Bir önceki sene , yani 48. Cumhurbaşkanlığı bisiklet turunu tamamlayan 163 sporcudan 161. Olarak genel klasman liderinin 1h 40 d gerisinde tamamlayan Mustafanın bu sene İlk yüze girmiş olması halinde kendisini geliştirdiğine inanırım
İlk 50 ye girme durumunda olağan üstü performansla antremanlar yaptığına inanırım..
Ancak bırakın 1. olmayı bir şekilde herhangi bir etapta podyuma çıkabilmiş olması bile bir önceki seneyle kıyasla normal şartlarda imkansızdır.
Kurtuluş savaşı esnasında askerimize ne mühimmat, ne kıyafet, ne de doğru düzgün yemek verebilmişiz. Ancak bol bol gaz vermişiz. Bu gaz olayı her halde toplumca hoşumuza gitmiş olmalı ki , her daim bu gazı vermeseler bile biz çoğu durumu kendimize layık görüyoruz.Mustafa ile yapılan röportajlara duygusal olarak tepki gösterdik. Kıskanıyorlar dedik.
Ancak bisiklette böyle bir spor. Mucizeler beklememek lazım ve elin yabancısı işin kurdu olmuş , anında süzüyor olayı. Yarış komitesinin 6. etap sonrası yarıştan çekilmesini istemeside tesadüf değil.
Bence burada siyasi irade sonucu ne olursa olsun bir podyum başarısı istedi. Ve bir şekilde eğer yarışcının veya takımın yarışlardan men edilmesi ve spor hayatının bitmesi halinde dahi zararının tazmin edileceği sözü alındı. Milletce podyum seyrederken güzel duygular yaşadık. Ancak devamı ve altyapısı gelemeyen başarı başarı değildir. Günlük ucuz kahramanlıklarla sadece günü kurtarırsınız.
Yıllardır ülkeye velodrome yapılsın geyiği döner. Yanlış bilmiyorsam adana ve balıkesirde zaten vardı.İlgisizlikten kapandı diye biliyorum. ( yanlışta biliyor olabilirim. Adanadan çok emin değilim , Ama Balıkesirliyim ve balıkesirde olduğunu gayet iyi biliyorum)
Her ne kadar konu ile alakası gözükmesede hükümetin tesis yapma mantığına güzel bir örnek vereyim.
Lisanslı Okçuyum. Ok atacak tesis bulamazken İstanbul - Kasımpaşa - Kulaksızda "Okçu tekkesi" adı altında bir tesis açıldı.Deli divane atış alanı ararken bu bana ilaç gibi geldi.
Gittim tesise. Girişte kocaman bir afiş altında ok atan bir yeniçeri resmi. "Osmanlı yayı ile mi çalışıyor" diye düşündüm.
Benim kullandığım makaralı yay 50-70 libre arasında ayarlanabiliyor ki , ufak tefek adamda değilim. Ancak 70 libre benim diyen adamı bayıltır .Arka arkaya 15 ok attıktan sonra en az 15 dakika yükselen tansiyon değerinizin normale dönmesi için dinlenmeniz gerekir.
Osmanlı yayları 120 libreden başlar.Ve günümüzede sadece antremanlı kırkpınar pehlivanları o yayı çekebilir. Çekmekte yetmiyor 10-15 atıştan sonra dinlenmeleri gerekir. Eski kemankeşler 50 ok attıktan sonra birde kılıçla savaşa devam ederlerdi.
Tesis güzel ama kanatlı olimpik yay ile ( 18-22 libre arası ) eğitim veriyor. Hocasıyla konuştuk ; istenen ücret aylık 150 TL.
Burası bir vakıf. vakıflar bir zanaati, yeteneği halka yaymak için ya sembolik bir rakam alırlar ya da genelde bedava eğitim verirler. istanbulda Ok dersi almak istiyorsanız aylık 50-75-100 lira gibi bir ücret öderken Vakıfın 150 lira istemeside neyin nesidir ?
Kim var bu vakıf yönetiminde , Erdoğanın oğlu , Topbaşın oğlu , Gökçeğin oğlu. Heeeeeee olay anlaşıldı..
Bizzat piayasa fiyatlarının üstünü talep edersen , katılımcı olmaz. katılımcı olmazsa tesis kapanmasın diye bir yerlerden ödenek bağlanır. Bu tesisin masrafı çok. tamirat , bakım , altyapı ilaveleri . Bu kime ve kaça yaptırılacak bunada vakıf yönetimi karar veriyor. uzun uzun yazmaya niyetim yok. vakıftaki yönetim kademesindeki kişilerin kim oldukları bu işleri kime ve kaça yaptıracaklarının da göstergesi.
Alın size okçuluğu Türk halkına sevdirmek için kurulan vakıf ve tesisi.18 librelik çocuk yayları ile ok atın , ok atma egonuzu tatmin edin.
Tesis yapmakla iş bitseydi , Maşallah hükümetimiz tesis olsunda, ne olursa olsun şeklinde , yatırım mantığıyla , dünyada eşi benzeri görülmemiş tesisler yapabilirdi. Ne yazık ki bizler alt yapı ve sporcu yetiştirmek yerine , yabancı sporcuları T.C vatandaşı yapıp veya dopingi dayayıp , günlük , anlık egolarımızı tatmin ediyoruz.
Bundan sonra akdeniz oyunları kelimesi yerine , Medikal firmaların, uygulamalı deney sahası ifadesini kullanmak lazım.
( 120 librelik bir yayla ne yapılabilinir ? Anadolu hisarından, Rumel hisarına ok atarsınız ok denize düşmez.Hisarın içine düşer , Avrupalı okçu 300 metreye ok atmayı çok büyük başarı sayarken , Osmanlıda minimum 560 metreye ok atamayana kemankeş ünvanı verilmezdi. )