suat akman
Forum Bağımlısı
- Kayıt
- 30 Mayıs 2013
- Mesaj
- 2.402
- Tepki
- 4.752
- Yaş
- 51
- Şehir
- Muğla - Bodrum
- Başlangıç
- 1985—86
- Bisiklet
- Mosso
- Bisiklet türü
- Dağ bisikleti
Bir ulkenin egitim ve bilinc duzeyi yukseldikce gelismisligi artar. Insana, spora yatirim, gelir artisi ve bunun gibi pekcok sey birbirine entegre olarak gelisir.
Turkiye sartlarinda buyuk cogunluk maalesef egitimsiz ve kendini gelistirmeye niyeti bile yok. Egitim ise sadece okulla olan birsey degildir. Baktiginizda pek cok universite diplomasi tasiyan cahil gordugunuz gibi, tarlasinda calisirken doga ile yasadigi kultur ile aydinlanmis ancak kimsenin farkinda olmadigi sanatci ve yoresel filozoflarda gorursunuz.
Herhangi bir konuda yatirim once populasyonun yuksek oldugu yerlere gelir. Spor tesisleride bu nedenle metropollere yapilir oncelikle. Gelgelelim parka bir pota, cevresine 300 metre kos ve bisiklet yolu yapmakla olmuyor bu isler. Turkiye'deki en yaygin spor tesisi ozel hali saha tesisleridir maalesef...
Bunlarda da bol bol dizini parcalayip bilincsiz oynayarak - oynayanlarla karsilasarak spor hayatini bitirmis binlerce insan var!
Aileler cocugunun spor yapmasini tesvik ederken bile buyuk kluplerin futbol altyapisina gondermeyi "hayatini kurtarsin bari" mantigini guderken, devlet buyuk paralarin dondugu ve kumar tarzi yan gelirde saglayan (futbol, at yarışı vb.) dallara yatirim ve tesvikte bulunuyor.
Medya zeten futboldan baska bir sey gormuyor. O futbol programlarinin 10 luk dilimi haricinde futboldan baska herseyi konusan yuzlerce yorumcuya verilen paralarla ne kadar cok spor dali tanitilir, izlenir ve yayginlastirilir siz dusunun!
Bu durumda diger spor dallarinin yayginlasmasi, sporcu basarilarinin azimli ve bir sekilde cikis yakalayabilen bireysel sporculardan oteye gidememesi, sokakataki insanin spora bakis acisinin farklilasmasi beklenemez!
Bu kadar araba sevdalisi bir toplum olmamiza ragmen dunyanin en onde gelen motor sporlarindan F1 Turkiye'den cekildi. Trilyonluk tesis cope donduruluyor.
Naim Suleymanoglu'nun donemin hukumet politikasi geregi kacirilip Turkiye'ye gelmesi ile ciddi basarilar getiren haltercilerin yetismesi devri kapandi yine.
Su an cok populer olan basketbol Turkiye'de bilinmezdi. 1980 li yillarda "Beyaz Golge" isimli liseli bir basketbol takimi ve koclarinin hikayesini anlatan dizinin TRT de yayina girmesi ile Turk basketbolu basladi desek yalan olmaz.
Basta dedigim gibi spor; ulkenin egitim ve bilinc duzeyi yukseldikce gelismisligi artar. Insanlar kendi sagligi icin, keyif ve rahatlama icin spor yapmaya baslarsa arkasi gelir. Profesyonel ve basarili sporcularin onu daha kolay acilir, tesisler, antrenorler cogalir.
Bunun icin devlet yani hukumet politikalarinin dogru olmasi gerekir. Insanlarin bunlari algilamasi, birbirini etkilemesi, yetersiz gordukleri alanlarda taleplerini dile getirerek mahalli ve genel idarelere baskida bulunmasi gerekir.
Yoksa her yesil alan, her kamusal spor alani "mangal" tesisine donusur.
En basitinden bana spor yapan bir tane devlet buyugu gosterebilir misiniz?
Balik bastan kokar![:( :( :(](data:image/gif;base64,R0lGODlhAQABAIAAAAAAAP///yH5BAEAAAAALAAAAAABAAEAAAIBRAA7)
Turkiye sartlarinda buyuk cogunluk maalesef egitimsiz ve kendini gelistirmeye niyeti bile yok. Egitim ise sadece okulla olan birsey degildir. Baktiginizda pek cok universite diplomasi tasiyan cahil gordugunuz gibi, tarlasinda calisirken doga ile yasadigi kultur ile aydinlanmis ancak kimsenin farkinda olmadigi sanatci ve yoresel filozoflarda gorursunuz.
Herhangi bir konuda yatirim once populasyonun yuksek oldugu yerlere gelir. Spor tesisleride bu nedenle metropollere yapilir oncelikle. Gelgelelim parka bir pota, cevresine 300 metre kos ve bisiklet yolu yapmakla olmuyor bu isler. Turkiye'deki en yaygin spor tesisi ozel hali saha tesisleridir maalesef...
Bunlarda da bol bol dizini parcalayip bilincsiz oynayarak - oynayanlarla karsilasarak spor hayatini bitirmis binlerce insan var!
Aileler cocugunun spor yapmasini tesvik ederken bile buyuk kluplerin futbol altyapisina gondermeyi "hayatini kurtarsin bari" mantigini guderken, devlet buyuk paralarin dondugu ve kumar tarzi yan gelirde saglayan (futbol, at yarışı vb.) dallara yatirim ve tesvikte bulunuyor.
Medya zeten futboldan baska bir sey gormuyor. O futbol programlarinin 10 luk dilimi haricinde futboldan baska herseyi konusan yuzlerce yorumcuya verilen paralarla ne kadar cok spor dali tanitilir, izlenir ve yayginlastirilir siz dusunun!
Bu durumda diger spor dallarinin yayginlasmasi, sporcu basarilarinin azimli ve bir sekilde cikis yakalayabilen bireysel sporculardan oteye gidememesi, sokakataki insanin spora bakis acisinin farklilasmasi beklenemez!
Bu kadar araba sevdalisi bir toplum olmamiza ragmen dunyanin en onde gelen motor sporlarindan F1 Turkiye'den cekildi. Trilyonluk tesis cope donduruluyor.
Naim Suleymanoglu'nun donemin hukumet politikasi geregi kacirilip Turkiye'ye gelmesi ile ciddi basarilar getiren haltercilerin yetismesi devri kapandi yine.
Su an cok populer olan basketbol Turkiye'de bilinmezdi. 1980 li yillarda "Beyaz Golge" isimli liseli bir basketbol takimi ve koclarinin hikayesini anlatan dizinin TRT de yayina girmesi ile Turk basketbolu basladi desek yalan olmaz.
Basta dedigim gibi spor; ulkenin egitim ve bilinc duzeyi yukseldikce gelismisligi artar. Insanlar kendi sagligi icin, keyif ve rahatlama icin spor yapmaya baslarsa arkasi gelir. Profesyonel ve basarili sporcularin onu daha kolay acilir, tesisler, antrenorler cogalir.
Bunun icin devlet yani hukumet politikalarinin dogru olmasi gerekir. Insanlarin bunlari algilamasi, birbirini etkilemesi, yetersiz gordukleri alanlarda taleplerini dile getirerek mahalli ve genel idarelere baskida bulunmasi gerekir.
Yoksa her yesil alan, her kamusal spor alani "mangal" tesisine donusur.
En basitinden bana spor yapan bir tane devlet buyugu gosterebilir misiniz?
Balik bastan kokar