Soruda Türkiye ile dünyadaki bisikletçiler içiçe geçmiş.
Türkiye profesyonel bisiklet konusunda çok geride. Bildiğim tek profesyonel bisiklet takımı Torku. Onun dışında bisikletçiler eğitimini aldıkları işleri yapıyor. Çünkü ülkemizde spor kültürü sıfır düzeyinde olduğu için futbol dışında neredeyse tüm branşlar için bu böyle. Maalesef sporcular geçimlerini spor dışından sağlamak zorundalar. O yüzden de branşlarda dünya çapında bir şey yapamıyoruz.
Spor bilinci, haliyle bisiklet kültürü gelişmiş ülkelerde ise çokça profesyonel takım mevcut. Yetenekli kişiler küçük yaşlarda bu takımların bünyesinde yetişiyor. İleri düzeyde gelişenler ise büyük turlarda para kazandığı gibi zaten iyi ücretlerle takımlara transfer olabiliyor. Tabi bunun için de günlerini bisiklet üzerinde yoğun antrenmanlarla sürdürüyor.
Dünyanın tanıdığı bisikletçiler 3-4 milyon dolar transfer gelirlerine sahipler. Yine büyük turlarda yarışan bisikletçilerin de yıllık 300-400 bin dolar kazançları oluyor. Madalya ya da iyi takım oyunculuğu da bu geliri artırıyor. Büyük turlarda renkli mayo giyebilmek, ilk yirmi içinde olmak vb hep maddi getiri sağlıyor.
Reklam gelirleri falan da cabası.
Tur içinse durum farklı. Kimisi büyük turlar yapıyor ve masrafları Sponsorlarca karşılanıyor. Kimisi birikim ya da aile desteği ile bunu yapıyor. Kimisi de çok kısıtlı yaşayarak, doğada barınıp beslenerek, gezdiği yerlerde küçük işler karşılığı az paralar kazanarak bunu yapıyor.
Birikimle tur yapmak ise elbette yere göre değişiklik gösteriyor. Ayıracağınız bütçe Asya seyahati ile Avrupa seyahati arasında büyük farklar gösterebilir. Kimisi gittiği yerde müzelere kadar dolaşır kimisi ağaç altında doğayı dinler. Her şey turdan beklentiniz ve doğadaki becerilerinize bağlı.
(Gören de beni kırk yıllık turcu sanır, ben sadece okuduklarımdan bu sonuca ulaştım. Dünya çevresini dolaşırken 8-10 bin dolar bana fazla fazla yeter. Müzelere de giderim doğayı da dinlerim. Ama önce akort yapmayı öğrenmem lazım
)
