Bu bisikletin bende hem iyi hem de kötü anısı vardır. Babam onu Fatih, Şehzadebaşı'ndaki bir mağazadan almıştı. Bebekliğimde balkonda sürdüğümden sonra kullandığım 2. bisikletimdi. Başta arkasında 3. mini bir tekerlek monteydi. Düşüp kalkarak bisiklet üstünde durmayı öğrenince onu söktük. O zaman toprak ve mıcır olan mahallenin yollarında sürmekteydim. Kardeşimle birlikte 2 kez binmişliğim vardı. İlkinde annem bizi alışverişe yollamıştı, ben de daha fazla bisiklet süreyim diye yolu uzattım. Alışveriş yaptık ama eve döndüğünde annem ikimizi de dövmüştü ve 1 hafta dışarı çıkamama cezası almıştık. İkincisinde yine arkamda bana tutunan kardeşim, evimin sokağının aşağısında fren yapmakta gecikince benle birlikte bisikletten düşmüş ve düşmenin acısından mıdır nedir, bisikletten soğumuştu. 1989'da bisikletim, o dönem apartmanımızın en üst katında oturan ve aramızın limoni olduğu bir komşunun oğlu tarafından o zaman onu koyduğumuz apartmanın bodrumundan çalındı. O nedenle şimdiki bisikletimi aldığım 1995'e kadar bisiklete binemedim.