Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Nedir bu MTB düşmanlığı?

@onur tuna
ama gerçekten yılmaz zıpkınla akya vurulmaz hocam. 20-30 kg.luk orfoz hiç vurulmaz. yani belki bundan 50 sene önce falan balığın zibil olduğu dönemlerde falan olabilirdi, o da belki şansa.
 
Scudo
@TatanQa_tr

konforu vardır, bozuk yollara girebilirsiniz bunlarda sıkıntı yok ama kilitli maşa ile bastığınızı aktaramazsınız, o iş öyle olmuyor :)
 
@ceyhun demirel çok güldürdün beni vallahi sağolasın. zaten o yılmaz zıpkınlar bizim çocukluğumuzdan kalma o yıllara ait ne balıklar var o zıpkınlarla. orfoz'u vurmak akya'dan daha zor değil bu arada belki almak zordur ben hiç vurmadım, vurmam da. Eskilerden biri anlatmıştı 80'lerin başı çeşme tarafı dalışta kılıç görmüş uzakmış buna sonra ona doğru yönelmiş onu anlatıyor eee dedik sen ne yaptın dedi 2'ye gerdim zıpkını :) eee dedik sonra, sonra var gücümle kaçtım dedi.
Neyse konu dağılmasın :)
 
@mahden maşa açıkken aktarmayla kapalı arasında da bariz fark var bu kesindir.

Ayrıca bu iş nasıl oluyor biraz ayrıntılı açıklayabilir misiniz ? Maşa tam kilitleniyor , defalarca üstüne çıkıp zıpladım gram esneme yapmıyor. Düz maşayla farkı nedir ağırlığından başka ? Merak ediyorum ciddi olarak , teşekkürler.
 
Rus kızı votka gibidir, bardağa koyar içersin. Türk kızı ise rakı gibidir; su ister, buz ister, peynir ister, kavun ister, ister de ister..

mtb rus kızı gibidir, yol bisikleti rakı gibidir.
 
2 bisikletim var biri gravel, hızlı, konforlu olduğu için hem ise gidip gelirken kullanıyorum hem de uzun turlarda. Diğeri kendi restore ettiğim fixie bisikletim, amacım dolaşmaksa yavaş yavaş gezmekse onu kullanıyorum. Şimdi superbike denilen klasmanda bir yol bisikleti topluyorum. Hafta sonu peleton tarzı turlarda, hafta içi treinler ile ve katılacağım yarışlarda kullanacağım. Amacım arazide gezmek hilldown vs yapmak olursa gider bir mtb alırım. Haa benim durumum var alıyorum, durumum olmasaydı sadece gravele sahip olurdum. Ne gidip bir fixie, ne yol ne de mtb alırdım. Çünkü genel kullanımıma en uygunu gravel.

Öyle MTBciler tanıyorum ki mtbsini sadece arazide kullanıyor. Yol bisikletiyle, gravel bisikletle hız muhabbetine girmiyor. Adam diyor şu parkuru şu kadar sürede tamamladım, şu dönüşlerde şu tekniği öğrendim.
Kimileri var, kasmıyorum 30km/s hızla gidiyorum arkadan kan ter içinde yetişmeye çalışıyor. Yol bisikletiyle zorlanılacak ortalamaları hızları söyleye söyle bol keseden atıyor. İşte sorun burada başlıyor, çoğunlukta olan bu tip mtbciler asfaltta yol bisikletcilerini rakip görüyor ve gerçekten komik duruma düşüyorlar. Aktif bir gravel kullanıcı olarak bana bu mtbcilerin tavrı çok itici geliyor. Ben her şeyden önce drop gidoncuyum. Altımda o an hangi bisiklet varsa rakibim aynı türden bisiklet kullananlardır. Tutup da gravelimle yolculara kem küm etmem.

Not: MTB yarışlarını izlemekten zevk alıyorum, ama bana benimde bir MTB'm olsun yarışayım isteği uyandırmıyor. Aynı durum cyclocross içinde geçerli. Ben kendimi tanıyorum, benim işim engebesiz yolda. İnsan kendini tanımalı. Tanımayınca bu tip mtbcilerle doluyor ortalık.
 
MTB mi YOL mu?

Birde su fotolardaki guzel insanlara soralim :)
Gercekten bisiklete binen insan icin butcesinin elverdigi, işini goren, keyif aldigi ve/veya mecbur kaldigi her bisiklet iyidir ;)

04E1B574-58BE-49AF-8C2B-8E03B541A908.jpeg 392CBFE4-C065-49AC-8442-D7504DDCEBF1.jpeg B7781023-CCF1-4AAB-9F3B-FDCE0CBCEEE2.jpeg
 
Nerde mtb ci görsem yol bisikletim de taşıdığım beyzbol sopasına sarılırım kaç kişinin ağzını yüzünü kırdım hatılamıyorum. Hiç birinden hazzetmem. Bu bisiklet meselesini çok abartmıyormuyuz alt tarafı bisiklet sanki devlet meselesi olsa ne olur olmasa ne olur.
 
Ben bir yol bisikleti kullanıcısı olarak mtbye bir kin veya nefret duymuyorum ama bisiklete yeni başlıyacak bir arkadaş varsa ben şehirde kullanıcam derse ona amacına uygun bir şehir veya hibrit bir bisiklet öneririm nedeni ise bisiklete ilk bindiğinde o ilk yokuşu çıkmaya başlayınca bakıcak yokuşu çıkamıyor otomatikman düşünucekki bu zor iş ben bunu beceremiyorum bari bırakayım yokuş olmasa bile düz yolda zorlanacağı için bisikletten soğuyacak ve benim tek amacım bunu engellemek ha olur her türden bisikleti deneyimlemiş bir arkadaşımız olur ben mtbyi seçiyorum derse ona karışmam ama çoğunluk şehirde taş toprağa girmeden sürmek için alıyor ve ondan sonra yok orasını hafileteyim yok burasını hafifleteyim diye gereksiz uğraşlara yöneliyorlar benim tek isteğim insanlar bunu yaşamasın umarım beni anlamışsınızdır :)
 
Giriş seviyesi MTB kullanıcısıydım.Şehir bisikletine döndüm.Ama az da olsa pişmanlık var.MTB bana daha kıvrak geliyordu.Daha rahattı.Vücudumdan bir parça gibi olmuştu.Rahatça istediğim yerden geçebiliyordum.Şimdiki bisikletimde ise biraz dikkatli davranmak zorunda kalıyorum.Daha hassas gibi geliyor bana.Şehir bisikletinin de kendine göre avantajları var.Mesela daha hızlı ulaşabiliyorum gideceğim yere.Yok MTB düşmanlığı, yok YOL düşmanlığı.Biz daha kendi içimizde bir olamıyoruz ki dışarıdakilerin bizi anlamasını bekleyelim.
 
Gelişmemiş ülkelere özellikle kalın lastikli gitmeyen bisiklet sattıklarını düşünüyorum.
Böylece ulaşım aracı olarak kullanamayıp otomobile yönelirler: D
2018 yılında böyle jant mı olur
Böyle bisiklet mi olur?
359371527-indian-ethnicity-cycling-procedure-bicycle-road-traffic.jpg


ec108688867817e9354f91ee967131a7.jpg

1886 model
260px-1886_Swift_Safety_Bicycle_Coventry_Transport_Museum.jpg
 
  • Beğen
Tepkiler: mariokaldato
Her türlü bisikletin ayrı bir güzelliği var hangi açıdan baktığınıza göre tabi.

Bisikletin kendisi hobi ise estetik ve kalite öne çıkar.. Yol zariftir, estetiktir, daha güzeldir. Son model bir plastiği duvara asmak mı :kötü: "Steel is Real" Colnago, Tomassini, Cinelli, Baum... Hikayeleri de olmalı Irio Tommasini'yle bir kahvaltı, Fransa alplerinde yardırmaca, Milano'da bir kahve dükkanı temalı bisiklet kareleri (Instagram efektlerini abartmadan)

Bisiklet seni finişe taşıyacak araçsa veya teknoloji kurduysanız karbon elyaflarının dizilimlerine kadar gider kafa.. Rijit, hafif ne kadar aero bu ?? daha da para varsa bir Lightweight jant seti pastaya krema olur. Bu tip şeyleri nedense çalışma masamızın hemen üzerine duvara asamıyoruz "kendi adıma" ama forumlarda paylaşmak, antreman sonrası Starbucks laga lugaları keyifli.

İki tekerin özgürlüğü, kuşu&böceği seven biriyseniz genellikle "amaca uygun" iki teker kafi.. mtb, tur, cycloX rahatça biri seçilir (bu profile cidden hayranım)

Genç, yaşlı fark etmez aksiyon ruhunuzda varsa tabi ki mtb ama hardtail olmaz.. En azından bir 140mm all-mountain çeker ve ardından Kanada Whistler park hayalleri kurarsınız..
 
Bende yol da var, mtb de, artılarını ve eksilerini yan yana koyduğumuzda mtb'nin avantajları daha fazla.

Yol: specialized roubaix sl4
Mtb: carraro daytona 436 (havalı maşa)

Yatırım tavsiyesi değildir.
 
Bana motosikleti anımsatıyor. Kullandım mı kullandım. Mekanik disk, 2.10 lastik, dandik Suntour maşa ve düşük dişli oranlarıyla...
 
@Ozan52500
Bir sıkıntı yok. rahat rahat geçersin

@dtcf31
Muhtemelen tur atıyor antreman yapıyordur.

@trainspotting35
En sevdiğim kelime: KIRBAÇ
 
  • Beğen
Tepkiler: Abdullah ozturk
Sanırım biraz bisiklet kültürü ile alakalı. Dağ bisikletine gösterilen "nefret", giriş seviyesi yol bisikletçilerine de, triatlerlere de gösteriliyor. Bunun en büyük nedeni de bizim bilip saygı duyduğumuz bisiklet kültürünü görmezden gelmeleri. Bu da kullanıcı için normal gelse de, deneyimli bisikletçiler için komik geliyor. Bu hataları da özellikle yeni başlayan bisikletçiler yapıyor ve yeni başlayanlar genellikle dağ bisikleti ile başladığı için de böyle bir tablo ortaya çıkıyor.

Birkaç örnek vereyim, mesela giyim:
Bizim dikkat ettiğimiz detaylar var, çorap uzunluğu mesela. Ya da üzerinizde 8 farklı markadan kıyafetin olmaması, uyumlu giyinmek. Doğru forma bedeni. Uygun kask ve gözlük. Bunlara dikkat eden bir grup bisikletçinin, kafasında yamuk duran kaskı, Rayban gözlüğü, tenis çorabı ve futbol şortu ile yanından geçen bisikletçiye gülmesi normal sanırım. Ya da takım formaları. Velominati der ki, eğer formasını giydiğiniz takım hala aktifse, o formayı sporcuları dışında kimse giymemelidir. Haketmiyorsunuz çünkü.
Ya da çakma formalar, inanın biz 20 metreden o formanın çakma olduğunu anlıyoruz. (Anlamasak bile, 1000TL'lik bisiklet ve koşu ayakkabısının üzerinde kimse 1500TL'lik forma almaz, çok belli oluyor)

Bisiklet üzerine takılan aksesuarlar mesela. Evrak çantası büyüklüğünde sele altı çanta ile gezen bir tek dağ bisikletçileri var (ya da daha doğrusu bisiklet çaylakları) ve gerçekten komik bir görüntü bu.

Grup içinde bisiklet süremeyen, viraj dönmeyi bilmeyen triatletlere karşı da tavır aynı aslında. Dünyanın neresine giderseniz gidin, hangi ülkeden bisikletçiyle konuşursanız konuşun.

Kısacası bahsettiğiniz "nefret" bisiklet türüne karşı değil, bisikleti nasıl kullandığınıza karşı. Halı Saha Ligi maçınızda rakip takıma kundura ayakkabılı, yırtık kot pantolonlu ve bağrı açık beyaz gömlekli biri gelse siz de aynı tepkiyi verirsiniz sanıyorum.
 
Bisiklet özgürlüktür deyip duruyoruz değilmi söz konusu gerçekten özgürlükse bunu en iyi mtb ile yaşarsınız.Yol pisikletçileri anca düz yoldan gitsinler zaten altlarındaki makinelerin üretiliş amacı bu adı üzerinde yol bisikleti.

Yol bisikletli bir arkadaş dağda bayırda çamurda cros yapsın bakalım acaba neresi patlar çatlar.Mtb ile dağa çık cros yap yola in seyirini yap ha belki biraz fazla yorulursun ama amacını icra edersin hiç bir sorunda yaşamazsın korkmazsın en azından pisikletime bir şey olurmu diye.

Benim görüşüm bu şekilde gerçek özgürlük MTB kullanıcılarında var.

Aslında bu mevzuda sözüm meclis dışı biraz kibir var arkadaşlar.Yol bisikleti olan çoğu insan bisikletine en azından 5 bin tl ayırmış oluyor.Fakat mtb öyle değil bu gün 500 liraya bile sıfır mtb alırsın.O yüzden sanki biraz hor görülme, basit görme var keza millet olarak zaten sahip olduğumuz nesnelerin maddi değeri ile en basitinden yolda yürüyüşümüz doğru orantılı mesela.

Taraf tutmuyorum bu arada katlanır kullanıcısıyım.
 
Geri