Scudo Sports

Gerçek fark nedir? cannondale scott sedona

@Emre GÜLEN


''Türkiyede tasarlanması bence yeterli olur'' demişsiniz fakat bu üretim değil ithalattır şöyle ki;
sadece kadro taraslayarak dışarıda üretim yaptırdığınızda bu sizi bir üretici firma yapmaz.(Türkçe'si size milyon dolarlar kazandırmaz) ithalatçı firma yapar o ikisini karıştırmayın.Ayrıca büyük firmaların zaten tayvanda üretim yaptırdığını inkar etmedim ben siz tayvanda üretim yaptırmayı biraz farklı anlamışsınız.Bir ürünün bütün ar-ge çalışmalarını yaparsınız,projeleri değerlendirir,ürünün üretileceği materyalleri seçersiniz,tasarımını yaparsınız,kalite standartlarını,ürünün yaklaşık olarak ömrünü ölçersiniz,dayanabileceği koşulları testlerini yaparsınız v.s v.s herşeyini siz belirlersiniz.Bu noktadan sonra üretim maliyetleri düşük olsun diye uzakdoğudaki firmalara '' sizin belirlediğiniz kalitede '' üretim yaptırırsınız yani hammalığını yaptırırsınız. . .ayrıca shimano japon diyorsunuz fakat shimano nun sadece başlangıcı japon sony gibi ! Şu an birçok büyük firma tıpkı shimano gibi global şirketler mesela bazı shimano rublelerde U.S patent yazısı bile var.Yani japon da var amerikalı da var ingiliz de var v.s v.s de var ortakların içinde.Kaldı ki bizim ülkemizin hiçbir donanım üreticisinde hiçbir kadro üreticisinde ortaklığı yok . . . Şunu da belirteyim ki tayvandaki kadro üreticilerle avrupadaki bisiklet firmaları ayrı ayrı objeler de değiller birçoğunda dediğim gibi ortaklık v.b ticari anlaşmalar var yani birbirleriyle yabancı değiller biz olayın dışındayız sadece bilmem anlatabildim mi ?
 
Scudo
@ertunga

evet haklısınız bana pahalıya geldi 2008 de yurt dışında scott karbon zannetmiyorum 2530 yuro olsun türkiye fiatı bu idi 2008 de ama o zamanda yuro 1.87 idi şimdi yuro süperman oldu uçtu 3 liraya gidiyor ,montaj bisiklet sanayi ile iş olmaz biz burada bisiklet sanayisinin alt yapısını kuracağız çok kaliteli ayna kollar ve karbon bisikletler yapıp iç pazara 1000 liradan satacağızda nerde o günler hayal görmek gibi bi durum bu,,
 
Nedir bu %100 yerli üretim komedisi, anlamıyorum. :) Ekonomi küresel, üretim merkezleri belli başlı yerlerde toplanmış vaziyette. Buna rağmen her şeyi Türkiye'de üretmenin hayaliyle yaşıyor bazı arkadaşlar. Öyle bir devirde yaşamıyoruz. Bir otomobilin üretim sürecine bakın, en büyük örnek olarak söylüyorum. Kaza anında açılan havayastığı sistemi bile farklı bir firma tarafından üretilip, markaların modellerine ait direksiyon tasarımlarına uygun şekilde üretilerek otomobil fabrikalarına gönderiliyor. Bahsettiğim şey direksiyon değil, direksiyonun göbek kısmı sadece. O kadar karmaşık ki, insan hayretle izliyor.

Ayrıca gelirler sadece üretimden kazanılmaz. Bugün evinizdeki LCD televizyonların panelleri, telefonların panelleri; hemen hemen hepsi Sharp'ın onlarca yıl önceki teknolojisini kullanıyor. Lisanslar, patentler; hepsi altın değerinde. Patent savaşlarını görüyorsunuzdur. En güncel ve basit örneği; Apple ve Samsung arasındaki savaşlar. :)
 
@ozan erdem

biz zati tribündeyiz maçı seyrediyoruz adamlar sahada top oynuyor ve gol atıyor,,:)
 
@ozan erdem

Ben yerli üretim olur dediğimi hatırlamıyorum.Tasarımdan bahsederken ar-ge çalışmasınıda kastetmiştim aslında. Ama zaten farkta bu sedona,salcano bu ar-ge çalışmalarını yapsa dünya markalarıyla fiyatlar aynı düzeye gelecek ve tercih yabancı marka olacak ve Türk markası varlık gösteremeyecek. Bunun için Sedona,salcanonun satış politikasına hak vermemek elde değil.
 
http://img21.imageshack.us/img21/9490/zzb0.jpg

uzun süre aklımı kurcalayan model ise Nirve Starliner oldu....
 
Hocam bu uçak mı ki tamamen Türkiye'de üretilsin? Uçaktan adamlar fabrikadan günde bir tane bile çıkartamayabilirler. Üretim uzun, üretilen miktar az, standartlar aşırı yüksek. Mecbur tasarlandığı ülkede üretiliyor. Şu anda en çok üretilen commercial airliner tipi(genelde gördüğümüz jet motorlu yolcu uçakları) uçakların en çok üretileni yaklaşık 40-50 yılda 10000 gibi bir sayıyla Boeing 737 oldu. Halbuki Apple Iphone'un bir modeli, satışa sunulmasından kısa süre sonra milyonlarca üretilmiş oluyor. Dolayısıyla adamlar da bunu uzak doğuda ürettiriyor. Şimdi bisiklet, eğer az üretiliyorsa belki Türkiye'de üretilebilir ama uzak doğudan daha ucuz olmaz.
 
Forumun yenilerinden sayılırım. Uzun süredir formu inceliyorum. Mümkün olduğunca eski konulara dönüp bilgi sahibi olmaya çalışıyorum. Tam kafamı kurcalayan konuyu buldum.
Eeee ne alıyoruz şimdi ? Düşük donanımlı GHost se 1175 mi ? Yoksa Salcana İnsommia 10 mu ?
 
@Tuna Kalın

Ghost'u neden kafanızdan çıkaramıyorsunuz bilmiyorum ama alırsanız paranız havaya gidecektir. Kadro sağlamlığı falan hikaye her bisiklet sağlamdır adam gibi kullanıldığı sürece o kadro sağlamlığı işin komedisi salcano kat kat daha iyidir.
 
  • Beğen
Tepkiler: Tuna Kalın
@Berke1903

Bisiklet konusunda bilgilerim ve deneyimler yetersiz. Gerekli araştırmaları yapıyorum. Sürekli bir kadro sağlamlığından bahsediliyor. Ben çevremde 20-30 yıllık bisikletler görüyorum. Kadrolar gayet sağlam bir şekilde duruyor. Yine bende de Salcanonun en alt model bisikleti var. Ön süspansiyon bile yok. O bisiklet bile canavar gibi duruyor. Benimde kafamda şekillenen şey artık şu ; Donanımı yüksek bir MTB
 
Yerli bisikletleri kötülemiyorum ancak;

Beni yerli bisikletlerden uzak tutan etkenler; Kesinlikle boya, kadro tasarımı ve işçilik, ömür boyu kadro garantileri.
İlk bisikletim 2. el temiz bir corratec x vert 2008 modeldi, 4000 km kullanıp gayet temiz bir şekilde her tarafı saat gibi çalışır vaziyette bir arkadaşıma sattım. Oda bir süre sonra donanımı değiştirip yoluna devam etti, kadronun sürüş zevkinin farkında.

İkinci bisikletim 2. el yine temiz bir Giant Defy oldu. Aradığım herşey vardı kadro tasarımı, işçilik, ömür boyu kadro garantisi vs. Bu yaz döneminde 3600 km hiçte nazik olmadan sürdüm. Abartıp araziye girdim takla attım, gece 40km/h la giderken derin bir çukurdan geçtim, ciğerlerim yerinden oynadı sandım, bu sefer kadroyu kırdım galiba dedim (80 kiloyum) inip kontrol ettim hiç bir sıkıntı yoktu.

Gelelim can alıcı noktaya; bir arkadaşım no name karbon yol kadrosuna sram rivalli bir bisiklet topladı (whistle'ın bir modeline çok benziyordu açıları), ben giant la virajları dönerken arkadaş sürekli yavaşlıyordu, iki bisikleti test eden arkadaşlarda bunun farkına vardı, yani kadro açıları güven vermiyordu. Virajlarda sram rivalli kadro, sora lı Giant kadronun gerisinde kalıyordu. Kendi kadrom o kadar güven vericiydiki en son merdiven inmeye başladım. Umarım kadro neden önemli anlatabilmişimdir, güvenli ve agresif sürüş için açılara ihtiyaç duyuluyor, donanım biryerden sonra etkisiz kalıyor. Onun için ben slx li yerli marka yerine, altuslu cannondale i tercih ederim. Sonuçta donanıma değil kadroya biniyoruz.
 
  • Beğen
Tepkiler: blackice_serkan
@Tuna Kalın

Donanımı yüksek mtb bakıyorsanız trek, scott, cannondale, cube, focus gibi üst düzey markaları kafanızdan çıkarmanız lazım, salcano, bianchi, carraro, merida gibi modellere bakmanız lazım. Bütçeniz ne kadardı? Ona göre bir şey önereyim.
 
@Berke1903

Net bir bütçe kafamda yok ama. 1000 tl ( +250 & - 250 ) gibi bütçe ayırabilirim.
 
@Tuna Kalın

O zaman bunu önerebilirim.
(link)
 
Haydi hortlatayim konuyu ;) , kadroda iki şeye bakmak lazım " hafiflik ve ömür boyu garanti" , uygun fiyatlı bir firma bu garantiyi veriyorsa en iyisi odur. Kadro geometrisi ise aynı sınıfta olan iki bisiklet için pek fark yaratmaz " iki downhill veya iki xc kıyaslamak gibi" , fabrikası uzak doğuda olan hangi firmanın kalite kontroluna garanti verilebilir veya o fabrika acaba kaç firmaya üretim yapıyor, taiwanda bir fabrika 5 firmaya bile üretim yapar bizim haberimiz olmaz. Markayı kafaya takmam , alacağım bisikletin " (hafiflik+donanım +kadro garantisi)/fiyat= en iyisi hangisiyse onu alırım " bu memleket ne ürünler gördü, çinde üretip ünlü marka logosu basip fahiş fiyata satılan neler neler. Iyi akşamlar
 
Geri