Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

2022 yılı bisiklet fiyat beklentileriniz

Rakamlar gayet açık, nüfusa oranla memur sayısı fazla değil hatta Avrupa ülkelerine göre az. Alınan memurlar da keyfi olarak alınmıyor, nüfus sürekli artıyor.
Bu forumda sorsak kim en son ne zaman devlet dairesine herhangi bir işini halletmeye gitti diye 1 elin parmağını geçmez.
Sadece seçimden seçime çalışan memura bile maaş ödeniyor bu ülkede.
Bunun haricinde asıl trajikomik olan ise memur sayısını nüfusa oranlamak ve bunu ülkenin kalkınması ile paralel tutmak sanırım.
Avrupa ülkeleri büyüyüp gelişmesini memur sayısına değil serbest piyasa ekonomilerine borçludurlar.
 
Scudo
İlk önce meslek karşılaştırmalarının çok gereksiz ve tehlikeli olduğunu düşünüyorum, o yüzden dikkatli yazalım lütfen.

657'ye tabi çalışanım, düzenli aralıklarla sözleşme uzatıyorum (Türkçesi memurum). Size tecrübelerimi aktarayım:

1. Memur sayısı fazla. Buna kesinlikle katılıyorum. Ama bu insanların işlerinden olmasını da istemiyorum. Devlette para nerelere harcanmıyor ki, gitsin birinin evine girsin.
2. Siyasete pek girmek istemiyorum ama şu son 5-6 yıla kadar mevcut hükümet memur sayısını pek yükseltmek istemedi, CB'nin memur sayısı fazla tarzı açıklamaları çok. Hatta fırsatını bulsa 657'yi kaldıracaktı. Ama seçimler pahalı olmaya başlayınca, taşeronlar sözleşmeli işçi oldu, yeni memurlar alındı, vs... Benim çalıştığım kurumdaki çalışanların %25'i son 3 yılda işe başlayanlarda oluşuyor, ki bazıları ihtiyaç fazlası.
3. Öğretmen, hemşire, akademisyen, doktor, polis, asker, vs bunların hepsinin memur olduğunu düşünürseniz memurlar gerçekten de devletin temeli. Memurlara biraz saygı.
4. Para konusunda ise, memur az maaş alıyor. Gidin özel hastanede ameliyat yaptırın ve ya özel ders alın ve ücretleri görün. Ben piyasada çalışsam 2-3 kat daha fazla çalışmak zorunda kalırdım ama en az 3 kat maaş alabilirdim.... Ama memuriyet rahat, Türkiyede özel sektör gerçekten zor, bu yüzden de daha az maaşa razı oluyoruz.
5. Benim eşim özel sektör çalışanı. Pandemide mümkün olduğunca işe gitti, aynı işi devlette yapanlar daha yüksek maaş almalarına rağmen 1 Temmuz 2021'e kadar izinli sayıldılar. Bunun gibi haksızlık ve adaletsizlik maalesef var. Devlet özel sektör çalışanlarına da benzer haklar verebilirdi.

Özetle, memura kötü gözle bakmayın.
Bu postunuzu üzerime alınıyorum ve yanıt vermek istiyorum.

1. Devlette para nelere harcanmıyor, gitsin birisinin evine girsin derseniz ülkenin üretim ekonomisine ilave vergi yükü bindirir ve parayı sokağa atmış oluruz.
3. Saygısızlık etmedim.
4. Diğer bir problemde budur. Memuriyetin rahat, hatta belki de yan gelip yatayım, kıyak emeklilik şartlarına sahip olayım gözüyle bakılıyor olması.
5. Devlet özel sektör üzerindeki acımasız vergi yükünü ve bürokrasiyi kaldırsa yeterli olacaktır.

Özetle: Memura kötü gözle bakmıyorum; kötü bir yorumumda olmadığı gibi fazlasının ekonomiye gereksiz yük olacağı kanaatindeyim.
 
  • Beğen
Tepkiler: sccetin ve enzo
Bu postunuzu üzerime alınıyorum ve yanıt vermek istiyorum.

1. Devlette para nelere harcanmıyor, gitsin birisinin evine girsin derseniz ülkenin üretim ekonomisine ilave vergi yükü bindirir ve parayı sokağa atmış oluruz.
3. Saygısızlık etmedim.
4. Diğer bir problemde budur. Memuriyetin rahat, hatta belki de yan gelip yatayım, kıyak emeklilik şartlarına sahip olayım gözüyle bakılıyor olması.
5. Devlet özel sektör üzerindeki acımasız vergi yükünü ve bürokrasiyi kaldırsa yeterli olacaktır.

Özetle: Memura kötü gözle bakmıyorum; kötü bir yorumumda olmadığı gibi fazlasının ekonomiye gereksiz yük olacağı kanaatindeyim.
5 in olabilmesı için ahlak eğitim ve kurallar gerekir yoksa bizim topraklarda kendiliğinden olmaz o iş :)
 
Bu postunuzu üzerime alınıyorum ve yanıt vermek istiyorum.

1. Devlette para nelere harcanmıyor, gitsin birisinin evine girsin derseniz ülkenin üretim ekonomisine ilave vergi yükü bindirir ve parayı sokağa atmış oluruz.
3. Saygısızlık etmedim.
4. Diğer bir problemde budur. Memuriyetin rahat, hatta belki de yan gelip yatayım, kıyak emeklilik şartlarına sahip olayım gözüyle bakılıyor olması.
5. Devlet özel sektör üzerindeki acımasız vergi yükünü ve bürokrasiyi kaldırsa yeterli olacaktır.

Özetle: Memura kötü gözle bakmıyorum; kötü bir yorumumda olmadığı gibi fazlasının ekonomiye gereksiz yük olacağı kanaatindeyim.

Kimseyi hedef almamıştım. Lütfen üstünüze alınmayın, ben size zaten hak veriyorum. Şöyle açıklayayım:
5. Devlet benim işverenim ben de çalışanı. Hizmetim karşılığında işverenim bana maaş ödüyor. Devlet ve benim aramda özel bir sözleşme var. Devlet bana emeğim karşılığında ödediği maaş üzerinden "acımasız vergi yükünü" bana da uyguluyor.
Bence bizim vergi sistemimiz daha çok bireyin üzerine binecek şekilde dizayn edilmiş. Maaş bordrosunda, işçi ve işveren kesintileri ayrı ayrı yazılır ama en altta toplam kesinti olarak tekrar yazılır, yani o çalışanın kesintisidir esasında. İşçiden kesilen vergileri küçük göstermek için yapılan bir kelime oyunudur. Batı ülkelerinde ise bunlar doğrudan tek kalemde yazılır ve herkes kendi vergisini bilir.
4. İşte maalesef haklı olduğunuz yer burası. Ben bile açık açık söylüyorum, özel sektörde çalışıyor olsaydım daha fazla çalışırdım ama 3 kat daha fazla maaş alırdım. Ben bunu kasıtlı yapmıyorum, bana yüklenen görev bu. Şöyle ki, öğretmen dersine girdiği sürece, hemşire/doktor hastaya baktığı sürece, polis nöbete gittiği sürece, vs sıkıntı yok.
3. Herhangi bir kastım yoktu, genel olarak söyledim.
1. Evet.... Bir devlet dairesinde bir veznedar-kasiyer-memur düşün. O adam belki günde sadece 1 iş yapacak ama orada birinin oturması gerekiyor, çünkü öyle bir pozisyon var, verimsiz bir sistem. Bu adam maaş alıyor ve yasalar gereği bu adamı sen oradan çıkartamıyorsun. Bölüm kapanınca yeniden görevlendirme ile başka yere gönderiliyor, vs. Diğer yanda da, özel sektörde, günde sadece 4-5 müşteri ile ilgilenen bir işletmenin kasasında duran birini yada telefona bakan bir sekreter düşün, asgari ücreti geçtim, saatine 10 lira bile vermiyorlar ama patron villada yaşayıp BMW ile geziyor. Burada iki birey de zamanını full-time olarak işverenine veriyor ama birisi rahat diğeri köle. Ben burada bireyin haklarını sonuna kadar savunurum.

Para nereye harcanmıyor ki derken, örneğin gelen giden belediye başkanı kaldırım yaptırır. Özel sektöre teşvikler verilir, patron bir sürü para kaldırır ve kendisine sıfır Mercedes alır, vs.... Bunların yanında yan gelip yatan memurun aldığı para çerez parası kalır.
 
Fiyatlar düşüyor. Dışarı üretim yapan yerlimsiler, daha karlı olursa iç piyasaya satarlar.
 
Kimseyi hedef almamıştım. Lütfen üstünüze alınmayın, ben size zaten hak veriyorum. Şöyle açıklayayım:
5. Devlet benim işverenim ben de çalışanı. Hizmetim karşılığında işverenim bana maaş ödüyor. Devlet ve benim aramda özel bir sözleşme var. Devlet bana emeğim karşılığında ödediği maaş üzerinden "acımasız vergi yükünü" bana da uyguluyor.
Bence bizim vergi sistemimiz daha çok bireyin üzerine binecek şekilde dizayn edilmiş. Maaş bordrosunda, işçi ve işveren kesintileri ayrı ayrı yazılır ama en altta toplam kesinti olarak tekrar yazılır, yani o çalışanın kesintisidir esasında. İşçiden kesilen vergileri küçük göstermek için yapılan bir kelime oyunudur. Batı ülkelerinde ise bunlar doğrudan tek kalemde yazılır ve herkes kendi vergisini bilir.
4. İşte maalesef haklı olduğunuz yer burası. Ben bile açık açık söylüyorum, özel sektörde çalışıyor olsaydım daha fazla çalışırdım ama 3 kat daha fazla maaş alırdım. Ben bunu kasıtlı yapmıyorum, bana yüklenen görev bu. Şöyle ki, öğretmen dersine girdiği sürece, hemşire/doktor hastaya baktığı sürece, polis nöbete gittiği sürece, vs sıkıntı yok.
3. Herhangi bir kastım yoktu, genel olarak söyledim.
1. Evet.... Bir devlet dairesinde bir veznedar-kasiyer-memur düşün. O adam belki günde sadece 1 iş yapacak ama orada birinin oturması gerekiyor, çünkü öyle bir pozisyon var, verimsiz bir sistem. Bu adam maaş alıyor ve yasalar gereği bu adamı sen oradan çıkartamıyorsun. Bölüm kapanınca yeniden görevlendirme ile başka yere gönderiliyor, vs. Diğer yanda da, özel sektörde, günde sadece 4-5 müşteri ile ilgilenen bir işletmenin kasasında duran birini yada telefona bakan bir sekreter düşün, asgari ücreti geçtim, saatine 10 lira bile vermiyorlar ama patron villada yaşayıp BMW ile geziyor. Burada iki birey de zamanını full-time olarak işverenine veriyor ama birisi rahat diğeri köle. Ben burada bireyin haklarını sonuna kadar savunurum.

Para nereye harcanmıyor ki derken, örneğin gelen giden belediye başkanı kaldırım yaptırır. Özel sektöre teşvikler verilir, patron bir sürü para kaldırır ve kendisine sıfır Mercedes alır, vs.... Bunların yanında yan gelip yatan memurun aldığı para çerez parası kalır.
Benim icin bu konulari bir devlet memuru ile yazismak cok verimli oldu ve faydalandim.
Bunun icin size ayrica tesekkur ederim.

Son olarak yazinizin sonunda ozel sektorden vermis oldugunuz ornegi soyle tamamlayabilirim;
Ozel sektordeki firsat esitligi saatine 10 lira bile almayan calisan icin sadece bir basamak.
Ne kadar ucrete ne kadar saat calisacagi kendi niteligi ve becerisi ile sekillenecektir.
Belkide yarin birgun kendisi o Mercedes'e binmeye baslayacaktir.
Bu biraz da is arayan ve is veren arasindaki arz talep dengesine bagli oluyor.
 
Naber la çarpılanlar.
Yaa kendinizi geliştirmezsiniz adamı memati de çarpar nebati de

(link)

Tilim de tüy bitti. Millete derdimi anlatamadım.
Herbir birey veya aile kendi çapında birer şirkettir.Herbir şirket ise kendisini enflasyondan korumakla ve kendini devam ettirmekle mükelleftir.Bundan dolayı herbir bireyin kendisine yetecek oranda ekonomik temel bilgiyi teknik ve temel analizi öğrenmeye ,yatırım stratejisi oluşturmaya mutlaka ihtiyacı vardır.Eğer bunları yapmazsanız ekonomiden bihaber siyasetçilerin ,iktidarların yönetiminde zorla kazandığınız paralarınız kuşa döner.
Burası Survivor Türkiye unutmayın.Güllük gülistanlık hiçbir zaman olmadı.
 
Naber la çarpılanlar.
Yaa kendinizi geliştirmezsiniz adamı memati de çarpar nebati de

(link)

Tilim de tüy bitti. Millete derdimi anlatamadım.
Hayırdır Abi en son 15'li yaşlarında bu kadar agresif davranıyordun. Hem bize niye kızıyon. Paramız vardı da dolares mi almadık, altına mı yatırmadık, paramızı bitlendireceğimize bitcoin mi almadık?
Durumu gören forum sakinlerinin çoğunluğu hem bisikletini hemde yedek akçelerini aldılar zaten. Altı üstü bisiklet forum. Fakiriz hepimiz. :)
Bir grawelım bile yokkkk
Kaskkkk bana küstü , ağlıyormuyum?:mad:
 
Naber la çarpılanlar.
Yaa kendinizi geliştirmezsiniz adamı memati de çarpar nebati de

(link)

Tilim de tüy bitti. Millete derdimi anlatamadım.
hocam bu son dolar olaylarında forumun iktisatçısı olarak kar zarar dengeniz nedir?
Benim icin bu konulari bir devlet memuru ile yazismak cok verimli oldu ve faydalandim.
Bunun icin size ayrica tesekkur ederim.

Son olarak yazinizin sonunda ozel sektorden vermis oldugunuz ornegi soyle tamamlayabilirim;
Ozel sektordeki firsat esitligi saatine 10 lira bile almayan calisan icin sadece bir basamak.
Ne kadar ucrete ne kadar saat calisacagi kendi niteligi ve becerisi ile sekillenecektir.
Belkide yarin birgun kendisi o Mercedes'e binmeye baslayacaktir.
Bu biraz da is arayan ve is veren arasindaki arz talep dengesine bagli oluyor.
hocam bizdeki problemler amerika da bile var. 90 larda saatlik asgari ücret 7 küsur dolar bugün de yine aynı. onlarda da öğrenci kredisi problemi, bizdeki tarzda çalışacak adam bulamama olayları vs. aslında genel olarak çalışmaktan yana genç nesilde bi heves kalmadı.Kendi annemin babamın nesline baktığımda Amerikada'da burda da 90 larda gençliğini yaşayanlar refah olarak bizden çok daha öndeydi.
 
hocam bu son dolar olaylarında forumun iktisatçısı olarak kar zarar dengeniz nedir?

hocam bizdeki problemler amerika da bile var. 90 larda saatlik asgari ücret 7 küsur dolar bugün de yine aynı. onlarda da öğrenci kredisi problemi, bizdeki tarzda çalışacak adam bulamama olayları vs. aslında genel olarak çalışmaktan yana genç nesilde bi heves kalmadı.Kendi annemin babamın nesline baktığımda Amerikada'da burda da 90 larda gençliğini yaşayanlar refah olarak bizden çok daha öndeydi.
Amerika'da asgari ucreti gocmenler, yeni mezunlar ve vasifsizlar aliyor. Yani asgari ucretli calisan sayisi az.
Ayrica hala 7 dolar olmasi da Amerikan enflasyonunu tek hanelerde tutuyor ve issizligin buyumesini engelliyor. Alim gucu cok dusmuyor.
Bizde ise asgari ucreti ulkede calisanlarin yarisi almaya baslayacak ve muhtemelende Ocak ayindan sonra gececek.
 
Biden federal kanun çıkararak asgari ücreti 15 dolara çıkarttı...

Aşağıda alıntı, 30 Ocak 2022'den sonra yeni işe giren, sözleşme yenileyen herkes 15 dolar asgari ücrete tabidir.

Alıntı:
Meanwhile, House and Senate Democrats have introduced the Raise the Wage Act of 2021 to progressively increase the federal minimum wage to $15/hour by 2025. The federally mandated minimum wage was last updated in 2009 to its current $7.25 per hour..... The rate will increase to $11.25 an hour for existing contracts on Jan 1, 2022. Starting Jan. 30, 2022, the rate will be $15 for work performed on new, renewed and extended contracts.

PS: Senato kararıymış...
 
  • İnanılmaz
Tepkiler: sccetin
hocam bu son dolar olaylarında forumun iktisatçısı olarak kar zarar dengeniz nedir?
Türkiye'de gerçekleşen faiz, nominal faizden çok büyük olduğundan paranızı faize yatırırsanız külliyen zarar edersiniz.Şu anda mevduat faizi yüzde 14,kimsenin itibar etmediği Tüikin açıkladığı enflasyon bile yüzde 20.Gerçek enflasyon yüzde 50 den bile çok. Yani paranı faize yatırırsan para göz göre göre erir.
Dolar, euro yani döviz bence yatırım aracı bile değildir. Ancak kendisini korur. Ben dolar alıp beklemeyi yatırımdan saymam. Sadece kenarda bekletip emtia alımında kullanırım.
Gidip altını gümüşü ons olarak dolar cinsinden hesaplayıp alırım. Gram cinsinden alırsan dolar/tl paritisinden yine çok yanıltır.
Sepet yaparım. Biraz ons altın, daha fazla gümüş, ve kripto para yatırımı yaparım, biraz dolarda bekletirim. Bunlara ters kolerasyonlu yatırım aracı bulmada zor olduğundan, birazcık fazla dolar tutuyorum. Onu da bozmam zaten. Benim bütün hesaplar dolar bakiyesini artırmak üzerine kurulu. Dolar miktarın artarsa kardayım azalırsa zarardayım. TL paritesi ikinci planda.
Benim zararım, enflasyonun çok yüksek olmasının getirdiği zarar kadar.Aldığımız herşey pahalandı, onun verdiği keyifsiz lik. Yoksa yıl başından buyana dolar cinsinden hatırı sayılır çok artıdayım.
 
Madem döviz düştü umarım fiyatlara bir an önce yansıtılır ki ben pek olasılık vermiyorum ama yansıtıldığını gördüğünüz an ihtiyacınız olan ne ise bulabildiğinizi hemen alın. Bakmayın döviz patladı, artık artmaz, yok beş olacak yok üç olacak söylemlerine, Ülke de değişen bir şey yok, sonuçta petrol ya da altın madeni bulmadık, önümüzde ki yıl çok daha zor bir yıl. Sadece bizde ki döviz değil, dövizin sahibi olduğu Ülkeler de de enflasyon etkisini fiyatlarda hissedeceğiz. Örnek olarak, yıllardır 1000 dolar seviyesinde olan bir ürün 1100 dolara hatta daha fazla dolar bazında artacak. TL ye yansıması daha katmerli olacak. Bu Ülke de yatırım yapılacak iki unsur var, emlak ve arsa, bu ikisi kaybettirmez, hem paranızın değerini korursunuz hem de paranızı artırabilirsiniz. Diğer emtialar olsun, döviz, vesaire olsun, tamamen başkalarının yönlendirmeleri ile artıp azalan araçlar. Faiz olayına girmiyorum bile, artık Türkiye de faizin bir cazibesi kalmadı, paramız maalesef öyle bir oynak konumda ki bir, iki hafta için de 8 - 9 lar dan 18 le re çıkıp, bir gece de tekrar 10 la ra düşebiliyor.
 
İthalat ihracattan fazla olduğu müddetçe TL düşecek ne yazık ki. En fazla birkaç ay suni olarak düşük tutarlar sonra yine artar.
Fiyatların bir anda düşmesini beklemekte saflık. bir satıcı dolar 15-16tl iken mal aldı diyelim zararına mı satacak?
Son 10 yıllık grafiğe baktığımızda genel çizgi belli. Arasıra ani dalgalanmalar olur ama genel gidişat hep yukarı hep yukarı.1640420980395.png
 
Bu Ülke de yatırım yapılacak iki unsur var, emlak ve arsa, bu ikisi kaybettirmez, hem paranızın değerini korursunuz hem de paranızı artırabilirsiniz. Diğer emtialar .....

Söylediğinizde haklısınız ama ben evi olmayan birisi olarak bu satırları korku ile okuyorum :) Ev ve arsa emtiyamıdır?

Kafamdaki ideal romantik dünyada keşke ev sadece yaşanabilecek bir yer olsa ve yatırım aracı olmaktan çıksa diye hayal kuruyorum. Bunun gerçekçi olmadığını da biliyorum.

Bir yandan ev fiyatlarının düşeceğini düşünüyorum/umuyorum ama diğer yandan da pandemiden önce ev fiyalarındaki artış zaten enflasyonun çok gerisinde kalmıştı ve piyasa genel olarak fiyatları yukarı çekemiyordu. Fırsattan yararlanarak yukarı çıkan fiyatlar %10-20 düşebilir ama bir süre oralarda kalır. (kurların sabit kaldığını varsayarsak, kur giderse zaten düşmez)

Diğer yandan da, İstanbulda ev stoğu tükendi gibi haberler çıktı bu sene... Büyük metropoller için doğru olabilir ama Anadolu boş ev dolu. Pandemiden önce kentsel dönüşüm - TOKİ mahallelerinde kiralar inanılmaz seviyede düşüktü. Sağıma soluma bakıyorum, hala her yer inşaat. Arz-talep dengesinin uzun vadede HALA müşteriden yana olduğunu düşünüyorum. (tek sıkıntı alım gücümüz çok düştü)
 
  • Beğen
Tepkiler: Hami Bulut
Söylediğinizde haklısınız ama ben evi olmayan birisi olarak bu satırları korku ile okuyorum :) Ev ve arsa emtiyamıdır?

Kafamdaki ideal romantik dünyada keşke ev sadece yaşanabilecek bir yer olsa ve yatırım aracı olmaktan çıksa diye hayal kuruyorum. Bunun gerçekçi olmadığını da biliyorum.

Bir yandan ev fiyatlarının düşeceğini düşünüyorum/umuyorum ama diğer yandan da pandemiden önce ev fiyalarındaki artış zaten enflasyonun çok gerisinde kalmıştı ve piyasa genel olarak fiyatları yukarı çekemiyordu. Fırsattan yararlanarak yukarı çıkan fiyatlar %10-20 düşebilir ama bir süre oralarda kalır. (kurların sabit kaldığını varsayarsak, kur giderse zaten düşmez)

Diğer yandan da, İstanbulda ev stoğu tükendi gibi haberler çıktı bu sene... Büyük metropoller için doğru olabilir ama Anadolu boş ev dolu. Pandemiden önce kentsel dönüşüm - TOKİ mahallelerinde kiralar inanılmaz seviyede düşüktü. Sağıma soluma bakıyorum, hala her yer inşaat. Arz-talep dengesinin uzun vadede HALA müşteriden yana olduğunu düşünüyorum. (tek sıkıntı alım gücümüz çok düştü)

Ev ve arsa emtiya değil, bu ikisi fiyat belirleme de az çok sizin kontrolünüz de, diğer emtialar ve döviz fiyat belirleme de başkalarının kontrolün de bunu vurgulamak istedim.
 
Ev ve araba fiyatları bu ülkede asla düşmez. Bu ikisini ne zaman alirsaniz karlisiniz diyeyim. Ev fiyatları arabaya göre çok geride kaldi hatta, ben önümüzdeki yaza ev fiyatlarında büyük bir artış bekliyorum. Önündeki tek engel faizler, faizler düştüğü vakit ev fiyatları tavan yapar. Simdi dolar kurundan dolayi gurbetçilere ev fiyatları yarı yarıya düştü. Ben geçen sene nisan mayıs aylarinda ev almak için dolaşırken ve pazarlık kovalarken bütün satıcılar bana aynı şeyi söyledi. "İki ay sonra gurbetçiler geliyor neden indirim yapayım ki, iki ay sonra zam yapip satarım" oldu. Bu yaz ev fiyatları tavan yapar maalesef.
 
Geri