Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Neden elimizdeki bisiklet ve ekipman bizi hiçbir zaman tatmin etmez?

Ozan Güneri

Forum Bağımlısı
Kayıt
17 Temmuz 2010
Mesaj
843
Tepki
2.419
Şehir
Krumovgrad /Bulgaristan
Başlangıç
1978—79
Bisiklet
Focus
Bisiklet türü
Yol bisikleti
Sitede uzun süredir varım.Gördüğüm yorumlar 'bisikleti al donanımı değiştirirsin nasıl olsa' yada 'valla param olsa bende bunu alacaktım' gibi gibi.Ben dahil hiç birimiz elimizdeki bisikletten ve ekipmandan memnun değiliz.
 
Scudo
Merhaba ben de rock rider 8.1 kullanıyorum bisikletimden memnunum ama sürekli bisiklet ekipmanı bisikletçi giysileri alıyorum cebimde harçlık bırakmıycak kadar bi yandan para harcama hastalığı oluştu :D
 
  • Beğen
Tepkiler: Ozan Güneri
Çünkü herzaman herşeyi tattıktan sonra vazgeçiyoruz örneğin bir oyunu hevesle alırız oynarız sıkılırız hayatta öyle bazen insan yaşamaktan sıkılır :D
 
  • Beğen
Tepkiler: Ozan Güneri
" Alabildiğiniz bisiklet en iyi bisiklettir" diye yıllardır yazıyorum foruma.
Binlerce km tur yaptığımız bisikletlerimiz de bile ne sele ne başka bir şey değiştirmiyoruz.
Üzerinde ne gelirse o.
Biz mi çok dayanıklıyız, millet mi çok çıt kırıldım bilmiyorum.
Sevgiler...
 
Kapitalizmin çarklarının sürekli dönmesi için bizim doymak bilmeyen tüketim arzularımızın sürekli ateşlemelerinden kaynaklanıyor.
 
  • Beğen
Tepkiler: S.R.YILDIRIM
Tüketim toplumu, her alanda hizmetimizde,
yeter ki alalım lüzumlu lüzumsuz her şeyi .
 
Bu durumun bir sürü bir sürü nedeni olabilir
1-Obzesifler: İlla deore set olacak, illa slx olacak. Karbon harici binmem.
2-Tatminsizler: Bu karbonu aldım ama birde hight modulus 3 K karbonmu alsam
3-Kolleksiyoner: İlla Pinarellonun 1956 yılı fransa turunda birinci gelen bisikletini almam gerek.
4-Gösteriş budalası: Bir cannondale super six evo, bir cervelo s5 birde s works aldım ezik değilim ya param var.
5-Ne istediğini bilmeyen: Bir city, bir dağ, bir yol, bir downhill, bir recumbet, bir...ama hala istediğimi bulamadım.
6-Satıcılar: Abi aliex den bir çin karbon kadro aldım millet uyanmadan iki misli fiyata okutayım şunu.
7-Mucizeciler: Şimdi bu jant setini alırsam herhalde bisikletim uçar gider.
8-Deneyciler: Surly kadroya 56 aynakol takıp ultraage set ile karbon bir maşa kullanarak...
9-Hastalık hastası: Bisikletimin kadrosunda bir nanometre büyüklüğünde çizik oluştu kesin yeni bisiklet almam lazım.
10-Ortamcılar: Bisikletçiler perşembe akşamı volta atıyor, bisiklet alalım bir manita yaparız belki.
11-Teknikçiler: Vıttırı zıttırı markasının çıkarmış olduğu zamazingo dalgamotorunu gördünmü çok rijitmiş
12-Muhabbetçiler: Neyse geçen bir aynakol almıştımda aynakol derken bak şimdi aklıma ne geldi...
13-Takıştırıcılar: Gidonun üzerinde yaklaşık 0.25 cm kadar bir yüzey açık kaldı oraya ne alsam.
14-Turcular:Bu koga kadroya, bir falanca bagaj bir fişmanca heybe, bir fişmekenca solar panel...
8-
 
Dün akşam arkadaşla muhabbet ediyoruz.
Ben 300 dolar gibi bir masraf ile bisikleti 600gr hafifletebileceğimi söylüyorum. O da daha yeni karbon gidona geçti, 100gram için yüksek bir miktar ödedi.
Sonra diyor ki, "bütün vidaları titanyum mu yapsam ben de".
Ben titanyum pedal aksı bakıyorum tayvandan, 50 dolara buluyorum falan.

Böyle bir miktar konuştuktan sonra, bizim deliyle daha önce bir "ilişkimiz" olduğuna, bu fikirlerin oradan geldiğine karar veriyoruz.
 
Açlık ve yokluğu hiç çekmemiş veya çekip de unutmuş insandan başka ne beklenir ki?..
 
Hobinin dogasi zaten boyle degil midir? Pul biriktirsen de boyle, fotograf ceksen de boyle, resim yapsan da boyle. Surekli olarak daha iyisini istersin. Daha kaliteli fotograflar cekebilmek, daha kaliteli bir boya seti, daha nadir bulunan parcalar. Dogal olarak bu forumdaki hemen herkes de daha hizli olmak, daha konforlu sürüs, daha uzun mesafelere gitmek istiyor. Bu da daha iyi bir kondisyon yaninda daha iyi bir bisiklet demek.
 
Murat Bulut'un yazdığı yorumun aynısını ben yazcaktım. Üniversiteye başladığım ilk 3 yıl bulduğum en ufak parayı bilgisayarıma yatırırdım. Yok mekanik klavye olcak, yok ikinci monitörü isterim, 2+1 yetmiyor 5+1 ses sistemi alayım, rami değiştircem hadi anakartı da değiştireyim vs. Sonunda bundan kurtuldum derken bu sefer de bisiklet aldım. Şimdi de yiyeceğimden içeceğimden kesip bisiklete yatırıyorum. İyi ki kredi kartımın limiti çok düşük yoksa çekeceğim var. Ama işin ilginci bunlarla uğraşmak beni çok mutlu ediyor. Bisikletimin hakkını veremiyorum, doğrudur. Ama baktıkça beni mutlu ediyor.
 
Geçen yıl bir kitap okumuştum; 'Mutluluk: Mavi Bölgeler' Dan Buettner. Kitap kısaca, on yıllardır yapılan mutluluk anketlerinde, kendilerini daima mutlu gören insanların yaşamlarına odaklanmıştı. Bu mutlu yerler Singapur, Danimarka, Meksika ve San Luis Obispo (ABD, Kaliforniya). Burada yaşayanların din, kültür ve ekonomisi birbirinden çok farklı. Ama ortak noktaları mutlu yaşam sürmeleri. Kitabı okurken bir konu beni şaşırmıştı. Bisiklet bu bölgelerdeki insanlarda önemli bir ulaşım aracı. Hatta San Louis Obispo'ya girişteki sınır yolu, arabanın geçeceği büyüklükte değil (Yazarın notu). Daha da dikkatimi çeken şey yaşam tarzlarıydı. Sade ve basit düzen hakim. Danimarka'daki evlerde eşya en az seviyede, bizdeki gibi her yer bir şeylerle doldurulmuş değil. Çok şey alma veya yenileme ihtiyacının altında sadece bir değil çok fazla neden olabilir. Mutluluğu doğru yerde aramasını bilmeyen insanlar, yanlış şeyleri deneyerek ömür tüketiyorlar gibi görünüyor. Hayatımızda çok şeyin peşinde koştuğumuzu farkedersek, durup tekrar düşünmekte fayda var; nerede hata yapıyoruz diye.
 
maalesef aç gözlü olduğumuz için. hayat böyle geçer işte hep daha iyi araba için hep var olandan daha iyi bir ev daha yüksek mevki için didinir durur, nihayetinde ölür gidersin. bu kadar.
 
Bunun adına ne dersiniz bilmiyorum ama. Çocukluğumdan beri hep kendime ait bir bisikletim olsun istemişimdir. Belki de bu istek bir çok çocuğun hayalidir. Mahallemizde binilmesi güç, sağı solu ayakta zor duran bisikletleri kiralayarak büyüdüm diyebilirim. Şimdi ise elimde imkan varken en iyisine sahip olmaya çalışıyorum. Bunu kendime çok görmüyorum. Mutluysam gerisi teferruat benim için!
 
Geri