Diyetisyen desteği ile birlikte 90kg'dan 80-82'ler seviyesine indim yıl başından beri. Aslında yazın daha da süratli inmem lazımdı ama bisiklet sayesinde formumu korudum diyebilirim, aksi halde tatil, ye, iç, keyif yap, yaza denk gelen bir sürü insanın doğum gününe git, oralarda da ye iç, ucu kaçmıştı
Bisiklet ve vücut çalışmada hep bahsedilen yanlışa değinirler.
"Bölgesel yağ yakılır mı?"
Yolda, sağda, solda, bi arkadaşınıza, eşinize dostunuza, doğru düzgün spor yapmayan birine sorduğunuzda, herkes göbek eritmek için mekik çek der, bilmemne der. Mesela vücut çalışanlar da bundan acayip şikayetçi. Her seferinde söylüyor ve yazıyorlar.
"Bölgesel yağ yakımı yoktur" diye... Kolum çok yağlandı, kol çalışayım gitsin, bacağım çok yağlandı, bisiklet yapayım gitsin diye birşey yok.
Evet, yapılan spora göre en çok neresi çalışıyorsa oradaki kas grupları daha fazla gelişebilir, şekle girebilir ama yağ yakımı bambaşka birşey. Genelde bu ikisi birbirine karıştırılıyor.
Mesela bisikleti hem zevk hem de kilo verme amaçlı kullandım. Bisiklet ve kilo verme diyince hemen eş dost akrabalar, hatta annem babam bile "yaaauuu bisikletle kilo mu verilir, göbek mi eritilirmiş" dediler. Ulen o zaman "kardiyo" denen şeyle yürüyerek veya koşarak veya pedal çevirerek nasıl kilo veriyoruz??? Sırf günde 30dk yürüyüşle birkaç ayda 20-30kg veren adamlar var?? Yürüme verdiriyor, bisiklet sadece bacak çalıştırıyor öyle mi yani?
İnsanlara böyle bu örneklerle anlatınca "hmmm" diyip mantıklı olduğuna kanaat getiriyorlar ama bunca insanın aynı yanılgıya düşüyor olması da gerçekten çok çok çok enteresan. Demek ki düşünmeden, başka yerlerden elde edilen bilgiler insan beynine kolay geliyor, hemen zırt diye önyargılarla hareket ediyor.
Yürüyüş ve koşu daha ziyade efor sarf etmek ve metabolizmayı hızlandırmak üzerine... O yüzden "kardiyo" diyorlar zaten.
Bisiklet, yüzme falan ise metabolizma hızlandırmanın yanında, belirli kas gruplarını da çalıştırdığından, kardiyo ötesine biraz geçebiliyor. Hatta yüzme aynı anda bir sürü kas grubunu çalıştırdığı için halen günümüzde en baba sporların başında geliyor.
Evet göbeği bisikletle eritebiliriz, ama sıkılaştıramayız. Karıştırılan bu.
Yine vücutçulardan gideceğim; "Kilo en son nereden alındıysa, sporla birlikte ilk olarak oradan verilmeye başlanır".
90kg olduğumda, takım elbise giydiğimde ceketler sırt kısmından patlayacak gibi oluyordu. Diyetisyene gidip kışın yürümeye başladığımda, ilk olarak buradaki yağlar gitmeye başladı ve 1kg verdiğimde bile zırt diye ceketler zorlanmaz hale geldi. Tabi göbek olduğu gibi duruyordu
Sonra göbek, yüzüm, kollar, bacaklar gitmeye başladı. Yaza doğru bisikletle birlikte en çok bacaklardan kilo verdim ve oturduğumda daha rahat şekilde bacak bacak üzerine atabildiğimi fark ettim. Şimdi bisiklet sayesinde bacaklardaki yağ-kas oranım kiloma göre baya iyi diyebilirim. Diyetisyen de bu konuda baya şaşırdı hatta. Bisikleti seviyorum dedim, belli diyor
Şu aşamadan sonra "sıkılaştırma" adına, eriyen göbek yağlarını kaslarla da toparlamak gerekiyor. İşte mekik vs. gibi hareketler bu noktada "sarkmalar" için geçerli. Veya bisikletle birlikte de yine mekik hareketlerine abanabilirsiniz. Mesela diyetisyen bana 6-7 aylık programdan sonra ilk defa mekik verdi, hergün 40 mekik diye... Tabi henüz uygulamaya adam gibi başlayamadım, illa araya bi üşengeçlik giriyor
Spor yaparken her zaman kilo da vermek gerekmiyor. Bazen kilo vermeye çalışanlar veya vücut çalışanlar şu yanılgıya da düşüyor; adam 80 kiloymuş, vücut çalışmaya başlamış, 78 olmuş, "ben çok kilo veremedim, vücudum iyi oldu ama ben 75 istiyordum" diyor. Arkadaş, yağ-kas oranına baksana, sen yağlarını da kasa çevirmişsin zaten mis gibi olmuş. Yağın acayip düşükse istersen 80 de olabilirsin. İlla kilo vermeye gerek yok ki?
Onu da zaten arkadaşlar bambaşka ve ayrıca değerlendirilmesi gereken bir konu olan Kas kaybetme, yağ kaybetme, protein, karbonhidrat bilmemne konularında değinmişler, ben onlara girmeden şöyle bi üzerinden anlatmaya çalıştım
Uzun oldu ama çeşitli örneklerle açıklamaya çalıştım, umarım faydam olmuştur. Yanlışım varsa düzeltin lütfen. Yanlış ifade ettiğim yerler olabilir.