Sabah namazı kılan çocuklara hediye bisiklet

@I am the Uptown R. Bahsettiğin özgürlük senin yaptığın mı peki? Yani bu teşviği savunanlara hiç ayrım yamaksızın yapıştırdırdıpın yaftalar mı?

Bu memlekette inanmayan sapık olmuş böyle yaftalanmis ama ne hikmetse inananlar ozelikle bu iktidar döneminde kendine muslumanim diyen herkesi görüyoruz hiç uzağa giymeye gerek yok Ensar vakfı örneği var onu gectim en büyük örnek iktidarın ta kendisi çocukları evlendirmek için yaşa çıkarmaya kalktı elinde patladı her neyse inananlar inanmayanlar kadar namuslu olsaydı ülke çok daha guzel bir yer olurdu

Konunun hala yasiyor olmasina sasiyorum. Birileri kavga izlemeyi seviyor anlasilan.

@sari_siyah

Psikolog değilim ama özel eğitim uzmanıyım. Önceki sayfalarda da özet geçmiştim aslında ama detaylı olarak yazayım.

Şöyle açıklayayım, çocuklara verilecek ödülleri basitçe maddi/manevi olarak ikiye ayırabiliriz. Maddi ödüllerin kullanım alanı ani çözümler, değiştirilmesi gereken basit davranışlardır. Örneğin çok kavgacı bir çocuğa kavga etmediği her gün/saat için vereceğiniz bir hediye gibi. Fakat bu ödül asla çocuğun kavga etme davranışını değiştirmez. Amaç bu davranışın derinine inip neden kavga ettiğini anlayıp kavga etme davranışını değiştirip yerine yeni bir davranış koymak için geçen zamanı yönetirken bu aşamada çocuğun kendine ve çevresine zarar vermesine engel olmak için zaman kazanmaktır.

Bu durumda, yani maddi olarak ödüllendirilen çocuğun kavga etmeme sebebi bu davranışından vazgeçmesi değildir. Ödüle ulaşmak için, geçici bir süreliğine zorlu davranışa(kavga etmemek) katlanır. Ödülde yeterli doygunluk sağlandığında, daha değerli başka ödüller gelmezse esas davranışa(kavga etmek) geri döner.

Gerçekten işe yarayanlar ise manevi ödüllerdir; çünkü maddi ödüller dış, manevi ödüller içsel motivasyonu tetikler. Eğer çocuğun içsel motivasyonunu yönlendirirseniz o zaman doğru davranışı alışkanlık olarak sürdürecektir. Yine kavga örneğinden gidersek; kavga etmek yerine konuşarak anlaşmayı seçtiğinde arkadaşlarınca daha çok kabul gördüğünü, birincil olarak temasta bulunduğu yetişkinlerle daha doygun bir ilişki yaşadığını, takdir edilip beğenildiğini fark eden çocuk kavga etmez. Artık amaçlarına ulaşmak için yaygara yapmak yerine farklı yolları denemeye başlar.


Bisiklet işine dönersek, 30 gün boyunca sabah namazı kılmak için camiye gitmek, çocukların ödüle ulaşmak için katlanmak zorunda kaldığı zorlu davranış oluyor. Bisikleti aldıktan sonra başka/daha değerli bir ödülün gelmeyeceğini bilen çocuklar için zorlu davranışı sürdürmek kelimenin tam anlamıyla israftır.

Ha şöyle bir durum var; bu süreçte -maddi ödül zoruyla camiye gelirken- camide güzel davranışlarla karşılaşmış, cemaatçe ve ailesince takdir görmüş, camide eğlenmiş olan çocuklar varsa, içsel bir motivasyon kazanmış olabilirler. Fakat şöyle bir zorluk var bu noktada; ilk önce öne maddi ödül sürüldüğü için bu içsel motivasyonu kazanmalarının önünde, camiyi ve namaz kılmayı ödüle ulaşabilmek için katlanılması gereken zorluk olarak tanımlamış oluyor etkinlik sahipleri. Yani aslında kendi amacını baltalayan bir yaklaşım.

Umarım açıklayabilmişimdir.

Ey gafil insan...
Her yaptığınla acizliğini ve cahilliğini sergilemekte üstüne yok.(buna bende dahil. insanın fıtratı bu malesef)

ALIN SİZE LAİKLİĞİN ÖZGÜRLÜĞÜ
Sene 98 üniversitedeyiz. 28 Şubat yaşıyoruz. Başörtüsü yasaklanmış. Benim umurumda mı! ASLA! 8 başörtülü kız var bölümde bir sabah okula geliyorlar ve kapıdan içeri başörtülü giremeyecekleri söyleniyor onlara... Ne yapıyorlar ağlıyor sızlıyor yerlere kapaklanıyor atlıyor zıplıyorlar. okuma haklarına bir tecavüz var sonuçta ve sabah sabah dünyaları yıkılıyor. Peki biz ne yapıyoruz. geçmişiz karşılarına yahu ne olacak kardeşim. aç gel çıkar gel okul bitir tekrar takarsın sonuçta okuyorsun ne olacak ki. yani pek bizi ilgilendirmiyor konu islamcılar düşünsün bize ne. biz nerde gece orda sabahcılarız. Peki ne oldu yarısı okulu bıraktı. bir kısmı açıldı bir kısmı peruk taktı. sonuç bizde sırtımızı çevirdik okul bitene kadar laylay lay. Evet bunu yaşayan mutlaka vardır. birebir şahitliğimizde. ve devlet laik demokratlar tarafından yönetiliyor. sonuç birilerinin okuma hakkı, çalışma hakkı ve nerdeyse yaşama hakkı elinden alındı. peki bugün laiklik elden gitti diyorsunuz da dinciler öle böle diyorsunuz da hanginiz yaşıntısına müdahale oldu veya hanginizin yaşam standartları kısıtlandı. Benim hakkıma girmediğin sürece senin hakkına girildi mi? Şunu da unutmayın hiç bir sahih inançlı mümin kalkıpta çocuğa taciz ve tecavüz etmez. edenin bu dinde işi yok. yeri yok. değil bu dinde toprağın altında işi yok. Müslüman kılığında ışıt örneği vereceksiniz yok otobüste mini etek giyeni döveceksiniz. Bu benim dinimde yok eğer döven din için dövdüm diyor ise onu bu dine kabul etmiyorum. Okuduğum Kuran dan sonra bunun böyle olduğunu bana kimse anlatamaz. bu dine de yıkamaz.

Olay çok farklı boyutlara geldi.

Öncelikle, benim hangi neye inandığımı ya da inanmadığımı bilmeyen arkadaşların "Bizans kalıntısıdır, kökü yurt dışındadır." gibi söylemlerini selamlıyorum. Moderasyon bana tekil olarak sansür uygularken -evet, herhangi bir hakaretim ya da saygısızlığım olmamasına rağmen moderasyon sitedeki çoğunluğu rahatsız eden normal söylemlerinden dolayı bu konuya cevap yazma iznimi kapatmıştı, sonradan açtılar tekrar.- bu nefret saçan arkadaşlara niye bir şey yapmıyor merak etmiyorum.

Konuyu ateşlendiren yorumlardan birisini yaptım. Anlamayan ve başka yerlere çeken baya olmuş. Son kez, tane tane anlatıyor olacağım.

Bilgim dahilinde, Kuran'a göre ergenlik yaşına girmeyen çocuklar ibadetlerden mesul değildir ve mesul tutulamaz. Söylediğim şeyler kendi fikirlerim değil, genel mantığın sonucu olarak şöyle ki; 5-6 yaşlarında çocukların bisiklet kazanmak adına tutup da sabah namazına gitmesini/teşvik edilmesini/zorla götürülmesini doğru bulmuyorum. Çok eleştiri var "Peki ya kitap okuma yarışmasına ödül verilse bir şey diyecek miydiniz?" diye. Ben demezdim. Çocuklar için inanç gerekliliği diye bir şey yok. Yetişkinlerde herhangi bir dine ya da şeye inanma ve inanmama durumları hayatlarını tanımlayabilecek durumlar olabiliyor. Ya da yetişkin insanlar bu inanma/inanmama durumundan içlerinde ve kafalarında huzuru buluyorlar ve mental huzur da hayattaki somut şeyler kadar önemli bence. Ancak; çocukların durumuna değinirsek gerçekten 12 yaşından küçük herhangi bir çocuğun Allah'ın/Tanrı'nın varlığından bir huzur duyacağını ya da bu varlığı bilmeye ihtiyacı olduğunu düşünmüyorum. Daha öncelikli olarak ahlakı, vicdanı ve adil olmayı öğrenmeleri ve mümkünse kendilerine hobiler edinmeleri, sokaklarda saklambaç oynamaları ya da evde bulunan tabletle oyun oynaması bile SADECE ÇOCUKLAR İÇİN konuşursak din öğretiminden çok daha öncelikli bir gereklilik.

Burada gözden kaçırılan şey ise kimse çocuklar başı boş bırakılsın ya da dinden uzak yetiştirilsin demiyor. Çocuklar, çocuk gibi yetiştirilsin. İnternette gördüğümüz daha 4-5 yaşlarındaki tatlı tatlı çocukların başında takke olması fotoğrafı aslında ne kadar anlamsız düşünebiliyor musunuz? O yaşlardaki hangi çocuk yaptığı ibadetin ne olduğunu tam olarak idrak edebilir? Ya da daha da önemlisi, ibadet etmenin gerekliliklerini öğrenmek zorunda bırakmak o çocukları nasıl etkiler hiç düşünüyor musunuz? Sanmıyorum.

12 yaşından sonra çocuklarınız sorarsa anlatın dinleri. Sadece İslam'ı anlatmayın ama. Gerçekten İslam'ın doğru ve güzel bir din olduğuna inanıyorsanız, bu inancınız doğrultusunda hareket edin. Çocuklarınıza her şeyi gösterin, neyi seçeceklerine onlar karar versinler. Ha derseniz ki "Çocuk bu, ne seçeceğini nereden bilecek?" ben de size derim ki "Çocuğunun namazdan ne anlayacağını düşünerek camiye gönderiyorsun o zaman?" ve bir çıkmaza gireriz.

Yazılanları fanatiklik olmadan, hakaret ve saldırı olarak algılamadan okumayı deneyin. Eğer anlatılana düşmanlıkla kapalı olacaksanız da açık açık söyleyin, kimse birbirine dil dökmesin. Ben yazılanların hepsini teker teker okuyup, ona göre cevap veriyorum. Benim inancım sizi ilgilendirmediği ve rahatsız etmeyeceği gibi; sizin de inançlarınız beni ilgilendirmiyor ve rahatsız etmiyor.


Asırlar öncesinden gelen "Tüp kuyruğu, ekmeği karneyle alıyorduk, başı örtülü bacılarımızı üniversiteye almadılar" gibi lakırdıları da geçelim. Geçmişe mazi derler. Keşke güce geçen tarafın diğer tarafa zulümü olmasa ama olmuş ve hala oluyor. Bunu da durdurmak sizin elinizde. Çünkü emin olun, şansınız varken bu zulümü durdurmazsanız güç el değiştirdiğinde aynı zulüme maruz kalmanız pek bir olası oluyor. Zulüm yok diye de kimse demesin lütfen, ramazan ayında sokakta herhangi bir şey yiyenlerin dayak yediği illeri saymaya başlamayayım. Herhangi bir olgu ve kavram ele alınırken öncelikli olarak olumsuzlukları incelenir. Bu yüzden "Onları yapanlar bir avuç kendini bilmez." diyerek bunun içinden sıyrılamazsınız, eğer Müslüman bir toplum olduğumuzu iddia ediyorsanız Müslüman Müslümandan sorumludur. Yanlış gördüğünüzde yanlışı yapanı "O bizden değil." diye sözde uzaklaştıracağınıza o yanlışa dur demeniz gerekir.

Çok sığ bir toplum olduğumuzun örneği. Bakış açısı sığ, düşünme tarzı sığ. Neresinden bakarsanız bakın olgun ve aklı başında insanlar tarafından yönetilmediğimizin bir örneği daha.
1 çıkar ilişkisini bu yaşta böyle bir konuda çocukların aklına sokmak aklı selimlik değil, düşüncesizliktir
2 Bisiklet için camiye gelmişler bu bariz ama eyvallah, peki bu camiye getirtme işini daha olgunca ve çocuklarda daha kalıcı olacak şekilde yapıp daha sonra hediye edilebilirdi. Ben inanmıyorum öncesinde bisiklet sözü verilmediğine, bu yüzden bu bakış açısından bakıyorum.
3 Bunlar çocuk oldukları için, bu bisiklet olayı bir çok çocuğu mahcup etmemişmidir? Neden bu kadar sığsınız, neden ufacık kalplere karşı bile hassas yaklaşamıyorsunuz ve düşünemiyorsunuz...
4 Ben olsaydım çocukları ufak gruplara bölüp aktiviteler Dostluklarını pekiştirip ipleri elimde olduğu içinde bu namazıda aktiviteler içine koyup normalleştirirdim. Çünkü bu zaten hayatın içinde olan bir şey bir musluman için. Neden daha namaz farz olmamış çocuklara namaz kıldı diye alkışlayıp olayı garipleştiniz büyütüyorsunuz. Hepten zarar verip kalıcı olması zor kalıbı içine koyuyorsunuz namazı. Zanları bile oturmamış masumlara karşı hem de... Ahmaklık. İş bilmezlik. Görgüsüzlük, Kötü örnek olma. Her şey var içinde. Uzun vadede ve kısa vadede zarar. Ah neyse... Hayır olsun deyip gideyim yine de. Bol bol dürüst bakış ve biraz Hüsnü zan ile Allah tüm çocukları selametten ayırmasın diyorum

@1dost

diyeceğim tabi, dediğiniz o şey fitre. o zaten meblağı diyanet tarafından açıklanan, fakir insanlara yardım için yapılan(oruç tutamayan bir insanın bunun bedelini/diyetini ödemesi) bir şey, o apayrı bir şey. çocuklara para karşılığı oruç tutturmak da bu konuda bahsedilen şeyin bir gıdım altı, tek farkı devlet erkanı alkış tutmaya şov yapmaya gelmiyor. mahallenize ateistin biri gelse, dese ki tanrı yok, din yalan, sizi kandırıyorlar vs. vs. ve bunu anlatsa bir güzel döversiniz, hatta çocuklara anlatsa bunu iki kere döversiniz, bir de dedikleri mantıklı olursa siz de buna cevap veremezseniz üç posta döversiniz, memlekette bu eşitsizlik var ne yazık ki.

Nefret iliklerimize kadar işlemiş. Ne kadar düzgün anlatılsa da anlamayacak kabul etmeyecekler. Ilgili vakıf haberdar edilişinde bir daha böyle terbiyesizlik yapmasınlar. Bisiklet vermek neymiş somun ekmeği ince dilim kasar yeterdi.

@drumbanger

Yanlışınız var. Belki çocuğum olmasa bende sizin gibi düşünüyor olurdum bilmiyorum. Çocuk ergenlikte değil 4 yaşından itibaren yaratıcıyı sorgulamaya başlıyor ve o çocuğa katiyen büyüyünce anlarsın tarzı bir cevap veremezsiniz. Sadece bu konuda değil hiç bir şekilde çocuğu geçiştiremezsin Hal böyle olunca insan inandığını yada inanmadığını anlatacak tabiki.

Şöyle bir çelişki var aslında yazdıklarınızda. 5 yaşındaki çocuğa dini anlatmayın diyorsursunuz sonrada yetişkin oruç tutanlardan oruç tutmayanları tartakladığından dert yanıyorsunuz. İslam üzerine eğitilen bir çocuk bu söyledikleriniz yapmaz zaten.

Eğitim illaki TEKNİK ÜNİVERSİTE bitirmek demek değildir. İllaki bilmem hangi ülkede bilmem neyin mastırını yapmak hiç değildir. Eğitim sana dayatılan hayatlar dışında da hayatlar olabileceğini tolere edebilmektir. Bunu yaparken aslında ne namaz kılmanız, ne kuran okumanız ve nede bir dini inanca sahip olmanız gerekiyor. Sadece iyi bir insan olmanız yeter. Ve iyi bir insan olmak içinde din dahil hiç bir şeye ihtiyacınız yok. Sadece merhamet.

Okuduklarım karşısında şaşırmıyorum. Şaşırmıyorum çünkü ekilen tohumun gün be gün nasıl sulandığını ve sulandıkça kafa kesmeye hazır binlerce diken yetiştirdiğini görüyorum. Siz namaz kılanlar, kuran okuyanlar, siz dinsiz olmaz diyenler...ve din böyle öğretilmez, din, kendisinde var olduğunu iddia ettiği tolerans, merhamet ve vicdanı göstererek, bunları örnekleyerek öğretilir, dünya malını camiye taşıyarak değil, dünyada olmayanı çocuklara vererek öğretilir diyenlere 10 sayfadır NEFRET saçanlar...

Hiç sordunuz mu vicdanınıza?

Ben iyi bir insanmıyım diye?

Bir deneyin ha...Cevabını burada yazmanız gerekmiyor...Yüzleşin yeter !

Bu uygulamada aslolan niyettir.Eğer hiçbir çıkarımsız bu ödüller verildiyse güle güle binsin çocuklar.Helali hoş olsun.Forumda herkez aynı penceren bakmak zorunda değil olaylara.Bu ülkede görsel ve yazılı medyada din sömürüsü fazlasıyla yapıldığına şahit oldum.İnsanlar bu olayın samimi oluşunu bırakın kendi pencerelerinden değerlendirsinler.Konular nerelere çekilmiş.En son osmanlıya kadar gidilmiş.Bu ülkede geçmiş dönemlerdede yanlışlar yapıldı mı evet yapıldı.Bugün yapılmıyor mu yapılıyor.Daha düne kadar Osmanlıyı kendine örnek alanlar çözüm süreci adı altında yürüttüğü politikayla ülkeyi kan gölüne çevirdiler.Peki güzel kardeşim bu neden sorgulamıyorsun?.Milliyetçiliği ayaklar altına almadınız mı?Bir günde Milliyetçiliğe dönüş yaptınız.Terör örgütüyle pazarlık yapmak islam dinin neresinde yer ediniyor.Osmanlı yaşasaydı bugün o süreci yürütenlerin kellelerini almıştı.Peki niye buna ses çıkarmadınızda şuradaki yorumlara ateş püskürüyorsunuz.TÜRK kelimesi tabelalardan kalktıĞI zaman çözüm sürecine zarar gelmesin diye TÜRKLÜK ayaklar altına alındığında niye sokaklara dökülmediniz.Burada insanlar bisikletin felan verildiğine itiraz etmiyor.Samimiyet sorgulanıyor.Kokuşmuş yalan dolan siyasetin içine İslam dinini alet etmeyin.Hakimiyet Milletin değil Allahındır.Egemenlik, kayıtsız şartsız Milletindir.

Arkadaşlar neyin kafasını yaşıyorsunuz ya !!! Kim neye inanıyorsa inansın bu iş bu kadar basit. Cem Yılmaz ne diyor "istersen krem peynire tap! Banane." Bence şuan ayrı görüşlerin söylemesi gereken şey budur. Bu tartışmaları daha önce en yakın arkadaşlarıyla yapmış ve malesef çok kalbi kırılmış çok kalp kırmış biri olarak söylüyorum: Burada verilecek cevaplarla kimsenin düşüncesi değişmez ve kimse de haklı olarak görülmez. Çünkü hayata her iki tarafta çok başka açılardan bakıyor. Sadece birbirimizden soğuyup kin duyarız, gerek yok bunlara.

Adminlerdem ricam konu dondurulsun sadece anket doldurulsun, bisikletforum amacının çok dışına çıkacak gerçi çıktı ama zararın neresinden dönersek kârdır. Ayrıca bu konuları başka formlarda arkadaşlar tartışabilir bu platform hiç yeri değil !!!

Beni mutlu etti çünkü;
İslam Dinin direği olan namaza teşvik etmişler sebeb olan stk yı tebrik ediyorum

Forum kuralları değişti siyaset serbest oldu yorumlara bak din inanç siyaset herşeye laf edip saygı bekliyorlar birde. Kimse sizin inancsizliginiza taptığınız cimbiziniza laf etmedi ama siz gelip laf edip kendinizi madur yaptınız yine. Diyorum ya asırlardır gelen kökeniniz neyse bugün de o sunuz. Bu konuya yönetim gozlukle bakıyor sanırım!

@alwaysace

Tam aksini düşünüyorum. Karşıt görüş olarak katlanamadığınız şeyi savunan arkadaşlar bir iki mesajı saymazsak gayet mantıklı ve sakince dertlerini anlatıyorlar esasında. Tabi bunu anlamak isteyene anlatıyorlar. Bir iki tane fanatik bağnazın "din düşmanlığı" adı altında konu altına yardakçı toplamaya çalışması dikkatli gözlerden kaçmıyor merak etmeyin. Sahi siz ne yapıyorsunuz yahu gavurların içinde gelsenize memleketinize.

Ekleme: Konuyla bağlantılı olması açısından küçük bir araştırmadan örnek vermeyi unutmuşum. Dün bir arkadaş ödül-ceza sistemini merak etmişti. Aşağıdaki linkin hemen başında bir çocuğun ödül için nasıl hareket ettiğini görebilirsiniz.

(link)

Bence gereksiz bir konu olmuş.Tartışmaya açılması bile yersiz.Müslüman olan için yapılmış bir uygulamaya müslüman olan ses çıkarmaz.Müslüman olmayan zaten göndermez.
Toplumun din konusundaki bölünmüşlüğü ortadayken böyle konuları tartışmaya açmak bile yersiz.
Bugün bir şehit babası oğlum şehit olduğu için utanmasam oynayacağım diyor.Adamın buradaki amacı İslamda en yüce makam şehitliktir.
Oglum Allah katında makamların,nimetlerin en guzeline kavuştu.Sorgusuz cennete girdi diye seviniyor.
Bizim andavallar vay şerefsiz oğlunun ölümüne seviniyor diye küfrediyor.Şahadet makamının yüceliğini bile kavrayamamış andavallara gelip din anlatmanın anlamı yok.
Onlar kördür,sağırdırlar,Ne anlatırsanız boş.Allah hidayet etsin.
Ayrıca yöneticiler bu gereksiz tartışmayı kapatirlarsa iyi olur.

@Metin S.
Yazmayım yazmayım dedim de şu yazılana cevap vermezsem olmaz.
Haşhaşinleri oku, Hasan Sabbah ne yapmış bak bir. Cenneti vaadedip neler yaptırmış bak bir.
Bir insanın 22 yasındaki canı, yavrusu ölünce sevinmesinin de bundan bir farkı yoktur. Ruh hastalıgıdır. Elbette vatan korunacak, elbette topraklar korunacaktır. Ancak bu bir insanın yillarca buyuttugu yavrusu öldügunde sevinmesi anlamina gelmez, dinin insanların duygularını ve düşüncelerini, en basitinden vicdanını nasıl körelttiginin sembolüdür. Ben milliyetci bir insanım, simdi sehit olmasın diye bir sey yazmadım saga sola cekmeye calisacak insanlar icin yaziyorum bunları.

Yazmayı birakmistim, çünkü hicbir sey anlatılamıyor bazı arkadaslara. Yukarda namaz farz degildir dedim, acıkladım, birileri çekti çekti namaz kilmak kuranda yoktura getirdi. Kimseye de cevap yazmadim simdiye kadar, kırgınlık olmasın diye.

Yani daha yazılan anlasilamiyorken neyin tartismasini yapiyorsunuz ki? Okuyun, düsunun, hep ben hakliyim kafası yüzünden oluyorsa ne oluyor. Ben size kanıtlariyla yazdim daha cevap vermeye calisiliyor, hafizmis bilmem neymis, yazdigima cevap vermek yerine medeni bir sekilde, anca laf kalabaligi yapiliyor.

@Ahmet Bilge Kaan AKIN İmanı anlamayacak bir zihniyet daha.Askerligimi kirkagacta yaptım çoğu guneydoguya gitmet istemezken;
İçlerinden gönüllü gitmek isteyenlere sordugumda,neden gitmek istiyorsun diye: Şehit olmak için cevabını almıştım.
Sizin gibiler şehitliği,şehadeti bilmezler bunu iman zayıflığı yada yokluguna veriyorum.
Allah hepimize hidayet etsin.Hepiniz demiyorum bak.
Bunu da yazmasam olmaz.Atatürkle ilgili bir anekdot:
Atatürk çanakkale savaşında siperleri gezerken çalılıkların uzerine çıkartılmış iç çamaşırları görür.Şaşırır.
Yaverine bunlar nedir git öğren diye talimat verir.
Bir süre sonra yaveri döner paşam bunlar bizim askerlerin iç çamaşırları.Allahın huzuruna kirli çamaşırlar ile çıkmayalım diye çıkarıp atmışlar.
Atatürk bu milletin ulviyetini,yüceliğini,maneviyatını bir kez daha orada görmüştür.
Bize Çanakkaleyi,kurtuluş savaşını kazandıran ve bu kadar kahpe saldırılara karşı yikilmamamizin en büyük sebebi ölüme,şehadete koşarak giden bir millet olmamızdır.
Bunu Allahi,dini,imanı olmayanlar idrak edemezler.Atatürk kurtuluş savaşını,çanakkaleyi ölüme gülerek giden yigitlerle kazanmıştır.Şahadet islamda,muslumanlikta en yuce makamdır.
Terörü bu kahpece hainlikleri konusabiliriz.Düşman mert değil namert.Böyle kahpece saldırılarla askerlerimizin olmesi başka bir şey.

@efeozata

Hala Devlet diyorsunuz bu faaliyeti düzenleyen ve bisikletleri dağıtan Devlet değil! Ayrıca yazınızın devamını gerçekten anlayamadım.