Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Ülkenin Doğu'su mu Almanya mı?

Doğu'da öğretmenlik mi? Almanya'da sıfırdan başlamak mı?

  • Doğu'da öğretmenlik

    Katılım: 7 9,7%
  • Almanya'da sıfırdan başlamak

    Katılım: 65 90,3%

  • Toplam katılım
    72
Scudo
Merhaba,

Yine bir forum klasigi olarak zerre tecrube ve bilgisi olmadigi konular hakkinda amcasinin kizinin bacanaginin dunurunun komsusundan duyduklari %100 dogru ve herkesi kapsayacak kadar gecerli olan bilgiler uzerinden akil verilmis bol bol.

Istanbul'da dogdum buyudum, 30 seneden fazla yasadim doguya sadece askerlik hizmeti icin gittim. Goc ederken de once is bulup gic ettim, goc ederken bekardim. Arkadasiniz ile tamamen ortusmuyor durumum.

Ozet geciyorum, bir gun dahi olsun goc ettigime pisman olmadim.
Arkadasiniz vergi vermis, erkek ise askerlik hizmetini yerine getirmis, oy kullanmis ve suca karismamissa vatandaslik gorevlerini yerine getirmis demektir. Bir vatandasin devletine bunlardan baska yukumlulugu ya da borcu yoktur. Romantik safsatalari bir kenara biraklim, buyuk istisnalar ( Mustafa Kemal Ataturk ) disinda bir bireyin bir ulkeyi kurtarmasi beklenemez. Ulusal kurtulus toplumsal bir caba gerektirir.

Arkadasiniz Almanya'ya goc ettiginde arkadaslarin bahsettigi gibi ozellikle dil konusunda sorun yasayacaklardir. Ortalama zeka sahibi birisi icin bu gecicidir, ogretmenlik gibi ogrenmeyi ve ogretmeyi meslek olarak secmis birisi icin ustesinden rahatlikla gelinebilecek sorundur bu. Is bulma konusunda da ilk basta sorun yasamalari mumkun fakat cocuklari olmayan bir cift asgari ucret ile dahi calissa Almanya gibi bir ulkede huzurlu, guvenli ve adil bir hayat yasayabilir. Eger arkadasinizin hayattan beklentileri cok yuksek degilse orta ve uzun vadede mutlu olacagini tahmin ediyorum.

Rabbim herkesin gonlune gore, mutlu ve huzurlu olabilecegi hayat versin.
Bu detaylı cevap için özellikle teşekkür ediyorum.
@umutcelik
 
  • Beğen
Tepkiler: MakRo ve umutcelik
ABD'de 10 ay yaşadım (okudum).
İspanya'da 12 ay yaşadım (okudum ve çalıştım).
İtalya'da 3 ay yaşadım (gönül işleri).
Avustralya'da 2 ay yaşadım (çalıştım).
Fransa, Norveç, Almanya, Sırbistan ve Andorra'yı birer hafta gezdim.

Her seferinde dönmem gerektiği için döndüm. Ve hepsinde hayatımın en güzel dönemlerini geçirdim; yaşadığımı, eğlenebildiğimi, sosyalleşebildiğimi, hayattan zevk alabildiğimi fark ettim.
ABD'de ırkçılığa bir iki defa bizzat maruz kaldım; Almanya'da bir iki iğrenç ırkçılık hikâyeleri dinledim.

Yukarıda saydığım tüm ülkelerde polisle 1 defa dahi muhattap olmadım; Istanbul'da öğrenciyken adım başı GBT'mi sorgulardı sivil polislerimiz. Dışarıdaki tüm o zamanlar boyunca kimsenin bir defa yan veya negatif baktığını bile görmedim; ki bu iğrenç bakışları Türkiye'de 10 dakika sokakta yürüyünce yukarıdaki ülkelerdeki tüm zamanların toplamında görmediğim kadar görüyorum.

Bahsettiğim ırkçılıklar da Türkiye'de 1 günde maruz kaldığım iğrenç mahalle baskısının veya ağır gündemin 10'da biri bile etmez.

Çok klişe ama bunların hepsine rağmen Türkiye'nin havası ve suyu başka. Yani daha doğrusu doğup büyüdüğün topraklar olduğu için aidiyet hissi bir başka ve gurbette asıl zor gelecek his/duygu bu olgunun ta kendisi. Dostluklar, dil, kültür, türküler, şiirler, yemekler ve bunlara olan özlem... Bunlarla başa çıkabilirlerse ne mutlu.

Önümde böyle bir seçenek olsa kimse kusura bakmasın ama ilk uçakla giderdim. Benim Türkiye'de olup bitenleri kaldıracak sabrım kalmadı.
Yolu açık olsun. Keyfine baksın.

(Bu arada Ağrı'da 5 yıl, Siirt'te 2 yıl oturdum. Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun tamamına yakınını gezdim; Karadeniz'in veya Istanbul'un daha tehlikeli yerler olduğunu çok net söyleyebilirim)
 
Almanya tabi ki, kendi zorluk çeker çocukları kurtulur. Bakın okuma yazmayı ancak bilen çöpçülerin çocukları şimdi nasıl yaşıyor oralarda örnek.
 
@Burak Uğurlu
Muhtemelen "çıkışlar Kapıkule'den" demem biraz fazla itici geldi.Bu ifade mesajımın anafikir ve anaduygusuna çok etki etti. Aslında ben kendimi çok doğru ifade edemediğimden siz de reaksiyon verdiniz. Ben de size reaksiyon verince biraz iş karıştı. Yazı ile anlatımda insicam kolay bozulabiliyor, duygu ve düşünceler çok net anlatılamayabiliyor biliyorsunuz.
Karşılıklı muhabbette olsaydık birbirimizle çok kaliteli iletişim kurabilirdik, düzyazı biraz daha karmaşıklaştırabiliyor. İkimizin bu konu hakkındaki görüşleri de öyle akla kara değil. Rakip düşünceler bile değil esasen.
Siz forumun yeni bir üyesisiniz. Bu kısa sürede ben sizin düzgün bir çizginizin olduğunu, kendinizi düzgün bir şekilde ifade edebildiğinizi yazdıklarınızdan anlayabiliyordum.Yine de ister istemez tepki verdim.
Siz de benim bu tarz konulardaki önceki düşüncelerimi bilseydiniz daha rahat anlaşabilirdik.
Ufacık bir anlaşmazlık yaşadığımızı düşünerek iyi forumlar diliyorum.

Geminin durumu konusunda hemfikiriz. Sadece terketme konusunda görüş ayrılığımız var. Kaptan için değil gemi için gitmeyecekler. O gemi emanet. İyi kaptanlar da gitti kötü kaptanlar da gidecek ama kim onu fırtınadan limana götürecek?

Bu nedir ya? Bu bu bu... Bu nasıl bir iletişim tarzı? Karşılıklı iyilikler dilemek, kibar kibar kendi düşüncelerini ifade etmek, medeni bir fikir teatisinde bulunmak... Bize böyle şeyler ters. Biz kan, ter ve gözyaşı istiyoruz!!!!

Asıl konuya gelecek olursak... Ben biraz farklı bir açıdan bakıyorum. Kalmak da gitmek de sizin tercihiniz. Yaşadığınız coğrafyayı bırakmak istemeyebilirsiniz, gittiğiniz yere uyum sağlayamayacağınızı düşünebilirsiniz, hatta sadece yemekleri özlerim diyerek gitmekten vazgeçebilirsiniz. Bir karar verdiğiniz zaman 15 yıl sonra "O gün yanlış / doğru karar vermişim ama sonuçta o kararı ben vermiştim" diye düşünme şansınız olacak.

Fakaaat... Eğer bir gün çocuk yapmaya karar verirseniz, çocuğunuzun hayatı bugün verdiğiniz karara göre şekillenecek. Bunu hiç unutmayın. Adınızı soyadınızı, sevdiğiniz insanı, cinsiyetinizi, bayıldığınız yemekleri değiştirirsiniz ama bir doğduğunuz coğrafyayı bir de tuttuğunuz takımı değiştiremezsiniz...
 
Sanki Almanya'ya kendim göç edecekmişim kurguluyorum
Kafamda birkaç soru var.
Almanya'ya göç edeceğim, Taliban'dan kaçan Afgan da, Suriyeli de.
Bir Alman gelip belki de bana soracak.
Ey Türk sen kimsin?
Ben de ben aslında eğitimliyim, entellektüelin, yetenekliyim. Normal bir göçmen gibi değilim.
Alman da normal göçmen ne ola ki dediğinde bir Afgan gibi eğitimsiz, vasıfsız, suça meyilli değilim
Alman da sen neden farklısın dediğinde eğitimli, yetenekli, dünyalı olduğumu öne süreceğim.Aslında ayrıcalık bekliyorum,kibirim de var hani.Ülkemde görmek istediğim şeyleri talep ediyorum.
Ben Türkiye'de mühendistim dediğimde Alman madem mühendistin neden ülkende değilsin dediğinde benim ülkemde hukuk yok, temel hak ve hürriyetler yok demem üzerine Alman demiyecek mi biz bu demokrasiye biz bu insan haklarına ulaşmak için Magna Cartalarla, Rönesans, Reform, Aydınlanma çağı, Fransız ihtilaliyle, toplumsal kavgalarla bugünlere gelmedik mi biz bunu mücadele ederek kazanmadık mı demeyecek mi. Biz bunu kendi içimizde kavgalarla vermedik mi?
Peki sen niye ülkende değilsin demez mi.
Muhtemelen ben bu kadar eğitimliyim ama elin oğlu ülkemde devlete dayamış sırtını liyakatsız benden çok kazanıyor dediğin de Alman "Sen statü ve zenginlik için mi mühendis oldun demez mi?"
Belki de Almanın aklına bile gelmez. Ama bu benim zihnimin bir köşesinde bu kompleksleri refleksler olmayacak mı.Olacak. Eğer ki bu komplekslerimle gidersem ülkemde kötü görüp eleştirdiğim ayrıcalık isteyen zihniyeti de yanımda götüreceğim o ülkeye de yazık.
Kendimi sorumlu hisstemezsem bizim ülkeye de yazık. Ülkenin en eğitimsizinden, en gerizekalısına herkes sorumlu, toplumun en alt kesimleri her problemden ötürü sorumlu, ama ülkenin en iyi liselerinde üniversitelerinde okuyan mühendisimiz sorumlu deği öyle mi? Yani mesai bitiminde düşünecek kadar oksijeni beyne pompalayacak gücü kalmamış işçi sorumlu, ama mühendis sorumlu değil vay vay.
Önce aynanın karşısına bir geçmem lazım bazı şeyleri içselleştirmeliyim, cesur olmalıyım. Ben samimiyetle söyleyeyim kendi adıma ben o kadar olgunlaşamadım, cesur değilim. Beni bunlar kemirirdi,aşamazdım.Burada göç edenleri, göç etmişleri eleştirmiyorum, bu tarz ikilemleri kompleksleri aşmış nice evrensel insani değer sahibi insanlar vardır. Herkesin beklentisi derdi tasası da ayrı. Kimilerinin umurunda değildir, belki de bu tarz birşeyler düşünmemişlerdir bile.
Bunları aşabilseydim dil mil hikaye en fazla bir senede çözerdim. Vatan özlemi zor ama onu da aşarım.
Coğrafya kader değildir, çarpık bir zihniyet, kompleksleriniz sizinle gelirse dünyanın en sosyal demokrat ülkesinde bile kadersizliktir.
Ben en iyisi mi kafama iki paket çay atarlar da mutluluğa ererim diye bekleyeyim.
Yatırım tavsiyesi değildir. Kendime eleştiridir.
@necmeddin ağabey başına kaldım yine, göçemiyorum ülkeden.
 
Suriyeli : - Esat geldi Turkiye' ye kaçayım
Afgan: - Taliban geldi Turkiye 'ye kaçayım
Türk : - Afganlar Suriyeliler geldi Almanya ya kaçayım.
Alman : - 1 Evro 10 TL olmuş bir kaçayim Turkiye' ye krallar gibi tatil yapayim.🤔
 
Öncelikle bu forumda hiçbir siyasi paylaşım şu ana kadar yapmadım, "tarafınızı ve düşüncelerinizi bildiğim için" derken ne kastediyorsunuz? Hangi mesajımdan yola çıkarak hakkımda varsayımda bulundunuz? İleti geçmişime şimdi bir daha baktım, yok.

İkinci olarak ben Google'da ilk çıkan kaynağı koydum, başka kaynaklar da var. Kendiniz Google'a yazabilirsiniz.

Benim katıldığım bir laf. Ama Atatürk'e ait olmadığı (veya olduğuna dair bir delil olmadığı) gerçeğini değiştirmiyor.

İnternet gibi doğrudan çok yalanın yayıldığı bir ortamda "yalan olduğu ispatlanana kadar doğrudur" değil "doğru olduğu ispatlanana kadar uydurmadır" yaklaşımı daha doğru bilgiye ulaşmamızı sağlayacaktır.
Konuyu baltalamamak adına,Size cevap vermeme hakkımı kullanıyorum...diyecektim ki şu yazdığınız cümle bile aslında böyle bir cümlenin,eylemin bile Atatürk'e mal edilmesi,sizi bu konunun üstüne gitmeye itmiş! belkide rahatsız etmiş ki kaynak arayışına girmişsiniz! ''İkinci olarak ben Google'da ilk çıkan kaynağı koydum, başka kaynaklar da var. Kendiniz Google'a yazabilirsiniz.''
 
Sanki Almanya'ya kendim göç edecekmişim kurguluyorum
Kafamda birkaç soru var.
Almanya'ya göç edeceğim, Taliban'dan kaçan Afgan da, Suriyeli de.
Bir Alman gelip belki de bana soracak.
Ey Türk sen kimsin?
Ben de ben aslında eğitimliyim, entellektüelin, yetenekliyim. Normal bir göçmen gibi değilim.
Alman da normal göçmen ne ola ki dediğinde bir Afgan gibi eğitimsiz, vasıfsız, suça meyilli değilim
Alman da sen neden farklısın dediğinde eğitimli, yetenekli, dünyalı olduğumu öne süreceğim.Aslında ayrıcalık bekliyorum,kibirim de var hani.Ülkemde görmek istediğim şeyleri talep ediyorum.
Ben Türkiye'de mühendistim dediğimde Alman madem mühendistin neden ülkende değilsin dediğinde benim ülkemde hukuk yok, temel hak ve hürriyetler yok demem üzerine Alman demiyecek mi biz bu demokrasiye biz bu insan haklarına ulaşmak için Magna Cartalarla, Rönesans, Reform, Aydınlanma çağı, Fransız ihtilaliyle, toplumsal kavgalarla bugünlere gelmedik mi biz bunu mücadele ederek kazanmadık mı demeyecek mi. Biz bunu kendi içimizde kavgalarla vermedik mi?
Peki sen niye ülkende değilsin demez mi.
Muhtemelen ben bu kadar eğitimliyim ama elin oğlu ülkemde devlete dayamış sırtını liyakatsız benden çok kazanıyor dediğin de Alman "Sen statü ve zenginlik için mi mühendis oldun demez mi?"
Belki de Almanın aklına bile gelmez. Ama bu benim zihnimin bir köşesinde bu kompleksleri refleksler olmayacak mı.Olacak. Eğer ki bu komplekslerimle gidersem ülkemde kötü görüp eleştirdiğim ayrıcalık isteyen zihniyeti de yanımda götüreceğim o ülkeye de yazık.
Kendimi sorumlu hisstemezsem bizim ülkeye de yazık. Ülkenin en eğitimsizinden, en gerizekalısına herkes sorumlu, toplumun en alt kesimleri her problemden ötürü sorumlu, ama ülkenin en iyi liselerinde üniversitelerinde okuyan mühendisimiz sorumlu deği öyle mi? Yani mesai bitiminde düşünecek kadar oksijeni beyne pompalayacak gücü kalmamış işçi sorumlu, ama mühendis sorumlu değil vay vay.
Önce aynanın karşısına bir geçmem lazım bazı şeyleri içselleştirmeliyim, cesur olmalıyım. Ben samimiyetle söyleyeyim kendi adıma ben o kadar olgunlaşamadım, cesur değilim. Beni bunlar kemirirdi,aşamazdım.Burada göç edenleri, göç etmişleri eleştirmiyorum, bu tarz ikilemleri kompleksleri aşmış nice evrensel insani değer sahibi insanlar vardır. Herkesin beklentisi derdi tasası da ayrı. Kimilerinin umurunda değildir, belki de bu tarz birşeyler düşünmemişlerdir bile.
Bunları aşabilseydim dil mil hikaye en fazla bir senede çözerdim. Vatan özlemi zor ama onu da aşarım.
Coğrafya kader değildir, çarpık bir zihniyet, kompleksleriniz sizinle gelirse dünyanın en sosyal demokrat ülkesinde bile kadersizliktir.
Ben en iyisi mi kafama iki paket çay atarlar da mutluluğa ererim diye bekleyeyim.
Yatırım tavsiyesi değildir. Kendime eleştiridir.
@necmeddin ağabey başına kaldım yine, göçemiyorum ülkeden.

Merhaba,

Siginmaci ( asylum seeker ), multeci ( refugee ) ve gocmen ( immigrant ) arasinda buyuk farklar var.
Taliban'dan kacan Afgan ya da Suriyeli ulusal koruma aradigi icin siginmaci durumundadir, koruma alirsa multeci olur kabul eden ulkede. Sosyal ve kanuni haklari kisitlidir. Belirli bir alan icerisinde tutulablir ( Turkiye'de ilk basta bu yapilmistir ). Baska bir ulkeye gitmesi tercih degil mecburiyettendir.
Gocmen ise kendi tercihi ile baska bir ulkeye giden ve ulkenin sartlari dogrultusunda kabul edilen kisidir. Seyahat, calisma ozgurlugu vardir. Aradaki fark bilgidim kadariyla kisaca bu, yaniliyorsam duzeltsin bilenler.
Almanya hem Afganistan'dan hem de Suriye'den kendi sartlarina uyan gocmenleri aldi zamaninda. Devletin gozunde teknik olarak Turk gocmenden farklari yok.

Bu gereksiz detaylari gecersek, burada varsaydiginiz seyleri bir kac kez tecrube ettim kisisel olarak. Bana muhendissin neden ulkende degilsin diye sordular, uzun uzun konustuk tartistik yerlilerle, onlar da baska mesele. Sizin soyledikelerinize gelirsek ozetle Almanlar bahsettiginiz demokrasiye, insan haklarina ulasmak icin bedel odediler. Bahsettiginiz ronesans, reform, devrimlerde kan dokuldu. Bu bedel odenerek alinan haklar sonucu insanlar meseleyi icsellestirdi, ellerindekinin kiymetini biliyorlar.
Turkiye'de ise bir adam cikti, devleti kurduktan sonra Iran, Afganistan orneklerinde oldugu gibi kendisi mutlak muktedir olabilecekken egemenligi halka verdi. Adil, tum vatandaslarin esit oldugu bir hukuk sistemi icin savasmayan, mucadele gostermeyen, bu ugurda bedel odemeyen halk ise bunun kiymetini bilmiyor. Demokrasi ve temsil hakki icin Fransa'da oldugu icin kanla bedel odenmediginden secilen sorgulanmiyor biat ediliyor.

Ben goc edene kadar bahsettiginiz sorumluluklari kendi uzerimde hissettim. Bir yerden sonra is hayatinin bir numarali kurali olan, yetkisiz sorumlulugun hic bir halta yaramadigini hatirlayip gercek hayatin da aynisi oldugunu farkederek aydinlandim. Bahsettiginiz profile uyan Turkiye'nin en iyi liselerinde ve teknik universiterden birisinde ogrenim gormus muhendis olarak ozel sektor uzerinden devlete de calistim ama yetki verilen kisilerin sorumluluk almadigini, sorumlu hissedenlere ise yetki verilmedigini ( bunun sebebine girersek sabaha kadar dagitiriz konuyu ) gorerek bahsettiginiz mesai sonrasi zamanimi bir hic ugruna harcadigimi farkettim ve gocmeye karar verdim.

Memleketin mevcut durumu hakkinda herkes gibi benim de kendi goruslerim, fikirlerim var ama ne siyaset bilimciyim, ne de sosyologum. Kendi fikirlerimin baskalarina ornek olmasini ya da ilham vermesini de beklemiyorum. Soyleyecebilecegim tek sey malesef Turkiye'de rasyonel dusunce yok. Bunun sebepleri de tartisilir baska mesele ama sonuclari olan sebep/sonuc iliskisi kuramamak, akil ve mantik gudumunde karar veremek gibi temel eksiklikler giderilmedigi surece duzelme beklemek anlamsiz. Romantik, duygusal argumanlarla karar vermek, verilen kararlari bu pencereden gozlemleyip yargilamak ise sahane tabir ile "boyle gelmis boyle gider" dongusunun olusmasinin en buyuk sebebi.
 
@hamlet2006 başımın üstünde yerin var. Şu an İp Man volume 4 izliyorum. Çekirge kadar Çinliler, kütük gibi Amerikalıları dövüyor. Çok pis gaza geldim. Yarın iş olmasaydı , trambolinde çekirge gibi zıplamayı düşünüyordum evlatlarımla. :koptum:
Aslında şöyle bir Avrupa yada Batılı ülkeleri görmeyi çok isterim. Şimdi Hollandada bisiklet yolunda bir mangal yakmak en büyük hayalim.Yoldan geçen bisikletli pedaldaşlarıma ekmek arası köfte, sucuk ikram etsem Avrupalılar ne düşünür. @umutcelik senin için ızgarada çupra,levrek veya mercan bile seçenekler arasında. Bu kıyağımı unutma. :krktm:

Temelde anlatmak istediğim, her nereye gidersek gidelim, hernerde yaşarsak yaşayalım garip bir milletiz. Daha iyi standartlarda yaşamak adına göç eyleyen Canlara selam olsun. Yoksa bu ülkede doğup,nefes alan hiç bir yurttaş kolay kolay ayrılmak istemez. :harika:
 
@hamlet2006 başımın üstünde yerin var. Şu an İp Man volume 4 izliyorum. Çekirge kadar Çinliler, kütük gibi Amerikalıları dövüyor. Çok pis gaza geldim. Yarın iş olmasaydı , trambolinde çekirge gibi zıplamayı düşünüyordum evlatlarımla. :koptum:
Aslında şöyle bir Avrupa yada Batılı ülkeleri görmeyi çok isterim. Şimdi Hollandada bisiklet yolunda bir mangal yakmak en büyük hayalim.Yoldan geçen bisikletli pedaldaşlarıma ekmek arası köfte, sucuk ikram etsem Avrupalılar ne düşünür. @umutcelik senin için ızgarada çupra,levrek veya mercan bile seçenekler arasında. Bu kıyağımı unutma. :krktm:

Temelde anlatmak istediğim, her nereye gidersek gidelim, hernerde yaşarsak yaşayalım garip bir milletiz. Daha iyi standartlarda yaşamak adına göç eyleyen Canlara selam olsun. Yoksa bu ülkede doğup,nefes alan hiç bir yurttaş kolay kolay ayrılmak istemez. :harika:
"Yemek buldun ye, dayak buldun kaç" felsefesi gereği teşekkür edip yerler. Ama bisiklet yolunda mangal yaktığınız için kıl olurlar. Size de bir şey diyemezler orada ırkçı yaftasını yememek için. Ama eve gidince eşi ile görüştüğünde komşuları ile dedikodunuzu yapıp dert yanarlar.

Kısmetse eylul ortası Datça dayım, taze barbun hayalleri kurmaya başladım. Keşke fırsat olsa da yesek beraber.
 
Konuyu baltalamamak adına,Size cevap vermeme hakkımı kullanıyorum...diyecektim ki şu yazdığınız cümle bile aslında böyle bir cümlenin,eylemin bile Atatürk'e mal edilmesi,sizi bu konunun üstüne gitmeye itmiş! belkide rahatsız etmiş ki kaynak arayışına girmişsiniz! ''İkinci olarak ben Google'da ilk çıkan kaynağı koydum, başka kaynaklar da var. Kendiniz Google'a yazabilirsiniz.''
Cevap vermeme hakkımı kullanıyorum deyip cevap vermek garip. Hakkımda yalan söyleyip duruyorsun aslında en iyisi cevap vermemek, ama iftiralarını herkesin içinde attığın için kimse beni yanlış bilmesin diye kısaca açıklayacağım.

Hakkımda söylediğin yalanlar:

1. İlk mesajındaki "tarafınızı ve düşüncelerinizi daha önceki konulardan bildiğim için bunları yazdım". Bu forumda hiçbir şekilde bu mesaja kadar siyasi paylaşım yapmadım. Tarafımı ve düşüncelerimi bilmen imkansız. Yalan söylüyorsun.

2. "Atatürk'e mal edilmesi,sizi bu konunun üstüne gitmeye itmiş" böyle bir durum yok, kime atfedilmiş olursa olsun sorgularım. Bu da hakkımda varsayım ve iftira.

Tarafım neymiş onu belirteyim kimse bizi yanlış bilmesin, senin gibi yalancılarla tanımasın. Doğruyu düşmanım söylese kabul ederim, yanlışı babam söylese yanlış derim. Kimsenin peşinden koru körüne gitmem, sorgularım. Hayatımı yalanlar üzerine kurmak istemem. Kimsenin karşılıksız avukatlığını yapmam, karşılıksız sevgi de beslemem. Dolayısıya "X kişisine ait olduğu için" diye takılmam mümkün değil. Umurumda bile değil kim olduğu, bir atıf var, internette doğrudan fazla yalan var, benim internette gördüğümü sorgulmam gerekir ki yalanlara inanmayayım.

Size yalanlarla dolu hayal dünyanızda mutluluklar. İnsanlar hakkında varsayımlarda bulunmazsanız daha iyi tanıyabilirsiniz etrafınızdakileri. Hadi bulundunuz, bari kendinize saklayın herkesin içinde yaftalamak yerine.
 
Son düzenleme yönetici tarafından yapıldı:
Hakkımda yalan söyleyip duruyorsun

Sana karaktersizlik nedir söyleyeyimmi asıl karaktersiz bu vatanı kurtarıp çürümüş osmanlı ailesinin saltanatına son veren gerçek başkomutan ATATÜRK'Ü inkar edip yaptığı herşeyden uyuz olmaktır yani senin gibiler!sana bir tek söyleyeceğim değmezsin ama bu topraklardan ATATÜRK'ü öyle veya böyle silemezsiniz,bunu oku sonrada moderatörler silsin buradaki herkese ayıp oluyor senin gibi seviyesizlerle tartışmak!
 
Son düzenleme yönetici tarafından yapıldı:
Sana karaktersizlik nedir söyleyeyimmi asıl karaktersiz bu vatanı kurtarıp çürümüş osmanlı ailesinin saltanatına son veren gerçek başkomutan ATATÜRK'Ü inkar edip yaptığı herşeyden uyuz olmaktır yani senin gibiler!Terbiyesizlik kanında var! sana bir tek söyleyeceğim değmezsin ama bu topraklardan ATATÜRK'ü öyle veya böyle silemezsiniz,aşşağılık güruh sizi! bundan sonra gözüm üzerinde,bunu oku sonrada moderatörler silsin buradaki herkese ayıp oluyor senin gibi seviyesiz heriflerle tartışmak!

Birazcık sakin mi olsak? Adam Atatürk'ü inkar etti mi ki herhangi bir mesajda? Ya da uyuz olduğunu belirtti mi? Sadece Atatürk'ten alıntıladığınız bir cümlenin, kendisine ait olmayabileceğini çünkü buna dair bir kanıt olmadığını belirtti. Hatta cümlenin içeriğini kendisinin de desteklediğini de söyledi.

Bu tarz tartışmalarda avukatlık yapmayı hiç sevmem ama ortada bariz bir yanlış anlaşılma var ve gereksiz gaza gelip ortamın gerginliğini arttırıyorsunuz.

Son olarak, Atatürk "Mantının yanında kola ne güzel de gider" demiştir desem, siz de "ne alaka hiçbir yerde böyle bir bilgi yok" deseniz, benim size "Atatürk'ü inkar edemezsin kardeşim, sildirmicez Atatürk'ü bu topraklardan" diye bağırıp çağırmam gibi saçma bir olay yaptığınız.
 
Birazcık sakin mi olsak? Adam Atatürk'ü inkar etti mi ki herhangi bir mesajda? Ya da uyuz olduğunu belirtti mi? Sadece Atatürk'ten alıntıladığınız bir cümlenin, kendisine ait olmayabileceğini çünkü buna dair bir kanıt olmadığını belirtti. Hatta cümlenin içeriğini kendisinin de desteklediğini de söyledi.

Bu tarz tartışmalarda avukatlık yapmayı hiç sevmem ama ortada bariz bir yanlış anlaşılma var ve gereksiz gaza gelip ortamın gerginliğini arttırıyorsunuz.

Son olarak, Atatürk "Mantının yanında kola ne güzel de gider" demiştir desem, siz de "ne alaka hiçbir yerde böyle bir bilgi yok" deseniz, benim size "Atatürk'ü inkar edemezsin kardeşim, sildirmicez Atatürk'ü bu topraklardan" diye bağırıp çağırmam gibi saçma bir olay yaptığınız.
Bence konuya sizde dahil olmayın.saygılar
ayrıca benim ilk yazımda hakaretvari tehditvari bir cümle yok bulamazsınız,dediğiniz ortamın gerginliği körükleyen ben değilim,bu arkadaşın ağzından ''karaktersizin tekisin'' lafı çıkınca ok yaydan fırladı benim için dönüşü yok! Durduk yere bugüne kadar hiç kimseye sen bile dememiş biriyim.
 
"Kavga çıkacak konu olsa da, dalıp aklıma geleni yazsam, karşımdaki de her lafıma cevap verse de, daha fazla yazsam. En son lafı yine ben koysam."

Yeni Bisikletforum formatı.....

2012-13 öncesini hatırlıyorum. Ellisini altmışını aşmış abilerin şehirler arası tur yazılarını okur imrenir, kendimizi biz de yapalım diye motive ederdik. Sevgi saygı ve edebi kurallar içinde yazılan yazılardan başka bir şey yoktu. Yani çok sıkıcıydı. Tek kanallı TV dönemi gibi. Şimdi öyle mi? Full aksiyon. Teşekkürler Bisikletforum.
 
"Kavga çıkacak konu olsa da, dalıp aklıma geleni yazsam, karşımdaki de her lafıma cevap verse de, daha fazla yazsam. En son lafı yine ben koysam."
Bugüne kadar gereksiz hiçbir polemiğin içinde olmadım,taki bamtelime basılana kadar,bu forumda özellikle siyasi ve iktidarla ilgili ülkenin durumunu eleştirdiğimizde kendini belli etmiş bazı kişiler var,merak etmeyin bu kişiler zaten zamanla kendi kendini imha etme ve yok olup gitme özelliğine sahip...isteyen üzerine alınabilir memnun olurum.Ama hakarete asla tahammülüm yok!
 
Geri