Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Bostancı-Pendik Sahilinde Bisiklet Yolunu kapatan araçlar

Engin Ertekin

Daimi Üye
Kayıt
9 Ağustos 2011
Mesaj
272
Tepki
803
Şehir
İstanbul
Bisiklet
Specialized
Buna benzer bir konu var mıydı tam göremedim ama bugün yaptığım turda artık canıma tak etti ve bisiklet yolunu kapatan araçların fotoğraflarını çekmeye böyle bir konu açmaya karar verdim.

Malum Bostancı-Pendik sahil yolu boyunca bulunan araç ceplerine girenler park yeri bulamayınca genelde bisiklet yolunu kesecek şekilde park ediyor. Her ne kadar bundan birkaç sene öncesine göre bu durum azalmış olsa da yine yapanlar var. Hadi sahilde mangal yapan magandalara alıştık da bu bisiklet yolunu kapatan araçlara tahammül etmek mümkün değil.

Daha önce polise bildirmekle uğraşmıyordum ama bunu yapacağım bundan sonra üşenmeden. Ancak böyle bir durumda fotoğraf çekip İBB Beyaz Masa'ya veya trafiğe iletmek maalesef yeterli olmuyor (2 sene önce belediyenin ceza kesme yetkisi varmış ama artık yok). Bisiklet yoluna park etmiş olan aracı gördüğünüzde hemen 155'i ve hatta Bostancı-Pendik hattından sorumlu olan C Bölgesi Trafik Müdürlüğü'nü (0216 567 48 13) arayıp konumu ve plakayı bildirmeniz yeterli. Anında bölgeye en yakın ekibi ve çekiciyi yönlendiriyorlar. Bu numaraları şimdiden cep telefonuna kaydetmenizi tavsiye ederim.

Bugün karşılaştığım bisiklet yolunu kapamalara bazı örnekler:

http://i1123.photobucket.com/albums/l556/zhetan/Bisiklet%20Yoluna%20Park%20Edenler/Maltepe-20111002-00042.jpg

http://i1123.photobucket.com/albums/l556/zhetan/Bisiklet%20Yoluna%20Park%20Edenler/Maltepe-20111002-00040.jpg

http://i1123.photobucket.com/albums/l556/zhetan/Bisiklet%20Yoluna%20Park%20Edenler/Maltepe-20111002-00037.jpg

http://i1123.photobucket.com/albums/l556/zhetan/Bisiklet%20Yoluna%20Park%20Edenler/Maltepe-20111002-00036.jpg

http://i1123.photobucket.com/albums/l556/zhetan/Bisiklet%20Yoluna%20Park%20Edenler/Maltepe-20111002-00032.jpg

http://i1123.photobucket.com/albums/l556/zhetan/Bisiklet%20Yoluna%20Park%20Edenler/Maltepe-20111002-00030.jpg

http://i1123.photobucket.com/albums/l556/zhetan/Bisiklet%20Yoluna%20Park%20Edenler/Maltepe-20111002-00031.jpg

http://i1123.photobucket.com/albums/l556/zhetan/Bisiklet%20Yoluna%20Park%20Edenler/Maltepe-20111002-00028.jpg

http://i1123.photobucket.com/albums/l556/zhetan/Bisiklet%20Yoluna%20Park%20Edenler/Kartal-20111002-00026.jpg

http://i1123.photobucket.com/albums/l556/zhetan/Bisiklet%20Yoluna%20Park%20Edenler/Kartal-20111002-00023.jpg
 
Scudo
elinize sağlık, üşenmemiş ve güzel bir işe imza atmışsınız. özellikle bordo renkli broadway (34 HYM 04) ve gümüş x-trail (34 EA 3659)'in sahiplerini daha bir andım sayenizde. ama diğerlerinin de bunlardan pek aşağı kalır yanı yok...
 
Bunlara verilecek en güzel mesaj arabalarını çizmektir. Bir kere arabalarında sağlam bir çizik olup o çiziği yok etmek için 200 TL harcadıkları zaman bir daha park etmezler.
 
  • Beğen
Tepkiler: Çağlar İLİ
ara polisi hepsini şikayet et. ya da araçlara zarar ver.
 
artık bu durumdan illahlah geldi bir şeyde ben ilave edeyim maltepedeki yat çekilen yere sahil tarafına araba ile giriyorlar ve bisiklet yolunada park ediyorlar . birde biz geçerken pis pis sırıtıyorlar.bunların arabalarını dahi çekemiyorlar çünki hepsi lüks.
 
Özellikle şu resim ne kadar kaskafalı bir toplum olduğumuzun göstergesi:

(link)

Geçen hafta Pendik dönüşü ve akşam saatleri bende benzer tecrübeyi yaşadım. İlginçtir, yolun enlemesine kesen, düşmüş bir ön tampondan tutun da bisiklet yolunda park yeri arayan valeye kadar her şeyle sadece yarım saat içinde karşılaştım. Ancak yorgun olduğumdan mücadele etmeyi bırakın fotoğraflarını dahi çekmek istemedim.

Bence araçlara zarar vermek gibi bizi daha haksız duruma düşürecek fiilere girişmemeliyiz. Neden yol kenarında giderken bizi taciz ettiklerine anlam vermemiz gerekirse sebebi hazır. Bu işi meşru yollarla ve onların seviyesine (cahillik işte) düşmeden ve akıllıca mücadele etmeliyiz. Engin'nin yaptığı bu adımı kutluyorum.

Devamını getirmemiz temennisiyle...
 
Bu tip araçlara ben de çok sinir oluyorum ve bu yüzden 1 aydır fotoğraflarını çekip emniyete mail olarak gönderiyorum ama herhangi birşey yapıldığını düşünmüyorum. Hatta bir ara bu konu ile ilgili bir web sitesi yapıp burada yayınlanan trafik ihlali fotoğraf ve videolarını suç duyurusu olarak topluca göndermeyi bile düşünmüştüm. Geçmiş zamanlarda internette hız denemesi videolarını koyan sürücülerin plakalarının tespiti ile ceza yazıldığını duymuştum.

Ayrıca araçları çizin demeniz o araçları oraya parkeden kişilerin yaptığı terbiyesizliğe yakın bir durum olmuş. Hiçkimsenin malına zarar vermeye hakkınız yok. Hele sporcu ahlakını taşımak zorunda olan ve insanlara örnek olmak için biryerlerini yırtan bizler bu tarz davranışları hiç sergilememeliyiz. İlla bir zarar vermek istiyorsanız bence tekerlerini indirin. Hem maddi olarak zarar vermemiş olursunuz hem de oraya parkeden sürücünün canını sıkmış olursunuz.
 
  • Beğen
Tepkiler: Çagatay Çimşit
polis ilgilenmiyor ! neden mi? çünkü haftasonu bütün herkes sahile hücum ediyor. park edecek yer kalmıyor, getirip bisiklet yoluna sokuyorlar. kaç kere polise şikayet ettiysemde (olay yerinde) haftasonunu bahane edip idare etmemiz istendi. yani polis haftasonunu fırsat bilip spor yapmak gezmek isteyen bisikletliyi değilde, çimlere yatıp göbeğini kaşıyarak mangal yapacak olan vatandaşı düşünüyor.
 
Yine cumartesi günleri Pendik'e bir gelin hele. Pazaryeri kuruluyor ve zaten 3 şerit olan yolun kenarına 2 sıra araba park ediyor.
 
Aynı güzergahı kullanan birisi olarak bu durumla çok sık karşılaştığımı belirtmek isterim, hatta bu şekilde aracını park eden birisi yüzünden yeni aldığım bisikletimin ayna kolunu çizmiştim. Bunların yüzünden zaman zaman yürüyüş yoluna girmek zorunda kalıyorum.
 
arkadaşım gene bu iyi durum benim yaşadığım şehirde bu şekilde yol bile yok arabaların arasında cambazlık yapıyoruz mecburen :)
 
Bir önceki sayfada anlattığım web sitesi fikrini yabancılar zaten kullanıyormuş acaba bizde de işe yarar mı?

(link)
 
@ibrahim akartua

Çok güzel bir arşivimiz olur ama ceza konusunda hiç yaptırımı olmaz maalesef. İBB Beyaz Masa ve Trafik (155) fotoğraf çekip göndermenin bir işe yaramadığını, o an hemen 155'i arayıp ihbarda bulunulması gerektiğini söylemişti geçtiğimiz hafta 155'i aradığımda.

Bunu da ilk defa dün gece tatbik etme imkanı buldum. Yaptığım İznik turu sonrası Yalova'dan Pendik'e geçtikten sonra sahil yolu boyunca Bostancı'ya doğru giderken Dragos'taki Belediye Sosyal Tesisisin orada aşağıdaki manzarayla karşılaştım.

http://i1123.photobucket.com/albums/l556/zhetan/Bisikletle%20Iznik-2/DSC06989.jpg

Turda yaşadığım can sıkıcı bir olay yüzünden sinirlerim bayağı gergindi, üstüne böyle bir manzarayla karşılaşınca eve geç gitme pahasına olsa bu aracı ihbar etme ve takibini yapmaya yani polis gelene kadar beklemeye karar verdim. İyi ki böyle bir karar vermişim çünkü polisin nasıl iş yaptığına bizzat şahit olmuş oldum.

Konuyu saatleri vererek madde madde özetlemek daha kolay olacak:

20:18 = Aracı fark edip yukarıdaki fotoğrafını çektiğim an

20:20 = 155'i arayıp uzun süre kimsenin açmaması

20:22 = 155'te karşıma çıkan Mustafa adlı polis memuruna durumu izah ettim ve aracın net konumunu, modelini, rengini ve plakasını bildirdim. Hemen en yakın ekibi yönlendiriyorum dedi. Tamam dedim ve beklemeye başladım.

20:35 = 12dk. sonra dayanamayıp tekrar 155'i aradım. Karşıma çıkan başka bir memura Dragos için bisiklet yolunda hatalı park ihbarında bulunduğumu ancak 10 dk.dan fazla zaman geçmesine rağmen herhangi bir ekibin gelmediğini belirttim ve ekibin ne kadar zaman sonra geleceğini sordum. Karşılığında hafif gergin bir ses tonuyla "Beyefendi, ihbarınızı ekiplere bildirdik, gelecekler." cevabını aldım. "Ben burada bekliyorum ekibin gelmesini, uzun sürmez umarım" dedim, "gelecekler beyefendi" cevabını aldım.

20:42 = Şu bisiklet yoluna park etmiş araçların çekildiğini dünya gözüyle bir kez olsun görmekte kararlıyım ve inatla polisin gelmesini bekliyorum. İlk ihbarımın üzerinden 20dk. sonra İBB Beyaz Masa'yı (153) aramak aklıma geldi. Belki onlar bir şey yapabilirlerdi ya da onlar da polise durumu bildirebilirdi. Böylece belki de polis aynı ihbarı İBB'ye de yaptıran bir manyağın olayı takip ettiğini anlardı. Beyaz Masa'daki yetkili oldukça ilgili davrandı, kendilerinin herhangi bir ceza kesme ve araç çekme yetkililerinin olmadığını ancak benim 155'e yaptığım ihbarı desteklemek amacıyla kendilerinin de durumu polise bildirebileceğini söyledi. Araç detaylarını ve konumu kendisine de verdim. Beklemeye devam...

20:56 = İnanılır gibi değil ama 34 dk. geçti ve gelen giden yok. Araç sahibi gelip basıp gitse ve hemen sonrasında polis gelse resmen yanlış ihbar yapmış gibi olacağım. Gergin bir şekilde 155'i tekrar aradım. Daha Dragos der demez karşıdaki memur lafımı kesti ve "Beyefendi çekici yönlendirildi o noktaya" diye azarlar gibi konuşmaya başladı. Bundan sonraki diyalog karşılıklı gergin bir şekilde aynen şu şekilde gerçekleşti:
- Ben : Çekici ne zaman yönlendirildi? Ayrıca ekip gelecek demiştiniz, cezayı kim kesecek?
- Polis : Ben ekip gelecek demedim, sizinle ilk defa konuşuyorum. Çekici gelecek kaldıracak aracı.
- Yarım saatten fazladır burada bekliyorum, çekici falan göremedim ben etrafta. Ayrıca polis de göremedim henüz. Hem polis gelmeyecekse cezayı kim kesecek? Çekici şu an nerede bilginiz var mı? Yoksa araç sahibi gelip gidecek çekici gelene kadar.
- Çekici şu an sırayla çekme işlemi gerçekleştiriyor. Sıra sizin verdiğiniz adrese gelince kaldıracak aracı. Çekici kesecek cezayı.
- İyi de çekici gelene kadar bu adam giderse ne olacak. Önceden bir ekip gelse, cezayı kesse, araç sahibi de anlasa yanlış yere park ettiğini ve bir daha bisiklet yoluna park etmese daha iyi olmaz mı? En azından çekici gelene kadar cezayı kesmiş olursunuz. (Bu arada polis benim her konuşmamda araya "beyefendi... beyefendi..." diyerek sözümü kesme çabası içinde)
- Çekici gelecek beyefendi, çekici yolda!
- Tamam teşekkür ederim ilginiz için, vatandaşlık görevi yapmak baya zormuş.

dedim ve kapattım telefonu.

Ne haliniz varsa görün diyerek aracın yanına gittim, sileceğini kaldırıp (kırmamak için zor tuttum kendimi) tekrar aşağıdaki fotoğrafını çektim ve basıp gittim. Sonrasında da sahil yolu boyunca bisiklet yolunda yürüyen hanzoların üzerine sürerek ve yol kenarında mangal yapıp her yeri duman altı yapan kırolara bağırarak sinirimi atmaya çalıştım.

http://i1123.photobucket.com/albums/l556/zhetan/Bisikletle%20Iznik-2/DSC06991.jpg

Eminim ki o aracı kaldırmaya ne bir polis ne de bir çekici gelmiştir. Geldiyse bile herhalde gece yarısında gelmiştir ve tabii ki araç artık orada değildir.

Bu halka bisiklet kültürünü aşılamadan önce polislere bisiklet kültürünü aşılamak ve kuralları öğretmek gerek anlaşılan.
 
Bu güzergahta hafta sonu sürüş yapmak memleket insanından tiksindiriyor, çok haklısınız. Özellikle tam bu nokta şalterin attığı yer oluyor. Esasında tüm kabahat o yolu öyle tasarlayan primat mühendiste. cebin yerine yolu, yolun yerine cebi koysa hiç bir sorun olmayacaktı. Ama işte ne yaparsınız kafa o kadar çalışıyor :)

Ayrıca tam bu noktada, bu şekilde park etmiş ve hasar görmüş araçlar da gördüm zaman zaman. Kaputta bisiklet tekeri izi, aynası kırılmış, çizilmiş vs. Aman derim anlık sinirle bir şey yapmayın, hepsinin kabahatlisi siz olursunuz bir gören olursa.
 
  • Beğen
Tepkiler: Engin Ertekin
@rahmi kocaman

Temel sorun bisiklet yolunun bu şekilde tasarlanmış olmasında, kesinlikle katılıyorum. Ama hadi başta kötü tasarlanmış, yapacak bir şey yok, park ederken hiç mi bakmaz insan sağına-soluna ne var ne yok diye. Ama tabi insanlardaki mantık genelde şu oluyor: "Bisiklet yolunu kapasam bile fark etmez, durup bisikleti eline alır kaldırımdan indiriverir." Bu gidişle liselere zorunlu bisiklet dersi konulması gerekecek bisiklete en son 5-6 yaşlarında mahalle arasında binenleri eğitebilmek için.

Araçlara zarar vermek çözüm değil, anlık tatmin olur sadece. Üstelik araç sahipleri intikam amaçlı tam o iniş noktalarına cam-çivi tarzı şeyler koyabilir ki bir kaç kere karşılaştım. Bunlara en güzel ceza araçlarının çekilmesi olur. Bu konulara önem veren bir polisimiz olsaydı her şey farklı olabilirdi.
 
İkinci İznik gezi notlarında bahsettiğin ihbar olayını burada yorumlamak üzere saklıyordum. Aslında ne söylesem boş çünkü ben de İznik dönüşü, gazinoların olduğu tarafta, bisiklet yolunda araç süren vale ile karşılaşınca bu kanıya vardım...:(

Düşünsenize, hayatınızda bisiklet yolunda koşan veya motor süren biriyle karşılaşmış olabilirsiniz ama araba süren herhalde dünyada bir tek Türkiye'de olur...:)

Şimdi burada şöyle bir komik sonuç da çıkabilir: Siz bizim yolumuzda sürüyorsunuz o zaman biz de sizin yolunuza park bile ederiz size ne...:)

Gülüp geç bea kardeşim, bak ben de senin yaptıklarının fazlasını yapmak istemiştim. Ama günün verdiği yorgunlukla uğraşmadım daha doğrusu gidecek yolum olduğu için riske atmadım, yormadım. Ama bir şekilde bu yapılan yanlışlıkları kimseye zarar vermeden üsluplu bir şekilde anlatmalı. Belki ortaklaşa bir sticker bastırsak ve bu türde davranan otoların camlarına yapıştırsak çok iyi bir çözüm olabilir. Sticker üzerinde şöyle yazabilir:

Lütfen bisiklet yolumu kapama. Daha da önemlisi kapını açarken bisiklet geliyor mu diye geriye bak...

İşte arkadaşlar bize böyle bir sticker lazım, 10 binlerce bastıralım herkesin cebinde olsun İstabullu'ya bununla cevabımızı verelim. Herhalde camlarından bunu çıkarmak için epey küfür edecekler ama bir süre sonra bize hak vereceklerdir.

Ne dersiniz?
 
Camlara sticker olayı güzel fikire benziyor :)
 
Sticker fikri güzel ama ne derece etkili olur. Adam camında stickerı görünce "evet ya, yanlış yere park etmişim, bir daha ki sefere dikkat edeyim" mi der, yoksa "vay hayvanlar camıma nasıl sticker yapıştırırlar, çıkmıyor üstelik" mi der?

Sticker yapıştırarak sadece kendimizi mutlu hissederiz ve kendimizce bir intikam almış oluruz ama sorunu maalesef çözmeyecektir. En etkili ceza arabalarının çekilmesi olacaktır. Adamın çekeceği eziyeti bir düşünün. Önce arabasının nereye çekildiğini öğrenmek için bir sürü yere sorup soruşturacak. Taksi tutup çekilen trafik parkına gidecek. Hem trafik cezasını hem de çekici parasını ödeyecek. Arabasına binmeden önce her tarafını kontrol edecek çekiciye yerleştirirken bir şey olmuş mudur, çizilmiş midir diye. Bir sürü zaman ve para kaybı. En güzel ceza budur. Yeter ki polis bizim gösterdiğimiz hassasiyeti gösterebilsin.
 
  • Beğen
Tepkiler: Celasin Telli
Geri