Sakarya'daki rezalet bisiklet yolları

Manisa nın da pek bi farkı yok hatta sizin oarası daha bile iyi sanki ...

Ara sıra forumda ve sosyal medyada arkadaşların yayınladığı "bisiklet yolundan sürmediği" için trafik polisi tarafından kesilmiş ceza makbuzu fotoğraflarını gördükçe Körfez ilçemizde bisiklet yolu yapılmaması için içtenlikle dua ediyorum.

bisiklet yoluna park etmek, tam bir ortadoğu ülkesi hareketi.

@Anıl Erdoğan

Diğer bir kötü yanı da bu bisiklet yolu(!) denen platformların olduğu yerde yasal olarak onları kullanmak zorunda olmamız. Diğer araçların yolunda iken bir kaza mevzusu olsa bisiklet yolunda(!) olmadığımız için direkt suçlu konuma düşüyoruz. Ondan diyorum bisiklet yolu falan yapılmasın, faydadan çok zarar getiriyor bize. Daha çok erken, hiç bir açıdan hazır değil bu toplum.

İzmir'deki bisiklet yollarının bir bölümü de maalesef sizin fotoğraflarınızdaki gibi... Türkiye'de bisiklete hafta sonu yarım saat zevk için binilir gözüyle bakıldığı sürece sorunlar çözülmez. Ulaşım aracı, taşıt olduğunu da anlamaları lazım.

NOT:
İzmir'deki bisiklet yollarını asla kullanmıyorum. Zaten ciddi bisiklet kullanıcıları bisiklet yollarından çoktaaan vazeçmiştir. Cumhuriyet Meydanı'nda her 30 metrede bir koca koca taşların olduğu bir bölümden geçiyorsunuz, yol bisikleti kullananlar için imkansız bir yer. Yayaları zaten konuşmaya bile gerek yok. Bisiklet yolu daha tehlikeli maalesef.

Balıkesir bisiklet yolları cennetmiş meğer. Tek kötü tarafı yayaların da kullanması. Araç park edememesi için tüm yol boyunca caydırıcı engeller mevcut.

@Abdülkadir Ergin
sevgili hemşerim ben artık bisiklet yolu kullanmıyorum ve belediyelerin baştan savma bisiklet yolu yapmasına karşıyım. bisiklet yolunda araba gelip bana çarpıyorsa , herkes arabasını gelip bisiklet yoluna park edebiliyorsa , kadınlar çocuklarını bisiklet yolunda bebek arabası ile gezdirebiliyorsa bisiklet yolları onların olsun ben kendi payıma istemiyorum. bir de üstüne üstlük bir sürü dangoza laf anlatmakta var işin içinde. ben istemiyorum , kalsın.

İbret alınacak bir paylaşım. Ankara'yı da buranın bisiklet yolu olmayan versiyonu olarak düşünebilirsiniz. Artık bu rezil yolların fotoğraflarını çekmekten ve şikayet etmekten bıktım. Bu rezillikten kurtulmanın tek yolu var; o da çocuklarımıza, öğrencilerimize, tanıdığımız tüm küçüklere bisiklet sevgisi aşılayacağız ve büyümelerini bekleyeceğiz. Bu ülkenin böyle olmasının tek sebebi ülkeyi yönetenlerin hayatlarında bisiklete binmemiş olmalarıdır. Bisiklete binmiş bir belediye başkanı, mazgalları asla yolun gidiş yönüne paralel döşetmez, bisikletin keyfini bilen bir belediye başkanı bisiklet yoluna çöp bidonu koydurmaz, bisiklet yoluna elektrik direği dikmez, bisikletle tanışmış birisi bisiklet yolunda yürümez, çevresine zarar vermez, kornaya basmaz vs vs... Çocuklarına sınıf geçme rüşveti olarak bisiklet alan ailelerin, yaz sonunda bisikletten hevesi geçen çocuklarının yönettiği şehirlerde yaşıyoruz. Rüşvetle sınıf geçen çocuk, üniversiteye de araba rüşvetiyle giriyor ve magandalığın önü arkası kesilmiyor. Bisiklete binen nüfus artmadıkça hiçbir değişiklik olmayacaktır.

Sakaryadan bisikletle gecmistim bisiklet yolu falan gormedim varsa da problemli sakarya trafiginde kullanilamaz

Sakarya Belediyesinde ulaştırmadan sorumlu Fatih Pistil ile birkaç kez Twitter üzerinde ((link)) diyaloğa girmiştim. Aslında bisikletli ulaşım konusunda bilinçli ve bilgili bir arkadaş. Yeni yapılan caddelere bisiklet yolu da eklediklerini söylüyordu. O kırmızı plastik babalarla ayrılmış yolların da bir ilçe belediyesinin yaptığı kısa mesafeli yanlış bir iş olduğunu söylemişti. Burada paylaşılan görüntülerden de bir kez daha anlaşılmakta ki, mesele sadece standartlara uygun bisiklet yolları yapmak değil, onların bakım ve denetimini de sürekli olarak gerçekleştirmekmiş.

Bir diğer husus ise, belediyelerimizin doğru ya da yanlış, bisiklet yollarını şehrin daha ziyade yeni ve "ferah" yerleşim alanlarına yapıyor olmaları. Ortaya çıkan manzara ilk gün oldukça renkli ve prestijli bir hava estiriyor ama hem ihtiyaçlara uygun planlanmadığı hem de bakım ve denetiminin yapılmaması dolayısıyla üç vakite kalmadan ya kullanılamaz hâle geliyor ya da amaç dışı işgale maruz kalıyor. Bir şehirde bisikletli ulaşıma kimlerin ihtiyacı var, kentsel mekânlara erişim imkânlarından halkın hangi kesimleri mahrum kalıyor, bisiklet bu mahrumiyeti gidermede nasıl bir işlev görebilir, gibi soruların cevabı verilmeden, katılımcı bir anlayışla oluşturulmuş bütüncül bir ulaşım planı içinde değil, genel bir bakış ve bilgi ile tasarlanıp hizmet hanesine kaydediliyor. Sonra da böyle manzaralar ve şikâyetler çıkıyor ortaya.

Bu mücadele uzun sürecek. İşimiz çok zor.

Bu fotograflar tüm Türkiye'nin özeti gibi geldi bana.

Lanet Konya' dan daha güzel yine de. Kıymetini bilin

şehirde ki bütün kötülükler bisiklet yolunun başına gelmiş ?‍♀️ bu arada Ankara'da böyle manzaralar göremezsiniz. çünkü 1 metre bile bisiklet yolu yok.