Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Avcılık Yasaklansın

Aslında hayvan nufusu çokta azalmadı. Aksine insan nufusu aşırı çoğaldı.Hal böyle olunca yeni yerleşim yerlerine olan ihtiyaçta fazlalaştı. Ormanları kestik , binalar dikip yollar yaptık ve bunun adına medeniyet dedik.Böyle yerlerde yaşamayıda medeni yaşam varsaydık.2 -3 katlı villarlar yapıp , saksılarda ağaç dikip evin sağına soluna serpiştirmeyi , bahçesinede bir karış toprak döküp üzerine bir kaç tavşan atmayıda , ekolojik yaşam ,doğayla içiçe yaşamak diye pazarladık. Bizler sırf büyükşehirlerde medeni yaşayacağız diye tabiatı daralttık. Zaten oldukça kısıtlı olan ekilebilir alanlarda dahada ufalmak zorunda kaldı.

Kendi hayal ülkenizdede yaşabilirsiniz gerçeklerlede yüzleşebilirsiniz.Köy denilince artık bir çoğumuzun aklına tatil köyü , havuz ,, deniz vs vs gelmeye başladı. Kasabalı , Köylü nasıl yaşar ? Ne yer ne içer ? Umursamaz olduk.

Bu başlığa yazanlar içinde bizzat av organizayonlarına katılan görmediğim için , ne için yapıldığını bilmeyen , ne zannettiğiniz kavramların, aslında ne olduğu açıklamaya çalışıyorum ancak israrla ve inatla inandığınız veya inanmak istediğiniz kavrama sıkı sıkıya sarılıp ,bu konuda olmayan bilginiz ve tecrübelerinizle yazdıklarınızı savunmaya ne yazık ki devam ediyorsunuz arkadaşlar.Medeni yaşam bizleri o kadar etkiledi ki dünyayı etramızda gördümüz gibi zanneder olduk.

Size acı bir haberim var. İsterseniz bunun gibi yüzlerce konu açın , isterseniz internet üzerinden imza kampanyaları düzenleyin , ekside sayfalarca yazın , bu ülkede Avcılık yasaklanmayacak.

Alkollü araç kullanırken veya hız sınırını kat kat asmışken kazaya karışıldığı ve çok ölümlü kazalar oldğu gibi bir sebeple araç kullanımı yasaklanmıyorsa , avcılıkta bu ülkede yasaklanmayacak.

Köylümüz yemek sepetinden pizza siparişi vermiyor.Fastfoodlardan da big bilmemne menüsü yemiyor. Bizzat bahçesinde , tarlasında yetiştirdiği ile yaşamaya , ayakta kalmaya çalışıyor. Bu sebeten dolayı rıksını her şekilde koruyacaktır. Bizim insanımız rıksına dokunamaya, dokunmuyor.
 
Scudo
Avcilik icdurtusel bir olgu belli ki. Kac sayfa mesaj olmus, surekli birbirlerinin mesajlarindan cikarimlarda bulunup, alintilar yapip karsi tarafi bir AVLAMA cabasi. Gordugunuz gibi psikolojik bir faktor insan icin avlanmak. Ama tufekle ama burada rekabete girip kelimelerle.
Konunun ozu belli. Kildan tuyden huylanip yazmak icin yazacaginiza paydalarinizi nazik ifadelerle esitlemeye calissaniz daha estetik olacak. Konunun ozu, yasadigimiz cagda avcilik spor olarak anilmamalidir. Hedefe atmak isteyen dogru poligona. Av baskisi turleri tehlikeye sokmustur. Ulkemizde ciddi yaptirim ve duzenlemeler mevcuttur ama avcinin avlagi muteahhitler tarafindan isgal edilince esas sorun burada ortaya cikmistir. Simdi ne kadar iyi duzenleme yaparsan yap nafile.
Eger dogada ac kaldiginda durtulerin once yaban mersini toplamaya, bulamazsan bir balik avlayip yemeye seni yonlendirmiyorsa bu dunyadan bir yasam formu olmayabilirsin haberin olsun. Avcilik; insanin dogayla mucadelesinde bunyesinde barindirdigi ve gunumuzde kontrol altinda tutulmasi zorunlu bir olgudur.
 
  • Beğen
Tepkiler: Ahmet Bag
@Cömert
Az bilgi, yüksek öz güven, talihsiz bir açıklama...
 
@BerkEvren Nasıl az bilgi ben onu anlayamadım ? 1900 yılına kadar dünyanın nüfusu 1 milyar civarındaydı. Dünyanın en eski medeni uygarlığı Sümerler'in tarihi Milattan önce 8000 'li yıllara dayanmaktadır. Mısır medeniyetinden 4000 yıl eskidir. 8000 yıl Sümer'den alıp, Milattan sonra 2016 yıl daha eklerseniz ortalama elimizde 10.000 yıl geçer. Tüm bu verilere dayanarak 1900 lü yıllara kadar dünyanın bilinen nüfusu 1 milyar insan civarındayken 116 yılda yüzde 600 artış göstermiştir. Şu an dünyanın nüfusu kabaca 7 milyar civarındadır. Ben bilginin yanlış olduğu konusundaki tezinizin sizin eksikliğiniz olduğu kanaatindeyim. Bunu saldırmak için söylemiyorum lakin her şeye bir kulp takıp yorum yapma ihtiyacı duyuyorsunuz ve düşünmeden konuşuyor gibisiniz. Bana inanmıyorsanız buyurun araştırın öğrenin.
 
Hem doğayı ve yaban hayatını seveceksin hemde öldüreceksin....hastalıklı bir durum...bu konu yaz çiz çok uzar ama şunu net bir şekilde söylemem lazım silah insanoglunun bulduğu en kotü icat ....
 
valla çok sevdiğim bir söz var ( öyle klavye başında atı,biti,kazı,çiçeği korumak kolay) evvela samimi ikrarda fayda var, inin oturduğunuz apartmanlardan, beton yığınlarından, üretmeye başlayın o halde domateslerinizi, biberlerinizi, ihlal etmeyin hayvanların da yaşam hakkı olan alanları parasını verip almayın, yapmayın otopark, yapmayın çocuk parkı,banka, hastane, pastane, yapmayın ozaman , sevmeyin,evlenmeyin üremeyin ki bu zavallıların da yaşayabilecek kadar alanları olsun di miiiiii..... valla papaz hergün pilav yemiyor okadar net.
 
Orta okul fen dersine dönüş yapıyoruz o vakit;

Doğada bir beslenme piramidi vardır. Avcılar (yani avcı türler) bu piramidin üst kısmında yer alır. Av'lar ise tabandır. Bu arada bi hiyerarşinin piramit şeklinde olması o türlerin nüfuslarıyla ilgilidir. 1000 Antilop olan bölgede 20-30 Avcı yaşar. Avcı tür bir senede 500 Antilop öldürürse veya avcı sayısı yapay bir şekilde 1000 bireye çıkartılırsa piramit tabanı ufalır ve doğal olarak devrilir. (Doğada denge dememizin nedeni budur - olay kısasa kısas değildir)
Şimdi kalkmış İnsan nüfusu 7 katına çıktı, hayvan nüfusu azalmadı derseniz yanlışa düşersiniz. Burada @Atilla G. nüfusumuzun arttığı konusunda kesinlikle haklı. Ama nüfus artışımızla doğru orantılı tüketim yapmıyoruz. Yani piramidin üstüne oturup sayımızı 7 katına çıkartıyoruz. Ama piramidin tabanı bırakın aynı boyda kalmayı hızla ufalıyor. Dünya üzerindeki hayvan sayısı azalıyor, çeşitlilik azalıyor. Parazit bir tür gibi tüketiyoruz dünyayı. Kimi ben avcı türüm en tepedeyim diye böbürleniyor ama piramidin altını oyarsan oturduğun taht yıkılır. Aslanlar, timsahlar bile bunun farkında.

348.615Bugün dünyada satılan televizyon sayısı
377.948Bu yıl yok olan orman alanı (hektar)

Bu iki rakamı (link) sayfasından yazdığım esnada aldım. Avın yasaklanmasını istemeyenler 348 Bin TV'den birinde Yaban TV izleyip, 377 Bin Hektar'ın bir parçası onun civarına gelene kadar avlanmaya devam etsinler. Aksırana tıksırana kadar tavşan keklik ne varsa öldürsünler. Sonuçta hakkınız. Avcı türsünüz, en güçlüsünüz. Hem ayı da sizin rotanızdan geçmeseydi canım. Eline silah, cebine mermi koyan bengal kaplanına dönüyor. Bunun adıda "İnsan zekası ile doğada avantaj...." geçin bunları. Bunun adı bindiğin dalı kesmektir.

Biz zaten yasaklayamayız ütopik iyi niyetler bizimkisi. Ama bir gün o avı yapacak yer bile kalmayacak.

Beslenene avcı, can alana katil denir unutmayın. (Aslan avcı, Arı katil diye anılır bu sebeple)
 
@BerkEvren

Şimdi bizde kripton gezegeninden predatör mü getirelim eyy berk evren.

images.jpg
ha şöyle bir şeyde bize musallat olsaydı avcılık konusunda serbest ve desteksiz atışı ben o zaman görürdüm.
 
@BerkEvren Size itirazım basit bir noktada kalıyor. Bakın piramit, denge bozuluyor olabilir. Ben hayvanların eksilmediğinden bahsetmedim hiç. Akıl var, iletişim var, günümüzde her iki ayda bir iletişim kanallarında türünün son örneği veya tür tehlikesi olan canlılar hakkında haber yapılıyor. Benim söylemek istediğim şey basit aslında istediğiniz kadar canlı olsun böyle bir nüfus artışına karşılık veremez bence. Aslında dünya çok rahat 10 milyar insan bile besler ancak bu düzenle değil elbette, anlatmak istediğim husus basitti. Bilgilendirmeniz için teşekkür ederim.
 
  • Beğen
Tepkiler: dgncsk
Mevzu çok uzun ama benim gözümdeki işin özeti: Eğer insan beslenmek için ihtiyacı olduğu kadar avlanıyorsa bence bu doğanın kanunu hiç sorun yok. Yok bu cumartesi ava gidecem 2 hayvan öldürecem vs gibi bir mantıkla eline ok'u tüfeği alıyorsa bu diğer canlıların hayatına karşı yapılmış yanlış bir eylemdir. Bu tip eleştirilere verilen en sık cevap olan Yaban domuzu şunu yaptı bunu yaptı açıklamasını ben çok gerçekçi bulmuyorum. Canlı abi bunlar bizlerden tek farkları empati kuramamaları ..
 
Türler eksiliyor da modern ve günü kurtaran insan için birşey değişmiyor çünkü o nesli tükenen hayvanları hiç görmedi hiç dokunmadı hatta onlardan hiç fayda sağlamadı. Aslında gerçekten hayvanların ve doğadaki tüm diğer elemanların çocuklara tanıtılması ve mümkünse sevdirilmesi gerekir ki gerçekten ihtiyaç duymaları halinde ne yapacakları konusunda ki kararları daha keskin olabilsin.
 
Bu konuda sosyal hayatımızda da sıkça tartışmalar yapıyoruz.
Öncelikle, avcılıktan kasıt şehrin sosyetik semtlerinde ikamet edip, hafta sonları kodaman arkadaşlarıyla yaban hayatına karışarak zevk için can almaksa buna sonuna kadar karşıyım ben de. Evet buna da avcılık deniyor.
Yok, insanoğlu hayatını idame ettirebilmek için bir yaban hayvanını öldürüyorsa buna karşı çıkma hakkım yok.

Ben ihtiyaçlarımı marketten karşılayabiliyorum. Doğada kaldığım kamp zamanları da buna dahil. Yani hiçbir zaman avlanma ihtiyacım olmuyor. Tabi bu, olmayacağı anlamına da gelmiyor.
Konuyu okudum, özellikle çok gereksiz duygusal yaklaşımlarla ad hominem örnekleri gördüm. Özellikle @Cömert beyin söyledikleri bazı konularda beni aydınlattı. Avcılığın denetimi hakkında daha geçenlerde benzer bilgiler öğrenmiştim ilk kez. Hatırladığım kadarıyla misal bir x hayvanı avlanacaksa, onun yıllık kotası dolmamışsa harca tabi olarak, yanında bir yetkiliyle avlanabiliyormuşsun. Üzerine, sadece yetkilinin gösterdiği hayvanı avlayabiliyormuşsun. Kotalı olsun olmasın, zevkine bu tür avlanmaya karşı olsam da, ilk duyduğumda “hadi oradan” dediğim bilgiyi teyit etmiş oldum söyledikleriyle.

@Cömert

Romantik sözlerle konuda yaklaşımda bulunan arkadaşlardan bahsetmiştim. Geçenlerde “çadırımız bizi tehlikelerden korur mu” diye bir konu vardı. Orada anlattım, geçen yaz kazdağları’nda çadır kurduğumda gece kurt gelmişti bölgeye. tüfek özelinde değil de, yanımda ufak bir çakı (o da pense dahil çok amaçlı başlıklar içeren küçük bir kitteki kıytırık bir çakı) haricinde kendimi savunabileceğim bir şeyim olmasını çok istemiştim. Can korkusunu yaşamayan zaten anlayamaz bunu. Kaldı ki bu dediğim olaydan 8 yıl öncesinden bahsetmek istiyorum.

Kavga, şiddet yanlısı biri değilim. En son kavgamı 10 yıldan uzun süre önce yapmışımdır, hatırlamıyorum bile. Silahlanmaya kesinlikle karşıyım. Ancak, 2008 yılında bir Galatasaray-Fenerbahçe maçını izleyip eve dönüyorduk. O zamanlar ankara’dayım. 3 fenerbahçe, 2 galatasaray taraftarı arkadaşız. Kızılay’da bir arkadaşımızın sahibi olduğu kebapçıya uğrayıp yemek yemek üzere ara sokağa girerken, arkamızdan 5-6 tane Fenerbahçelinin döner bıçakları, zincir ve sopalarla bana bağırdığını duyduk (üzerinde forma olan sadece ben vardım, Galatasaray). 50 metre kalmıştı gireceğimiz yere, bana doğru koşarlarken Fenerbahçeli arkadaşlar koşmam için beni ittirdiler, saldırganlara engel olmaya çalıştılar da öyle kurtuldum. Bunu yeri gelince anlatırım, o an yaşadığım hissiyatı yazarken aynen yaşadığım için, can korkusunun ne olduğunu belki anlatabilirim diye düşünüyorum. Öss’ye girmeme haftalar kalmıştı, o gece o kişilerle göz göze geldiğim an eğer onları bertaraf edecek bir araç olsaydı elimde ya da bir şekilde ele geçirebilseydim, haftalar sonra geleceğimi inşa edecekken belki de hapse girebileceğim bir şeyi yapardım. bugün yüksek mühendisim, doktora yapıyorum. hayat bu kadar da pamuk ipliğine bağlı. Bakın o zamana kadar ihtimal bile vermediğim bir düşünce bu. İnsan beyni böyle anlarda birim zamanda yapabileceği işlem sayısını belki de 100 katına çıkarıyordur. Nasıl vücut kendinize zarar vermemeniz için acı çekme mekanizmasını türetmişse, böyle anlarda “ama bu sana başkasına zarar verme hakkı vermez” eksenli romantik düşünce yapısını da bloke ediyor beyin. Konuyu dağıtmadan devam edeyim.

Bugün beşeri hayat farklı şekillenmiş olabilir. Ortaya çıkan “artık hayvan yemeye muhtaç değiliz” söylemlerinin temelini oluşturuyor bu gerçek. Evet belki hayatımızı modern çağa gelene kadar bir düzene soktuk, ancak bu et yemeyeceğimiz anlamına gelmiyor. Hayatta iş bölümü yapmış durumdayız. Herkes daha uzman olduğu işi yapıyor. Tarımdan anlayan fazla fazla tarım yapıyor, aynı adam gidip çürük çarık bir ev yapıp depremde ölmüyor da evini ben yapıyorum ve onun sayesinde ekmek yiyorum vs. hayvancılık da benzer konu. Küçük-büyük baş hayvancılık denen şeyi de bizim yerimize başkaları yapıyor, bu sayede et yiyebiliyoruz. Daha fazla kar için hayvanlara eziyet edilmesine karşı olmak gerekiyor elbet, ama “hayvan yiyorsun, sen bir katilsin” söylemi kadar düşük zeka seviyesine oynayan bir söz de az bulunur. Hayır, hayvan yiyorum çünkü ihtiyacım var. Ben o hayvansal proteine ihtiyaç duyduğum için hayvan yiyorum.

İnsan zekası da bu doğanın bir parçası ve doğanın diğer unsurları, insanın etkilerine uyum sağlamak zorunda. Hayvan avlayarak et tüketmek nasıl binlerce yıl önce doğal bir eylemdiyse, insan evriminin sonucu olarak ortaya çıkan bugünkü medeniyet çerçevesinde hayvancılıkla üretilen eti tüketmemiz de o kadar doğaldır.
Şu durumda, hobi için avlanmanın doğru olmadığını düşündüğümü tekrarlamakla birlikte, yukarıda alıntı yaptığım üyenin verdiği örnekle farkına vardığım “domuz nüfusunun tarıma etkisi” konusundaki faydası nedeniyle, galiba sürek avı dedikleri konuyu artık aynı kefeye koymadığımı söylemek isterim.

Acı çekme konusuna gelirsek, bundan bahsetmek bile yalnızca kendi açımızdan bakıyor oluşumuzun sonucu. Acı çeken hayvanı öldürmeyelim, çünkü o hissi ben biliyorum. Ama söz konusu böcek, balık, bitki vs. olunca iş değişiyor. Çünkü benim bildiğim ölçüde acı çekmediğini biliyorum ya, içim rahat o zaman. Varsın onlar ölsün. Bu sadece kendini kandırmaktır, kendi tercihlerine ahlaki bir kulp bulmaktır.

Bunları geçiniz. Kendinizi rahatlatacaksanız rahatlatın, ancak yaşam savaşının sonucu olarak et yemeyi ya da (keyfi sebepler dışında) avlanmayı uygun gören insanları bu tarz sebeplerle yargılamayın.
Doğa, bizim yaptıklarımıza uyum sağlıyor bir şekilde. Sonuçlarını biz ve diğer canlılar çekecekler. Doğada değişimin olacağı bir gerçek, yıllar geçtikçe dünya değişecek insanoğlu varoldukça. Bu değişimi daha çevreci çözümlerle, marjinal seviyelere çıkarmadan yapmamız gerekiyor. Ama her ne olursa olsun, doğa buna bir cevap verecek. Sonuç olarak bu dünya milyarlarca yılda çok değişiklik yaşadı, milyarlarca, trilyonlarca canlı yok oldu. İnsan da yok olacak, ama dünya bir göktaşı vs. çarpmadığı sürece varolmaya devam edecek. Ben yaşanan değişimleri o kadar da dramatize etme taraftarı değilim, zaten doğadan önce insan bitirecek kendi soyunu.
 
@mehmetsunu
Predatör gelsin benimde elim armut toplamaz. (Üniversitede Eskrim takımındaydım) Ama biz gidip o rasta kafalı abinin yuvasına dalarsak o zaman karşı çıkarım yine :)

@Atilla G.
Bu konuda bir çalışma vardı mesela. Dünya Amerikan beslenme tarzıyla 3,5 Milyar nüfusu taşıyabiliyor. Sadece nükleer enerji ve otobur beslenme ile 100 Milyarın üstünde nüfusu taşıyabiliyor. Bizler 7 Milyar nüfusla Amerika özentisi yaşıyoruz sorun büyük.

@Atilla G.
Cömert beyin cümlesine yazdığım cevaba karşılık söylediğiniz için öyle anlaşılmış olabilir.

@Kerem Özbayrak
Konu hayvanlarda empatiyse; Bonobo ve Ateist adlı kitabı öneriyorum size. (Dinsel hiçbir öğe yoktur kitapta akademik bir çalışma ürünü hatta). Birde Anthony Hopkins - İçgüdü (Instinct) adlı filmini önerebilirim.
 
@BerkEvren Dediğiniz kitapları araştıracağım. Şu an için tam olarak neyi anlattıklarını bilemiyorum ancak mantığımın temeli hayvanlardaki (eğer yanlış bir kullanım ise yaptığım) "empati" kuramamalarına dayanmıyor sadece. Siz buna akıl deyin ya da vicdan veya öngörü vs işte onlarda temelde olmayıp bizde ne varsa fark bundan ibaret. Ortak olarak taşıdığımız "can" ve hepimiz hayvanlar dahil yaşamayı seviyoruz. selamlar..
 
  • Beğen
Tepkiler: BerkEvren
@BerkEvren

Berk evren daha gençsin yolun başındasın işi bilmiyorsun gaza geliyorsun yiğitlik yapıyorsun. Sen bilmezmisinki bu memlekette bir soğuğa birde predatöre delikanlılık yapılmaz. Predatör o elindeki ekstirme şiş niyetine seni takar birde mangalı yakar yanına birde ufak açar ibodanda Kriptonluyum ben ömer türküsünü patlattımı değme keyfine.
 
  • Beğen
Tepkiler: hidromek
@mehmetsunu

Bizde de bunlardan var abi, predatörün kralı gelsin.

images
 
Birde rasta kafalı abinin (yani müellef burada predatör demek istiyor.) yuvasına dalarsa imişiz o zaman karşı çıkar imiş. Yemin ederim sendeki bu hümanizm bu saflık (artık saflığıda geçtikte gerisini ben söylemeyeyim istersen) bob daylında yoktur be.

@Javerno

Ulan şaka maka adamlar resmen belayı çağırıyorlar. Birde gelecek hepimizden kan alıp mabadımızı kesecek. Tövbe deyin tövbe.
 
@mehmetsunu Konuları din katmadan, siyaset katmadan cevaplamak için kırk takla atınca saf görünüyoruz demek. Hayatın iç içe geçmiş alanları bunlar. Salt sayısal verilerle çevre koruma konuları konuşulunca saf oluyorsun. Siyaset katsan anarşist derler. Din katsan dinsiz sayarlar. İşin kötüsü ikisinide öcü sanarlar. Forumda neden bu konulara girilmediğini biliyorum, bende forum yönettim yıllarca zor iştir. Aynı eksende cevap verip konuyu çarpıtmamak adına bir türkü ile uzaklaşıyorum;
Gezme ceylan bu dağlarda, seni avlarlar :)
 
  • Beğen
Tepkiler: Gjankrow
@BerkEvren

Dikkat edersen dostum bende mayınlara basmamak için olanca özen ile davranıyorum. mıstıkoğlu bizi öyle bir yere saldıki rambo 4 deki gibi adımımızı attığımız yer mayın. Eee ne yapalım bizde mayın eşeği olmayacaktık bir kerem.
 
Geri