İzmir'in bisiklet yolları, projeleri, izban, metro ve zorlu tırmanışları

bırakın metroya izbana bisiklet almalarını bizim için en fazla yapabildikleri bazı metro istasyonları giriş yada çıkışına bisiklet bırakabilecek demirler konuşlandırılması insanın gözünden sürmeyi çalanlar ile birlikte yaşadığımız toplumda siz olsanız oralara gözünüz gibi baktığınız bisikleti bırakırda gidermisiniz ? hadi gittiniz geri döndüğünüzde bulabilirmisiniz ?
bizim hayat dediğimiz şeye onlar bir demir olarak baktığı sürece asla yol katedemeyiz malesef

ben her metro trenine binmeden önce trene bisikletle binmek için dilek kutusuna formu doldurup bırakıyorum tüm bisiklet sevenler hiç olmazsa şimdilik bunu yapmalı diye düşünüyorum

İzbanın tercihen en ön vagonu bisikletler için ayrılmalı, buna göre birkaç sıra koltuk sökülmeli.Zor bir şey değil.Bisikletliler hücum edip vagonu dolduracak değil, kaç kişi var zaten bisikleti ulaşım aracı olarak kullanan?En kalabalık merkezi istasyonun bisiklet park alanı bile öyle ahım şahım dolup taşmıyor.

Çok önemli bir konuya değinmişsiniz..

Merhaba arkadaşlar.
Bildiğiniz üzere izban ve metroya bisiklet ile binemiyoruz. Zaten metronun içi izbana göre daha küçük olduğundan o biraz zor ama İZban buna müsait. o yüzden sizden ricam bu linke;(link) ve ya istasyonlardaki dilek şikayet kutularına bu yönde mesaj yazmanız. Bu tür işler ancak bir araya gelmekle olabilir bu yüzden ilgilenmeniz hepimizin yararına olacaktır. ayrıca bu konuyada(https://www.bisikletforum.com/showthread.php?t=46134) destek verirseniz ve oraya göndereceğiniz mesaja izbanıda eklerseniz belki süreç etkili ve hızlı ilerler. hepinize teşekkür ediyorum...

İzban ile her sabah işe gidiyorum ve mülteci gibi götürüyor bizi sıkış tepiş, bisiklete müsade edeceklerini sanmıyorum olsada hafta sonu olabilir dilek ve şikayet kutusuna yazarım yinede.

Dediğiniz gibi sabahları bisikletle izbana binmek belki diğer insanlara saygısızlık olur. ama diğer zamanlarda izban bomboş gidip geliyor.

bir İzmir'li olarak destelememek ayıp olur.lakin bir sonuç çıkacağını düşünmüyorum,
naçizane izah edeyim, lütfen aşağıda yazacağım yazı siyası boyuta çekilmesin,amacım üzüm yemek.
sayın Belediyemiz önce yapması gerekenleri bir yapsın.
(link)
bu linke bir bakın,Bornovada oturuyorum ve 24.5 km lik parkuru yıllardır bekliyorum.
İzmir de bisiklete binmek denilince,galiba sayın yetkililer şunu anlıyor:
1-körfezin etrafında gezi.
2-metro,izban ve bunun gibi ulaşım araçlarına bisikletle girilmez.
3-koca adamlar bisiklete mi biner.

@timurdigital

verdiğiniz linktede dediği gibi 'düşünülüyor' sadece düşünürler zaten...

@timurdigital

verdiğiniz linktede dediği gibi 'düşünülüyor' sadece düşünürler zaten...
Sabah şirinyer metroya bıraktığım bisikletin dış lastiği sökülmüş iç lastiği patlatılmış. hiç kimse demiyormu sen ne yapıyorsun diye.

@Fatih.Tıkır

demezler malesef ... herkes sadece kendi malına zarar gelmesin diye bakıyor bisikletten ne istiyorsunuz allah'ın belası soysuzlar ulan bir kerede denk getir allah'ım yaa ambulans gelene kadar hastanelik edelim şunları

Devlet benzin satıp para kazanacak kaldıki bisiklet yollarını geliştirsin dünyada en pahalı benzin bizim ülkemizde bisikleti kim takar Türkiye'de bisiklet yollarını ileride torunlarımız görür belki...

4 tekerli azrailler ve yolun en sağına parkeden dingiller oldukça bu şehirde bisikletin tadı yok...

Fatih.Tıkır bisikletine yapılan saldırı için üzüldüm gerçekten ne isterler bisikletten arkadaş. Reşit abininde dediği gibi kafa göz dalmak lazım bunlara...

Bende anlamadım. Suç sadece bu saçmalığı yapanda değil yaptıranda. Ya oraya insanlar bisikletini motorunu koyuyor. ne olur sanki oraya bir kamera koysanız ya da ne bileyim kapalı bir alan yapsanız. Türkiyede zihniyet şu; sadece çoğunluk vardır gerisini yok say gitsin.

Tekerim İzbana Girsin Etkinliği 1 Aralıkta

(link) Lütfen Paylaşalım Sesimizi Herkese Duyuralım

Twitter #tekerim_izbana_girsin

Etkinliğin isim seçimi çok manidar olmuş

Arkadaşlar herkes olaya tek bir açıdan bakmış veya bakabilmiş. Ben olaylara her zaman farklı açılardan bakmayı kendisine ilke edinmiş bir mühendis adayı, bisiklet sporcusu ve yurtdışında bulunmuş bir TC vatandaşı olarak şu noktaya değinmek istiyorum.

İnsanlarımız genel olarak gelişmiş ve bu konu kapsamında metrolarda bisiklet bölümleri yapmış ülkelerde yaşayan insanların bilinç ve insanlık seviyesine ulaşabildiler mi? Bunu bana yanıtlamayın, kendinize cevap verin.

Ben Türkiye'nin genelleme yaparsak en modern ve gavur diye bilinen şehri, nispeten daha rahat yaşanabilen İzmir'de büyüdüm. Bisiklet sürerken;

*Yaya geçidinden 20 metre evvel bilinçsizce yola atlayan bir şahısa çarpmak zorunda bırakıldım. Yurtdışında böyle bir yaya GÖREMEZSİNİZ.
*Bisikletimle çevre yolu benzeri 3-4 şeritli büyük bir yolda seyir halindeyken sırtıma zevk için yarım litrelik su dolu pet şişe fırlatıldı. Şahıslarla birbirimizi tanımıyoruz. Bunu yapmaları için geçerli sebepleri yok. Sadece zevk için, eğlenmek amacıyla yaptılar. Kalıplı birisi olmam ve sırtımda çanta olmasından ötürü yere düşmedim.
*Birkaç defa yolun iyice sağına girip beni paniğe sokarak kaldırıma çarptırmaya çalıştı bazı şoförler. Birisinde hızım düşüktü ve kaldırıma zıplattım bisikleti. Aksi halde çarpıp savuracaklardı. Diğerlerinde çarpma teşebbüsleri olmadı sadece korkutmak amaçlıydı.
*Her bisiklete binmemde 2 metre yanımdan geçen araçlar bile daat daat defalarca kornaya basıp adeta "Sen kimsin de yola bisikletle çıkıyorsun defol git aptal herif" dercesine baka baka korna basmaya devam eden şoförler.

Daha sayarım ama baymanın anlamı yok. Ben de size katılıyorum, metrolara bisikletle binilebilmeli. Evden okula bazen bisikletle gidiyorum ve Alsancak Liman - EÜ Hastanesi arası yol gerçekten sıkıntılı bir yol, bir Göztepe sahili gibi değil. Metroyla direkt Bornova'ya geçmek isterim, neden istemeyeyim ki? Ancak değinmek istediğim noktayı biraz da olsun anlamaya çalışın.

Ben pire için yorgan yakan birisi değilim. Ancak Türkiye'de hatrı sayılır oranda bir kesim var ki, bu insan müsvetteleri sırf eğlence ve zevk amaçlı çevrelerine zarar veriyorlar ve rahatsız edici davranışlarda bulunmaktan hiç kaçınmıyorlar. Bu şahısların bisiklet sporcusu olabileceklerini düşünmüyorum ama illaki metroyu beklerken bekleme istasyonun bisiklete binecekler, orada turlayacaklar, rahatsızlık verecekler. İnanıyorum ki yasaklanmasının da sebebi bu tip şahıslardır.

Ben insanımızın psikolojik bozukluğunu bildiğim için metronun bisikletlere serbest olması nasıl sonuçlar doğurabilir? Bu açıdan da bakmanız için yazdım bunca şeyi.

Okuyanlara ve düşünmeye çalışanlara saygılarımla.

Haklı olduğunuz yerler var elbette ama çözümü buna izin vermemek değil. Metroda uygunsuz davranışlarda bulunan bisikletli olursa güvenlik alır dışarı çıkarır. Sonuçta yayalardan da uygunsuz davranışta bulunanlar insanlar olabilir, trafikte de uygunsuz davranışta bulunan şöförler var, bunun çözümü hepsini birden yasaklamak değil, doğru davrananı örnek gösterip yanlış davrananı engellemek. Ben sizin parmak bastığınız noktayı anladım, verdiğiniz mesajı aldım, fakat yasağın sebebinin bu olabileceğini veya bu nedenle yasağın kaldırılmaması gerektiğini düşünmüyorum.

Geçen Pazar ailece İzban'la Mavişehir'den Gaziemir'e gittik, öğlen gibi çıktık, akşam gibi döndük. Giderken de dönerken de balık istifi gibiydi. Yol boyunca da hiç nefes alamadık desem yeridir. Yasağın sebebi büyük ihtimalle aşırı doluluk olsa gerek. Zaten insanlar üst üsteyken oraya bisiklet sokmanın pek mümkünatı yok. Bisiklet sokulabilecek bir boşluk bulunsa bile bir iki durağa kalmaz binmek isteyip de binemeyenler veya sıkışanlar laga luga edeceklerdir. Yoğun saatlerde kullanılmasın boş saatlerde kullanılsın denilebilir ama bunun da kesin bir kuralı yok ki, ne zaman ne kadar yoğun olduğu belli olmuyor. Elbette çocuk arabası sokulabiliyor, bavul sokulabiliyor, başka şeyler sokulabiliyor da niye bisiklet sokulamıyor, kalabalık diyip kestirip atmak da doğru değil. Kaldı ki kalabalıksa ek sefer koysunlar, çok da zor olmamalı.

Sonuç olarak bu yasağın haklı herhangi bir tarafı yok ve olamaz diye düşünüyorum ben. Koyan hangi akla hizmet koymuş bilemem ama modern hayata çağdaş yaşama gelişmiş medeniyetlere uyan bir uygulama değil. Halkımızla yöneticilerimizle bu saydıklarıma vakıf olmamamızın bir sonucu olabilir ancak.

Çağatay geçmiş olsun.

İnsanımızın büyük ruhsal problemleri olduğunu artık hemen hepimiz kabul ediyoruz herhalde.Bunu kendimi de katarak yazıyorum çünkü bende burada yaşıyorum.Ama mümkün olduğunca bu durumun farkında olmaya ve kendimi kontrol altında tutmaya gayret ediyorum.

Metro istasyonunda bisiklete binen olur mu? Olabilir.Ama bu bizden değil de çocuk yaşlarda konudan habersiz olanlarda görülür gibi geliyor.Güvenlik de can sıkıntısından kurtulur işte!Bence bir süre sonra kimse öyle bir şey yapmaz.Nadiren görülen bir şey olur.

Metroya bisikletle binilmesi gerektiğini savunuyorum.Bisikletli için büyük kolaylık.Daha öncede yazmıştım, sadece bir vagona binilmesi gerekir.Yani gelişigüzel her vagona insanların arasına bisiklet girmesin, ama bisikletle girilen bir vagon olsun.Bu vagona diğer insanlar bindiği zaman o vagonda bisikletliler olabileceğini bilsin.Bu sayede arada gerginlik olmaz.Bu vagon ilk yada son vagon olabilir, fark etmez.Çevreye uyarı yazıları asılır, herkes bilir ve ona göre bekleyeceğimiz yeri ayarlarız.Çok basit bir şey.Niye yapılmaz, bu bisiklet düşmanlığı nedendir gerçekten anlamıyorum.Bu makamlar, araçlar, yapılar insan için var.İnsanlar daha iyi, daha mutlu, daha rahat yaşasın diye var.Neyi kimden sakınıyorlar anlamak mümkün değil.Biz sanki bu kentin sakini değiliz.Metroya bisiklet tekeri almamak için direnen güvenlik görevlisi yetkilisine ait videoyu da izledim.Adam hakikaten işi kişiselleştirip ego tatmin aracı yapmış.Tekerlek yahu! Altı üstü bir bisiklet tekerleği.Bacak arasına koyarsın kimse farketmez bile.Ama adam benim dediğim olacak diyor.Konu başka.

Karpuz satılan el arabaları büyüklüğünde kocaman bebek arabaları var bilirsiniz.Bunlarla yan kapıdan geçip asansörle padişahlar gibi aşağıya iniliyor.Neredeyse kutsal emanet muamelesi yapılıyor zaten o bebek arabalarına.Yanında 100 kiloluk bir hatun, önünde (link) gibi bebek arabası, 8 kişilik yer işgal ederek büyük başarıya imza atmış havasında gerine gerine dolaşacaksın bu ülkede.O zaman muteber vatandaş olursun.Yoksa bisiklet misiklet bunlar hep zibidi işi.Sanki bir "yaşama talimatnamesi" var bu ülkede.Dışına çıkınca her yerde itilip kakılıyorsun.

Evren abi, söylediklerine katılmakla beraber katılmadığım noktalar da var. Öncelikle bisiklet ile metroya binmek bir zorunlu ihtiyaç değildir. Yani bunu yaya olmak, trafikte sürücü olmak haklarıyla kıyaslayamayız. Yayalık zorunlu bir ihtiyaçtır, aksi halde kısa mesafede yer değiştiremeyiz. Trafikte sürücülük de zorunlu bir haktır, uzun mesafe yer değiştirmenin yoludur. Ama metroya bisikletle binmek? Bence bunlarla eş değer bir örnek değil. Metroya bisikletle binmeden de hem yer değiştirebilir, hem de bisiklet sporunuzu yapabilirsiniz. Ben olaylara sırf kendi açımdan bakmıyorum, her açıdan.

Küçük bir araştırma yaptım. Vakt-i zamanında İzmir Metro'suna bisikletle girilebiliyormuş. Neden uygulama yasaklanmış onu tam bulamadım ama bisikletle dolananlar olduğunu bazı yorumlarda okudum. Zaten mantıken düşünürsek, sandal kadar bebek arabaları, akıl almaz boyda ambalajlar koliler vb ürünler rahatlıkla sokulurken, bisiklet neden sokulamıyor? Bence zamanında insanlar suyunu çıkarmış ki yasaklanmış. Zamanında hiç uygulanmazdı yoksa?

Yollarda kaldırımlarda 7 kişi yanyana yürümeye çalışan aile bile gördüm ben bu ülkede. Bisiklet yoluna park eden araçlar gördüm, bisiklet yolunda yürüyenlerce tartaklandım. Ben her ne kadar bisikletimle metroyu kullanmak istesem de bu uygulamanın sağlıklı bir şekilde yürüyeceği ve baki olarak hayatta kalacağından emin değilim.. Japonu yapar, Hollandalısı uygular. Biz yapamayız abi. Öyle sen ben düzgün davranırsın ama toplumsal uygulama öyle yürümüyor işte.

Adınızı net belirtmemişsiniz ama sanırım Volkan olsa gerek. Teşekkür ederim öncelikle. Ek olarak da şunu belirteyim, insanların fiziksel özelliklerinden böyle bahsetmesek daha iyi olur. Bazı insanlar genetik bozukluklar nedeniyle durmadan şişmanlıyor. Bu tip hastalıklar var, onlar da istemezdiler eminim ki. Ama ben demek istediğinizi anladım. Fakat anlamayanlar ve sizi alaycı görenler olabilir. Uyarıda bulunmak istedim sadece.

Bahsettiğiniz sistemi siz mi ortaya attınız yoksa bir yerde mi okudunuz bilmiyorum ancak kulağa gayet mantıklı geliyor. Tek bir vagonun dışına "Bisiklet vb yük vagonudur." gibi bir uyarı yazılırsa, bisiklet, bebek arabası, koli tarzında yükü olanlar o vagonu tercih ederse daha iyi olur, ki sabahları ve bazı güniçi saatlerinde vagonlar insan istifi halinde oluyor. Cebimden telefonumu alıp şarkı değiştirebileceğim alanım bile olmuyor. Öyle bir durumda bisikletle durakta nasıl inilir emin değilim. Ama vagon fikri güzelmiş. Bu fikirle ikna edilebilir belki belediye veya hangi kurum kararı veriyorsa.

Bisiklet sokmak için çift bilet parası vermek yani Kent Kart'ı iki kez göstermek de bir yol olabilir. Fazla yer kaplıyorsun diyene iki kişi parası verdim diyince söz işitme riski azalmış olur. Gerçi çocuk arabası sokarken veya koli bavul vs. sokarken nasıl böyle bir zorunluluk yoksa bisiklette de olmamalı, ama bir taraftan da hiç yoktan iyi olabilir böyle bir seçeneğin olması.

Vagon fikri bence de mantıklı. Bir vagon sadece bisikletler içindir denilse olay çıkar, zaten o kadar bisiklet de yok bir vagonu dolduracak, ama bisikletler sadece en ön veya en arka vagona girebilir denildiğinde hem diğer vagonlardaki kişiler rahatsız olmaz, hem de bisikletin olduğu vagona binen yaya vatandaş bunu bilerek gireceği için bir rahatsızlık duymaz.

Otobüslerin de bisiklet alma durumunda bu konuya benzerlik var. Kimisi kesinlikle almıyoruz diyor, ne alakaysa artık. Ulusoy'muydu bir firmaya sormuştuk direk almıyoruz demişlerdi. Bodrum'dan İzmir'e dönecekken Pamukkale hiç ses etmeden aldı, para falan da istemedi. Çeşme'den İzmir'e dönecekken Çeşme Seyahat ekstra bagaj parası almaya kalktı da ne alaka diyince almadı. Koli koli eşya koyanlar var söz söylemiyorlar, bisiklet olunca para istemeye çalışıyorlar. Ki incecik bisiklet zaten, ayakta koyuyoruz, bagajdaki direğe bağlıyoruz, kimsenin eşyasına bavuluna engel olmuyor zarar vermiyor. Bisiklete ve bisikletliye bir ön yargı mıdır bilmiyorum artık.