@Yoldakiyabani
Üç sene önce ilk uzun yoluma çıkarken zırhlı lastik alayım mı diye düşündüm. Sonra nasılsa lastiği değiştiririm deyip yama takımı almakla yetindim. Lastik önce Edremit'e tam girerken patladı. Çıkarttım, yamadım ama şişiremedim. Bir saate yakın uğraştım, olmadı. Rubena Scylla'ların sibopları biraz ters. Olmayacak şey mi? Değil ama elimden gelmiyor arkadaş.
Otostop çekip merkeze gittim. Bir şeyler yedim ama moralim dipte. Hala anlayamadığım şekilde daha taksidi bile bitmemiş Ipad'imi kaybettim. Sonrası karakol, ifade bir sürü rezillik...
Neyse lastiği şişirttim, sorun çözüldü. Ayvalık, Midilli...
Merkezden Plomari'ye gidiyorum. Tam 20. kilometrede anayoldan ayrılıp sola dönüyorsun. Döndüm. On metre gitmedim ki bisiklet ağırlaştı. Lastik patlamış. Bu sefer hiç uğraşmadım. Taksiye 20 euro verip Plomari'ye gittim. Orada da uğraştım, yine şişiremedim lastiği. İki gün sonra bir 20 euro daha. O zaman baktım ben zırhlı lastiğe vermediğim parayı taksi parasına vermişim.
O zaman küçük hesap yapmamanın gereğini anladım.
Yukarıda Cömert Bey'in önerdiği Simon alkol ocağını almayı düşündüm ama internetten sipariş vermem gerekiyordu. Gittiğim hiçbir yerde bulamadım. Bulsam onu alırdım. Ama Nurgaz önüme çıktı ve böylece bir aşk doğdu aramızda. Nurgaz benim kaderimdi, ona direnmedim hocam.
Benzinli de tek tereddüdüm tıkanması vb. durumlar. O durumda ne yaparım bilmiyorum. Ama daha sıfır olduğu için sorun çıkarmaz diye düşünüyorum.
Kısacası benim için şimdilik ideal çözüm bu. Yunanistan'da bir öğün yemeğe 10-15 euro, bir günde çaya 4-5 euro veriyorum. Bu ocak bana bir ayda 4-5 öğün yemek ve her gün çay çıkarsa kendini fazla fazla amorti etmiş demektir.