Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Kedi sever bisikletçiler

Bu Anadolu Kedisi de,iş yerimizde kayıt dışı çalışıp evine mama götürmeye çalışıyor [emoji3]
72d695b4f9a8806f0bd6c30813c5e92e.jpg
8e0803b94662e1741a3744e6a4189051.jpg
89439cf3d787a69942eaf675fec0b385.jpg
089f440007e40ef1ef706bfdc34a1cff.jpg
32b5cec245f658f1c5b2570c1a06e2aa.jpg


via Tapatalk.
 
Scudo
@Çetin ŞAHİNÖZ

Çevresine duyarlı,hayvansever,güzel ve önemli insani değerlerle donatılmış genç nesillerin sizin gibi değerli ağabeylerimiz tarafından yetiştirildiğini bilmek asıl bizim için mutluluk kaynağıdır.İşte siz ve sizin gibi saygıdeğer insanların yetiştirdiği gençler sayesinde geleceğe dair umutlarımız hep taze kalacak.
Sağolun ,varolun.
 
AVŞA adasında evimizin etrafında yaşayan bir annenin bebeği, beraber büyüttük, bakalım bu sene yenileri var mı ?20160707_104151.jpg

Twitter da buldum 5 dakika aralıksız güldüm, hayvancağızın kafası uçmuş sanki

DXjt1t4W4AADFLr.jpg
 

Dosyalar

  • 20160707_104151.jpg
    20160707_104151.jpg
    109,6 KB · Okunma: 15
@Çetin ŞAHİNÖZ
Filmlerdeki kötü adamlar gibi, hatta ismi DR Brain bile olabilir :D :D :D

Arkadaşlar merhabalar, nasılsınız? Kedileriniz nasıl ?:D

Bugün İtalyan isimli dişi kediyi kısırlaştırdım. En azından sokaktan kurtarabildiğim kadarını kurtarayım diye, mutluyum yavrucak adına. En azından birisini daha kurtarabildim diye düşünüyorum.

Sonrasında Isparta Barınağını aradım, sokaktakileri de kısırlaştırmak adına. Ocak ayında da aramıştım "Mart sonunda kedilere başlayacağız,şuan köpek kısırlaştırıyoruz" denmişti bana. Mart sonunda yavruları olduğu için götüremedim, şimdi yavrularından bağını koparan anneleri kısırlaştırma zamanı dedim ve aradım yeniden.

Telefonu ilk açan şahsa "sokağımdaki kedileri kısırlaştırmak istiyorum, gün verir misiniz?" diye sorduğumda bana "sokaktan alıp kedi kısırlaştırmıyoruz, şuan köpek kısırlaştırıyoruz sadece" dedi.
Ben de "Ocak ayında da aynısını demiştiniz, o yüzden şimdi aradım. Bu yavruların da kısırlaşması gerekiyor" dediğimde
Adam bana "Neden kısırlaştıracaksınız, kedi sizin mi?" gibi saçma bir soru sordu. Kedinin benim olmadığımı yaklaşık 5 defa tekrarladım, ben tekrarladıkça aynı soruyu sordu.
Sonrasında "Biz öyle getirilip kedi kısırlaştırmıyoruz" dedi.
Ben de "nasıl kısırlaştırmazsınız, sizin işiniz bu" diye ses tonumu da yükselterek konuştuğumda adam başkasına vermek zorunda kaldı telefonu.
Telefonu alan kadına derdimi anlattım, anladı "Salı günü tekrar arayıp gün almanız lazım" dedi.
Ben de kediyi benim getireceğimi ve kendi sokağına tekrardan benim koyacağımı söyleyince sinirlenmeye başladı ne oluyorsa!
"Öyle bir şey olamaz" gibisinden bir şeyler söyledi. Ben de kendilerini hiçbir zaman aynı sokağına bırakmadıklarını, sadece mahalle olarak aynı mahalleye bıraktıklarını üzerine basa basa söylememe rağmen olamaz gibisinden şeyler söyledi. Ben de teklif olarak götüreceğiniz zaman aracınızla geleceğim dediğimde yine sinirli bir ses tonuyla "yasak öyle bir şey olamaz" denildi. SOnrasında üzerine daha çok gitmemden dolayı müdürümle konuşmam lazım dedi. SAlı günü bakacağım konuşup.

Kendilerine bırakmak istemiyorum çünkü asla ve asla aynı yere bırakmayacaklarından adım gibi eminim. Eğer ki yine kabul etmezlerse ameliyattan çıkana kadar sabahtan akşama kadar orada bekleyeceğim, bisikletimle/taksiyle götürdükleri aracı takip edeceğim. Aynı sokağa bıraktıklarından kesin emin olana kadar da takibi kesmeyeceğim. Böyle bir saldırganlık olamaz. Ne teklif sunsam hayır olamaz gibisinden sinirlendiklerine göre içinde bir bit yeniği vardır!
 
@Çetin ŞAHİNÖZ
Malesef hocam, yapacakları şey çok basit ancak yapmıyorlar. Tek amaçları yavruyu başka sokağa bırakmak. Bunun nedenini algılayamıyorum, neden bir canlıya zorluk yaşatma amacı. İlk konuştuğum adamın da veteriner olduğunu sanmıyorum, veterinerse de acilen lisansının alınması gerekiyor. Ezber cümleler kuruyor hepsi. Söz verdiklerinden 2 ay geç aramama rağmen hala aynı hikaye.
 
Filmlerde HAYTAP logosu dönemi

Hayvan haklarının korunması amacıyla 2008 yılında kurulan Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) yurt dışında yıllardır uygulanan film denetim mekanizmasını Türkiye’de yerleştirmeye çalışıyor.

Film setlerinde bulunarak, kamera arkası görüntülerini izleyerek, sorgulama yaparak, çekimler sırasında hayvanların zarar görüp görmediklerini inceleyen HAYTAP sanat ekibi, seyircinin içini rahatlatmak görevini de üstleniyor. Şimdiye kadar “İlk Öpücük” ve “Ailecek Şaşkınız” filmlerinden gelen talep üzerine inceleme yapan ve hayvanların zarar görmediğini tespit eden ekip, yapımcıların şimdiye kadar bekledikleri ilgiyi göstermemiş olmasından şikâyet etse de gelecek adına ümitlerini koruyor

Alıntı Milliyet
(link)
 
@hamlet2006 Abi tam konuya yazacaktım mesaj attın diye bildirim geldi :D


Küçük kuzulardan beyaz olan yavruya sahip arıyorum, çıldıracağım. Öyle tipler mesaj atıyor ki inanamazsınız. Sırf yavru beyaz diye, o kadar ayrıntılı olarak seçenekler yazmama rağmen herkes sahiplenmek istiyor. Vallahi bir tane düzgün, yavruya bakacağından emin olacağım insan çıkmadı karşıma. Bir tane kötünün iyisi çıktı sadece, o kızın da yanında getirdiği arkadaşı tabiri caizse saf dangalak. Kızla konusuyoruz ikna oluyoruz, oğlan o kadar dangalakça bir laf ediyor ki, bana arkadaşını söyle kim olduğunu söyleyeyim hesabı, içimize kurt düşüyor. Değişik vallahi millet ya.

Bunlar da yetmezmiş gibi, eski sahiplendirdiklerimden bir tanesine fotoğraf atması için mesaj gönderdim. Kız da biz onu bir arkadaşa verdik, ondan isterim atar diyor çok normal bir şeymiş gibi. Ben neden bana haber vermediniz dediğimde, her adımımızı hesap mı vermek zorundayız diyor. Ölür müsün öldürür müsün böyle angut insanı!

Bakması ayrı zor, sahiplendirmesi ayrı zor. O kadar çok yoruldum ki vallahi şaşırdım ne yapacağımı.

Sol yan bahçede 4 yavru var, birinin gözleri çok kötü. Veterinere götüreceğim ancak yakalatmıyor. Geçen yakaladım elimi parçalaya parçalaya bir hal oldu sıpa. İğne yaptık antibiyotik ancak etki etmedi. Farklı bir sorunu var demek ki.
Sağ yan bahçede bir anne daha var, 3 yavrusu var. Bir bakıyorum taşımaya çalışıyor, yoldan toplayıp yerlerine götürmeye çalışıyorum.
Aşşağıda bir anne daha var, onun tek yavrusu yaşıyor malesef diğerlerini kaybettik.
Aşşağı binada bir anne daha var gördüğüm 2 yavrusu yaşıyor, bembeyaz kuzucuklar.
En az 10 tane daha anne var ve bunların yavrularını bulabilmiş değilim.
Bu kadar yavruluyorlar, sonra arıyorum dangalak belediye veterineri bana demesin mi "neden kısırlaştırıyorsun" diye o da ayrı mevzu.
En az 8 kedim 2 ayı geçkin süredir kayıp, öldüler muhtemelen her yeri aradım ancak malesef. Yaşları 5-8 arasındaydı her birinin :(
Vallahi her gün şu yavruları görmek insanın içini parçalıyor. Elimden de bir şey gelmiyor, bunlar yetmez gibi it insanlarla uğraşıyoruz. Şu annelerin hepsini kısırlaştırsam vallahi hem onlar rahatlayacak hem ben, sürekli ölüm sürekli ölüm insan kaldıramıyor artık :agla::agla: Nerden başladım nereye bağladım vallahi ben de :(
 
@Ahmet Bilge Kaan AKIN Dostum çok zor ama bir o kadar da güzel bir işe soyunmuşsun. Bir noktadan sonra kader demek lazım yoksa her kontrolün dışındaki olaya derinden üzülürsen gelecek pisiciklere ilgi gösterecek dermanın kalmaz. Geçen gün gözümün önünde araba çarptı bir güzel tertemiz pisicğe. Adam durdu alıp çöpe atacak, hayvan daha yaşıyor, bir bakışım vardı ki tek kelime etmeden apar topar arabasına bindi gitti vicdansız. Maalesef çok ciddi yaralıydı, veterinere gidemeyecek kadar. Ölene kadar başında bekleyip sevdim. Ama aklımdan hiç çıkmıyor gördüklerim.

Senin kadar emek veren çok azdır bu hayvanlara, seven demiyorum dikkatini çekerim emek ve değer veren bambaşka bir şey. İnsanlar arasında da var çok seviyorlar sorsan ama ne emek verdin fedakarlık yaptın hiç. Seninki kuru sevginin çok ötesinde kendini üzme dostum.
 
@Çetin ŞAHİNÖZ
Sağolun hocam teşekkür ederim. Tekrar aradım belediyeyi konuştum, bu sefer hallettim mevzuyu. Siz getirin siz götürün dediler içim rahatladı. Haftaya salı günü götürmeye başlıyorum kuzuları :)

Yani sabah sabah yine bir saçmalık olmasa şaşardım.
Orman Genel Müdürlüğünden geldiğini söyleyen iki arkadaş (15 dakika geçti geçmedi) "Çok fazla kediye bakıyormuşsun şikayet var" demesiyle başlayan konuşmamızla daha ilk cümlelerinden tepemin tasını attırmayı başardılar.

HAYVANLARI BESLEDİĞİM İÇİN ŞİKAYET EDİLMİŞİM. OLAYA BAKIN!
YANİ SAÇMA SAPAN BİR KONUŞMA GEÇTİ ADAMLA ARAMIZDA. NE DESEM KEM KÜM EDİP "Çok fazla hayvana bakıyorsun bir yerde besle şunları" diyorlar. ŞAKA MISINIZ ULAN. SOKAK BURASI SOKAK, BOTANİK PARKI VAR DA ÇEVREMDE BENİ MMİ HABERİM YOK!

HAYVAN BESLEDİ DİYE ŞİKAYET EDİLİP, BUNU TAKIP GELEN DEVLETTE ÇALIŞAN İNSANLAR VAR.
BEN BU ADAMLARA HAYVANA ZARAR VERİYOR DİYE ŞİKAYETTE BULUNSAM "Biz bakmıyoruz zabıta bakıyor" derler (ZABITA DA BAKMIYOR BU ARADA).
İKİ TANE DANGALAK, HAYVAN DÜŞMANI ŞEREFSİZ ŞİKAYET EDİYOR DİYE KOŞA KOŞA GELİRLER AMA NE HİKMETSE!

GELMİŞ BANA "ÇOK BESLİYORSUN BUNLARI" DİYOR ŞAKA MISIN SEN DİYORUM "KEM KÜM". İNSANLA SABAH SABAH D... GEÇİYORLAR RESMEN.

@Ahmet Bilge Kaan AKIN
Hallettim arkadaşlar sorun çözüldü @hamlet2006 abime çok teşekkür ederim içime su serpti :agla::agla:
 
Geri