Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Balık Avlama Sporu / Balıkçılık

http://img111.imageshack.us/img111/6862/spa1125.jpg

o gün bunların dışında başka balık tutamamıştık! palamutun büyüklüğünü arkadaşın kolunu ölçü alarak anlayabilirsiniz
 
Scudo
maşallah ellerinize sağlık,yıllardan beri boğazın çeşitli yerlerinde olta salladım ama kısmetime sizinkiler gibi bir tane bile oltama takılmadı.

zaten şu sıralarda sanki boğazda istavrit azalmaya başlamış gerçi tatlı su sezonu başladı doğa ile içi içe olarak olta sallamanın keyfine varacağız. ;)
 
arkadaşım sadece avda değil gündelik hayatındada şanslıdır zaten :) tatlı suda hiç avlanmadım ama tatlı su balığı nedense (alabalık hariç )acayip kokuyor yemeye bile cesaret edemedim gerçi sizin tarifleriniz iyi gibi ama denemek lazım herhalde
 
Tarih : 20/04/2009
Yer : Poyrazlar Gölü - Sakarya

20 Nisan 2009 Pazartesi sabahı Jandarma Alay Komutanlığı Koruma Kontrol Timi, Sakarya İl Çevre Orman Koruma Kontrol Timi ve Samader Yönetimi eşliğinde Poyrazlar Gölünde Ağ Toplama Operasyonu Düzenlendi.

Yapılan operasyonun sonuçları,
1 Gözaltı,
6000 mt.den fazla ağ,
Misina ağın geride bıraktıkları :(

O kuşları o şekilde görünce içimden neler geçtiğini bilemezsiniz.

Jandarma Alay Komutanlığı'na ve İl Çevre Koruma Kontrol timine bu başarılı operasyondan dolayı Samader Yönetimi ve Üyeleri olarak çok teşekkür ederiz.

12 - 14 Nisan 2009 tarihlerinde düzenlenen operasyon görüntülerini de ayrıca bu linkten görebilirsiniz.

: (link)
 
geçen sezon satıyodum sonra çıkdım işten tatlı su balığında alabalığı normal ekmek fırınında tere yağ soğan ile bu parlak metalik ince şeyler var bide onunla sardınmı süper bi tat oluyo benim tek favorim tabi hamsi tava =) balık tutma hobim yok ama babam baya senelerdir tutar balıkçılık süper bi meslek
 
Kanımca boğazın lüferden sonra en lezzetli balığıdır. fakat kimse bilmez ama tadına bir bakan bir daha bu balıktan vazgeçemez.Çaça genellikle nisan ayının başlarından mayısın 15 ine kadar boğazdan geçiş yapar.Bizde bazen balıkadam elbiseleriyle dalarak çok yakından geçerlerse kayalardan kepçeyle yakalarız:)Fotoğraf bulunamadı.
Fotoğraf bulunamadı.
 
@Floriante herşeyin bi dengesi vardır...
ben, benim gibi insanlar balık tutmasa nerede yüzücektiniz acaba ?

tabi katledilmesi ayrı bir mevzu..
biz gerektiğince bilinçli olarak avlanıyoruz...
 
  • Beğen
Tepkiler: BülentBayraktar
@sone_style


Sone, ne demek bu şimdi? Hiç şu güne kadar yüzmeme karışan bir balık görmedim? Üstelik siz bizim yüzmemize karışabilecek kadar büyük balıkları da tutamazsınız.

Bilinçlisi filan yok bu işin. Bir tane bile öldürsen "katilsin". Buna spor demek de utanılacak bir şey.
 
Gerçekten çok komik bir insansın,sen burda bize laf edeceğine git tirol teknelerinin yaptığı kıyımı protesto et. Bir tirol teknesinin 1 günde yakaladığı balığı bizler ömrümüz vefa etmez yakalayamayız,üstelik denizin tabanındaki tüm balık yuvalarını yok ederek bu işlemi yapıyorlar.Bir tirol teknesi her ağ atışında denizin tabanındaki bir kilometrekarelik alanda ne var ne yoksa tabiri caizse süpürüyor.Onlar yüzünden artık her sene 3 4 lüfer ancak yakalayabiliyoruz.İnsanları denizi kirletenleri ekolojik dengeye zarar verenleri protesto et.Marmara denizinin en değerli dip balığı olan karagözü yengeç gövdesi yerine mısır tanelerini iğneye takarak yakalıyoruz artık neden mi? İnsanlar denize o kadar çok mısır koçanı atıyor ki yani denizi o kadar çok kirletiyolar ki hayvan mısır yiyiyor artık.Zaten bu yüzden yok oldu gitti.Tirol teknelerinin o defne yaprağı büyüklüğüne ancaaaak yaklaşan çinekoplara nasıl ağ sallarlar bunu protesto et.Emin ol biz bunu mücadelesini 365 gün veriyoruz
 
  • Beğen
Tepkiler: Serkan Mintaş
Öylesine alışmışsınız ki başkalarını öldürmeye. Karşı çıkılınca komik olunuyor.

Bülent, senin yaptığın bir kişiyi öldüren adamın "HEY BENİ BIRAKIN DA SİZ BİNLERCE İNSAN ÖLDÜREN KATİLLERE, ORDULARA BAKIN" demesi gibi bir şey.

Onların sizden büyük suç işlemesi, sizi suçsuz yapmıyor. Kapiş? Benim asıl kızdığım bu aşağılık olaya burada "spor" denmesi. Yarın öbür gün herifin teki sokağa çıkıp seri cinayetler işlemeye başlar ve adına "İnsan avlama sporu" derse şaşırmam.
 
Ben hiçbir şeye üzülmüyordumda şu güzelim konuyu heder ettin ona yanıyorum.Ne diyim ANLAYANA SAZ ANLAMAYANA DAVUL ZURNA AZ
 
  • Beğen
Tepkiler: Serkan Mintaş
@Floriante


öncelikle doğanın dengesi diye birşey var bakınız en basit bi örnek vereyim..
bitkiler.. fotosentez yapar bilirsiniz.
eğer gündüz bize oksijen sağlayıp gece oksijeni tüketmeseler bizler uyuyamayız..
köylerde insanların neden erken yattığını neden erken uyandıgını sanıyorsunuz ?

birde şöyle bir örnek verelim.

bu fani dünyada ölmek var değilmi ?
evet var.. hepimiz bir gün öleceğiz..
pekala 1 gün boyunca tek bir insan ölmese nasıl yaşarız ?
doğan bebekler var ama ölen insan yok nasıl olacak ?
dünyada adım atıcak yer kalmaz öyle değilmi ?


bir balık milyonlarca yumurta bırakabiliyor..
peki 1 yıl boyunca hiç bir balık avlanmasa yakalanmasa ne olacak ?

varsayalımki 100 balık var..
her biri bir senede 1000 yumurta bıraktıgını 800 ününün aşadığını varsaysak..
80,000 balık üremiş olur değilmi ?
peki senin yüzdüğün denizde 100 balık varken rahatça yüzerken 80,000 balık varken nasıl yüzeceksin ?

inekler danalar develer koyunlar koçlar kuzular kesiliyor değilmi ?
onlar içinde aynısı geçerli..
1 ay hiç biri kesilmese otlatıcak yer bulamazsınız..
kaldıki bizlerde besin alamayız...

pardon birde benim yüzmemi engellicek büyüklükte balık tutamazsınız demişsiniz..
size yakışmıyor..
böyle bir kelimeyle bizleri küçümsemek..

birdahakine daha fazla düşünün derim..

birde örnek vereyim..
üyesi oldugum bir balıkçı sitesinden gelen (forum'undan ) mail..


sayın sone.. Her yıl 1 Eylül’de başlayan denizlerdeki avlanma sezonu, balık türü ve miktarına göre 1 Nisan ile 1 Mayıs tarihleri arasında sona eriyor. Avlanma yasağı ile balıkların göç ve üreme dönemlerinde avlanmasının önüne geçilerek denizlerdeki yaban hayatının dengesinin korunması amaçlanıyor.bu bugüne kadar böyleydi,şimdi," Ticari Amaçlı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen Tebliğ'de değişiklik yaparak, trol avcılığına açık karasularda dip trolü ile, tüm denizlerde ise gırgır ağları ile su ürünleri avcılığı yasağının başlama süresini bu yıl için 15 Nisan yerine 1Mayıs'a ertelenmiştir." Buna gerekçe olarak da; havaların balıkçılar açısından kötü geçişi ve av yapamadıkları gösterilmiş.peki bizim burada konuştugumuz yasaklar artırılsa balık çoğalır tezimiz ne oldu?bırakın yasak uzatılmasını yasak kaldırılıp 15 gün daha av yapılacak deniliyor.peki bunun zararı kime?tabiiki balığı tutan kişilere,bizlere,çocuklarımıza.ticari av yapanlar 2 sene sonra hiç balık bulamayacak nedenmi?şu anda tam havyar zamanı balıklar yumurta dökecek haldeler ve döküyorlar.ne yazık dökemeden avlanacaklar.buyurun ticari av yapanlar avlayın şimdilik cebinizi doldurun ama ya sonra????arkadaşlar bu yazıyı lütfen her ortamda yayalım yoksa geleceğimiz tehlikededir.hatta yetkili birimlere fax email yoluylada ulaştırın.teşekkürler.amatör balıkçı yönetimi.



 
Tutkuya giden yol



Bir hobim için zaman aralığı beklemektense o zaman aralığını yaratmak benim ellerimde olduğu düşüncesi ile ne zamandan beri göl kenarına gidip çıplak ayakla toprağa basıp,odun ateşinde kaynatılmış çaydan bir yudum alıp,sabah çiğ nedeni ile ıslanmış otlara uzanmak ve en güzelide sabah ayazında keskin soğoğun vucudumu titretmesini hissetmek istiyordum.



Çalışmak çalışmak çalışmak evet hayatın gerçeği bu ,çalışmadan olmuyor ama hayatın en güzel zamanlarınıda çalışma ile geçirmek eşe-dosta ve özellikle ailene vakit ayırmadığın sürece gerisi boştur benim için.



Ofiste bunaldığım sıralarda yeter artık gibisinden önümdeki dosyaları masanın diğer ucuna atışım ve ya hiddetle telefonu kapatışım gerginliğimin ne boyutta olduğunu yüzüme vuruyordu tüm çıplaklığı ile.



Tamam dedim azcık bu ortamdan kaçıp kafamı dinlemem gerek yoksa çıldıracak pozisyonda olduğumu düşünerek birkaç saatliğine olsa dahi doğaya kendimi atmam,üzerimde olan kasvetli havayı dağıtmam için cumartesi günü planlarımı yaptım.



Daha önce hiç gitmediğim bir bölgeye internet’ten harita çıkararak güzergah belirledim,akşam üzeri bahçeden solucan çıkarma işlemleri ile fırından alınan hamurla yem olayını çözmüştüm.



Elden geçirilen olta takımları her ne kadar hazır olsada muhakkak bir eksiklik bulunurya bendekide öyle bir şey.Hazır bağlanmış olan takımların yanına yedekleri yapılır iğneler elden geçirilir ve hiç lazım olmasa bile bolbol yedekle çantadaki yerlerini alırlar.Bende aynısını yaptım.



Kendi ellerimle hazırladığım ekmek arası nevaleyi yaparken duyulan zevki anlatamam,sıradan bir domatesin yada suda haşlanmış yumurtanın tadı kır’da o kadar bir başka gelirki insana lezzeti duyguları okşayarak yudumlanır.



Ulaşım aracım olarak tabiî ki tek dostum bisikletim bu organizasyonda’da benimle birlikte olacaktı.Tüm malzemeler çantadaki yerlerine muazzam bir şekilde yerleştirildi ve ihtiyaç halinde ulaşmak adına defalarca yerlerini ezberlemek için tekrar tekrar gözden geçirdim.Artık hazırdım yola çıkmak için.



Anlamsız hoş bir heyecan vardı içimde,sanki ilk defa balık tutmaya gidecektim ama bu uzun süreden beri olta atmayışımdan olsa gerekti ve çok keyif verici idi.



Sabah saat 04:30’da saatin alarmı beni güzel bir güne uyandırmak için var güçü ile bağırıyordu sanki benim gibi heyecanlıymışcasına.



Saat 05:00 ‘te avlak yönüne doğru pedalları çevirmeye başlamıştım,istikamet Mahmutbey-askeriye yolundan habipler-şamlar ve kayabaşı olarak belirlemiştim.Belki çoğunuz burada daha önce defalarca olta sallamış ve göle karşı bir yudum çay içip peşinden bir fırt sigara dumanı ile çiğerlerinizi çoşturmuşsunuzdur,işte bende bu keyfi sürmek adına orya doğru yol alıyordum.



Soğuk yüzümü hafiften yalıyordu keskin olmasada,güneş sağ tarafımdan yırtmaya çalışıyordu gecenin kara bulutlarını hoyratça.fotoğraf makinem merdivenlerin üzerinde kalmıştı bunu evden çıktıktan birkaç km. sonra fark etmiştim ve iş emektar telefonuma kalmıştı.Hoşuma giden noktalarda siz değerli üstad’larımla paylaşmak adına fotoğraf karelerinde yerlerini alıyorlardı.



Avlak alanına 06:00 gibi vardığımda ilk önce bölge’ye yabancı olduğumdan keşif sürüşü yaptıktan sonra kayığına binmeye çalışan bir balıkçı ağbimizin yanına yanaşıyorum.

Kendisi ile selamlaşıp göl hakkında bilgi almak adına sorular soruyorum ve aldığım cevaplar beni sevindiriyor çocuk gibi.gölde bol balık olduğunu ve nerelerde olta tabileceğim konusunda tiyolar verdikten sonra bana, daha önceden göle atmış olduğu ağlarını toplamak için asılıyor küreklere.



Tarif ettiği yere doğru hızlı bir şekilde heyecan içinde gidiyorum,etrafta kendime uygun oltamı sallıyacak şekilde konuşlandıktan sonra olta takımlarını açıncaya kadar önce yemleme ile etrafa ekmek-hamur tanecikleri-mısır taneleri ve solucan atıyorum.



Ve sonunda şamandıram suya değdi,hemen birkaç çalı ve çöplerden oluşan ateş yakılıp cezve içinde kahve ile ateş üzerindeki yerini alıyor.Üşümüş olduğumu ateşin yanında hissediyorum ve göl üzerinde oluşan sis tabakasına karşı kahvemi yudumlamaya başladım.



Hava tam olarak ağarmaya başladığında etrafımın komple bölge bölge ağlarla çevrildiğini fark ediyorum ve tabii bu bende olumsuz bir etki yarattı,açıkçası hevesimde kırıldı ama göl kocamandı ve daha bir çok güzel yerler olduğuna inancım tamdı.



Olta sallayışım saatlerin geçmesine rağmen 8-10 vuruşla kalmış ama herhangi bir balık tutamamıştım,kısmet değilmiş diyerekten avlak alanından ayrılarak mutlu bir şekilde evin yolunu tuttum ve bu gün ofisimdeyim,tüm samimiyetimle söylüyorum sanki psiko terapi almış gibiyim.



Doğa ile baş başa olmanın ne kadar güzel olduğunu insanı rahatlattığını bendeki yarattığı pozitif enerjiyi anlatmanın imkansızlığını siz değerli dostlarımın anlıyacağını umarak herkese rast gele diyorum.




(link)

(link)

(link)

(link)

(link)

(link)

(link)

(link)

(link)
 
İki gündür cankurtaranda balık sefası yapıyoruz:)

Yakalamadığımız balık yok desek yeridir.Önce saat 18:30 gibi çapari yapıp istavritlerimizi yakalıyoruz.Saat 21:00 gibi hava kararınca çapari olayı haliyle bitiyor.Ondan sonra dip oltalarımızı takıyoruz. Yem olarak midye veya kaya kurdu kullanıyoruz.Fazla uzak değil 5 metre uzaklığı atıyoruz oltalarımızı,bilen bilir ispariyi yakalaması çok zevklidir.Bolcana ispari arada kaçakura yakalıyoruz.Yakaladıklarımız içerisinde en değerlisi tabiki tekir ,ondan dün akşam 5 tane yakaladık.Hergün yakaladıklarımızın sayısı değişiyor tabi,bazı günler mesela eşkina da çıkıyor.Forumdan gelmek isteyen olursa cankurtarana yardımcı olurum:) Ben hergün ordayım,adres ahırkapı feneri önü
(link)

(link)

(link)
 
bence balık avlamak çok güzel bir spor ayrıca extreme spor olarak çok tehlikelidir sanki hiç balık yemiyorsun onarı nasıl tutuyorlar onları biraz düşünürsen sölediğinin mantıksız olduğuna sende katılırsın


bu arada bende zıpkınla avlanmayı çok seviyorum öyle daha güzel balıklar geliyo:)
 
@YigitSAYIN

ben zıpkınla avlanıyorum ve size bir zıpkın önerebilirim türk malıdır adı abnea hem ucuz hemde çok güzel bir zıpkındır kendim kullanıyorum o yüzden biliyorum
 
yiğit benim sana önereceğim zıpkın kıyı ve açık dalışlarda kullandığım ve oldukça verim aldığım Cressi-Sub Geronimo Zıpkın'dır.

teknik bilgilere gelince
Tutacak yer, dalgıçın elinin boyutuna göre kişiselleştirebilmesini sağlayan yeni bir sistem ile birlikte gelmektedir.


Tetik, hareket ederken de ayarlanabildiği gibi tahliyeyi rahatlatmak için de ayarlanabilir olup yeni nesil gizli line stop ı mekanik olarak harekete geçirebilir. Sapın her iki tarafında bulunan iki güvenlik kilit dili sayesinde sol elli kişiler tarafından da aktive edilebilir.

Saplar uygun palangayı sağlamak için yumuşak sap malzemesinden üretilmiştir.


Yeni kafa hem döngüsel kuşakları hem de özel standartardaki lastikleri tutabilir olup tetiğe basıldığı anda şişin gövdeye karşı sağa hareketini önleyen, patentli pivoting bow sistemi ile bütündür.


Gerenimo, 60 cm, 75 cm, ve 90 cm lik uzunluktaki versiyonları ile gelmektedir.


benim kullandığım 90cm.lik olanıdır.şimdiden rast gele ;)
 
  • Beğen
Tepkiler: kıvanç kaynak
@Nedret Günaydın

Nedret abi çok haklısın ama sende bilirsinki cressi pahalı bir zıpkın ben o yüzden abnea demiştim yoksa golden da iyi bir zıpkın ama yinede teşekkürler emeğine abi
 
Geri