Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Karbon mu, aluminyum mu?

Güzel bir karşılaştırma olmuş @serkanmistinoglu teşekkürler. Alüminyumun gitmemesi kısmında bir miktar abartı ile farkı ortaya koyduğunuzu düşünüyorum. Ama ortada fark olduğu bariz.

Giant tcr adv 1 kullanıyorum, jantlarım bile karbon. Şunu net söylemeliyim ki Giant kadro inanılmaz sert oluyor, hatta konforu bir miktar düşürecek kadar.

Peki performans açısından konuşayım, geçen gün çok begendigim van rysel edr af 105 bisikleti aldım decathlondan. Ilk turumu Beykoz Anadolu Kavağı Yoros Kalesi Anadolu Feneri Kılıçlı güzergahında yaptım. Yoros tırmanışı zordur, 12,7 ortalama eğim anlık daha da artar, neredeyse 1-1,5 km civarı bir segment. Korkarak girdiğim segmentte PR yapmışım. 20 sn daha hızlı geçmişim segmenti hem de. %18 civarı eğimli yokuşlarda da karbonu aratmadan çıkabildim. Sebebini henüz çözebilmiş değilim ama alu bisiklete haksızlık etmişim dedim kendime :)

Aradaki ağırlık farkı 1,2 kg, VR alu kadro alu jant ile daha ağır Ama hatırı sayılır bir zaman farkı var ortada. Dişli oranları da Giant 34/34 VR 34/32 (giantta 34 rubleyi nerdeyse kullanmıyorum gerçi ama Yoros'ta kullanmıştım.)

Peki düz yola indiğimde gördüğüm farkı da yazayım ki tarafsız olduğum belli olsun :) Pedala basıp yüksek güç verdiğimde giant anında hızlanıyor, bunu hissetmemek imkansız, Alu kadro ise yarım saniye gibi daha geç tepki veriyor ama hızlanıyor nihayetinde. Karbonun üstünlüğü burada yadsınamaz bir gerçek. Sprinterseniz ve yüksek watt basabiliyorsanız (kabul edelim çoğumuz bir pro kadar yüksek basamıyoruz) karbon tek çare, all rounder bir bisikletçi için ise fark teker grubunda yatıyor sanırım. Jant ve lastiği akıcı olan ortalama hızı tutturup gidiyor. Karbonun bir avantajını da aynı hızda daha az eforla gittiğimde anlıyorum. Yüksek hızlarda fark bariz oluyor burda da.


Konfora gelirsek burda kadro geometrisi ve karbonun malzemesi devreye giriyor. çok sert bir kadroda konfor da bir miktar düşüyor bana göre. Çukurlar olmasa karbon sabaha kadar daha konforlu derim ama yollarımız belli ve çukura tümseğe girmeden 500 metre gidemiyoruz. Ben Giant ile çukura girince darbeyi iç organlarımda hissediyorum mesela :))

Titreşimi sönümlemesi güzel bir artı, sonuçta titreşim belirli frekansta yoldan gelen küçük etkilerle oluyor, asfalta göre değişiyor. Karbon bu konuda size hissiz bir sürüş sunarken, alu ve ya çelik daha canlı bir sürüş hissi veriyor.

Bu söylediklerini zaten siz de, çoğu arkadaş da biliyor ve ya tersini düşünüyor fark etmez, ama bilmeyenler için kendi gözlemlerim ve hislerim! bu şekilde:)

Tekrar bu konuya girizgah yaptığınız için sağolun, fikirlerim yeniyken yazmam daha kolay oldu.
 
Scudo
Bisiklet üreticileri (temsili).
hqdefault.jpg
 
Pro değilseniz Hız, hızlanma, viraj gibi konularda kadronun geometrisi sizi daha çok etkiler diye düşünüyorum.İyi bir aluminyum bisiklet ile iyi bir karbon bisiklet arasında aktarım konusunda rijitlikten kaynaklı dez avantaj %5'i geçmez.Tempolu bir sürüşte 160-170 watt bir ortalama yakaladınığınızı var sayalım.Kaybınız 8-9 watt olacaktır.Ancak 350-400 watt ortalama çeviriyorsanız yarış koşabilecek bir kapasiteniz var demektir ve kaybedeceğiniz 20 watt çok önemlidir. Bir de her karbon bisikleti de dikkate almayın karbon kalite kalite sakız gibi karbon kadrolar var.Günümüz premium alu bisikletler Allez Sprint, Caad13 vb saydığımız bir çok handikap elenmiş ya da karbona yakın bir seviyeye getirilmiş durumda. Üstelik arada ciddi bir fiyat farkı da var. Supersix Evo Ultegra disk ile Caad 13 ultegra disk arasında 1300 usd gibi bir fiyat farkı var.
 
Bugün çok fantastik bir sürüş yaptım, 60 kmlik bir rotayı Cannondale CAAD 8 ile gidip, Cannondale SuperSix ile döndüm :ssrtcbya: İnanılmaz güzeldi, ilginç bir sürüş oldu gerçekten. Her ne kadar bisiklet sürmeyi unutmuş olsam da (fazladan 15 kilom var :snzdglsn:) aynı firmaya ve benzer geometriye bu karbon ve alu bisikletlerin hissi inanılmaz farklıydı!

243458 dosyayı görüntüle

Yanılmıyorsam neredeyse aynı geometriye sahip bu iki bisiklet, aynı zamanda aynı kadro boyuna da sahip (54) fakat Caad kadrosunun üst borusunun daha uzun olduğu çok açıktı. Fotoğraflarda maşa ve ön teker de daha önde görünüyor, hatta alt boru ile ön teker arası mesafe de CAAD 8'de daha fazla. Yani Supersix kesinlikle daha agresif!

Grupset kıyaslamasına çok da ihtiyaç yok, SuperSix'de daha iyi bir grupset var, fakat CAAD 8 de boş değil, Mavic Ksyrium Pro SL diye efsane bir jant seti var, SLK karbon aynakolu var :ssrtcbya: Fakat bu üstünlüklere rağmen, kadro sürüşe kesinlikle damgasını vurdu SuperSix'in. Yani Alu bisikletine über ekipmanlar takmak isteyen forumdaşlara da cevabım: Takmayın :snzdglsn: CAAD 8 gibi Aluminyum kadroların kralı bir kadroda bile karbon aynakol performansa dönüşemiyorsa (benim kendi fikrim tabi) hiçbir alu kadroya üst seviye ekipman takmaya gerek yok o_O

İlk 30 km Alu CAAD 8 kullandım, Zone2 ve tempolu (zone 3) sürüşte, yani düzde pedal tepkisi gayet yeterliydi. Hatta yanımda süren arkadaşıma "bu bisiklet gayet iyi!" dedim heyecanla, (bkz. Supersix görmeyen masum köylü) Fakat irtifa açısından fakir olan rotamızın bir bölümünde bir köprüye tırmanmaya başladık, 100-150 metrelik kısa bir tırmanış. Vitesimi ayarlayarak ve STI kolların hoodlarından tutarak oturduğum yerde pedala asılarak çıkmaya başladım bu kısa tırmanışı. Sanıyorum 400+ watt civarı bir değerden bahsediyorum. Kadro beni acayip şaşırttı. Pedalı almıyor... Pedala ne kadar yüklenirsem yükleneyim, arka tekerin asfaltta neredeyse patinaj çekmeye yeltenmesi gerekirken ve bisikletin her bir pedalın ardından öne doğru ufak hamleler yapması gerekirken, hızımda pedala en güçlü bastığım (saat 3-6 arası) yerlede anlık minik hızlanmalar olması gerekirken hiçbir tepki alamıyordum. CAAD, yokuşta beni bırakmıştı :bsmagryr: Rotamızda başka tırmanış olmadığı için bu kötü anımla 30 kmyi tamamladım ve Beşiktaş'tan geri döndük. Dönerken hain planlarım vardı :krnz:

İkinci 30 kmyi karbon Supersix ile sürdüm... Tamam grupsetin daha üst seviye olması sebebiyle vites geçişleri daha kararlı ve toktu. Fakat pedala ayağımla değer değmez, bisikletteki "öne atılmayı" anında arka tekerde hissedebiliyordum. Bilen bilir, fakat ben şöyle izah etmeye çalışayım. Her iki bisikletle de 500 metre boyunca tam gaz bassam, karbon kadro ile 50 km/h hıza ulaşmam çok daha hızlı olur. Ve muhtemelen ulaşabileceğim maksimum hız da birkaç sayı yüksek olurdu. Bisiklet ve orta göbek çok tok karbon kadrolarda. Aynı yolu alu ile gidip karbon ile dönünce daha iyi anladım :D (Bisikletlerin ikisi de benim değil, special thanks to my secret friend :krnz:)

Fark inanılmaz arkadaşlar. Eğer gaza basıyorsanız karbon kadronun his üstünlüğü kabak gibi ortada. Hele ki ayağa kalkıyorsanız, alu kadro altınızda resmen jelibon gibi esnerken, karbon kadro o kadar sert bir tepki veriyor ki pedalınıza, elinizde gidonu itmek zorunda kalıyorsunuz. Ve bilin bakalım ne oluyor, kadro çok tok olduğu için gidon-pedal-arka göbek arası esneme neredeyse yoka yakın (alu kadroya kıyasla) ve bisiklet gücünüzün neredeyse tamamını tekere aktarıyor :ssrtcbya:

Büyük bir heyecanla naçizane tecrübemi paylaşmaya çalıştım, hele art arda sürmek farkı görmek açısından inanılmaz oldu! Ciddi düşünenler için karbon kadro kesinlikle mecburi! Alu kadro ise ulaşım amaçlı veya sakin sürüşler için yeterli :harika: Alu kadro ile yapılmaya çalışılan her bir performans sürüşü gücünüzü tam olarak yansıtamadığı için iyi bir eşleşme olmayacaktır diyorum ben şansen :naslyany: Olay sadece hafiflik değil, denediğim 2 bisiklet de 7.5 kilo civarındaydı... Karbon=esnemezlik yani daha iyi güç aktarımı. Çünkü esnetemiyorsunuz!

Selamlar :D Test sürüşlerimin devam etmesi ümidi ile :krnz:
Hoş yorumlar sağolun.

Supersix in muadili Caad 10-Caad 12 olaydı. Hatta Caad 13, test sonucunda elde ettiğiniz yorumlar daha farklı olabilirdi.
Ben aynı kıyaslamayı, TCR Advanced ve TCR Aluxx SL arasında yaptım. TCR Adv. aynı kadro boyunda 100 gr daha hafif.
Sonuç şuydu,
İkisi de rijitlik ve uyguladığını yola aktarma bakımından orta göbek ve yanal esnemezlikte yarışır.
Fakat kritik fark alın borusu civarında ki tepkilerdi.
Alın borusu civarında aldığım hissiyat-canlılık karbon kadro da (2017 kadro-2020 ye kadar aynı kadrodur) daha üst düzeydi.
Alü TCR (2013 kadro) muhtemelen bu eksiğini sonraki modelde çıkardığı SLR ile halletmiş olabilir bilemiyorum.
Performans amaçlı tasarlanıp üretilen karbon ve alü bisikletler arasında bu yüzden temel fark rijitlikten ziyade (rijitlik, pedallama verim, tork verimi ve manevra rijitliği diye ayrılabilir; çok yoğun oranda malzemeden ziyade boruların kendi geometrileri ve nasıl birleştirildiklerinden etkilenir) KONFOR du. Karbon kadronun en büyük avantası performansı konforla sunmasıdır diyebilirim.
Peki alü yarış bisikletlerini nerede kullanabiliriz: Kriteryum yarışları tabiki. Kaza ihtimali olan kalabalık yarışlarda alü candır. Açıkçası bi dönem alü tcr yi satmadan, alü tcr yi antrenman, karbon tcr antrenman-yarış bisikletim yapmıştım. Alü kadronun sahip olduğu ileri özelliklerden dolayı ona yarış bisikletime yaptığım muameleyi yapmak zorunda hissettiğimden yani sanki iki tane yarış bisikletim gibi olduğundan sattım (öyle commute bisikleti olacak bi bisikletten ziyade dağlar nerede ben oradayım diyen bir bisiklet)
 
Pro değilseniz Hız, hızlanma, viraj gibi konularda kadronun geometrisi sizi daha çok etkiler diye düşünüyorum.İyi bir aluminyum bisiklet ile iyi bir karbon bisiklet arasında aktarım konusunda rijitlikten kaynaklı dez avantaj %5'i geçmez.Tempolu bir sürüşte 160-170 watt bir ortalama yakaladınığınızı var sayalım.Kaybınız 8-9 watt olacaktır.Ancak 350-400 watt ortalama çeviriyorsanız yarış koşabilecek bir kapasiteniz var demektir ve kaybedeceğiniz 20 watt çok önemlidir. Bir de her karbon bisikleti de dikkate almayın karbon kalite kalite sakız gibi karbon kadrolar var.Günümüz premium alu bisikletler Allez Sprint, Caad13 vb saydığımız bir çok handikap elenmiş ya da karbona yakın bir seviyeye getirilmiş durumda. Üstelik arada ciddi bir fiyat farkı da var. Supersix Evo Ultegra disk ile Caad 13 ultegra disk arasında 1300 usd gibi bir fiyat farkı var.
350-400 watt ortalama ceviren varsa burada dağılalım biz:)
 
powermetre kounusunda olması lazım paylaşmıştım carbon-alü-titanum bisikletler hakkında tecrübelerim hakkında. iş öncelikle geometride bitiyor. allez sprint canyondan daha hızlı. bu alüyü carbondan iyi yapmıyor.
 
Sana içinde gizli motor düzeneği olan peter sagan ın supersix i vermişler mıstınoğlu.
 
  • Hahaha
Tepkiler: Muhammet Ağrı
Bu konu başlığıyla çok alakalı olmayacak belki ama, ne carbon ne de alüminyum frame derim.

Columbus TSX veya SLX borulardan imal edilmiş, eski tabirle çelik yol bisikletleri candır diyorum. Hiçbir esneme ve güç kaybınız yok pedala ne verirsen arka tekerleğe onu iletiyor.:)

Tabiki kadro açılarının agresif olması kaydıyla,
Sanırım bu bahsettiğiniz bisikletleri hiç kullanmadınız.
 
Sanırım bu bahsettiğiniz bisikletleri hiç kullanmadınız.
😀 Geçmişte kullandığım oldu tabikii, hatırladığım kadarıyla yazdım, sende biliyorsun elimde iki adet frame var (Colnago ve CBT İtalia) ekipmanlarıda mevcut sadece toplanmayı bekliyorlar.
 
Elastik modulus adinda rijitligi olcen bir deger var. Bunda karbon genel olarak aluminyumdan kucuk bir miktar daha rijit. Bir de spesifik modulus diye deger var. Bu elastik modulusu materyallerin ozkutlesine boluyor. Burda karbon cok daha rijit cikiyor.

Yani ayni kadro hem karbondan hem aluminyumdan yapilacaksa;

eger kadrolarin rijitlikleri esit olacaksa, karbon daha hafif,

eger kadrolarin agirliklari esit olacaksa, karbon daha rijit olacaktir.

Bu karsilastirmada daha bir suru detay var tabi. Ama materyal olarak neredeyse hepsinde karbon fiber onde. Fiyat disinda, ki o da cogunluk icin en onemli kriter.
 
😀 Geçmişte kullandığım oldu tabikii, hatırladığım kadarıyla yazdım, sende biliyorsun elimde iki adet frame var (Colnago ve CBT İtalia) ekipmanlarıda mevcut sadece toplanmayı bekliyorlar.
Bir an önce toplanması gerekiyor ozaman onların.Çelik bisikletlerin rijitlik konusunda bir iddiası genel olarak yoktur fakat sürüş karakteristikleri ve konfor anlamında diğer kadrolardan çok daha keyiflidir. :)
 
karbon bir kadro alüminyuma göre nasıl hem daha konforlu hem de daha rijit olabiliyor, bu durum bisiklette anlayamadığım durumlardan biridir. rijit olan şey sert olmalı ve konfordan ödün vermeli.
olaya muhalif değilim karbon bisiklet de kullandım alüminyum da. şu durumu biri bana bilale anlatır gibi anlatabilir mi, aydınlanmak istiyorum 😅
 
karbon bir kadro alüminyuma göre nasıl hem daha konforlu hem de daha rijit olabiliyor,
Karbon kadro alüminyuma göre tabiki sert ama kesinlikle konforlu değil,bence:cool: hatta leblebi büyüklüğündeki taştan bile rahatsız oluyorum.Ha diceksin ki maşa neden o zaman karbon yapılıyorda fark yaratıyor,neyi sünümlüyor bu karbon maşa bende pek anlam veremem,maşadan gelen darbe zaten dikey bir darbe o yüzden konfor odaklı olduğu için değil,sağlamlık ve hafiflik için tercih edilir diye düşünüyorum.
 
haklısınız, ben taşıyamıyorum yazdığımı, moderasyondan rica etsem yazımı taşısalar.
 
karbon bir kadro alüminyuma göre nasıl hem daha konforlu hem de daha rijit olabiliyor, bu durum bisiklette anlayamadığım durumlardan biridir. rijit olan şey sert olmalı ve konfordan ödün vermeli.
olaya muhalif değilim karbon bisiklet de kullandım alüminyum da. şu durumu biri bana bilale anlatır gibi anlatabilir mi, aydınlanmak istiyorum 😅
Karbon kadro alüminyuma göre tabiki sert ama kesinlikle konforlu değil,bence:cool: hatta leblebi büyüklüğündeki taştan bile rahatsız oluyorum.Ha diceksin ki maşa neden o zaman karbon yapılıyorda fark yaratıyor,neyi sünümlüyor bu karbon maşa bende pek anlam veremem,maşadan gelen darbe zaten dikey bir darbe o yüzden konfor odaklı olduğu için değil,sağlamlık ve hafiflik için tercih edilir diye düşünüyorum.

Emin değilim ama bildiğim bir şey var, eğer yanlışsam düzeltin lütfen.
Karbonun rijitliği ve titreşimi absorbe edebilmesi elyafların örülme yönüyle alakalı. Örneğin maşada konfor öncelikli olacak şekilde örüyorlar. Darbeyi sönümlüyor. Ama kadronun bütününe bakacak olursak rijitlik ön planda. Mesela kadronun sele borusunun girdiği borusu yine konfor odaklı olacak şekilde örülüyor galiba. Ama mesela üst boru ve alın borusu daha rijit olarak örülüyor. Böylece istenilen kısımlarda daha konfor odaklı başka kısımlarda da daha rijit bir malzeme elde ediliyor.
 
Emin değilim ama bildiğim bir şey var, eğer yanlışsam düzeltin lütfen.
Karbonun rijitliği ve titreşimi absorbe edebilmesi elyafların örülme yönüyle alakalı. Örneğin maşada konfor öncelikli olacak şekilde örüyorlar. Darbeyi sönümlüyor. Ama kadronun bütününe bakacak olursak rijitlik ön planda. Mesela kadronun sele borusunun girdiği borusu yine konfor odaklı olacak şekilde örülüyor galiba. Ama mesela üst boru ve alın borusu daha rijit olarak örülüyor. Böylece istenilen kısımlarda daha konfor odaklı başka kısımlarda da daha rijit bir malzeme elde ediliyor.

@Efe ÇEPEL

Karbon fiber ve alüminyum çok güçlü malzemelerdir, aksi takdirde bunlardan bisiklet yapmak mümkün olmazdı! Karbon fiber bazen özellikle güçlü olmadığı ününe sahiptir, ancak gerçekte mukavemet/ağırlık oranı aslında çelikten daha yüksektir. Burada her materyalin kullanım ömrü olduğunu da unutmayalım.

İyi bir bisiklet çerçevesinin performans vermesi açısından sert olması istenir. Sert bir malzeme, pedallara verdiğiniz tüm gücün arka tekerleğe aktarılmasını ve sizi ileriye götürmesini sağlayacaktır. Sert olmayan bir çerçeve esneyecek ve gücünüzün bir kısmı çerçeve içinde kaybolacaktır.

Bir çerçevenin ne kadar sert olduğu, nasıl üretildiğine ve hangi malzeme kullanıldığına bağlıdır. Üreticiler, belirli yerlere malzeme ekleyerek veya belirli boru şekillerini kullanarak bir alüminyum çerçeveyi daha sert hale getirebilirler, ancak alüminyumun (metal olarak) özelliklerinden dolayı işlemesi zordur ve yapılabileceklerin bir sınırı vardır. Bununla birlikte, karbon fiber söz konusu olduğunda, sertlik ve sönümleme ayarlaması çok daha kolay yapılabiliyor. Karbon yerleşimini veya sadece karbon şeritlerin döşendiği yönü değiştirerek, bu sürüş özellikleri elde edilir.

Ucuz karbon çerçeveler kullanılarak yapılan düşük kaliteli bisikletler, alüminyum çerçeveli bisikletlerden mutlaka daha iyi değildir.
 
yıl 2022 hala bu konunun tartışılıyor olması ne kadar fukara olduğumuzu gösteriyor. Tabiki her hal ve şartta karbon. Bunun lamı cimi yok. kola kutusu gibi altında esneyen ve tatsız bir alü bisikletin tek avantajı fiyatıdır.
 
yıl 2022 hala bu konunun tartışılıyor olması ne kadar fukara olduğumuzu gösteriyor. Tabiki her hal ve şartta karbon. Bunun lamı cimi yok. kola kutusu gibi altında esneyen ve tatsız bir alü bisikletin tek avantajı fiyatıdır.
Bir de ömür boyu garantisi... 😁
 
Geri