zamana kadar verilen değer araçlara ve resmen putlaştırılmış, arabalara tapılıyor memlekette. Yahu o da bir birey bende, 5 kişilik aracında tek başına gidiyor bende bisikletimle aynısını yapabiliyorum, oda işine gidiyor bende onu benden önemli kılan ne ? Elbette motorlu araçlara ihtiyaç var fakat durum içinden çıkılmaz bir hal almış. Bilemiyorum bu kadar zor olmamalı bazı şeyleri düşünmek (yada düşünebilmek mi deseydim bilemiyorum altan bilemiyorum).

@Ken

Bunları paylaşalım ki örnek olsun. Medeniyet olarak nerede olduğumuzu görelim. Gerçeği görmeden/bilmeden ilerleyemeyiz.

@saglam.serdar
Ne kadar da güzel tam araba park edip nehri izlemelik (!)

Arkadaşlar Bakırköy - Yenikapı sahil yolunda ki bisiklet yolunu kullanan var mı? ben kullanıyorum ama pek yeterli değil gibi hissediyorum yenikapıdan sonrası yok, bakırköy kısmında ido ayağında bitiyor..