freebloodus
Üye
- Kayıt
- 21 Mayıs 2021
- Mesaj
- 28
- Tepki
- 125
- Şehir
- İstanbul
- İsim
- Cengiz
- Başlangıç
- 1985—86
- Bisiklet
- b'Twin
- Bisiklet türü
- Şehir - Tur
Uzaylılar aramızda. 😁Cumartesi günü yağmur bekleniyordu, toplu antrenman yapamayız, ne yapabilirim diye düşünürken uzun zamandır yapmak istediğim bir günde Antalya'ya sürüşünü gerçekleştireyim dedim. İşten çıkıp geceye kalırsam diye farlarımı ayarlamam, bisikletin bakımlarını yapmam gece 1'i buldu. 4'te çıkmayı planlasam da 1 buçukta yatıp 4'de uyandım. Pedala basmam 5 buçuğu buldu. Afyon'a gelmeden iki defa yağmura yakalandım. Sandıklı Dinar arasında doluya yakalandım. Bu sırada iki ayaklı hayvanların yola attığı soda şişesi kırığının üzerinden dolunun kapatmasıyla geçip 2 lastiğimi birden patlattım. Toplam 4 kez lastik patlaması çok vaktimi çaldı. (İki lastik patladığında hem lastikleri değiştirmek hem de patlamış olanları yamamak için 1 saat harcamışım) Hedefim Manavgat'tı ama herhangi bir aksilik sonucu son otobüsü kaçırmamak için rotamı Antalya'ya çevirdim.
Rota genel itibariyle düzdü 9 tane rampa vardı bunun ikisi üçü kat 3 sevilerindeydi ama son 395. km deki Çubukbeli tırmanışı uzun ve çok dik olmamasına rağmen hem rüzgarın dönüşü hem de iklimin birden değişmesiyle zorladı. Havanın kapalı olması, dolu haricinde arada yağmur yağması çok faydalı oldu. Zira dolu esnasında patlayan lastikleri tamir ettiğim süreçte Garmin'in ölçümüne göre hava 11 dereceden güneşin çıkmasıyla 38 dereceye (güneş altı) çıktı. Beslenme olayım her zamanki gibi 75 km de bir 1 Nogger doldurma ve 1 kutu kola. 300. km de 2 porsiyon pide. Suluğun birinde su, diğerinde soda. Sürüşün son 30 km'sini karanlıkta tamamladım.
24 saat sürecek gücüm ve ekipmanım vardı ama pazar günü tura çıkma sözüm olduğu için sabah Eskişehir'de olmak üzere otobüs ile döndüm.
271495 dosyayı görüntüle
Güzel ve yüksek performans bir sürüş olmuş.Cumartesi günü yağmur bekleniyordu, toplu antrenman yapamayız, ne yapabilirim diye düşünürken uzun zamandır yapmak istediğim bir günde Antalya'ya sürüşünü gerçekleştireyim dedim. İşten çıkıp geceye kalırsam diye farlarımı ayarlamam, bisikletin bakımlarını yapmam gece 1'i buldu. 4'te çıkmayı planlasam da 1 buçukta yatıp 4'de uyandım. Pedala basmam 5 buçuğu buldu. Afyon'a gelmeden iki defa yağmura yakalandım. Sandıklı Dinar arasında doluya yakalandım. Bu sırada iki ayaklı hayvanların yola attığı soda şişesi kırığının üzerinden dolunun kapatmasıyla geçip 2 lastiğimi birden patlattım. Toplam 4 kez lastik patlaması çok vaktimi çaldı. (İki lastik patladığında hem lastikleri değiştirmek hem de patlamış olanları yamamak için 1 saat harcamışım) Hedefim Manavgat'tı ama herhangi bir aksilik sonucu son otobüsü kaçırmamak için rotamı Antalya'ya çevirdim.
Rota genel itibariyle düzdü 9 tane rampa vardı bunun ikisi üçü kat 3 sevilerindeydi ama son 395. km deki Çubukbeli tırmanışı uzun ve çok dik olmamasına rağmen hem rüzgarın dönüşü hem de iklimin birden değişmesiyle zorladı. Havanın kapalı olması, dolu haricinde arada yağmur yağması çok faydalı oldu. Zira dolu esnasında patlayan lastikleri tamir ettiğim süreçte Garmin'in ölçümüne göre hava 11 dereceden güneşin çıkmasıyla 38 dereceye (güneş altı) çıktı. Beslenme olayım her zamanki gibi 75 km de bir 1 Nogger doldurma ve 1 kutu kola. 300. km de 2 porsiyon pide. Suluğun birinde su, diğerinde soda. Sürüşün son 30 km'sini karanlıkta tamamladım.
24 saat sürecek gücüm ve ekipmanım vardı ama pazar günü tura çıkma sözüm olduğu için sabah Eskişehir'de olmak üzere otobüs ile döndüm.
271495 dosyayı görüntüle