Jordanred Bisiklet Forması, Bisiklet Taytı ve Bisiklet Giyimine Dair Her Şey

Bisiklet Kazaları

Ben şunu anlayamadım. Arabayı yokuşta kaldırırken 10cm geri kaçırmak ile, göz göre göre bisikletliyi veya diğer araçları sıkıştırmanın bağlantısı ne?
İnanın o bisikletliyi bilerek sıkıştıranların birçoğu, yokuşta araç kaldırırken 1cm bile geriye kaçırmaz aracı...
Eğitimin bir kesitini alarak ehliyet almanın ne kadar zor birşey olduğunu göstermek istedik. Kolay elde edilen birşeyin kıymeti düşük olur. Zor elde edilince bilgiler unutulmaz, elde edilen şeye biraz daha fazla saygı duyulur.
 
Scudo
Bence mesele ehliyet değil. Mesele insan kalitesi düşüklüğü.
1.Eskiden babacan abiler taksicilik dolmuş şoforluğu yapardı şimdi sabikali tipler.
2.Eskiden otomobil emek isterdi paran bile olsa almak zordu. Şimdi çok kolay.
3.Eskiden Tir şoförü 40 - 60 yas araliginda tecrubeli agir oturakli abilerdi. Şimdi 25 lik kani deli akanlar.
4. Eskiden şirket arabasi ( şirketin bile değil leasing araç) yoktu. Patronun arabasi vardi aman bir şey olmasin diye üzerine titrerdin.
5. Eskiden kasko, trafik sigortasi yoktu. Araça birsey olursa hayatin kayardı.
Gamsiz, kasavetsız , aceleci, hazirci, aç bitirci, koy gitsinci bir kuşak aramizda artik.
Sadece bana mi bòyle gòrunuyor diyordum.
Fatih ALTAYLI da bu konuyla ilgili yazmış.
(link)
 
4. Eskiden şirket arabasi ( şirketin bile değil leasing araç) yoktu. Patronun arabasi vardi aman bir şey olmasin diye üzerine titrerdin.
5. Eskiden kasko, trafik sigortasi yoktu. Araça birsey olursa hayatin kayardı.

4. Vardı, sadece şimdiki kadar yaygın değildi.
5. O da vardı. Trafik sigortası en azından 1953'ten beri var. Kasko ne kadar eski bilmiyorum ama benim çocukluğumda vardı.
 
Bence mesele ehliyet değil. Mesele insan kalitesi düşüklüğü.
1.Eskiden babacan abiler taksicilik dolmuş şoforluğu yapardı şimdi sabikali tipler.
2.Eskiden otomobil emek isterdi paran bile olsa almak zordu. Şimdi çok kolay.
3.Eskiden Tir şoförü 40 - 60 yas araliginda tecrubeli agir oturakli abilerdi. Şimdi 25 lik kani deli akanlar.
4. Eskiden şirket arabasi ( şirketin bile değil leasing araç) yoktu. Patronun arabasi vardi aman bir şey olmasin diye üzerine titrerdin.
5. Eskiden kasko, trafik sigortasi yoktu. Araça birsey olursa hayatin kayardı.
Gamsiz, kasavetsız , aceleci, hazirci, aç bitirci, koy gitsinci bir kuşak aramizda artik.
Sadece bana mi bòyle gòrunuyor diyordum.
Fatih ALTAYLI da bu konuyla ilgili yazmış.
(link)
2. maddeye çok katılmıyorum. Genellikle piyasanın en dandik otomobillerini üreten Tofaş fabrikasından çıkmış bir 0 km otomobil bile 180-200bin TL bandında. Azıcık eli yüzü düzgün bir araç için minimum 300-350bin TL gözden çıkarmak lazım. Babam ilk 0 km otomobilini 26 yaşında almış (1993 model Tofaş Doğan SLX). Bugün çevrenizde tanıdığınız kaç tane 26 yaş civarlarında olup 0 km Fiat Egea alabilen genç var?(Tofaş kuş serisinin günümüz karşılığı olduğu için Egea örneği verdim) 5. madde belki biraz bu durumun etkisini kapatıyordur.
 
Son düzenleme:
2. maddeye çok katılmıyorum. Genellikle piyasanın en dandik otomobillerini üreten Tofaş fabrikasından çıkmış bir 0 km otomobil bile 180-200bin TL bandında. Azıcık eli yüzü düzgün bir araç için minimum 300-350bin TL gözden çıkarmak lazım. Babam ilk 0 km otomobilini 26 yaşında almış (1993 model Tofaş Doğan SLX). Bugün çevrenizde tanıdığınız kaç tane 26 yaş civarlarında olup 0 km Fiat Egea alabilen genç var?(Tofaş kuş serisinin günümüz karşılığı olduğu için Egea örneği verdim) 5. madde belki biraz bu durumun etkisini kapatıyordur.
Babanız 1993 yılında sıfır Doğan SLX alabilmişse eğer ya bir birikime ya da çok iyi bir maaşa sahiptir o dönemde. 1993 yılında 21 yaşında bir devlet memuruydum ve iyi bilirim o dönemlerdeki araba piyasasını. Öncelikle Tofaş, Ford, Renault ve Toyota'nın birkaç modeli dışında piyasada araba yoktu. Şimdiki gibi geniş bir araç havuzu bulunmuyordu. Piyasadaki bu modeller de oldukça yüksek fiyata satılıyordu. Bankalardan araç kredisi çekmek bugün ile kıyaslandığında hem çok zor hem de aşırı yüksek faiz nedeniyle anlamsızdı.
 
Babanız 1993 yılında sıfır Doğan SLX alabilmişse eğer ya bir birikime ya da çok iyi bir maaşa sahiptir o dönemde. 1993 yılında 21 yaşında bir devlet memuruydum ve iyi bilirim o dönemlerdeki araba piyasasını. Öncelikle Tofaş, Ford, Renault ve Toyota'nın birkaç modeli dışında piyasada araba yoktu. Şimdiki gibi geniş bir araç havuzu bulunmuyordu. Piyasadaki bu modeller de oldukça yüksek fiyata satılıyordu. Bankalardan araç kredisi çekmek bugün ile kıyaslandığında hem çok zor hem de aşırı yüksek faiz nedeniyle anlamsızdı.
O yıllarda kredi ile otomobil almak diyince aklıma Macit'i karısına ayda 600 Mark taksit ile aldığı araba gelir...
 
  • Hahaha
Tepkiler: specific
O yıllarda kredi ile otomobil almak diyince aklıma Macit'i karısına ayda 600 Mark taksit ile aldığı araba gelir...
Kadının ayağı aklımda kalmış. Ne alakaysa.
 
  • Hahaha
Tepkiler: necmeddin
Babanız 1993 yılında sıfır Doğan SLX alabilmişse eğer ya bir birikime ya da çok iyi bir maaşa sahiptir o dönemde. 1993 yılında 21 yaşında bir devlet memuruydum ve iyi bilirim o dönemlerdeki araba piyasasını. Öncelikle Tofaş, Ford, Renault ve Toyota'nın birkaç modeli dışında piyasada araba yoktu. Şimdiki gibi geniş bir araç havuzu bulunmuyordu. Piyasadaki bu modeller de oldukça yüksek fiyata satılıyordu. Bankalardan araç kredisi çekmek bugün ile kıyaslandığında hem çok zor hem de aşırı yüksek faiz nedeniyle anlamsızdı.
Evet o günlerde bir araç aldığını parasını vermiş işinize gğcünğze bakabilir halde hayata devam edebiliyordunuz. Son 15-20 yıldır özellikle 2000 li yıllardan sonra sistem öyle bir hale geldi ki herkese kredi çıkar oldu (tıpkı şimdi kimseye kredi çıkmaması gibi 😁😁😁çünkü şişti herkes limitler geldi), insanları ayda 500-600₺ ile 5-10 yıllık vadelerde araba sahibi yaptılar. Daha doğrusu 1 yılın sonunda 10 bin peşinat ve taksitlerle 16 bin toplam para verenler arabanın sahibi sandılar kendilerini. Bu sebeple aman sistem çökmesi aman istikrar olsun da işlerim sekteye uğramasın diye kafasını bile kaldıRamadan devam ettiler hayatlarına. Bir bakmışsın sene olmuş 2020 😁😁 çünkü bunun gibi taksitle başka arabalar hatta evler. Normalde paran olsa 300 bin vermeyeceğin eve kredi ile 600 bin para ödettiler, bu tempoya kafa mı kalkar canım.
Neyse lafın özü, alım gücü VS bir yana, biri 90 larda ehliyet daha kolay alınıyordu demiş. Ben 2000 yılında aldım. Bana kolaydı, çünkü ilgi alanım kafam basıyor vs. Dedelerimizin zamanında dinlerdik para verilip alınan ehliyetler. Şimdi ise çok mu ciddi oluyor bilmiyorum umarım öyledir. Psikoteknik vs desek insanlara ama bu da çözüm değil. Yapan gene yapacak. Testi geçmekte ne var. Kala kala önünde sonunda geçecek testi, sonra atış serbest. Bu tarz kontroller bana anlam ifade etmiyor. Aksine yaptırım arttırılmalı. Cezalar kalıcı olarak göze gelir halde olmalı. Hıyar yolda ahkam kesecek adamı hastanelik edecek. Sonra yaka ilikleyip 2 günde salıncak yok öyle. Pişmanlık yasasının da gözden geçirilmesi lazım. Yıllarca sistem öküzlerin tavırlarını makul gösterecek şeyleri göz önüne alıp pişmanlığa işi vurmaya yürüdü. Adam öldürür 3 yılda çıkar. Ekmek çalar 10 yıl bırakmazlar. Neyse.
 
  • Beğen
Tepkiler: Aytaç DİREK
CAFER ÖĞRETMEN FECİ KAZADA HAYATINI KAYBETTİ

Kayseri'nin Talas ilçesinde bisikletiyle seyir halinde olan öğretmen, otomobilin çarpması sonucu hayatını kaybetti.

Reşadiye Mahallesi'nde meydana gelen kazada, M.Ö. yönetimindeki 38 RC 267 plakalı otomobil, bisikletiyle seyir halindeki Cafer Hanedar'a çarptı. Kazada öğretmen Cafer Hanedar ağır yaralanırken, otomobil sürücüsü M.Ö. de yaralandı. İhbar üzerine sevk edilen sağlık ekipleri, Cafer Hanedar'ın hayatını kaybettiğini belirledi. Talihsiz öğretmenin cenazesi, yapılan incelemenin ardından hastane morguna kaldırıldı. Polis ekipleri de kazanın meydana geldiği yerde inceleme yaptı. Kazaya karışan otomobilde çekici ile kaldırıldı.
Öte yandan, İl Milli Eğitim Müdürü Bilal Yılmaz Çandıroğlu da yayınladığı taziye mesajında, "İlimiz Talas ilçesi Hava Durak Demir Ortaokulu Fen Bilgisi Öğretmeni Cafer Hanerdar'ı trafik kazasında kaybetmenin üzüntüsü içerisindeyiz. Öğretmenimize Allah'tan rahmet, kederli ailesine sabır ve başsağlığı diliyorum" dedi.
 
Arkadaşlar şimdi radyo trafik Ankara'da bir bisiklet kazası anonsu geldi maalesef 😟
Zırhlı birlikler Ümitköy kavşağında olmuş anladığım kadarıyla. Bisikletliye araba çarpmış şeklinde verdiler haberi.
Bilgisi olan var mı?
 
Sohbet esnasında hep bisikletle yola çıkmak gerekirse arabaları karşıya almak gerekir demem rağmen bazen bişry olmaz deyip çıkıyorum. O çıkışlarda bazılarında yakın geçen bir araç olduğunda ürküp hemen ya kaldırıma ya da karşı tarafa atıyorum kendimi. Aslında arkaya araba almamak lazım hiç bir koşulda. O direksiyonda kimin olduğu VS bir çok değişken var. Ortalama yapmak sevdasına yoldan gitmek özellikle tek iken. Yapmamak lazım. Bu tarz haberleri gördükçe içi eziliyor insanın... 😕
 
@Bıyıkov ve @seko35.50 abiler geçmiş olsun.
Bisiklet sürerken gözümüzü 4 değil 14 açmalı ve çok dikkatli olmalıyız arkadaşlar.Allah muhafaza
 
  • Üzgün
Tepkiler: seko35.50
Edit: yanlış konu silinebilir.
 
Son düzenleme:
  • Beğen
Tepkiler: everhard
Sabah Anadolu yakası sahil hattında yağmurdan durağa sığınan arkadaşlara doğru kayan otobüs durağı yerle bir etmiş . Bir arkadaş bacağı İçin röntgen çektirecek kırık şüphesi için. Diğerleri iyiymiş
E998952C-A3F3-4FF0-A40E-A31FDA9C798A.jpeg
 
Sabah Anadolu yakası sahil hattında yağmurdan durağa sığınan arkadaşlara doğru kayan otobüs durağı yerle bir etmiş . Bir arkadaş bacağı İçin röntgen çektirecek kırık şüphesi için. Diğerleri iyiymiş
271995 dosyayı görüntüle
Arkadaşlara çok geçmiş olsun. Burada olan varsa aralarında, kırık şüphesi olan arkadaşın durumunu paylaşabilir mi?
Tekrar geçmiş olsun. Bir faciaya dönüşmemesi tek tesellimiz.
 
Geri