Scudo Sports

Erciyes Gran Fondo'ya hazırlanıyoruz

@Bekir EREN çok kötü bir şans, tam hazırlık zamanı derken böyle aksilikler moral bozuyor. Uygun bir zamanda yolun kalitesinden bahsederseniz çok hayırlı olur hepimize, hatta fotoğrafları varsa bir yerlerde bizi ne bekliyor biraz anlarız. Geçen yıl Kapadokya'da soğuk asfaltın ne demek olduğunu ancak yarışırken öğrendim.
 
Scudo
@Bahadır Gürel tam da anlamaya çalıştığım şeyi söylediniz.Nabzınız aynı durumda kalacak iken hızınız artacaktır.Powermetre olmadan da bence şöyle anlaşılabilir.Belli bir rota da yapılacak olan sürüşlerde bu fark net bir şekilde görülebilmeli.Örneğin;60-70km mesafe ve 2-2,5 saatlik sürüşde ortalama hızınız ve nabzın z4 de kalabilme süresi de artacaktır.Yanılıyormuyum?
 
  • Beğen
Tepkiler: Bahadır Gürel
@ahmetaldag teoride doğru ama çok fazla belirsiz faktör giriyor; rüzgarın şiddeti ve yönü, ışıklarda-kavşaklarda ne kadar durduğunuz, arada attığınız sprintler, sabah ölçtüğünüz dinlenik nabız, yorgunluk durumu, bir gün önce ne yediğiniz, stres-sıkıntı gibi belirsizlikler var. 3-4 yıl bir ekiple aynı rotada antrenman yaptım aynı rotada 200-300 kaydım var. Ne kadar anlamlı sonuçlar çıkarmaya çalıştıysam da hiçbir fikir vermiyor.
 
@Bahadır Gürel yollar çok iyi denebilir. çoğunlukla sıcak asfalt diyebiliriz. çevreyol üstünden, malatya yolundan geçtiği için yarış double yollar var bu kısımda. Tomarza-Develi arasını tam bilmiyorum. Develi'den Erciyes'e çıkış bitti yada bitmek üzere yolu güzel. Tomarzaya kadar olan kısım da %90 dan fazlası kaymak asfalt denebilir. Parkur çok güzel bence. Yarışmak için uygun. İlk mola yeri zaten bahsettiğim dereye inip çıktıktan sonra 20. km. de. Sonrası zaten çevreyolun üstünden devam ediyor. ikincisi de Akmescit denilen yere gelmeden bi kaç km. önce diye tahmin ediyorum. Akmescit ile Tomarza arası yol iyi ise geriye malum bilmediğim kısım kalıyor. İnşallah benim kadro kulağı gelir de parkur ile ilgili hem resim hem video çalışması yaparım birgün.

Eşpedal Kayseri Temsilciliğinin Tandem ile hazırlıklarından kısa bir kesit.
 
@Bahadır Gürel Beslenme ile ilgili önerileriniz nelerdir bahadır bey? Biniş öncesi,sonrası beslenme tipi miktarı nasıl olmalı. Nelere ağırlık vermeli ya da vermemeliyiz.
 
@Hasan Saylık

@Hasan Saylık birşey önermesem daha sağlıklı olur, bugüne kadar antrenmanlar olsun yarışlar olsun öncesinde ve sürüş esnasında bilinçli bir tercih yapmadım. Ben de okuduklarımı bildiğimden başkalarının önerilerini yazmasam iyi olur.

@Bekir EREN izledim, eğer parkurun bir kısmı bu yoldan geçiyorsa asfalt gerçekten harika. Benim antrenman yaptığım Bostancı-Kaynarca bölgesiyle kıyaslanmaz bile. Bostancı-Kaynarca arasında yolları kazıp da sonra kapatanlar ve bunları planlayan mühendisler ya ilkokul mezunu bile değil (gerçekten şüphe ediyorum) ya da bisikletliler yoldan gitmesin diye kasten yapıyorlar. Kaynarca-Bostancı arası yolun asfaltı artık kötü yamalardan dalgalı hale geldi, hızlanırsanız hoplaya zıplaya gidiyorsunuz. Üstelik bazı yerlerde yol üzerinde görünmez çukurlar var, görünmez diyorum çukurun içi de asfalt, sizi fırlatıp atıyor. En kötüsü de yol üzerinde oluşan yanlamasına paralel tümsekler, yolun sağı solu aynı yükseklikte değil, bir taraftan diğerine geçerken bisikletten düşmeniz yüksek olasılık.
 
Haz. - Tem. aylarında iş sebebiyle fitnes yaparak, Ağustos ayında ise bisiklet üstünde idmanlarımı planlıyorum. Teknik bilgiler bir harika. Konuyu takipteyim.
 
inşallah yeni alacağım yol bisikletiyle (4.000-5000 bütçe ayırdım daha karar veremedim) kısa parkura katılmayı düşünüyorum.
 
Abone olanlara günlük mesajlar ulaşıyordur sanırım. Geçen hafta tatil nedeniyle İstanbul dışında bisikletten uzaktım. Otelin spin bike seanslarına katıldım ama bisikletin yerini tutmuyor. İstanbul'a dönüp de rutin bir tur yapınca anladım. Hergün bir saatlik seansta spin bike'ta ne yaparsanız yapın -ki alman hoca her tür çalışmayı yaptırdı- hava direncinin, rüzgarın etkisinin yanına yaklaşamıyor. Programa kaldığım yerden -yani geçen haftanın programından- devam edeceğim. Bu haftanın ve önümüzdeki haftanın programı şöyle:

upload_2016-6-7_22-14-17.png


Bu hafta SS intervali var. İlk haftaya göre 4x8 dk. değil 4x10 dk. olacak (yine aralarda 5 dk. dinlenme). Benzer şekilde Tempo interval de ilk haftaya göre artmış durumda. İlk hafta 4x12 dk. sürerken şimdi 4x15 dk. sürecek. Hafta sonu ise 3 buçuk saatlik dayanıklılık sürüşü var. Bunun içine 2x20 dk. Tempo interval eklenecek. Ayrıca her 5 dk. da bir 30 sn.lik hızlanma testi yapmalısınız. Tabi grupla sürüyorsanız diğerleri buna tepki gösterir. Pazar günü 2 buçuk saatlik sadece dayanıklılık sürüşü olmalı. SS, Tempo ve Endurance Miles nabız aralıklarını daha önce yazmıştım.

Bu sabah Erciyes Gran Fondo için gereken sağlık raporunu almak üzere Kardiyolojiye uğrayıp efor testine girdim. 15 dk. kadar sürdü. Test sonunda Bruce Exercise Stress Test raporu veriyorlar. Standart bir uygulama. Bende sorun çıkmadı ama testi yapan doktor benim max nabzımı yaşıma göre 220-48 hesaplamış. Tabii testi Stage 4 safhasında bitirdi çünkü nabız 163'e çıkmıştı bu da max nabzın %94'ü olduğundan sınır kabul etmiş. Aslında doktorun bilmediği şey benim katıldığım 10-15 km'lik patika yarışlarında nabzım bir saat boyunca 170'lerde dolaşmıştı. Bunu anlatsam da işe yaramaz, daha yeni ısınmışken test bitti. Testi yapan doktor ve raporu veren kardiyolog yarışa katılmamda bir sorun olmadığını, kondüsyonumun gayet yerinde olduğunu söylediler, bu da yeterli.

Daha önce de yazmıştım yarışta yapılacak en akıllıca şey kendi gücünüzde olanlarla anlaşıp birlikte çalışmak. Farklı güçte olanların birlikte çalışması bir şey ifade etmez, faydalı da olmaz. İyi bir yöntem yarışa katılanların Strava kayıtlarından yokuşlardaki PR derecelerine bakarak size denk olanlara karar vermek. Sonra bu kişilerle yarış öncesinde iletişime geçip niyetinizi anlatmak. Çünkü yokuşlarda denk güçteyseniz, düz yollarda düzenli makara yaparak hava direncine karşı ekonomi sağlarsınız.
 
@Bahadır Gürel Beslenmeme dikkat etmiyorum ve bu sürüşlere de yansıyor, bazen acı çekecek kıvama geliyorum, tavsiye dahi olsa bilgilere ihtiyacım var.
 
@Hasan Saylık

Benim alışkanlığım şöyle: Eğer ertesi günü uzun bir tur varsa veya bir yarış varsa mutlaka önceki gün bol kompleks karbonhidrat alıyorum. Şekerlerden uzak duruyorum ama bulgur, makarna, fasulye, mercimek, tahıllı ekmek tercihim oluyor. Hem de bolca alıyorum. Çünkü 2 yıl önce korktuğum şey başıma geldi. Yeterince karbonhidrat almadığım bir dönemde (karbonhidrat kısıtlı diyet) Alanya'da bisiklet kampına gitmiştik. O günün sabahında da şekerli şeylerden uzak durmuştum. Yapılan 120 km'lik tempolu antrenmanın sonlarına doğru gözlerim karardı, üşüme ve titreme yaşadım. Düz gitmekte bile zorlandığım için grubu bırakıp kenara çekildim ve bir arkadaşın desteğiyle kendime geldim (gidip kola-çikolata filan almıştı).

Tur sabahı kahvaltı yapmam, muz-kuru kayısı-fındık-ceviz gibi şeylerle idare ederim. Enerji jelleri veya barları kullanmıyorum (kalp sorunum olduğundan) ama kullanılırsa faydası oluyor, bir iki defa denemiştim. Beni fişekleyecek şeylerden uzak duruyorum çünkü kalbin ekstra yorulması riski var. Ama powerade içerim. Tur sonunda yine bol karbonhidrat alırım ertesi gün antrenman olsun olmasın. Ancak turdan hemen sonra alırım, ilerleyen saatlerde proteine yönelirim.
 
Geri