Arkadaşlar ben farklı bir açıdan size fikir vermeye çalışacağım. (Bu arada farklı bir sektörde ithalatçı firmanın servis müdürlüğünü yapan biri olarak yazıyorum.) Şİmdi kutu açılma meselesi şundan ibaret. Diyelimki ürün defolu veya eksik malzeme çıktı. Bunu siz nasıl kanıtlıycaksınız ? Yetkili servis açılmamış kutuyu açtığında diyecekki aa bu üründe sorun var bunu servis raporuna yazalım ve gerekli işlemleri başlatalım diyecek. Olay lastik takmak , bisiklet kurulumunun kolay olması değil aslında.
Şimdi siz açılmış kutuyla gittiniz bu bisiklette problem var dediniz. Tamam daha dün gelmiş ürün , samimiyetinizde şüphe yok. Bisiklet gerçekten bozuk ama neden insiyatife bırakarak risk alıyorsunuz. Bisiklet 2 gün geç kurulsun ama yetkili servis kursun ve bir problem çıkarsa tarafsız bir merci bunu raporlasın. Şimdi telefon konuşmasını tahmin ediyorum. Bisiklet geldi , açtım , kurdum , şurasında problem çıktı. Garantiden değiştirin. Peki değiştirelim. Sizin probleminiz çözülsün. Fakat Kron mahalle bisikletçisi değilki , günde tahminimce türkiye genelinde en az 100 bisiklet satıyordur. Her bisiklet alan bisiklet uzmanı olamaz. Kimizi bir yerini sıkar , kimisi tam sıkmaz ve zarar verebilir. Bu adamların size güvenmesi veya size gıcıklık yapması değil olay. Tarafsız kendisi için çalışan bir firma tarafından durumun kontrol altında tutulması...
He diyceksiniz çok kurumsal konuştun , Türkiyede herşey 10 numara bi problem bu.. Bisikletçiye gitsen adam gevrek gevrek kuramam bile diyor bayisi olduğu halde. Bunları anlıyorum. Ülkenizde teori ile pratik ne yazikki çok paralel gitmiyor. Ama tüketici olarak zaten 1-0 gerideyiz birde ellerine koz vericek şeylerde 2-0 geriden başlmayın. Başlığı açan arkadaş talihsiz bir durum , geçmiş olsun. Umarım problemin çözülür, ama belki şimdi tüketici mahkemesine gidicen , ağzının tadı kaçtı, bisikletini kullanamıyorsun , belki dava sonuçlanana kadar da kullanmıycan veya kendi imkanlarınla tamir ettiricen. 2-0 dan kastım bu.