Sayın
@Adil ÜNALDI, şahsi fikrinize ben de şahsi fikrimle karşılık vereyim.
Sema Hanım'la şahsen tanışmış biriyim. "Hastalıklı bir düşünce yapısı" ifadesinin (şahsi fikir de olsa) ağır bir ifade olduğunu düşünüyorum. Gerek ülkemizde gerek yurtdışında, kadınların bisiklete binmelerine ön ayak olan, onların da bisiklet üstünde, şehir trafiğin bir parçası olmalarını, görünür olmalarını sağlamaya çalışan, bunun için bisiklet forması, tayt vs. giymeye gerek olmadan ("süslü" fikrinin bir ayağı da bu ) pedal çevirebilmeleri için çaba gösteren bir hareketin kurucularından birine böyle bir ifadenin ağır olmasının yanında haksızlık olduğunu da düşünüyorum. Birleşmiş Milletler'den ödül alan bir hareketin başlangıcında olan insanlar için bu kadar kolay (*şahsi fikrimdir) "hastalıklı", "zaten ne kadar sürüyorlar ki", "gören TDF zanneder" ifadelerini kullanmanın da doğru olmadığını, çok düşünülmeden yazılmış ifadeler olduğunu düşünüyorum. (*Yukarıdaki diğer ifadelerden derledim tamamı size ait değildir.)
Konuşmalarını dinlediyseniz, zaten ifade ettiğiniz şekilde "Benden sonraki gelenler de bunu büyüterek devam ettirsin." diyor Sema Hanım. Bu yaparken, bu adın kullanılmaması konusu ise günümüzde ülkemizde sıklıkla gördüğümüz bir duruma karşı yine bir tedbir olduğu da gösteriyor : Suistimal edilmesi olasılığı!
Şu ana kadar ücretsiz ve gönüllü katılımla organize edilen bir aktivitenin, bundan sonra kötü niyetli ya da çıkar elde etmek isteyen kişilerce, para konusu olabilecek noktalara getirilme olasılığını hepimiz düşünebiliriz sanırım. (Ya da daha başka ve hoş olmayacak amaçlar için. "Para" işin en masum(!) bölümü de olabilir.) BM ödüllü, bu derece yaygın olarak tanınan bir organizasyonun adının bu şekilde kullanılabileceğini düşünmek istemesek bile günümüz şartlarında kesinlikle yapılmayacağına da emin olabileceğinizi sanmıyorum.
Sayın
@HakanAydn'ın da belirttiği gibi "geleneksel bir erkek bakış açısı" ile yapılan yorumlar görüyorum ve ilk başta ben de "Süslü" kelimesine takılıyordum. Ama eşimin de katıldığı bu organizasyonun aslında çok daha ulvi amaçlarının olduğunu ve yıllar içerisinde de bisikletli kadınlara mümkün olabildiğince "görünürlük kazandırma" çabasıyla ülkemiz sınırlarının dışan çıkan bir hareket olduğunu gördüm.
Bu vesileyle şahsi fikirlerimi dile getiremek konusunda verdiğiniz fırsat için teşekkür ederim.
five (Murat Gökalp)