mcb
Daimi Üye
- Kayıt
- 20 Nisan 2018
- Mesaj
- 275
- Tepki
- 718
- Şehir
- Bregenz
- İsim
- Murat
- Başlangıç
- 1995—96
- Bisiklet
- Trek
- Bisiklet türü
- Cyclocross
Araçların girmemesi için yapılan engeller çok iyi düşünülmüş ama ben yine de yaya kısmından emin değilim hocam. Nedense sürerken yayalar ile de mücadele edeceğiz gibi hissediyorum. Ankara insan profili olarak bir çok şehire göre kültürlü bilinçli ve saygılı bir şehir ama yine de arada bol bol çürük elma da var...
Yayalara da artık maalesef duvar öremezler Yol kaldırımla aynı seviyede değil, arada ağaçlar da var. Buna rağmen yaya giriyorsa yola, eğitilmez o yaya bence Ne kadar bisikletli olursa yolda o kadar mecbur kalıp dikkat eder insanlar. Bu alışkanlık meselesi biraz da. Türkiye'de yayalar da araçlar da tarladaymışçasına hareket ediyor çünkü bir şehir planlaması yok. Bu motorlu araç sürücüleri için de aynı. Onlar da alışkın değil bisiklete. Bu nedenle zaten böyle düzensizlikler oluyor. Bu yollar bisikletlileri cesaretlendirir. Bisikletli sayısı ne kadar artarsa sonra bu duvarlara ihtiyaç o oranda azalacaktır zaten. Darısı asıl şehrin kalabalık yerlerine. Araç trafiğini şehirden ne kadar çok uzaklaştırırsa belediyeler, yaşam kalitesi de o kadar çok artıyor. Gürültü, görüntü, ses ve hava kirliliği azalıyor çünkü. Bu nedenle ucuz otopark ve p+r'lar özendirilmeli ve hatta çoğu zaman dayatılmayı diye düşünüyorum. Burada bisikletler için güvenli yollar, iyi bir toplu taşıma, yeterli ve ucuz park alanları gibi alt yapı sorunları maalesef çok fazla. Ankara bir yerden başlamış oldu en azından. Umuyorum devamı gelir.