Virüse rağmen bisiklete binmeye devam edenler

İçinizden sövün dostlar, sıkıntı yok. Düşünce suçlusu olursunuz en fazla Yeter ki dışınızdan sövmeyin. Bu arada siz hala markete/işe/eczaneye filan gidiyorsanız eğer, kusura bakmayın ama bizim tek başımıza çıkıp bisiklete binmemizden daha sorumsuz davranıyorsunuz, bunu da dipnot olarak düşeyim. Bu mekanlarda insanlarla bire bir iletişim içerisindesiniz. Biz ise insanlara metrelerce uzağız. Hani sizinkisi birazcık "ben yapamıyosam kimse yapmasın" gibi gibi geldi bana. Virüsün nasıl yayıldığını araştırın lütfen. Hala bilgi eksikliği var çünkü, belli.

Maaşallah gençlere, hiçbirimizin evladının yüzündeki gülümseme hiç bir zaman solmasın inşallah..

Değerli forumdaşlar...
Birey - toplum ve dünya olarak çok zor günlerden geçiyoruz.
Bu sürecin nasıl devam edip nereye evrileceğini kimse bilmiyor.
Fütüristik bir çıkarım yapabilmek de kolay değil.
Biz kendi üzerimize düşeni, bizden bekleneni yapmak zorundayız.
Salgını hafife almanın ne kadar tehlikeli olduğu anlaşıldıysa, insan ilişkilerinin bu süreçten etkilendiği de ortada...
Hal böyleyken birbirimizle nezaket ve saygı çerçevesinde, hissettiğimiz kaygı ve tedirginliğin herkeste olduğunu unutmadan ve gereksiz nefret söylemlerine girmeden iletişim kurmamızı anımsatmak istiyorum.
Bu süreci hep birlikte aşacağız, bir süre #hayat eve sığar diyerek korunalım/koruyalım lütfen ..

Ahmet Kanter demiş ki:

İçinizden sövün dostlar, sıkıntı yok. Düşünce suçlusu olursunuz en fazla Yeter ki dışınızdan sövmeyin. Bu arada siz hala markete/işe/eczaneye filan gidiyorsanız eğer, kusura bakmayın ama bizim tek başımıza çıkıp bisiklete binmemizden daha sorumsuz davranıyorsunuz, bunu da dipnot olarak düşeyim. Bu mekanlarda insanlarla bire bir iletişim içerisindesiniz. Biz ise insanlara metrelerce uzağız. Hani sizinkisi birazcık "ben yapamıyosam kimse yapmasın" gibi gibi geldi bana. Virüsün nasıl yayıldığını araştırın lütfen. Hala bilgi eksikliği var çünkü, belli.

Hepsini görüntüle...

Yapamamam ve yapmamam arasında bir tercih farkı var hala burada bunu savunuyorsunuz. Hala yazdığımı ve yazılanları düzgün okumadığınızı düşünüyorum. "Zorunda olmadıkça dışarı çıkmayın" cümlesindeki zorunluluğa ilaç almak için eczaneye, ekmek almak için fırına, kovulmayla tehdit edildiği için işe gitmek ile keyif için bisiklet sürmek eylemlerinden hangisi daha yakın bi düşünün bakalım.
Yapıyorsam kendime durumundan farklı bir durum var ortada. Toplumsal olarak yapılması gereken bir eylemde bireysel davranışlarınıza "sorumluluğu bende" diye kılıf uyduramazsınız.

Ben de hasta olacağımı düşünmüyorum. Çıkmamam için baktığımda tek bir sebep yok. Ama bunu yapmam toplumsal kırılmaya yol açıyor bu konuya daha önce de değinildi. Birisi tek başına sürüş yapabiliyor izlenimi vermeniz 2 gün sonra 2 kişi mesafesini koruyarak gidebiliriz demesine döner. 3 gün sonra 4 kişi, bir hafta sonra 30 kişilik grup sürüşlerine döner ve bu süreç bu şekilde atlatılamaz.
Hala yapamayanlar bizi kıskanıyor izleniminize anlam vermeye çalışıyorum. Yapamayanların önünde tam olarak nasıl bir engel var ki sizi vazgeçirmek için uğraşıyolar sizce?
Cidden amok koşucusu yaparsınız insanı. İlla diyorsunuz ki sokağa çıkmak tamamen yasaklansın yoksa biz anlamıyoruz! Arabaların hızlı gitmemesi için tümsek koyulması gibi yani otokontrol yok sanırım bizim toplumda. İlla bi şekilde cezalandırınca anlıyor.

Cemal Ç. demiş ki:

Mikrop, malum hastalık ve ya virüsle ilgili bilgilendirme ve haberler için lütfen ☆BU☆ konuyu kullanalım. Kimsenin toplu, tehlikeli ve ya kalabalık yerlerde sürüş yaptığını sanmıyorum bu zamanlarda. Tabi evde kalmak en iyisi, o tartışılamaz.
-------
Kapı önünde 300 mt git-gel yaptık.221798 dosyayı görüntüle

Hepsini görüntüle...

Maaşallah gençlere, hiçbirimizin evladının yüzündeki gülümseme hiç bir zaman solmasın inşallah...

Yeni fark ettim küçük delikanlı sahiden de biraz deli kanlı galiba, o kelepçeler de ne öyle

ben sahil kenarın da sürmüyorum ki şaka bir yana az önce iş den geldim o nasıl olacak acaba ?

Çıkmayın diyoruz adamlar çoluk çocuk bisikletle çıkmış

Özhan Akgöğ demiş ki:

Yapamamam ve yapmamam arasında bir tercih farkı var hala burada bunu savunuyorsunuz. Hala yazdığımı ve yazılanları düzgün okumadığınızı düşünüyorum. "Zorunda olmadıkça dışarı çıkmayın" cümlesindeki zorunluluğa ilaç almak için eczaneye, ekmek almak için fırına gitmek ile keyif için bisiklet sürmek eylemlerinden hangisi daha yakın bi düşünün bakalım.
Yapıyorsam kendime durumundan farklı bir durum var ortada. Toplumsal olarak yapılması gereken bir eylemde bireysel davranışlarınıza "sorumluluğu bende" diye kılıf uyduramazsınız.

Ben de hasta olacağımı düşünmüyorum. Çıkmamam için baktığımda tek bir sebep yok. Ama bunu yapmam toplumsal kırılmaya yol açıyor bu konuya daha önce de değinildi. Birisi tek başına sürüş yapabiliyor izlenimi vermeniz 2 gün sonra 2 kişi mesafesini koruyarak gidebiliriz demesine döner. 3 gün sonra 4 kişi, bir hafta sonra 30 kişilik grup sürüşlerine döner ve bu süreç bu şekilde atlatılamaz.
Hala yapamayanlar bizi kıskanıyor izleniminize anlam vermeye çalışıyorum. Yapamayanların önünde tam olarak nasıl bir engel var ki sizi vazgeçirmek için uğraşıyolar sizce?
Cidden amok koşucusu yaparsınız insanı. İlla diyorsunuz ki sokağa çıkmak tamamen yasaklansın yoksa biz anlamıyoruz! Arabaların hızlı gitmemesi için tümsek koyulması gibi yani otokontrol yok sanırım bizim toplumda. İlla bi şekilde cezalandırınca anlıyor.

Hepsini görüntüle...

Bu aralar MTB disiplininden devam ediyorum. Sürerken neredeyse insan görmüyorum diyebilirim. Dağ başlarındayım. Ben hiç kimseyi görmüyorken kim beni görüp "aha, demekki grup sürüşü yapabiliriz" diyip 30 kişi toplayacak merak ediyorum. Bunun sorumluluğu neden o 30 kişide olmuyor da bende oluyor onu da anlamadım. Çocuk değil ki bu insanlar, "yetişkin" insanlardan bahsediyorsunuz. Onların kendi kişisel kararlarından neden ben sorumlu oluyorum?

Hadi bir anket yapalım da bu kavga bitsin, çıkılsın diyenler ile çıkılmasın diyenler yüzde kaç acaba ?

Çetin ŞAHİNÖZ demiş ki:

Hadi bir anket yapalım da bu kavga bitsin, çıkılsın diyenler ile çıkılmasın diyenler yüzde kaç acaba ?

Hepsini görüntüle...

eskiden sandıkları terk etmeyin denirdi. Şimdi de evleri terk etmeyin diyoruz.

Çetin ŞAHİNÖZ demiş ki:

Hadi bir anket yapalım da bu kavga bitsin, çıkılsın diyenler ile çıkılmasın diyenler yüzde kaç acaba ?

Hepsini görüntüle...

Bilim insanları çıkmayın, izole olun,evde kalın derken anket mi yapılırmış?
Anketten %100 oranında bisiklete binelim çıksa o kadar bilim insanının yalvarırcasına izole olun demesine rağmen biz yaptık oldu deyip bisiklete mi çıkacağız.

hamlet2006 demiş ki:

Bilim insanları çıkmayın derken anket mi yapılırmış?

Hepsini görüntüle...

yazı tura atalım o zaman daha kısa sürede çözeriz

@hamlet2006 Dostum sence de bu başlıkta yaşananlara bakılarak iyi olmaz mı ?

luckxor demiş ki:

yazı tura atalım o zaman daha kısa sürede çözeriz

Hepsini görüntüle...

Bu merete rağmen dünya yangın yerine dönmüşken bisiklete binenler yazı tura değil batak oynayıp ''as- kız'' deniyor.Papaz çıkabilir.

Bu başlıkta pek fazla bisiklet seven arkadaşımızın aklı ve mantık ve bilgiyi analiz etme açısından yetersiz olduğunu düşünmüyorum.
Ayrıca, defalarca yazdım; kimsenin kendi seçimini bir başkasına dayatmaya hakkı (ve bu başlıkta imkanı) olmadığını düşünüyorum.

Belki ancak devlet bazı şeyleri vatandaşına dayatabilir. Bunu da bisiklet özelinde kolluk kuvvetlerinin ne yapacağını görerek anlayacağız zaten.
Bisiklete binmeyi seçen arkadaşlar (hatta bir kaçı yazmış bile) polis ve jandarmanın bu konuda aldığı bir emir olup olmadığını öğrenmemizi sağlayacak gibi görünüyor.

Bir de toplu taşıma kullanmaya mı zorlayacaklar bisiklet ile işe gitmek zorunda olanları ki ?

Buna da bir çözüm lazım o zaman.

Şahsen ben işe gidiyor olsam kimse beni hal böyle iken toplu taşımaya zorlayamazdı bisiklet ile giderdim.

Bakın açık açık söylüyorum, eğer işinize toplu taşıma yerine bisikletle gidebiliyorsanız, bisikleti tercih edin. Toplu taşıma dediğiniz olgu, dünyadaki bir çok hastalığın hızlı bir biçimde yayılmasının başlıca sebeplerinden biridir. Toplu taşımada insanlar mecburen birbirine yakındır, tuttuğunuz her yer sizden önce onlarca belki yüzlerce insan ellemiş oluyor. Bisikletforum olarak bisiklete böyle bir zamanda düşman olmak yerine, hastalığın yayılma hızını, işe bisikletle gidip gelerek ve toplu taşımayı daha az tercih ederek en azından azaltabileceğimiz gerçeğine odaklanmamız ve bunu da bir şekilde resmi mercilere anlatabilmemiz lazım.

Arkadaşlar, dünyaya sadece kendi penceremizden dar bir görüşle bakmayalım lütfen.
Evde kal diyenler kendini, ailenin tek çalışanı ve eş-çoluk çocuğa bakanı işe gitmek zorunda olanların yerine koyarak,
Bisiklete binme diyenler de kendini arabası olmayan işe gitmeye mecbur (ki bu sayı malum işveren çeşidi yüzünden hiç az değil) kimselerin yerine koyarak düşünsünler lütfen.

Bir forum yöneticimizin deyişi ile koca koca adamlara empati öğretmeyelim bu saatten sonra.

Süper Dede demiş ki:

Ben bu gün sürerken polis ve jandarma gördü ama bir şey demedi. Acaba grup sürüşlerine mi yasak getirildi...

Hepsini görüntüle...

Ben de sürdüm abi polis de denk geldi jandarma da kimse birşey demedi. Yarın da surucem.

Çetin ŞAHİNÖZ demiş ki:

Hadi bir anket yapalım da bu kavga bitsin, çıkılsın diyenler ile çıkılmasın diyenler yüzde kaç acaba ?

Hepsini görüntüle...

Anket sonucunu neden dikkate almak zorundayız ki? Ben ve benim gibi düşünenlerin kararı bellidir.

Bizim millete bilim insanları izole olun diyor felan demeyeceksin.Bizim millet zaten öyle bilimsever felan da değildir.Bizim millete tepeden inme, hızlı,sert,zorlayıcı,sarsıcı tedbirler aldıracaksın.Cahili eğitimlisi farketmez , eğer insiyatifi millete bırakırsan bisiklete de biner tahteravana da.İlla ki her durumda kendini haklı çıkarıcak bir argüman bulur.

İnsanlık tarihinin en geniş salgını sözkonusudur..
Eğitim, kültür, inanç, felsefe, vicdan, cüzdan falan hepsinden azade; Hümanizm temelinde birleşmemiz gereken günleri yaşamaktayız.
Ne demişti sakallı bilge : -Bir insana baktığınızda tüm insanlığı görürsünüz, tüm insanlar da tek bir insanda vücut bulur...
Buradan hareketle bisikletin konumu, kullanışı, günlük hayatta bizim için doldurduğu yer ikinci plana düşüyor...
Büyük insanlığın sınavında kendi alışkanlıklarımıza yeni bir format atmanın zamanıdır..