@berberci
Bisikletliler tek tip varlıklar değiller. Her birinin bisiklet sürme amacı, tarzı, hâli tavrı farklıdır. Bisiklet sürenler sadece genç, atletik, sportif insanlar değiller. Aralarında yaşlılar, kadınlar, çocuklar, bedensel kısıtları olanlar da var. Kimileri işe gidip gelirken kullanıyor bisikletli, kimileri de alışverişe, okula, pazara çarşıya, komşu ziyaretine, gezmeye tozmaya, kimileri de spor yapmak için. Dolayısıyla ulaşım ağında bisikletlilere ayrılması gereken alanın ve sağlanması gereken güvenliğin de çeşitlenmesi, farklı kriterlere göre şekillendirilmesi gerekir. Dahası kentsel mekânın kendisi ve ulaşım ağının yapısı da bu çeşitlilikte kriterdir. Trafiğin yoğunluğu, ortalama akış hızı, yol genişliği, kentteki ulaşım ihtiyacının topografya ve yerleşim düzenine göre dağılımı gibi bir dizi etken bisikletli ulaşımın tasarlanmasında doğrudan rol oynar. Geçende İsveç hükümetinin bisikletli ulaşım stratejisine dair bir metin okumuştum, düşünmeye tam da bu noktadan başlamışlar, yani "tek tip" bir bisikletli olmadığını, hayatlarının farklı evrelerinde olan kadınlar erkekler gençler çocuklar ve yaşlılardan oluşan bir topluluk tanımı yapmışlar. Kimi koşullarda kimilerine engel gibi görünen bir bisiklet yolu başka bir koşulda başkalarına gereklilik olarak görünür. Türkiye'de bisikletle yollara çıkma hakkının yaşça alt sınırı 11'dir, yani 11 yaşında bir çocuk bisikletle trafiğe çıkabilir, dolayısıyla zihnimizde yerleşik olan genç atletik sportif bisikletli tipi bu çocuğun ulaşım ve yol ihtiyacını tanımlamakta bize yardımcı olmaz. Bütün bunlardan öte, Isparta'daki tartışmanın çok başka yönleri de var.
Bisiklet yollarının tasarımı ve çeşitliliği hakkında çok yararlı ve doğru bilgiler içeren bir kılavuz var, WRI Türkiye'nin hazırladığı, okumanızı hararetle tavsiye ederim. Sitede bisikletli ulaşımla ilgili başka raporlar ve kılavuzlar da mevcut.
(link)