Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Şu an içinizden ne geçiyorsa yazın

Aramızda elektrik bilgisi olan biri varsa cevap verebilir mi?

Akım koruma cihazı aldım ama kullanma kılavuzunu okuduğumda doğru çalışması için topraklı prize bağlı olması gerektiği yazıyordu, akla yatkın çünkü yıllar evvel aldığım çok daha gelişmiş bir akım korumalı çoğaltıcı bağlı olduğu prizin topraklı olup olmadığını kontrol edip uyarıyordu.

Neyse konuya geleyim benim prizim topraksızdı onu çıkardım fişin gömülebileceği bir priz vardı evde onu taktım ve köprüleme yaparak topraklı hale getirdim çünkü 3 kablo döşeli değildi sistemde.

Merak ettiğim şey topraklı prizler neden kendinden/fabrika çıkışında köprülü bir sistemle gelmiyor? Sisteminde 3 kablo olan köprüyü çıkarabilir veya çıkarmasa ne gibi bir mahsuru olur ki?
Kural 1, toprak hattı hayat kurtarır. Gerisi teferruat.

Akım koruma cihazı kullanmadım ama tahminime göre tesisattaki ani dalgalanmaları toprak hattına boşaltarak akımı dengeliyor. Yani toprak hattı ihtiyacı oradan geliyor.

Köprü dediğini tam anlamadım. Topraklı prizin toprak hattının topraksız prize aktarmak mı diyorsun? Bunu diyorsan, geçici çözüm olarak olabilir. Kullandığın kablo prize gelen kablodan ince olmasın.

Başka bir tahminim de "sıfırlama" yapmışsın. Nötr hattı toprak niyetine kullanıyorsun, nötr-toprak uçları arasına köprü attın? Bu da toprak hattı olmayan yerlerde koruma topraklaması olarak kullanılan bir yöntem. Dağıtım şebekerinde trafoya gelen elektrik 3 faz gelir ve trafoda topraklama yöntemi ile bir nötr noktası oluşturulur. Evlere 3 fazdan biri ve bir nötr hat gider. Yani nötr hat da esasında bir topraktır. Dengeli bir trafoda nötr her zaman sıfırdır ama yük dengesi bozulduğu zaman nötr hat tam olarak sıfır olmayabilir, birinci sıkıntısı bu. Diğer sıkıntı da şöyle, elektrik tesisatına müdahale eden biri nötr ve fazın yerini yanlışlıkla değiştirebilir, yani toprak sandığın hat birden faz hattı oluverir. Anlayacağın tesisata birisi dokunmadığı sürece sıkıntı yok.

Yeni yönetmelikler ve sistemler hep topraklama üzerine kurulu. Her abonenin topraklama hattı olduğu varsayılıyor, o yüzden de "sıfırlama" kavramı biraz tarihe karışıyor. Mesela eski bir evde kalorifer yada su borularına dokunca hafif bir elektrik hissediyorsanız, koruma topraklaması olarak nötr hat kullanıldığını ve nötr hatta biraz akım olduğunu gösterir.
 
Scudo
Strava'nın android telefondaki simgesinin rengi değişmiş. Çok koyu yapmışlar. Hiç beğenmedim :)
 
Önüme gelince pata küte gömüyorum ama profiteröl ile ekler arasında ne fark var diye google'a yazdım. Profiterol içine krema sürülmüş top şeklinde üstü çikolatalı bir tatlı iken ekler ise krem şantinin uzun pişmiş hamurunun üstüne çikolata sosu dökülmüş bir tatlı türüdür diye yazmışlar.

Eeee ne fark var öyleyse?

Bir başka site aynen şunu yazmış;

(link)
(link)
Not: Ekler ve Profiterol arasında malzeme ve pişirilme olarak bir fark yoktur.
 
Ekler ve Profiterol arasında malzeme ve pişirilme olarak bir fark yoktur.
Öyle olmuyor işte.
İlyas Salman ve Kıvanç Tatlıtuğ arasında da malzeme ve oluşturulma olarak fark yok ama gel de aynı şey de bakalım.
 
Aslında bu mesajı "Bisikletliler için trafik kuralları" sayfasında yazacaktım ama orada sohbet ortamına dönmesin diye buraya yazmaya karar verdim.

Dün oğlumu okuldan almaya giderken işaret verdim diye benle dalga geçtiler... Geri dönüp tartışasım geldi ama vaktim yok diye yoluma devam ettim. Bizde bisiklet yolu yok, yollarımız zaten dar ve neredeyse Atatürk Bulvarımız hariç bütün yollar arnavut kaldırımı olduğu için zaten sürekli sıkıntı yaşıyorum. Üzerine bir de bunu duyunca çok fazla demoralize oldum. Neden diye soracağım ama burada zaten halimden anlarsınız, halimizden anlamayanlara nasıl açıklayabiliriz? İnanın hiç bilmiyorum. Siz bu tarz durumlarla karşılaştınız mı? Karşılaştıysanız nasıl aksiyon aldınız? Ne hissettiniz?

Ekleme: aslında forumda "sinyal" diye arattığımda o başlığa denk geldim, henüz araştırmaya devam ediyorum ama, bisiklet arkasına takılan ve fren sıkınca stop lambası yanan, efenim sağa sola sinyali belirgin hale getiren bir mekanizma da aramıyor değilim. Yine de bir kerede 600-800 liralar da şu an çok fazla geliyor. Sinyal kullanıyor musunuz? Bunu da sormul olayım arada...
 
  • Beğen
Tepkiler: -Deniz-
Aslında bu mesajı "Bisikletliler için trafik kuralları" sayfasında yazacaktım ama orada sohbet ortamına dönmesin diye buraya yazmaya karar verdim.

Dün oğlumu okuldan almaya giderken işaret verdim diye benle dalga geçtiler... Geri dönüp tartışasım geldi ama vaktim yok diye yoluma devam ettim. Bizde bisiklet yolu yok, yollarımız zaten dar ve neredeyse Atatürk Bulvarımız hariç bütün yollar arnavut kaldırımı olduğu için zaten sürekli sıkıntı yaşıyorum. Üzerine bir de bunu duyunca çok fazla demoralize oldum. Neden diye soracağım ama burada zaten halimden anlarsınız, halimizden anlamayanlara nasıl açıklayabiliriz? İnanın hiç bilmiyorum. Siz bu tarz durumlarla karşılaştınız mı? Karşılaştıysanız nasıl aksiyon aldınız? Ne hissettiniz?

Ekleme: aslında forumda "sinyal" diye arattığımda o başlığa denk geldim, henüz araştırmaya devam ediyorum ama, bisiklet arkasına takılan ve fren sıkınca stop lambası yanan, efenim sağa sola sinyali belirgin hale getiren bir mekanizma da aramıyor değilim. Yine de bir kerede 600-800 liralar da şu an çok fazla geliyor. Sinyal kullanıyor musunuz? Bunu da sormul olayım arada...
Geçen senelerde kırmızı ışıkta durduğumda çocuklar bana ''Amca, sen araba mısın da duruyorsun'' demişlerdi.Ben de şişmanlığımdan dolayı ''jumbo boy minibüsüm'' demiştim. :ssrtcbya:
Şimdilerse ise yine duruyorum.Tek değişen artık jumbo boy minibüs değilim,Mercedes 0403 otobüsüm.:D

Trafikte bu tarz durumlara çok takılmayın.
Trafikte tek odağınız "Bunlar birer katil ve beni öldürmek istiyor" olsun.
 
Bazen bu eleman gibi hayat enerjisi dolu oluyorum.

 
  • Hahaha
Tepkiler: -Deniz-
Aslında bu mesajı "Bisikletliler için trafik kuralları" sayfasında yazacaktım ama orada sohbet ortamına dönmesin diye buraya yazmaya karar verdim.

Dün oğlumu okuldan almaya giderken işaret verdim diye benle dalga geçtiler... Geri dönüp tartışasım geldi ama vaktim yok diye yoluma devam ettim. Bizde bisiklet yolu yok, yollarımız zaten dar ve neredeyse Atatürk Bulvarımız hariç bütün yollar arnavut kaldırımı olduğu için zaten sürekli sıkıntı yaşıyorum. Üzerine bir de bunu duyunca çok fazla demoralize oldum. Neden diye soracağım ama burada zaten halimden anlarsınız, halimizden anlamayanlara nasıl açıklayabiliriz? İnanın hiç bilmiyorum. Siz bu tarz durumlarla karşılaştınız mı? Karşılaştıysanız nasıl aksiyon aldınız? Ne hissettiniz?

Ekleme: aslında forumda "sinyal" diye arattığımda o başlığa denk geldim, henüz araştırmaya devam ediyorum ama, bisiklet arkasına takılan ve fren sıkınca stop lambası yanan, efenim sağa sola sinyali belirgin hale getiren bir mekanizma da aramıyor değilim. Yine de bir kerede 600-800 liralar da şu an çok fazla geliyor. Sinyal kullanıyor musunuz? Bunu da sormul olayım arada...
Ben sinyal maksatlı kolumu çok kullanıyorum. Arkamdan gelen bir araç, benim ne yöne gidebileceğimi rahatça algılasın diye sürekli yapıyorum. Geçenlerde kardeşime de bunu yapmazsa kaza olacağını, mutlaka kullanmasını, en azından birçok sürücünün bu harekete dikkat ettiğini, uygulamalı gösterdim. Utandığından yapamıyorum demişti. Utanılacak, alay edilecek bir şey yok. Kimin ne düşündüğünü boş verin. El işaretleri bilinen en eski ve anlaşılabilir iletişim yoludur. Yeter ki doğru zamanda, süreç boyunca uygulayın.

Hızınıza uygun olarak, daha önceden kolunuzla sinyalinizi vermeye başlayın, temkinli şekilde aracın gelip gelmediğini göz ucuyla takip edip, kendinizi şeride atın. Düşünün ki, Antalya gibi sürüş ahlakı ve trafik okuma bilgisi çok zayıf bir yerde, tepki görmeden, korna çalınmadan ben uyguluyorum. Yeter ki insanlara son anda sinyal vererek, "ama işaret ettim" olayı yaşatmayın. Çünkü otomobil için şehir içi 40 km bile düşük bir hız. Bizleri anlamaları için bizim de trafiği okumamız çok önemli.

Adsız.png

Yukarıdaki örnek bunların en sık yaşadığım bariz örneklerinden. Sağ şeridin kenarından veya aradan gitmenin mümkün olmadığı park hallerinde, o aracı gördüğüm andan itibaren, arkadaki aracın mesafesini kontrol ediyorum, uzakta bile olsa sinyal vermeye başlıyorum. İlk fırsatta da aracı zorda bırakmayacak şekilde hızımı da bazen arttırarak şeridin sağını işgal ediyorum. Solda başka araçlar geçtiği için sürücüler sıkıştırma gayretine girmiyorlar (en azından şimdilik sorun yaşamadım, muhtemelen koluma dikkat ettikleri için).

Birilerinin bizi anlamasını beklemeye gerek yok. Hangi birine dert anlatacaksınız. Sonuçta akan trafikte önemli olan akışı bozmadan ilerleyebilmek.
 
Çok mu zor sakince yaşayabilmek?
Kitaplar,çay bir de bisiklet yeter o kadar. Arkadaş dost tanıdık vs vs gibi gereksiz şeylere bel bağlama. Müdanan olmasın. Kafanı kaldırınca koskocaman gökyüzü var ve okunacak milyonlarca kitap var,gezilecek bi ton yer ve gidilecek çok yol var. Çok basit sakin güzel yaşamak aslında.😃örneğin bu sene kaç kitap okudun üstadım?Ben 82 kitap okudum ve sayfaları ortalama 300 500 arası. Benimki nacizane bir öneri kendimce. Sağlıcakla🖐👍
 
Kitaplar,çay bir de bisiklet yeter o kadar. Arkadaş dost tanıdık vs vs gibi gereksiz şeylere bel bağlama. Müdanan olmasın. Kafanı kaldırınca koskocaman gökyüzü var ve okunacak milyonlarca kitap var,gezilecek bi ton yer ve gidilecek çok yol var. Çok basit sakin güzel yaşamak aslında.😃örneğin bu sene kaç kitap okudun üstadım?Ben 82 kitap okudum ve sayfaları ortalama 300 500 arası. Benimki nacizane bir öneri kendimce. Sağlıcakla🖐👍
Kahve olsa olur mu:)
 

Dosyalar

  • IMG_20241123_215904.jpg
    IMG_20241123_215904.jpg
    79,1 KB · Okunma: 12
  • Beğen
Tepkiler: Enflasyon Mağduru
Babamın çok kurallı bir şoför olmasına alıştığımdan mıdır, küçükken bisikleti serseri gibi kullanmamızdan oluşan korkudan mıdır bilmem ama, son 10-15 yıldır çok kurallı kullanıyorum ve hiç utancımdan sinyal vermeyeyim vs demedim ama, nedense o sözler o kadar rahatsız etti ki kaç saatler geçmiş üzerinden, rahatsızlık hissi geçmedi... Tabi sinyal vermeye devam edicem her türlü, kurallar gerçekten en azından bizim gibi gerçekten görülmeyenlerin hayatını kurtarmak için çok daha etkili olduğundan bırakmamak elzem :) Bu arada buranın trafiği karışık pizza tadında her yerden biraz biraz olduğu için envai çeşit arıza da var :) Korku filmi sahnesi gibi 20+km hızla gitmek ana caddede, o yüzden "trafik candır" diye gidiyorum kalabalık yolda :D Sonuç olarak, bir yerden elektronik sinyal bulmam lazım ama, bakalım inşallah bulurum, kısa süreli bi İstanbul yolu göründü bize, hayırlısı :)
 
Hollanda'da, 35000 kmlik bisiklet yolları içinde "kesintisiz bisiklet yolu rotası" 981 km olmuş. 1 yılda 185 km eklemişler. 5 yıl içinde 1000 km daha eklemek istiyorlarmış. Toplam maliyeti 1 milyar € diyorlar.

1732392670900.png

Türkiye'de sadece bir belediye, tek bir yere (ankapark) 750 milyon dolar gömdü...

İsmail Cem erken öldü. Yaşasaydı, herhalde "Türkiye'de Geri Kalmışlığın Tarihi 2" diye yeni kitap çıkartırdı.
 
Babamın çok kurallı bir şoför olmasına alıştığımdan mıdır, küçükken bisikleti serseri gibi kullanmamızdan oluşan korkudan mıdır bilmem ama, son 10-15 yıldır çok kurallı kullanıyorum ve hiç utancımdan sinyal vermeyeyim vs demedim ama, nedense o sözler o kadar rahatsız etti ki kaç saatler geçmiş üzerinden, rahatsızlık hissi geçmedi... Tabi sinyal vermeye devam edicem her türlü, kurallar gerçekten en azından bizim gibi gerçekten görülmeyenlerin hayatını kurtarmak için çok daha etkili olduğundan bırakmamak elzem :) Bu arada buranın trafiği karışık pizza tadında her yerden biraz biraz olduğu için envai çeşit arıza da var :) Korku filmi sahnesi gibi 20+km hızla gitmek ana caddede, o yüzden "trafik candır" diye gidiyorum kalabalık yolda :D Sonuç olarak, bir yerden elektronik sinyal bulmam lazım ama, bakalım inşallah bulurum, kısa süreli bi İstanbul yolu göründü bize, hayırlısı :)
Türkiye'deki sistem, iyileşeceği yerde git gide kötüye gidiyor malesef. Bundan dolayı size lazım olan minnacık sinyal değil, aşağıdaki gibi bişey
Columbia-Military-Pneumatic-Safety-Bicycle-Machine-Gun-scaled.jpg
 
  • Hahaha
Tepkiler: Alazarhus
Bu L’Etape’a youtuber arkadaşlar neden katılmadı acaba. Üstelik bi tanesi var ki hem boyuna gran fondo kovalıyor, parkur testleri bilmem ne yapıp duruyor ve hatta direktörün de yakını baya diye biliyorum. İçerden bilgi mi aldılar yoksa “aman ha katılmayın, başınıza bişey gelse ambulans yok” falan gibi :p
 
Bu L’Etape’a youtuber arkadaşlar neden katılmadı acaba. Üstelik bi tanesi var ki hem boyuna gran fondo kovalıyor, parkur testleri bilmem ne yapıp duruyor ve hatta direktörün de yakını baya diye biliyorum. İçerden bilgi mi aldılar yoksa “aman ha katılmayın, başınıza bişey gelse ambulans yok” falan gibi :p

Bir çok youtuber için artık organizasyonlar " para getirmeyince " girmeyi ön görmüyorlar gibi. Bu belli oluyor .
 
Yarın için bugün bir gezi vardı ve sonuç: ilk durakta frenimin tutmadığını farkettim... Bereket polisler bize çift taraflı koruma sağlıyordu, toslayacaktım bir yerlere...
 
Geri