Pahalı bisiklet ve giyimlerle halktan kopmak

Kendimizi bile tanımıyorken bakıyorum da ne kadar çok genelleme var.

Genç ve hevesli arkadaşlar..

Kendinize; güvenli,mevsime göre koruyucu kıyafetlerle,vücut yapınıza göre ergonomik,bütçenize göre alacağınız,zevk alarak kullanacağınız bisikleti seçip düşün yollara,bayırlara...

Yanlış seçimler de sizin olsun-ki dersler çıkarıp daha doğru seçimler yapabilesiniz-,ahkam kesenlere kulak asmayın,VAROLUŞUNU SÜREKLİ TÜKETEREK OLUŞTURMUŞLARDAN uzak durun,özenmeyin.

Mahallendeki ustanın engin bilgisi sizi çok yönden tatmin edecektir.

Yaş ilerleyip sorumluklar arttıkça eşinden gizli malzeme alıp hobisini sürdürenler de var,yazdan yaza jilet gibi gezip hava atanlarda.

Kötü beslenip hareketsiz yaşayıp kilo alıp sonrada bisikleti 250 gr hafifletmeyi bir şey sananlar da...

Bu camianın içinde her yerde olduğu gibi türlü çeşitli tarz ve karakterde insan var.Bunu bir zenginlik olarak görmeli.

Yolda başına bir şey geldimi ordan geçen bisikletli yardım etmiyorsa o zaman eleştirelim,selam vermedi diye değil...

Bisikletin sınıfsal bir yanı var ama bu çağda çok anlamlı değil sanırım.

Herkes bisiklet kullansın,hem nicelik olarak çoğalmalı,hemde nitelik olarak...



KARARMASIN YETERKİ SOL MEMENİN ALTINDAKİ CEVAHİR...

Kimlerin hangi bisikletlere, hangi giysilerle, nerelerde veya hangi yollarda binmeleri gerektiğini ve hatta günde kaç km yol almaları gerektiğini, ve hatta hatta verecekleri mola süreleri gibi detayları da kesin ve net olarak söyleyelim bence, hatta yasa çıkarılması için baskı yapalım bununla ilgili. Uyarı, kınama, yaptırım cezası da verelim bu kriterlere uymayanlara ne dersiniz? (Eleştiri hak, had çizmek değil!)

@cazci

Tek cümleyle özetlemişsiniz.

Eğitim/ kültür seviyesi arttıkça insanların ihtiyaçları çeşitlenir ve çoğalır. Yani bisikletle spor veya hobi olarak ilgilenmek belli gelir ve kültür limitinden sonra başlar. Limitten yukarı doğru uzaklaştıkça birkaç bisikleti olanları, hatta kolleksiyonerleri görmeye başlarız ya da süper bisiklet arayanları.
Evet ben de eleştriyorum bu işi. Bazılarının çok abarttığını düşünüyorum bazen. Ama hakkımız yok. Herkes parasını istediği yere harcar. Safkan kedi köpek yetiştirmek için servet harcayan da var, servetini sokak hayvanlarına harcayan da...

@Kudret Kurtcebe Kudret bey yazınıza sonuna kadar katılıyorum, Ayrıca Türkiye'de diğer spor dallarında da ciddi hobi sahibi olan yok.

Sağlık ve sıhhat açısından iyisini almaya çalışmak sünnettir.
Paylaşmak farzdır.
İsraf haramdır.

Herkezin yaşantısı ve tercihi kendisini ilgilendirir.
Konuya fakir edebiyatı üzerinden bakacak olursak evlerimizde Led tv yerine 20 yıldır bozulmayan tüplü televizyonların olması lazım..
Cepte para olsun hele Canelloyamı yoksa Pinarelloyamı biniyor millet o zaman görürüm..
Kaliteye para harcamakla markaya para harcamak karıştırılmasın.
İyi ile Lüks karıştırılmamadan haraket edeilirse sorun ortadan kalkar.

bu memlekette %90 insan parasının çoğunu ev+araba+mobilya ya yatırıyor, ömür boyu çalış ve bunlara göm parayı, sizin eviniz veya içindeki mobilyalar sadece ihtiyacınızı mı karşılıyor gereksiz bir sürü mobilyaya para bayıyorsunuz, sitede oturacam diye ömür boyu kredi taksidi öde dur, yahu misafir odası diye bir icadımız var sırf misafir geldiğinde otursun diye oda düzüyoruz, bütün bu gereksiz şeyler hiç göze batmaz bisiklete verilen para göze batar
keşke herkes parasını bisiklete yatırsa hem gerçekten yaşadığının farkına varır hemde sağlıklı olur

Bir insanın sevdiği bir şeye-zararlı alışkanlıklar hariç- para yatırmasını yadırgamam. Adam misal tenis seviyordur ona yatırır, motosiklet tutkunudur ona yatırır. Ha ben şuna karşıyım mesela. Her sene ya da 6 ayda bir bir telefonun yeni bir sürümü çıkıyor. Bir önceki sürümünden çok fazla farkı olmadan sırf yeni jenerasyon diye fahiş fiyatlara satılabiliyor. Teknoloji kanallarını takip ediyorsanız bakın. Şu xx telefon amiral gemisi olduğu için 3 sene güncelleme alır. Sonra onun 1 yıl sonra xy si çıktı. Aralarında çok fazla fark olmasa da 2 katı fiyat farkı var. Soruyorsun adama bu xx telefon alınır mı diye? Adam alınmaz diyor. Neden diyorsun çünkü güncelliğini yitirmiş. E hani bu telefon 3 sene güncelleme alacaktı? Öve öve bitirememiştin o incelemede?
Yani demek istediğim keşke bu kapitalist düzenin bu kadar kölesi olmasak ancak elden de bir şey gelmiyor bazen.

İnsanların hobileri için ayırdıkları bütçenin yüksekliğinden daha doğal bir şey olamaz. Etrafımdan bisiklet için harcadığım paralar yüzünden çeşitli tepkiler alıyorum. Saçma.

Saçma çünkü; bu eleştiride bulunan insanların hepsi masanın üzerine ya son model iPhone ya da son model bir Samsung koyuyor. Yalnız şöyle bir durum var; bu telefonlar hep son model. Yani yenisi çıkınca; hemen. HEMEN...

Sonuç olarak telefon kadar sıradan ve telefon kadar kısa ömürlü cihazlara insanımız ortalama 2200 TL. ödüyor. İkibinikiyüz... Ortalama ömür: 2 sene.

E şimdi insanlar benzer fiyatları bisiklete verdiğinde neden sıkıntı oluyor?.. Ortalama ömür 10 sene.

Günde 10 TL sigaraya veren insanlar var. Çok fazlalar. Ve o iki dudaklarının arasındaki izmarit ile "bisiklete o para verilir mi" diyorlar... Olmuyor. Olmayacak.


Edit: Bir önceki mesajda hemşehrim zaten hemen hemen aynı şeyleri yazmış ama silinmiyor işte.

1. İhtiyacı olanlara yardım etmeyenler bisiklete çok para verdiği için mi umursamaz davranıyorlar. Yada her hangi bir şeye para verdikleri için mi birisine yardım edemiyorlar.
2. Bisiklet fazla para vererek ben neyi tatmin ediyorum? Bana ne katkısı var?

1. Sorunun temeli çok daha büyük ve muazzam, eğitim, öğretim, yetiştiriliş şekli, sosyal çevre, sosyal beklendiler, vs.. vs.. bunları sıralasak bisiklet çoook sonlara düşer. Ama bunları düşünmek için de elbet bir çıkış noktasına ihtiyaç var. bu bisiklet de olur, ev de araba da..
2. herkesin beklentisi farklı. pro bir hedefim olmasa da farklı bisikletleri deneyimlemek, aradaki farkları fark edebilmek, bu sırada daha sağlıklı yaşamak, hem hobim hakkında daha fazla bilgi, tecrübe kazandırıyor, zihnen ve fiziken tatmin oluyorum.

Daha fazlasına ihtiyacım olmadığı halde bisiklete daha fazla para harcayabilmek, harcadığımda çevremden tepki çekmemek için 17 yıldır içtiğim günde 1 paket sigrayı bıraktım.

İşin özeti: Bisiklete para harcarım arkadaş, bunu kendime hak görmem yeterli. Birisine yardım edip etmemin sebebi de her hangi bir şeye para harcamam değil.. günde 1 lira biriktirirsin senede 2 küçük çocuğa bisiklet alırsın. illa binlerce lira yardım etmeye gerek yok.

Başlığı açan arkadaşımız sanki biraz yanlış anlaşılmış gibi.
Savunmak bana düşmez ama benim anladığım burada gereksiz tüketimin "gereksizliği" üzerine bir yazı.
Bisiklette lükse kaçmayalım ama televizyonda, telefonda lükse kaçalım dememiş, ona rağmen herkes "ama insanla telefona para veriyor!" diye karşı çıkış yapmış.

Lüks tüketim maalesef birçoğumuz için hayatın merkezi, çalışan insanlar olarak çoğumuz uyanık halimizin tamamını iş yerinde harcıyoruz,
sırf daha pahalı şeyler alalım diye. Oysa ki ben ayda bin lira kazanmayı ama günde 4 saat çalışmayı, ayda 3000 lira kazanıp günde 12 saat çalışmaya yeğ tutanlardanım.

Elbette profesyonel işte kalite çoğu zaman fiyatla doğru orantılı ama profesyonel olmayan şeylerde ortalamanın üzeri bir kaliteye gerek var mı?
Diğer yandan "Parası varsa alır, kim ne karışır?" sözüne de en azından teknolojik ekipman için çok katılmıyorum.
Dünyanın kaynakları bu derece azalmışken kimsenin çok parası var diye çok tüketme hakkı olmamalı. En azından gelecekte çocuklarımız ve torunlarımızın bir şeyler tüketebilmesi; temiz su ve doğa bulabilmesi için biraz tüketim ve buna bağlı olarak üretimi düşürmemiz gerekiyor.

O sebeple milyarların da olsa her altı ayda bir telefon almamalısın, gerçekten ihtiyacın olmayan bir şeyi almamalısın, benzin almaya gücün yetiyor diye yüzlerce beygir arabayla kilometrede yüzlerce gram karbon gazını doğaya salmamalısın. Bir telefonun üretim süreci yüzlerce kilo hammadde gerektiriyor. O cihazların üretiminde hızla yok olan bazı madenler kullanılıyor ve işte o madenlerin çalışma koşulları, Steve Jobs'u tanıyan birkaç milyar insan bu işçileri tanımaz, dünyada böyle kölelerin olduğunu da bilmez: (link)

Elbette ki bisiklet çok güzel bir şey, lüks bile olsa halen çevreye ve insan sağlığına en duyarlı araç. Ama tüketim çılgınlığından ayrı olarak işin ruhuna girmek daha hoş gibi.
Tabi bu yazılar kendim için de bir öz eleştiridir.

Hepinize bol pedallı günler.

Not: Bu yaz bisikleti olmayan bir çocuğu bir bisiklet hediye ederek sevindireceğim, bu bağlamda konu sahibine de duyarlılığı için teşekkür ederim.

kucukken ailemden bisiklet istediğimde durumumuzun musait olmadini anlatmisti annem,bu durum beni yildirmadi ki 2.5 lt lik kola pet şişe lerinde yazin su 25 kurustan su satip 7.5 tl ye 24 jant ikinci el bi bisiklet almistim ve bu benim ilk bisikletim olmustu anisi buyuktur .. anliyorum ki o verilen paralardan ziyade insan once ne istedigini bilmeli diye düşünüyorum ulkede sigaranin 10 tl oldugunu dusundugumuzde masraflardan kisildiginda birikimin zamana dayali olarak istegimiz ölçülerde adimlar atabiliriz. yeterki ne istedigini bilmeliyiz

Benim bir akrabam var durumu çok,çok iyi tahsilli iyi bir işi ve mesleği var halada çalışıyor şu an alamıyacağı şey yok maddi anlamda ama o kadar para,kazanç ve imkan olduğu halde bana gelir beraber yer içer muhabbetler gırgır şamata dışardan bakan biri için vay be adamın durumu yerinde ayakkabısından arabasına evine kadar diye düşünüyor ama bana birşey itiraf etti evimde ve ailemde asla bu huzur ve mutluluk ortamı yok sanada gelip içimi dökmesem senle muhabbet etmesem kafayı sıyıracağım diyor niyemi anlattım para ve bazı konularda doygunluk insanı mutlu etmiyor dostlar.bir yerden sonra bakmışınki herşeyin var ama huzur ve sağlık yok o yüzden mutsuz,huzursuz cannondale,trek,giant,bisikletim olacağına bisan,ümit vb bisiklete binerim huzurum olur yada mercedes,bmw,ferrari olacağına varsın anadol,şahin olsun ama huzurum ve sağlığım olsun kanaat edeyim şükür edeyim burun kıvrılan beğenilmeyen markalar veya başka,başka materyalleri alamayan insanlar var bu hayatta bunuda bilmek ve anlamak lazım.

Cok iyi icinizi dokmussunuz Soner bey ben bile rahatladim oh be

Dediklerinize katiliyorum, ama bu forumda katilmiyorum. Futbol forumuna girip kombine almayin yazik gunah o paraya demek gibi bisey garip geldi yani bu forumda boyle bir konu

Klasik bir "ne gerek var yea" konusu olmus... İcilen sigaralari, alinan akilli telefonlarin maliyetini hesaplayin. Bu forumdaki hemen herkeste karbon bisiklet olurdu eger bunlara para harcanmasaydi.
Tepki gosterin tamam ama, yanlis seye tepki gosteriyorsunuz bence

zevkin sınırının olmadığını düşünüyorum. Daha iyisi varken neden kötü ürün kullanayım ki. Yarış koşmuyorum ama benim için görüntü de marka değeri de önemli. Renk olarak uyumsuz olmak hoş değil. Ayrıca çocuklara örnek olması bakımından bence iyi görünmek çok daha cezbedici. Mahallemdeki çocukları görmeniz gerek. Hepsinin özendiğini çok iyi biliyorum ve bence gelecekte bir çoğu yol bisikleti kullanacak. Kim bilir belki de uluslararası bir sporcu çıkacak içlerinden.

pahalı bisiklet sahibi şunu söyleyebilir senin sigara ve alkole harcadığın yıllık parayı ben bisiklete harcıyorum sen sağlığını kaybederken ben kazanıyorum bu cep telefonu bilgisayar dev ekran tv de olabilir hiç biri sağlık kazandırmazken bisiklet kazandırıyor ozaman ne diyebilirsinizki boşuna dememişler zevlker ve renkler

bu arada bende ucuz bisiklete biniyorum ama içimden geçmiyor değil pahalı almak bu iş hastalık resmen ve güzel bi hastalık

Ayrıca halktan kopmak ne demektir. Normal giyinince sine'i millete dönmüş mü oluyoruz...

@aknorl alttan "erkek adam tayt mı giyer" mesajı olabilir

aklıma gelmişken beş yıldızlı otellerde barlarda diskolarda pavyonlarda gece hayatlarında orda burda zevkine para harcayan bir sürü insan varken niye bisikkete para harcıyorsun demek biraz garip geldi bunlar gibi binlerce örnek var