Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

18 Mart Çanakkale Zaferi

kocatepe bisiklet topluluğu(KOBİT) olarak kocatepe anıtına çıktık ne görelim bayrak direği boş dibindeki köye indik yırtıldığı için almış park bahçeler müdürlüğü,bisiklete bağlı bayraklardan birini sokup bağladık ve göğe çektik,fotoğrafta gözüken bayrak a3 boyutunda
 

Dosyalar

  • DSC_0040.JPG
    DSC_0040.JPG
    64,2 KB · Okunma: 15
  • Beğen
Tepkiler: Mert E.
Scudo
Çanakkale dedelerimizin geri düşünmeyi dönmediği bir yerdir. Bırakın isimler üzerinden tartışmayı. Gidin eşinizle, dostunuzla, çocuklarınızla orayı anlayın ve kendi etrafınıza öğrendiğiniz herşeyi anlatın. Ve unutmayın bu milletin nerelerden, hangi yollardan geçtiğini. Biz burada saçma sapan kavgaların içinde boğulmaktan tek yumruk olmayı öğrenemedik. Kafirin ekmeğine yağ sürüyoruz habire.

Allah hepsinden razı olsun. Mekanları cennet olsun. Peygambere komşu olsunlar inşallah.
 
Konudaki gereksiz mesajları, sataşmaları, konu başlığı ile alakasız yere giden yorumları sildim. Bu konuyu kirletmenize ve konunun kilitlenmesine izin vermem. Üzerine alınmak isteyen alınabilir.
 
18-mart-canakkale-zaferi-resimli-mesajlari-59778642d2601.jpg 18-mart-1915-canakkale-zaferi-ve-sehitleri-anma-gunu-1.png

Dün sanırım Fox Tv'de izlemiştim; gemi kaptanları her geçtikleri güzergâhı gemi defterine not alırlarmış; "şurdan geçtik, burdan geçtik diye". Bir tek Çanakkale'de not alınmazmış. Çünkü "Çanakkale Geçilmez"
 
Çanakkale,Kurtuluş Savaşının önsözünün yazıldığı yerdir.
4d6b6d3791460c7192b8232b7afe33e9_1519655562-b.jpg

Şu Boğaz Harbi nedir? Var mı ki dünyâda eşi?
En kesîf orduların yükleniyor dördü beşi,
-Tepeden yol bularak geçmek için Marmara'ya-
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya.
Ne hayâsızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!
Nerde -gösterdiği vahşetle- "bu: bir Avrupalı! "
Dedirir -yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi,
Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yâhud kafesi!
Eski Dünyâ, Yeni Dünyâ, bütün akvâm-ı beşer,
Kaynıyor kum gibi, tûfan gibi, mahşer mahşer.
Yedi iklîmi cihânın duruyor karşına da,
Ostralya'yla berâber bakıyorsun: Kanada!
Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk;
Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.
Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...
Hani, tâ'ûna da züldür bu rezîl istîlâ!
Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-i asîl,
Ne kadar gözdesi mevcûd ise, hakkıyle sefîl,
Kustu Mehmedciğin aylarca durup karşısına;
Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına.
Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz...
Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz.
Sonra mel'undaki tahrîbe müvekkel esbâb,
Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harâb.

Öteden sâikalar parçalıyor âfâkı;
Beriden zelzeleler kaldırıyor a'mâkı;
Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;
Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin.
Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,
Atılan her lağamın yaktığı: Yüzlerce adam.
Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer;
O ne müdhiş tipidir: Savrulur enkaaz-ı beşer...
Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak,
Boşanır sırtlara, vâdîlere, sağnak sağnak.
Saçıyor zırha bürünmüş de o nâmerd eller,
Yıldırım yaylımı tûfanlar, alevden seller.
Veriyor yangını, durmuş da açık sînelere,
Sürü hâlinde gezerken sayısız tayyâre.
Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermîler...
Kahraman orduyu seyret ki bu tehdîde güler!
Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;
Alınır kal'â mı göğsündeki kat kat îman?
Hangi kuvvet onu, hâşâ, edecek kahrına râm?
Çünkü te'sis-i İlâhî o metîn istihkâm.

Sarılır, indirilir mevki'-i müstahkemler,
Beşerin azmini tevkîf edemez sun'-i beşer;
Bu göğüslerse Hudâ'nın ebedî serhaddi;
"O benim sun'-i bedî'im, onu çiğnetme" dedi.
Âsım'ın nesli...diyordum ya...nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi nâmûsunu, çiğnetmeyecek.

Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar,
Yaralanmış tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!

Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor Tevhîd'i...
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın?
"Gömelim gel seni târîhe" desem, sığmazsın.
Herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb...
Seni ancak ebediyyetler eder istîâb.
"Bu, taşındır" diyerek Kâ'be'yi diksem başına;
Rûhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;
Sonra gök kubbeyi alsam da, ridâ namıyle,
Kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmıyle;
Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan,
Yedi kandilli Süreyyâ'yı uzatsam oradan;
Sen bu âvîzenin altında, bürünmüş kanına,
Uzanırken, gece mehtâbı getirsem yanına,
Türbedârın gibi tâ fecre kadar bekletsem;
Gündüzün fecr ile âvîzeni lebriz etsem;
Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
Yine bir şey yapabildim diyemem hâtırana.

Sen ki, son ehl-i salîbin kırarak savletini,
Şarkın en sevgili sultânı Salâhaddîn'i,
Kılıç Arslan gibi iclâline ettin hayran...
Sen ki, İslâm'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
O demir çenberi göğsünde kırıp parçaladın;
Sen ki, rûhunla beraber gezer ecrâmı adın;
Sen ki, a'sâra gömülsen taşacaksın...Heyhât,
Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât...

Ey şehîd oğlu şehîd, isteme benden makber,
Sana âgûşunu açmış duruyor Peygamber

Mehmet Akif Ersoy
 
Nazım Hikmet Bu Memleket Bizim

Dört nala gelip uzak Asyadan
Akdenize bir kisrak basi gibi uzanan
Bu memleket bizim
Bilekler kan içinde
Disler kenetli
Ayaklar çiplak
Ve ipek bir haliya benzeyen toprak
Bu cehennem, bu cennet bizim
Kapansin el kapilari
Bir daha açilmasin
Yok edin insanin insana kullugunu
Bu davet bizim
Yasamak bir agaç gibi tek ve hür
Ve bir orman gibi kardesçesine
Bu hasret bizim
 
hYpwLc.jpg
 
Ağustos 1915... Arıburnu Kanlısırt'ta Türkler bir Yeni Zelanda askerini esir alır. Nereli olduğunu sorarlar. "Yeni Zelanda" cevabı gelir. Türkler, "Hiç duymadık" derler. Civarda bulunan Alman subaylardan biri Türklere, Yeni Zelanda'nın Güney Pasifik'te, bir başka deyişle dünyanın öbür ucunda olduğunu söyleyince Türkler şaşkınlık içinde esire "Burada ne arıyorsun" der. Esir, savaşın rugby maçından farksız olacağını sandığı için geldiğini söyler.

Afrin'de 2 hafta önce İzlanda'lı (tekrarlıyorum, İZLANDA, ICELAND) bir terörist öldürüldü.

Küfür tek millettir. Kıyamete dek Çanakkale tekrarlanacaktır.
 
Bugün Çanakkale Deniz Zaferi'nin 104.yılı... Bu zaferde emeği geçen tüm kahramanlarımızı ,her geçen gün artan saygı,sevgi,minnet ve rahmetle anıyorum.Işıklar içinde yatsınlar.
 
  • Beğen
Tepkiler: necmeddin
Destanlar yazıldı zalime karşı,
Mazlumun duası kapladı arşı,
Uğruna yazıldı istiklal marşı;
Zemin kan kırmızı, ayyıldızı ak,
O mübarek bayrak, işte bu bayrak!

Peygamber kabrinde sadık muhafız
Bayraktan alırdı mücahitler hız,
Unutana yine hatırlatırız;
Zemin kan kırmızı, ayyıldızı ak,
O mübarek bayrak, işte bu bayrak!
 
Son düzenleme yönetici tarafından yapıldı:
Bugün Çanakkale Deniz Zaferi'nin 104.yılı... Bu zaferde emeği geçen tüm kahramanlarımızı ,her geçen gün artan saygı,sevgi,minnet ve rahmetle anıyorum.Işıklar içinde yatsınlar.

18 Mart konusunda acaba benim bir bilgi eksiğim mi var bilemiyorum. Günün Çanakkale zaferi olarak kutlanması, tarihin işleyişi açısından bana doğru gelmiyor.

18 Mart Çanakkale muharebelerinin zafer günü değildir. Çanakkale deniz muharebelerinin zafer günüdür. 18 Mart günü dünyanın en büyük donanmasına karşı kazandığımız zafer sonrasında 25 Nisan günü kara çıkarması başlamış ve savaş bu vakitte başlamıştır.
 
@mtb_rider hocam söylediğiniz doğrudur, başlangıçtır. Zafer günü olaraktan kutlanması , saldırıda bulunan devletlere siz 18 Mart tarihinde bize saldirdiniz, biz sizi yendik her halükarda, bakın bu tarihi unutmayın, kulağınıza küpe yapın.

Burda ki olay Türkiye Cumhuriyeti'nin dünya ülkelerine verdiği siyasi bir mesajdır. :harika:
Evet mübarek günümüz kutlu olsun😍
 
18 Mart Çanakkale Deniz Zaferini kutluyor aziz şehitlerimizi minnet ve saygıyla anıyorum. Dur yolcu bilmeden gelip bastığın bu toprak bir devrin battığı yerdir. Çanakkale zaferimiz kutlu olsun.
 
ingiliz subayın çanakkale destanı ile ilgili sözleri,aslında kazanılanın sadece bir savaş olmadığını bize daha iyi anlatıyor “Ölü askerleri vardı, 14, 15, 16 yaşlarında asker çocuklar.Tanrı sizi inandırsın ki gülüyorlardı! İlk defa o gün, kaybedeceğimizi hissettik”
 
Allah mekanlarını cennet eylesin, olmasalardı olmazdık...
 
Bugün 18 mart Çanakkale zaferinin 107.yılı, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyoruz,bu fotoğrafıda sözcü gazetesi yazarlarindan Emin Çölasanin bugünkü köşe yazisindan aldim, fotoğraftaki asker ve komutanlar o büyük zaferde şehit olmuşlar,sağ önde yerde bir bisiklet var,sanirim cepheye haber ulaştırmak için kullaniyorlarmis, ecdadımızı bu özel günde bir kez daha saygıyla anıyorum 🤲
IMG_20220318_132225.jpg
 
Geri