Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Özenilen Hollanda ve Bisikletliler :)

suat akman

Forum Bağımlısı
Kayıt
30 Mayıs 2013
Mesaj
2.401
Tepki
4.748
Yaş
51
Şehir
Muğla - Bodrum
Başlangıç
1985—86
Bisiklet
Mosso
Bisiklet türü
Dağ bisikleti
Simdi basitce bir gercegi kabul edelim; Hollanda kısıtlı ulke yuzolcumu nedeni ile ve kisitli kaynaklarini daha verimli kilmak icin, ayrica motorlu arac trafiginin sebep oldugu ölümleri protesto eden buyuk halk kitlelerininde etkisi sonucu bugunku bisiklet ulkesi konumuna gelmistir. 1957'lerde artan refah ve motorlu araclarla mevcut bisiklet yollari bile kaldirilmis, az once saydigim sebeplerden 1971 - 1973 donemi sonrasi tam tersine motorlu arac yollari kaldirilarak bisiklet yollari yeniden duzenlenmeye baslamistir. Yonetimin bu kararli proje uygulamalari ile bisiklet kullanimi yayginlasmistir. Bu surecte motorlu araclarin yasaklandigi haftasonlari gibi bir uygulamayi Turkiye'de yapmaya kalksaniz kiyamet kopar kabul edelim...
Sureci guzelce ozetleyen bu videoyu izleyebilirsiniz ve sonrasinda baska bir konuya gecelim ;)


Simdide şu iki videoyu izlemenizi rica edecegim oncelikle :)



Kask yok, gidona iki elle tam hakimiyet yok,
"xt olsun - slx olsun"
"aluminyum olmazsa olmaz haci"
"HD istiyorum"
"bu bagaj 25 kg tasir diyo, arkaya yolcu alinmaz zaten"
"pedli tayt hocam yoksa binilmez"
"markete arkadasa bisikletle gitmem calarlar" yok...
Ego yok, kasinti yok ancak pedala basip hayatinin bir parcasi olmus bisiklet var :) Arkadasini bisikletle arkanda tasimak var, gunluk kiyafetinle yagmurda semsiye tutup surmek var, arkana uyarisiz koca koca seyleri takip gitmek var, koltuksuz korumasiz cocuklari tasimak var... Elbette bunlarin bir kismina karsi olsam da cok ciddi sorunlar olmuyor demek ki kimse kimseye karismiyor bu konularda. Hatta bir yerde polisler bile normal uniformalari ile biniyordu kask hakgetire :p

Biraz da bunlari dusunelim ne dersiniz ;)
Bisiklet yolu bizde 3-5 bisikletli ve bisiklet grubunun cabasi ile 2 km gezi yolu olarak gelir ancak su an oldugu gibi... Ama biz protesto, halkin yaptirim gucu gibi kavramlara uzagiz daha. Kendi kendimizi yonetme ve sahip oldugumuz kitle gucunden yoksunken, yolda yururken birbirimize saygi duymazken, motorlu ve motorsuz araclarla birbirimize saygili olmayi hayal edip tartisirken epey bir yolumuz oldugunu kabul edelim sevgili bisikletsever arkadaslarim...
 
Scudo
amsterdam a birkaç defa gitmiş ve o topraklarda bisiklete binmiş bir kardeşiniz olarak şöyle diyim ben size :D

1- arazi dümdüz olduğu için vitese gerek yok.

2- genelde babaanne bisikleti dedikleri çelik kadro büyük bisikletlere biniyorlar.

3- genelde kask takan görmedim.

4- madde 2 deki bisikletlere binme sebepleri ;

a) bisikleti ulaşım aracı olarak kullanıyorlar.

b) en iyi cihaza binecek paraları var lakin çalınmasından ve zarar görmesinden dolayı babaanne bisikletlerine biniyorlar çalınma riski az ve daha dayanıklı.

c) ulaştıkları yere bisikleti atıp/parkedip/kilitleyip işlerini hallediyorlar. kafaları rahat, karbon alaşımlı cihazım çalınır mı diye endişeleri yok.

d) en can alıcısı şu bizim gibi amaç değil araç olarak görüyorlar bisikleti.

ayrıca krep işinde bir numaralar onu da diyim öyle ayrılayım aranızdan.:cool:
 
Merhaba.

Konu 44 dk. önce açılmış. Ben de Foruma son videoyla ilgili konu açmak için girmiştim :) Facebook'ta izledim ve kask meselesini tartışmaya açmayı düşünüyordum. Youtube'da da videoyu bulamamıştım. Bu da iyi oldu :)

Benim izlediğim videoda da ingilizce "Bisiklete binenler, hiç kask gördünüz mü?" yazıyordu. Aslında başta anlattığınız sebeplerden bu insanların kaska ihtiyaç duyacakları tehlikeli bir durum pek yok ülkede. Bizim ülkemizde bir kamyon 2 bisikletliyi ezip geçebiliyor, kask keşke tamamen bizi kalkan gibi korusa da ölümler olmasa ama en azından bisikleti ciddi bir şekilde kullanıp, bilinçli bir bisiklet kullanıcısı görünümü vererek gereksiz kornalardan ve yok sayarcasına araç hareketlerini kısıtladığını düşündüğüm için bile kask kullanıyorum.

Ülkemiz kasksız bisiklet kullanılabilecek bir ülkeye dönüşür mü bilmiyorum ama bu videodan sonra şu cümleyi kurmak istiyor insan;

Bisiklet iki teker üstünde gitmeyi öğrenmek değil, biz bisiklet sürmeyi öğrenememişiz malesef...
 
@Doğukan Şık

Bu da apayrı bi konu zaten. MTB vs yol tartışmalarına girersek hiç çıkamayız. Keşke anlatabilsek...
 
@Doğukan Şık

dağ olmayan yerde mtb yi ne yapıcan azizim.
 
@BF Okuru
Normalde dağda sürüyorum ama 1 aylık bir süre şehiriçinde sürüyorum. Bunu izleyince şehirde sürmek çok anlamsız geldi.
 
Öyle ki, videoyu izlerken aklıma beyaz atletli kırmızı kamyoncular yığın etti. İnsanımızın (ki biz de dahil) bilinçlenmesi çok zor. İmkansız diyemem. Bugün bunu insanımıza anlatsak, izletsek, tavsiye etsek alacağımız cevap tahminen "Yauv ne gereh vıar, gim gidecağ o kaar yolu piskiletlen" gibi bir şey olur. Araç gözüyle bakılmadığını söylemiş arkadaş. Sonuna kadar arkasındayım. Geçen hafta taksicinin birisi bana "Kaldırımdan gitsene lan!" diye bağırdı ve (Allah razı olsun) yayalardan bir ablamız "Yola inmesi için de ben bağırdım, sabırlı olmasını öğren, küçük bisiklet şerit mi kaplıyor?" diye savundu. Yani bu ülkede önce eğitim olmalı. Mtb, yol vs değil mevzu. Herkesin bisiklet kullandığını düşünürsek, ortalama yaşam süremiz uzar, akaryakıt petrol vb. giderler azalır gibi gibi maddi manevi bir çok fayda ortaya çıkmaz mı oysa ? Yaptırım gücümüz de düşük halk olarak. Diğer ülkelere göre geriden gelmiyoruz, geri gidiyoruz . . .
 
Yalnız o babaanne bisikletlileri bir hızlı gidiyorki ofof ;)
 
@Evros Nireas

aynen öyle hatta ben hanımı arkaya oturtup jantın üzerinde rembrandt ın evinin önünden yardıra yardıra gitmişliğim var, acayip sağlam namıssızlar :huhuu:
 
rantın döndugu bu ülkede nereye bina alısveriş yeri yapsam dusuncesi varken yaya yolunu bile yer ayırmıyorlarken bisiklet yolunu cok zor görürüz biz.
 
Kusura bakmayın ama idealist yaklaşımlara gerek yok. Avrupa'yla anca itlikte serserilikte kapışırız biz (orda da baya hepsinin içinden geçeriz gerçi). Bizden çok daha berbat durumda görünen bir Romanya'nın ücra köşelerinde bile bisikletliye trafikte öncelik tanınıyor. Yani biz öyle az bi farkla geriden gelmiyoruz bu bilinç konusunda, baya baya gerideyiz.

Neyse ben yine TC'yi kötülüyor olmayayım, güzel ülkeyiz de çevremiz kötü hep.
 
geçen gün yavaş akan trafikte önünde gittiğim taksici kornaya abanarak kenara çekilmemi bekledi. kırmızı ışıkta kendisine kenara çekilmemin onun hiçbir işine yaramayacağını, bisiklet yerine otomobil kullansaydım bir araba kadar yer kaplayacağımı anlattım, anlamadı, ben de önümdeki arabayı da sollayıp adamdan uzaklaşarak bu gereksiz muhabbetten kurtuldum. en sevdiğim durumlardan biri de bu uyanık geçinen araç sürücülerinin kırmızı ışık yandığında ışığın dibine kadar gaza basarak hızlı hızlı gelmeleri ve ışığın dibinde fren yaparak durmaları. çoğu trafik ışığında sayaç olduğu için ben sadece hız kesiyorum ve yeşile döndüğünde zaten yaklaşık 20 km/s bir hıza sahip olduğumdan daha erken kalkış yapıp hızlanıyorum ve bir sonraki ışıklarda tekrar aynı kişilerle aynı durumu yaşıyorum ve kendini kurnaz zanneden bu tipler inatla aynı şekilde davranıyor. davranışlarının sonucu:
1- Yakıt tüketiminde artış
2- Fren balatalarının ömrünün kısalması
3- Hızlı gitmeye çalışırken geride kalma
4- O kadar uğraşmaya rağmen kıçıkırık bir bisikletliyi geçememenin yarattığı stres

bu durumun içinde yaşadığımız kültürle alakası yok. katar, ürdün, suudi arabistan (saudi drift hell yeah), hindistan, pakistan gibi model alınması gereken ülkelerde de durum eminim böyledir :ckkmk:
 
suat dostumun fikirlerine katılmamak elde değil ,norveçide görmüş bir kişi olarak ,(gerçi hollandaya geçebilir idim)
o güzelim asfalt yolları gördüm tek bir kasis zor görür idiniz.alt yapı demek norveç demek buna şahit oldum ,danimarkaya geçtim silkebörg 'ü gördüm prefabrik villalar mükemmel bir yerleşim tarzı ,gökdelenler ,onlarda neymiş , bergende gökdelen yok idi 80 'lerde
evet kask yok el ele dolaşanlar insanlar amsterdamda kural tanımaz ,alt yapılar mükemmelde olsa ,tabi illaki oradada kazalar olabilir, bisikletten düşülebilinir ,insan bu aynen hata yapar, kafayı vurur betona, bunun garantisi yok ,
şahsen seleye biniş amacım sürat içindir 50 km pedal kesmem inişli çıkışlı yerlerde sürat yaparım mecburen kask takarım neme lazım kafayı delmeyelim sonra .
 
Bende şu ülke methetme meselesini bi anlayamadım gitti :) Tilburgda yıllarca yaşayan yakınım var.
Ben ne kadar güzel ülke adı bile güzel demiştim aman adı batsın demişti :D
İstanbul un tarfiği var kalabalığı var, kavgası gürültüsü var ama insanlığı daha fazla demişti.
Yani dışarıdan kim nereye bakarsa güzel görüyor demekki.
Bisiklet konusunda ise; çin i geçemezler sanırım çinde nüfusdan ayrı olarak kullanıcı daha fazla.
Ayrıca türkiye dağlık tepelik bi arkadaşımız güzel özetlemiş amaç olarak değil araç olarak kullanıyorlar.
 
Yav senin dediği gönül isterki Türkiye de de olsun ama zor o iş. @sezgin tires in dediği gibi bisikleti araç olarak görmek gerek. Ben yeni bir bisiklet aldigimda yav yaşın kaç çocuk musun (24 yaş)tarzından tepkiler aldım hadi aldın birde 675 mi verdin la git motor alsana saf" diyenler oluyor siz neyden bahsediyonuz :) Senin dediğin o yollar vs olsa Muğla nın Ula ilçesinde olur (kişi basina en fazla bisiklet düşen yer aynı zamanda dümdüz) orada da olmuyorsa zordur. Ha küçük pilot yerler olsa fena olmaz bunun için.
Yav herşeyi hallettiniz bi bisikletiniz kaldı zaten gidin yatın gece gece :)
hayaller Amsterdam hayatlar... :)

Ha şunu da diyem yok slx di yok xt idi onlarda işin abartısı geliyor bana. Herkese saygım sonsuz tabi yuklenmeyin hemen :)

Uzadı gitti aslında yazmayı konuşmayı sevmem de bisiklet forumu seviyorum bisikleti daha çok seviyorum ama :) neyse güzel konu eline saglik. Acaba buraya kadar okuyan var mı.



Edit: Ama sorsan Hollanda mı Türkiye mi diye 1 karışına değişmem ülkemi!
 
  • Beğen
Tepkiler: Ali Ç.
Begenen ve yorumlayan herkese tesekkur ederim! Bu arada bir yanlis anlama varsa onu gidermek isterim...
Kesinlikle ve kesinlikle Turkiye'yi , havasini, cografyasini, tarihini, gercek Anadolu kulturunu ve kultur zenginligini, bu kulturun getirdigi davranis ve yasam aliskanliklarina sahip insanlarinin buyuk kismini (geri kalanlar yoz ve kusura bakmasin cehalatinden mutlu sig insanlardir) severim ve degismem!
Yasadigim yer ve isim geregi cok sayida yabanci insanla karsilasiyorum. Pek cok tanidigim kisi hevesler ugruna yabanci kadin/erkeklerle evlenip terketti buralari. Simdi yilar gecti donme hayallerindeler. Avrupa'da hayat 05:30 da basliyor cogu icin. Deli gibi calisiyorlar, yorgun argin evi zor buluyorlar, gunesi gormuyorlar cogu zaman, sebze meyve pahali ve tatsiz tuzsuz cogunun yasadigi ulkelerde. Sosyal iliskiler ev gezmeleri cok az ve yorgunluktan vakit bulamadigindan sikayetci hepsi. Burada 2 hafta tatile gelen tursitlere bakip "way beee... adamlar yasiyor parasi para tabi..." diyor cogu kisi ama anasindan emdigi sutu burnundan getiriyor o tatili hakettirene kadar yasadigi sistem.
Sunu kabul ederim: daha demokratik ve yolsuzluklara musamaha gostermeyen bir yonetim bicimine sahipler. Bizimki gibi kagit uzerinde degil isleyistede boyle! Egitim ve sosyal alanlarda, trafikte insana saygi on planda. Ama hakki varsa musamaha hosgoru yok... Kitle hareketlerinde organize ve "halkin gucu" farkindaligi ve etkililigini kullanarak yonetimlere baski kurup istediklerini elde ediyorlar.
Benim bu konuyu paylasirken vurgulamak istedigim bunlardi. Bisikletin baskenti sayildigi ve hepimiz bisiklet sevdalisi ve dolayisi ile yollarda sefasindan cok cefasini cektigimiz icin actim. Gokten zembille inmedi Hollanda'nin bisiklet yollari! Soke soke aldilar ve yeri geldiginde secilmis idarecileri bizim gibi keyfe keder degil "halkin istegi ve refahi bunu gerektiriyor" deme zorunlulugunu kararli sekilde yerine getirdigi icin oldu.
Su forumda Turkiye'nin heryerinden 52.000 civari uye var. Buyuk kismi pasif hatta artik ugramayan uyeler. Vilayetlere bolsen il basina iyimser yuvarlayalim 750 kisi duser. Hadi uye olmayan bisikletliler icin hepsini 10 ile carpalim her ilde etti sana vilayet basina 7500 bisikletli. Bu mu yaptiracak her yere bisiklet yolunu? :/
75 milyon kisi sagliklisindan engellisine, yaslisindan bebek arabalisina rahat yurunecek kaldirimlari yaptirtamadik daha...
Guc bizde ama haklar beklenerek alinmiyor. Klavye silahsorlugu yapmamizla birsey degismiyor. Sevdigimiz seyleri hayatimizin parcasi yapmamiz, fanatizme baglamadan insanlara ozendirip anlatmamiz gerek. Ben bunu bisiklet icin yaparim, baskasi sabah yuruyusu icin yapar, bir digeri sehre yakin alanlardaki cevre temizligi ile birlestirilmis piknik etkinligi organize ederek yapar. Baskalari baska sekilde yapar...
Azinlik oldukca mevcuttan memnun ve cikarli goren ezer bizleri. Ancak cogalir ve gucumuzu coklugumuzu gosterir, heryerde oldugumuzu hissettirirsek degisir hersey.

Birazda bunu dusunelim demeye calismistim. Ve bu nedenle sunlari dedim:

"Ego yok, kasinti yok ancak pedala basip hayatinin bir parcasi olmus bisiklet var :) Arkadasini bisikletle arkanda tasimak var, gunluk kiyafetinle yagmurda semsiye tutup surmek var, arkana uyarisiz koca koca seyleri takip gitmek var, koltuksuz korumasiz cocuklari tasimak var... Elbette bunlarin bir kismina karsi olsam da cok ciddi sorunlar olmuyor demek ki kimse kimseye karismiyor bu konularda. Hatta bir yerde polisler bile normal uniformalari ile biniyordu kask hakgetire :p

Biraz da bunlari dusunelim ne dersiniz ;)
Bisiklet yolu bizde 3-5 bisikletli ve bisiklet grubunun cabasi ile 2 km gezi yolu olarak gelir ancak su an oldugu gibi... Ama biz protesto, halkin yaptirim gucu gibi kavramlara uzagiz daha. Kendi kendimizi yonetme ve sahip oldugumuz kitle gucunden yoksunken, yolda yururken birbirimize saygi duymazken, motorlu ve motorsuz araclarla birbirimize saygili olmayi hayal edip tartisirken epey bir yolumuz oldugunu kabul edelim sevgili bisikletsever arkadaslarim..."

Yoksa ne Avrupa'yi severim ulkemden cok, ne Avrupaliyi severim yurdum insanimdan cok. Ulkemi ve insanimi yerip, yabanci hayranligina varanlara da sasirir ve ortam musaitse duzgunce konusmak isterim. Ama egri oturup dogru konusmak lazim:
Dogruyu dogru sekilde yapani ve bunu aciklayani alkislamak gerek kim olursa olsun!
Hatalarimizi elestirene, sorunlarimizi dile getirene saldirmak degil, onaylamak ve fikir gelistirmek tartismak lazim uzerinde usulunce. Kabul etmek lazim yanlislarimizi... Elbette elestirende elestirilende uslubuna dikkat etmeli... Biz bunlari basaramiyoruz henuz ama olacak inaniyorum :)
 
Türkiye'de bisiklet altyapısının arttırılmasıyla bisiklet kültürünün de zamanla artacağını düşünuyorum. Umutluyum yani bu konuda. Evet biz Avrupa'nın gerisinden geliyoruz ama geliyoruz yani yoldayız. Onların yakaldığı bu seviyeye biz de er geç ulaşacağız. Dünyadaki bisiklet dostu şehirlere baktığımızda bisiklet yollarının ve bisiklet kiralama sistemlerinin inşa edilmesiyle bisiklet kullanımlarında ciddi artışların gerçekleştiği ve bisiklet kültürünün geliştiği belirtiliyor. Bu blog yazısında bisiklet dostu 20 şehirden bahsetmişler ve bu şehirlerin hangi yollardan geçerek bu noktalara geldiğini ufak notlarla anlatmışlar.

(link)
 
Geri