Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Büyük şehirlerde bisiklete binmek

Scudo
Sabahları saat 04.30gibi mükemmel oluyor.
 
İstanbul içi her gün 2x19 km yaparak katıldığım işkence
 
Trafik her yerde bisiklet için sorun. Trafik kuralları ise ülkemizde genel bir sorun. Büyük şehirlerde bisiklet kullanan arkadaşlara saygı duyuyorum. Zoru başarıyorlar ve devam ettiriyorlar. Forum da başlık bile var. Burada birçok arkadaş rızıklarını kazanmak için bisiklet ile gidip geliyor işyerine.

Trafikte kullanabileceğiniz en büyük mekanizmanın dikkatiniz olduğunu unutmayın. Işık ihlali veya trafik kurallarına uymamanın bedelini en iyi ihtimal sağlığımızla ve en kötüsü olarak hayatımızla ödeyebiliriz.

Alışkanlıklarımızı kontrol etmeliyiz. Araç sürücüleri veya yayalardan ziyade kendi sürüşlerimizdeki hataları es geçmemeliyiz. Dikkatimizi dağıtabilecek etkenleri göz ardı etmemeliyiz.

Örnek olarak tavşanı vereyim. Tilki , av köpekleri, yılan,kemirgen, kurt, avcı kuşlar ve avcılar dahil yem olması için birçok sebebi vardır. Bu yüzden adı korkak tavşana veya ürkek hayvana çıkmıştır.

Yukarıda verdiğim tavşan örneğini bisiklet sürücülüğünde ilke edinip bizlere zarar verebilecek etkenleri önceden kestiremezsek sürüşümüz ya kısa yada can sıkıcı olur.

Kamyon,otomobil,motor,dolmuş binbir türlü vasıta çıkabilir. Kedi,köpek veya farklı hayvanlar çıkabilir. Çocuk,yaşlı veya insanlar çıkabilir. Çukur,elektrik ve benzeri kablolar, cam, taş,çakıl,çivi veya hava muhalefeti sebebiyle sürüşümüzü etkileyecek bir engel çıkabilir. Demek istediğim aşırı dikkat dahi dikkatimizin dağılmasına sebep olabilir.

En tehlikeli olan faktör herzaman insan faktörüdür tabi. Sinirlerimizin çelik gibi olması gerekir. Yersiz tartışmalara mahal vermememiz icap eder. Zor durumlar için yedek planımız olması gerekir.

Bunun için sürüş eğitiminden ziyade ani fren eğitimi,dikkat alıştırmaları, kullandığımız bisikletlerin periyodik bakım ve kontrolleri ve stress eğitimi de gereklidir.

Bende iş yerine bisikletle gidip gelen bir birey olarak bazen yanlış hamleler yapıyorum. Eski usül kağıt kalemle not tutuyorum sürüş etkinliğimi. İnceledikten sonra yanlış yaptığım birçok uygulamadan geri döndüm. Uzun zamanlar bu sporu yapmak isteyen arkadaşlara tavsiyem kendi otokontrol sistemlerini geliştirmeleridir.

Tavşana sorsalar neden korkaksın veya ürkeksin diye cevabı öyle olduğumu bilmiyordum ama dikkatliyim diyecektir. Aynı mantıkla hareket edip gerekli tedbirleri alırsak av olma riskini en aza indirmiş oluruz.

Ben küçük bir şehirin küçük bir ilçesinde bu kadar hesap yapıyorsam büyükşehirlerde bu sporu yapan arkadaşlara Allah yardımcı olsun diyorum.

Cümlemize sağlıklı pedallar ve iyi forumlar.
 
Ankara'da neredeyse imkansız. Tüm şehir size karşı. Yokuşları olsun yolları olsun motorlu araç sürücüleri olsun. Özellikle dolmuş ve taksiciler... Neyse ki şimdi Antalya'da yaşıyorum.
 
  • Beğen
Tepkiler: recepB
Ankara’da en çok kamyon şöförleri ile sorun yaşıyorum. Birgün beni sinek gibi ezecekler
 
Adana'nın adeta köy yollarını andıran kalitesiz ve her sene göçen ve yine kalitesiz yama yapılan yollarından bıktım.
 
  • Beğen
Tepkiler: potato
Sağda pusuya yatıp çat diye araç kapısını açanlar için çok güzel şiirler yazıyorum.
 
İstanbul'da bisikleti için konuşursak: Ne onunla oluyor ne de onsuz oluyor. Bir tarafta 15 dakikalık yolu b*ka dönmüş trafikte 45 dakikada gitmek, vasıtalar arası aktarma yapmak, dakikalarca vasıta beklemek, sıkış tepiş otobüslere ucu ucuna binebilmek, tıklım tıkış aracın içinde akrobat gibi ayakta kalmaya çalışmak, 40 yılda bir kere oturabildiğinde de alt tarafı iki tel saçı beyazlamış "galgh lan ben yaşlıyım!" diyen vatandaşla muhatap olmak; öte yandan ehliyetini A-101'den almış sürücülerin sıkıştırma, gereksiz korna veya sellektör gibi tacizlerine maruz kalmak, sürekli yolu dikizleyip çukur, mazgal, kırık cam, aniden açılan araç kapısı gibi engellerden kaçınmaya çalışmak, sokak köpeklerinden kaçınmaya çalışmak var. Bisiklete binsen de sorun, binmesen de.
 
Geri