Gravel bisiklet sayfası

Hakkında konuşulacak çok şey var ama ilk önce zemini yumuşatmak için bir öncü atışı yapmak istiyorum. Buyrun;
(link)

Bende yönetimden Gravel (Çakıl) Bisiklet için, bisiklet türleri başlığı altında bir başlık açılması talebinde bulunayım o zaman...

Neden yol değilde neden cyclocross değilde gravel. aslında bu adlandırmaların bir yere kadar bir pazarlama stratejisi olduğunu düşünüyorum. Yok değilse bile aralarında çok küçük nüanslar var. Bir graveli yol veya cyclocross tan ayırt eden özellik nedir. Aslında nereden baktığınıza bağlı. Bisiklete uzaktan bakan biri recumbet ile bir yarış bisikleti arasında bile fark bulamayabilir. Ben tamamiyle ihtiyaçlardan hareket etmek istiyorum. temel belirleyici ihtiyaçlar. Gravelin doğuşuda bir ihtiyacın karşılanması meselesidir. Tabiki Transcontinental turları bu konseptin fikir babalığını yapmıştır. Konsept hızlı turdur. Dede turculuğundan hızlı tura adım atılmasıyla birlikte gravel için bir gereklilik hasıl olmuştur. Aslında bütün yapılan yol ve cyclocross a yapılan ufak dokunuşlardır. Yeni türün malzemesinde bir kısıt yoktur karbondan titanyuma kadar çeşitlilikte hareket eder. En büyük değişim geometride kendini göstermektedir. Hızlı ama her türlü zemin şartında konforlu gidebilmek için
-Daha uzun bir dingil aralığı
-Geniş gidon
-daha uzun bir alın borusu daha yumuşak bir alın borusu açısı
-daha geniş hacime sahip lastik ve maşa aralığı tasarlanmıştır.
Maksat yarıştan tura evrilince çamurluk ve bagaj takılmasıda olanaklı hale gelmiştir. Bu türde olmazsa olmazlardan biride disk fren kullanımıdır.

Bir gravel tutkunu ve sahibi olarak gravel bölümünün olmasını isterim.

@mehmetsunu bey peki sizce sıraladığınız bu özelliklerdeki bir bisikletten uygun dişli oranları ve lastikleri ile yol bisikleti performansı alınabilr mi?

Yaklaşık bu özelliklerde bir bisiklete sahibim. (Triban 100) Açıkçası yol'a geçmek istedim ama ya memnun kalmazsam, oram buram ağrırsa diye fazla para harcamamak için bunu satın aldım. Ancak "yol" bende inanılmaz tutku haline geldi. Diğer tüm bisiklet çeşitlerini ""naçizane"" laylaylom biskleti olarak görmeye başladım.

Yani kısa yoldan sorayım. Yol performansı almak için bu bsiklete yatırım yapmalı mıyım, yoksa gerçek bir yol bisikleti mi almalıyım?

@asibol
güzel soru

@asibol Her ne kadar lastiği de değiştirsen, yol bisikleti ile aynı performansı alamazsın. Hele ki triban 100 için çok fazla masraf etme. ne kadar masraf etsen de satarken herkes triban 100 ikinci eli olarak fiyat verecekler. onun yerine biraz daha para biriktir, bisikleti de sat ve ikinci el bir yol bisikleti al.

bu arada tribanların keyfi de başkadır. triban 300' ümün kadro boyu büyük gelmeseydi ( 54 kadro almam gerekirken 60 kadro bisiklet satmıştı decathlon çalışanı ) satmazdım kesinlikle.

Konuyla ilgili güzel bir video. Cyclocross ve Gravel farkı:


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Bu da Road ile Gravel karşılaştırması. Bisikletin kutsal kitabı sayılacak GCN’den bir video.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Gravel konusunda kendi deneyimimi aktarayım. Bisiklete fitness bisikletiyle başladım. Hızı seviyorum ama her yolda. Bisiklete binme amacımda birinci öncelik tura çıkmak. Yol bisikletlerini tasarım ve hız bakımından çok sevsem de tur için uygun değil. Çalışan olduğum için yaz boyunca Ege'yi yada Akdeniz'i gezeyim diyemiyorum. Yıllık izinde, kısıtlı zamanda mümkün olduğunca çok yol yapmam gerekiyor. Günlük 200-250 km. Gezdiğim yerler kanyonlar, şelaleler, milli parklar olduğu için yer zaman asfalt olmuyor, orman yolları, toprak yollar, çakıl yollar rotamda kayda değer oranda bulunuyor. Aynı zamanda işe gidip gelirken de bisikleti kullanıyorum. Eskişehir'de şehir merkezinde bisiklet yolu bulunmadığından trafikle, trafiğe uyum sağlar hızlarda bisiklet sürmem gerekiyor. Yani gravel benim için biçilmiş kaftan.

Performans olayına gelince, içimdeki yol bisikleti tutkusuna yenik düştüm ve bir yol bisikleti topladım. Tabi gravelimden asla vazgeçmem. Toplama sürecinde yol bisikletine fiziki ve kondisyonel olarak hazırlanmak için, gravelime 30c lastikler takıp peleton gruplarılya turlara çıktım. Açıkçası yol bisikletinden performans olarak farkı oldukça azdı. Alın borusunun yüksek olması daha fazla rüzgar yememe sebep oldu sadece. Bir de turlarda çantalarda (35-40 kg) bisikletle tırmana bilmek için 50-34 11-32 kombinasyonu kullanıyorum, performans turlarında hafif geldi.

En sevmediğim şey, birinin gelip bisikletime aa cyclocross demesi. Hayır efendim gravel. Cyclocross ile gravel çok farklı. Gerçi çoğu kişi disk frenli, drop gidonlu her bisikleti cyclocross sanıyor. Tüm teknik detayları boş ver her ikiyle yapılacak 100 km'lık bir tur sürene farklı en doğru şekilde açıklayacaktır. Ne yazık ki bir çok arkadaşım benden özendi, daha gravel ülkede yaygın olmadığından cyclocross aldı ve hayal kırıklıkları yaşadılar.

Bir çok tip bisiklete sahip olan birisi olarak, gravel candır, maceradır diyorum. MTB yol ikilemine de güzel bir çözümdür. Ama ne yazık ki, yol kompedantlarında hd fren yüksek serilerde bulunduğundan fiyatlar çok yüksek. V frenle olmaz mı olur ama o tadı vermez, en azından benim rotalarıma uymaz.

@Ziya On Road

Ziya bey biraz daha açabilirmisiniz yol bisikletinizin marka ve modeli nedir gravel bisikletinizin marka ve modeli nedir. Cyclocross u gravelden farklı kılan özellikler sizce nedir. Birr fitnes dropbar takılarak gravele dönüştürülebilirmi. Mümkünse bisikletlerinizin fotolarınıda paylaşabilirmisiniz.

@mehmetsunu
en önemli fark geometri farkı(üst boru eğimi, sele borusu eğimi, gidon açısı, ...).

geometri farkından dolayı:
gravel yüksek hızlarda daha dengelidir(uzun bir iniş...).
cyclocross o kadar dengeli değildir ama (cyclocross yarış pistlerinde, çamur, taş, odun ....) daha çeviktir, düşük hızlarda daha iyi manevra yapar.
gravel yoldan gelen titreşimi daha az seleye iletir. cyclocross yolun tüm titreşimini seleye iletir.

lastik farkı:
gravel bisikletlerde bozuk, toprak yollarda da gidebileceğin bununla birlikte asfaltta da hızlı denilebilecek lastikler takılır.
cyclocross lastikleri, cyclocross yarışlarındaki engelleri aşmak içindir(çamur, taş, ağaç kalıntıları vs.). asfaltta hızlı götürmez.

Gravellarda, çamurluk, bagaj takma imkanı olur. Şehir içinde üstün başın batmaz.
Cyclocrolslarda, çamurluk olmaz. Zaten yarışlarda çamur banyosu yapıyorlar şehir içinde falan üstün batar.

kısaca gravel daha konforludur, daha hızlıdır(asfalt özellikle). uzun yol gidebilirsin.
cyclocross ise sadece ve sadece cyclocross yarışlar içindir. kısa sürüşler için anlamı yok. uzun sürüşlerde haşadın çıkar. asfalt için desen yol bisikleti daha mantıklı.

@mehmetsunu

Yol bisikletim Cipollini NK1K (aero karbon kadro, 6870 Ultegre Di2 Disk set, DT Swiss ERC 1100 jant seti)

Fitness bisikletin kaba tanımı genelde şöyle oluyor, endurance yol bisikletinin flat gidon takılmış hali.

Gravel, Rocky Dağları'nda yarışmayı seven bisikletçilerin hükümetin ödenek yetersizliğinden asfalt gökemediği yollarda bisikletlerini modife etmesiyle doğuyor. Daha sonra firmalarında bu modifikasyonu kullanıp, disk frenin eklenmesiyle ve bikepacking turculuğunun getirileriyle bugünkü şeklini alıyor.

Ortak nokta endurance kadro olması ve fitness bisikletlerde yol setlerinin yaygın olarak kullanınması dönüşümün anahtarı.

Cyclocross ile gravel farkları önce kültürden başlıyor. Cyclocross, ölü sezonda bisikletçilerin (yarışcıların) ölü sezonu değerlendirmesi için mera arazilerinde (yumuşak toprak, engebeli arazi) yarışmalarıyla başlıyor. Daha sonra bu etkinlikler tutunca UCI, yine yol bisikletinin modifikasyonuyla yapılan bu bisikletlere standartlar getirmeye başlıyor. En belirgini çamurluk boşlukları, daha seri manevra için alın boru açıları ve bisikletçinin yeri geldiğinde bisikletini omuzlayarak dengeli taşıyabilmesini de sağlayan yere paralel üst boru (doğal olarak alın borusu kısalıyor). Parkurdan parkura değişiklik gösterse de cyclocross bisikletlerinde engebe açılarından dolayı daha büyük dişliler ve genelde tek aynakol kullanılır. Parkurlar kilometrelerce olmadığından konfor düşünülmez.

Kendi bisikletime gelirsek Merida Speeder 200 üzerine bir dönüşüm oldu. İlk dönüşümü forumda paylaştım. Buradan ulaşabilirsiniz. Üzerine bir çok yükseltme daha yaptım. Son haliyle sadece kadroyu kullanmış oldum. Neden Merida ile devam ettim, çünkü çok hafif, dayanıklı ve konforlu bir kadro. Performans olarak pek rijit sayılmaz ama amacına iyi hizmet ediyor.

Kısaca özelikleri:
Kadro: Merida Speeder 200 D (2015 model)
Maşa: Merida Speeder (2018 model, ön bagaj delikleri için karbondan vazgeçtim)
Aynakol: 5800 Shimano 105 (50/36)
Ruble: 5800 Shimano 105 (11/32)
Arka Aktarıcı: 5800 Shimano 105 SG
Ön Aktarıcı: 5800 Shimano 105
Jant Seti: DT Swiss Spline 24
Frenler: STI-RS685 kollar, RS785 Kaliperler, RT99 Rotarlar (Ultegra)
Gidon: Easton EA 70 AX 8 derece açılı gravel gidon
Lastikler: Kullanım türüme göre 38c Shwalbe G-One, 32c Wtb Exposure ve 30c Shwalbe Spacer






Yeri geldiğinde yüklü halde araziye girmekten çekinmem.


Son olarak yol bisikletleriyle çıktığım bir tur. (link)

Evet şimdi hatırladım. Böyle bir mesaj yazmışım başlığınız altına

Maalesef vede maatteessüf bence attığın taş ürküttüğün kurbağaya değmeyecek bir eylem biçimi olmuş. Yapılan masrafla pekala kendine yakışır bir alü yol/yarış bisikletide alabilirdin. Bu denemeler bir nevi kadroperestliğin bir kötü tezahürü olarak karşımıza çıkıyorki buda zannımca öyle olmuş. Sipıdır nedir allasen. Milliyetçi formoza çinin bir üretimi değilmidir. Peki buna bu kadar önem atfetmekte neden. Ben anlamış değilim. Bu andropomorfik bakış açımız bizi daha çok zarar ettirmeye devam edecek anlaşılan.

Sizde şu şekilde bir cevap vermişsiniz

2000 tl ye aldığım bisikletin 3000 km kullanılmış parçalarını 400 tl'ye satıp üzerine 4000 tl harcadım yanı 5600 tl'ye geldi. Fazla değil sadece 1 tane marka model istiyorum, kullandığım parçaların %90'nına sahip ve bu fiyattan daha uygun bir bisiklet. Kusura bakma emperyalist Amerikan markaları kullanamıyoruz. Yol bisikleti sertifikasına sahip ömür boyu kadro garantili Speeder'ı bulabildim. Fark etmez ama Çin değil Tayvan malı kendisi. Ayrıca bu bir zevk işi beğenenler olacağı gibi beğenmeyenler de olacaktır elbet. Görüşlerin için teşekkür ederim.

açıkcası bir yol bisikleti için görüşlerimin arkasındayım ama siz ileriyi görmüşsünüz ve gravel kavramı daha yeni filizlenmişken bir gravel ortaya koymuşsunuz. Ama şunu söyleyeyim bir fitnes bisiklet olarak çok yakışmış. Çünkü fitnesın mayasında gravel olmak var. Hafiflikleriyle Speederlar 2013 de benimde dikkatimi çeken modellerdi. Sonraki slopy kadroları o kadar ilgimi çekmedi. Bir şey sormam gerekirse maşa bu speederın orjinal maşası değil sanırım. Daha üst modellerde karbon maşa kullanıyor sanırsam.

İnceleme - Fitnesta yeni çıta: Cube SL Road Pro

Bendede gravel olmayı bekleyen böyle bir bisiklet var. Bence bu bisiklettede gravel dna sı var.

@mehmetsunu Maşa konusunda söyle söyleyeğim, Speederların 500 ve üstü modellerinde karbon maşa var. 2015'den sonra alü maşalarını değiştirdiler, daha estetik ve hafif bir maşa kullandılar. Kadromun modeli 2015 olduğundan kendi maşası estetik olarak bence çirkindi ve oldukça ağırdı. O dönem Merida'nın karbon maşasının reblikasını kullandım. Öne bagaj takma ihtiyacı duyunca Merida Türkiye distribütörü Aslı bisikletle iletişime geçerek 2018 modelinin alü maşasını getirtirdim. Merida direk parça üretmediğinden oem siyah renkli olarak maşayı temin ettiler.

@mehmetsunu Cube sevdiğim sağlam bir marka ama hidrolik frenle drop gidona geçiş oldukça masraflı.

@Ziya On Road

İsabet olmuş, dünyada örnekleri hızla yayılsa ve kullanılmaya başlansada biz tur yapacağımız bisikletde karbon malzeme olayına henüz hazır değiliz.

Bisikleti gravele dönüştürecek olursam kesinlikle senin deneyimlerinden yararlanacağım. Çünkü safkan bir gravel almak (Kinesis gibi) bu devirde altından kalkacağımız bir durum değil. Zaten bisikletin grup set olarak değişim zamanı yaklaşıyor. Bu durumda direkt gravele geçiş sağlarız.

Gravel bisikleti net bir şekilde hem yol hem saykilkrostan hemde fitinistan ayıran özellikler nedir bilen var mı arkadaşlar? Yani kalın lastik takilabilen, çamurluk bagaj vs takilabilen her drobbar gidon lu bisiklet gravel olabilir mi?

@mariokaldato
Otomobillerle benzetme yapacak olursak:
Gravel Bisiklet => 4x4 Offroad Ralli otomobilleri
Fitness/tur bisiklet => binek otomobilleri
Cyclocross => 4x4 cipler
Yol bisikleti => ferrari, porsche
Dağ bisikleti => tank
market bisikleti => tofaş murat

Geometrisi uygun olan fitness/tur bisikletleri gravela yakın dönüştürülebilir(lastik, disk fren, drop bar...). 4x4 binek otomobillerini ralli otomobillerine modifiye edebilirsin ama 2x4 bineklerden ralli aracı olmaz.

İlk olarak, cyclocross bisikleti yarış bisikleti olarak düşünürsek, gravel bisiklet de endurance yarış bisikleti oluyor. Benzer özellikler, fakat daha kalın lastik, daha rahat bir sürüş ve biraz daha fazla kullanışlı özellik (çamuluk yuvaları, bagaj yuvaları vs.).

Onun dışında: Dağ, yol ve gravel bisikletleri benzer rotalarda, arka arkaya test etme şansım oldu.

Gravel bisikletten alacağınız keyif, kullanacağınız arazinin özelliğine göre çok değişiyor. 27mm Challenge Paris Roubaix lastik kullandığım Orbea Orca yarış bisikletinden, Orbea Terra gravel bisiklete geçtim. Sürüş performansı olarak açıkçası fazla bir kayıp yaşadığımı düşünmüyorum. Aynı grupla, aynı kişilerle sürerken zorlanmadım.

Lastik seçimimden de anlayacağınız gibi Orca'yı asfalt dışında da kullanıyordum. Toprak yollar, hafif çamurlu yollar vs. için 27mm lastik gayet yeterliydi benim için. Yol bozulmaya başladığı zaman hız da mecburen düşüyordu çünkü lastik basıncını ancak belli bir noktaya kadar düşürebiliyordum ve artık ne kadro, ne de lastikler titreşimi engellemeye yetmiyordu.

Terra'ya geçtiğimde ise 40mm lastiklerin avantajı ile basıncı biraz daha düşürsem de, aldığım konfor ikiye, üçe katlanmadı. Terra titreşim engellemede Orca kadar başarılı bir kadroydu ve yoldan daha büyük gelen darbeleri daha başarılı bir şekilde emiyordu. Fakat bu özellikler beni arazide daha hızlı yapmadı. Biraz daha konforlu gidiyor olsam da, yine yol bisikletimle benzer hızlarda gitmeye devam ettim. Dezavantajı ise, yol bisikletindeki atik (gidona çok hızlı cevap veren) geometriden çok daha stabil bir geometriye geçmek oldu. Sürmeyi sevdiğim dar ve virajlı yollarda, keskin virajlı inişlerde sürüş zevkini azaltıyordu bu durum.

Dağ bisikleti ise, çok daha kalın lastikleri ile bu rotalarda çok daha hızlı ve keyifli sürüşler sunuyordu. O kocaman taşlar sürüşü fazla etkilemiyor, hem sürüş keyfi hem de hız gravel bisiklete göre zor arazi şartlarında daha yüksekti. Her ne kadar asfaltta hız çok düşüyor olsa da, dağ bisikleti ile asfaltta çok fazla vakit geçirmediğim için bunu dezavantaj olarak yaşamadım. Sonuç olarak da Gravel bisikleti, şu an kullandığım yol bisikleti ile değiştirdim.

Arada kalan bisikletçiler için ise benim tavsiyem şu yönde olur:

• Eğer asfalt performansından vazgeçmek istemiyorsanız, 28mm lastik takabileceğiniz safkan bir yol bisikleti alın. Bu bisikleti toprak yollarda, köy yollarında (herkesin korktuğu İstanbul yollarında) keyifle kullanabilirsiniz.
• Asfalt performansından çok az feragat etmek istiyorsanız, 32mm lastik takabileceğiniz disk frenli bir endurance bisiklet alın. Daha stabil geometri size bozuk yollarda daha keyifli bir sürüş sağlayacaktır.
• Asfaltta daha hızlı gitsin diye Gravel bisiklet alıp daha ince lastik takacaksanız, bu fikrinizden vazgeçin. Eğer ben sürüşümün yarısını patikada, tarla arası dar yollarda geçireceğim derseniz Gravel bisiklet size uygun.
• Eğer kullanacağınız arazi büyük taşlara, kocaman ağaç köklerine, kayalar üzerinden geçişlere sahipse de en iyi performans için dağ bisikletine bakın. Eğer genel olarak yolda kullanacağım fakat böyle arazileri de rotama ekleyeceğim derseniz, yine Gravel uygundur. Yolda yeterince hızlı gidip, yine arazide de yeterince iyi bir performans alabilirsiniz.

ekleme:
Bunlar tamamen kendi gözlemlerim ve kendi zevk aldığım sürüş stiline göre yaptığım yorumlar. Forumda dağ bisikleti ile asfaltta çok hızlı gittiğini söyleyen kişiler olduğu gibi, yol bisikleti ile İstanbul yollarında çok zorlandığını söyleyen kullanıcılar da var. Herkesin görüşlerinin ve bisikletten beklentilerinin farklı olduğunu unutmayalım.

@mariokaldato

Gravelin net bir şekil belirlemek felsefesine aykırı olmakla beraber adınada istinaden çakıllı yol ve yol bisikleti birleşimi. Mesala tur bisikletine drob gidon takarsan o gravel olmaz. Amaç çakıllı, bozuk yolda performans.