Cömert
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 21 Şubat 2012
- Mesaj
- 634
- Tepki
- 2.525
- Şehir
- İstanbul
Şu an , firmalar kendi servislerine ne ödüyorlar bilmiyorum. Ama 2 sene öncesine kadar salcano servisine kurulum yapması için firma 7.5 TL gibi bir rakam ödüyor diye hatırlıyorum. O da ne zaman servisin hesabına yatıyor. Servis bu parayı çekerken komisyon ödüyormu ? İnanın hiç bir fikrim yok. Diğer firmalar o tarihte ne ödüyorlardı bunuda bilmiyorum ama öyle ahım şahım bir para ödemedikleri içindir ki , ahırdan bozma bisiklet tamircilerine yetkili teknik servis yetkisi veriliyor. Zaten ticaret bakanlığınında bir şartıdır bu. İhraç bir ürün getiriyorsanız veya bu ürünü Türkiyede üretiyorsanız , mutlaka ama mutlaka yedek parça bulundurma ve ve yetkili servis açma zorunluluğunuz var.
Firmalar genelkde bizzat kendi ürünleri için bütün illerde servis açıp , kira , sgk ,elektrik faturası , personel maaşı gibi giderlerle uğraşmamak için , zaten mevcut açılmış bir servise yetki verip , bununla bakanlık şartnamesinin ilgili mevzuatını yerine getirmiş varsayılıyorlar. Yani bir şekilde mevzuatın etrafından dolanarak , işin kolayına kaçıyorlar. Ancak bazen sadece Türkiyede görülebilecek kadar absürt durumlar olabiliyor.
Servis markanın web sayfasında yetkili servisi gözüküyor, ama servisin bundan haberi yok. Veya servis firma ile anlaşması fesetmiş ama halen web sayfasında aktif yetkili servis gözüküyor. Vatandaşta buna güvenip gittiğinde , hazin bir durum yaşanıyor. İstanbul , İzmir , Ankara gibi büyükkentlerde bile doğru düzgün servis bulamazken , anadolunun durumunu siz düşünün.
Başlığı açan Mehmet bey kardeşim. Falcı değilim ama başına tam olarak ne geldi bunu anlayabiliyorum. Kıştan çıktık. Havalar gündüz bisiklet sürmeye müsait. Millet yavaş yavaş bisikletlerini çıkartmaya başladı. Bütün kış oturmuş servisler için en para kazanılacak zaman . Çoğu servisin kendiside bisiklet satıyor.Şimdi elinde bir bisikletle servise gidiyorsun. Servisten almadığın gibi kuponla kurulum talep ediyorsun. Hadi iyiser olayım diyelimki servis bu kurulumdan 15 TL alacak. Onuda ne zaman alacak ? bilmiyoruz. Komisyon kesilirmi ? ehh banka üzerinden hesaba geçiyorsa , banka bu affeder mi ?
Servisci dayı bir bakıyor ki , kendisinden almadığın bisikleti birde kurup gelmişsin. Olay markanın merkezine şikayet olarak hatta Tüketici hakem heyetine gitse savunma hazır. Kutusuyla getirmesi gerekirken , kendi kurmuş efendim. Bisikleti kendisinden alsaydınız , bisikletten elde edeceği kar miktarıyla , kurulum ücreti, belki kıştan çıkmış bir servise ilaç gibi gelecekken , birde ücretsiz kurulum isteyince dayı olayı nakite bağlayıvermiş.
Burada kutuyu açarak kurulum yaptığınız için siz kusurlu sayılıyorsunuz. Bu durum garanti belgesinde belirtilmiş ise , ne marka , ne de servis hukuken sorunlu tutulmuyor. Garanti belgesini okumamış olmanızda bu durumu değiştirmiyor. Diyelim ki bir şekilde 20 TL ye başka bir yere kurdurdunuz. O para bedeli size bir Türkiye gerçeğini yaşatarak öğretti. Yaşanarak öğrenilen tecrübe kolay kolay unutulmaz.
Diyelim ki kutuyu açmadan bu dayıya götümüş olsaydınız ve kurulumu yaptırıp garantiyi başlatsaydınız . İlerde parça arızası durumunda bu garanti belgesinin hakikaten işe yaracağını mı zannediyorsunuz ? ( Bu da başka bir maceraya kalsın. )
Firmalar genelkde bizzat kendi ürünleri için bütün illerde servis açıp , kira , sgk ,elektrik faturası , personel maaşı gibi giderlerle uğraşmamak için , zaten mevcut açılmış bir servise yetki verip , bununla bakanlık şartnamesinin ilgili mevzuatını yerine getirmiş varsayılıyorlar. Yani bir şekilde mevzuatın etrafından dolanarak , işin kolayına kaçıyorlar. Ancak bazen sadece Türkiyede görülebilecek kadar absürt durumlar olabiliyor.
Servis markanın web sayfasında yetkili servisi gözüküyor, ama servisin bundan haberi yok. Veya servis firma ile anlaşması fesetmiş ama halen web sayfasında aktif yetkili servis gözüküyor. Vatandaşta buna güvenip gittiğinde , hazin bir durum yaşanıyor. İstanbul , İzmir , Ankara gibi büyükkentlerde bile doğru düzgün servis bulamazken , anadolunun durumunu siz düşünün.
Başlığı açan Mehmet bey kardeşim. Falcı değilim ama başına tam olarak ne geldi bunu anlayabiliyorum. Kıştan çıktık. Havalar gündüz bisiklet sürmeye müsait. Millet yavaş yavaş bisikletlerini çıkartmaya başladı. Bütün kış oturmuş servisler için en para kazanılacak zaman . Çoğu servisin kendiside bisiklet satıyor.Şimdi elinde bir bisikletle servise gidiyorsun. Servisten almadığın gibi kuponla kurulum talep ediyorsun. Hadi iyiser olayım diyelimki servis bu kurulumdan 15 TL alacak. Onuda ne zaman alacak ? bilmiyoruz. Komisyon kesilirmi ? ehh banka üzerinden hesaba geçiyorsa , banka bu affeder mi ?
Servisci dayı bir bakıyor ki , kendisinden almadığın bisikleti birde kurup gelmişsin. Olay markanın merkezine şikayet olarak hatta Tüketici hakem heyetine gitse savunma hazır. Kutusuyla getirmesi gerekirken , kendi kurmuş efendim. Bisikleti kendisinden alsaydınız , bisikletten elde edeceği kar miktarıyla , kurulum ücreti, belki kıştan çıkmış bir servise ilaç gibi gelecekken , birde ücretsiz kurulum isteyince dayı olayı nakite bağlayıvermiş.
Burada kutuyu açarak kurulum yaptığınız için siz kusurlu sayılıyorsunuz. Bu durum garanti belgesinde belirtilmiş ise , ne marka , ne de servis hukuken sorunlu tutulmuyor. Garanti belgesini okumamış olmanızda bu durumu değiştirmiyor. Diyelim ki bir şekilde 20 TL ye başka bir yere kurdurdunuz. O para bedeli size bir Türkiye gerçeğini yaşatarak öğretti. Yaşanarak öğrenilen tecrübe kolay kolay unutulmaz.
Diyelim ki kutuyu açmadan bu dayıya götümüş olsaydınız ve kurulumu yaptırıp garantiyi başlatsaydınız . İlerde parça arızası durumunda bu garanti belgesinin hakikaten işe yaracağını mı zannediyorsunuz ? ( Bu da başka bir maceraya kalsın. )